Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
2006 yilinin soguk bir subat gunu, BMW kulubunden tanidigim Mikael’in yolladigi email icimi isitiyor birden! ”Eylul’de Alp gezisini duzenliyorum yine, gelmek ister misin?” Ne bicim soru, tabi ki gelmek isterim. Bu gezi hakkinda cok iyi seyler duymuslugum var onceden.
Mikael’in karakterine uygun bir programi var bu gezinin. Mikael cok tez canli bir arkadastir, oyle off-road falan yapar GS’iyle ama aksamlari gurme yemek yeyip, kus tuyu yatakta uyumayi sever. Alp gezisi de biraz enteresandir. 4 gun cok yogun bir motor kullanma temposu ama aksamlari kaliteli otellerde kalinip, leziz yemeklerin yenmesinden olusan bir program. Cok basarili bir konsept. Gezinin programi kisaca Hamburg’dan autozug’a binerek Avusturya’nin Villach kentine gelis, 4 gun boyunca Alplerde gezmece ve Munih’den tekrar autozug’la Hamburg’a gelis. Trenle gidis ve gelis, hotellerde kalis ve yarim pansiyon toplam 450 euro’ya patlayan bir gezi.
Ben bir gun evvelden Stokholm’den yola cikip guney Isvec’de yasayan Thomas (Norvec gezisindeki arkadas) ve Britt’i ziyaret ediyorum. Onlarla beraber ertesi gun Hamburg’a gidecegiz.
Thomas GS’lerini gezi icin hazirliyor.
Thomas benim KTM’i gormemisti daha evvel. Ondan da ”ya Ahmet ne yaptin, BMW satilip KTM alinir mi” vaazini da dinliyorum tabii, kacari yok. Ama ben portakalimdan memnunum. Aramizda kalsin, benim motoru Thomas sonra test edecek ve vaazlarina son verecek.
Biraz da rotadan bahsedelim.
Birinci gun Villach’dan ilk once guneye dogru yol alip, Slovanya sinirini gececegiz sonra batiya dogru yol alip, Italya sinirini gecip Tolmezzo’nun guney batisinda Barcis denen bir kasabada ilk geceyi geciriyoruz.
Ikinci gun kuzey batiya dogru yol alarak Bolzano’nu kuzeyinde Aunerhof denen yere geliyoruz. Kaldigimiz otel cok guzeldi ve yemekler harikaydi. Burada iki gece kaliyoruz.
Ucuncu gunu Bolzano’nun etrafinda bir cember cizen rotayi izleyerek geciriyoruz.
Dorduncu gun kuzeye Munih’e dogru yola cikiyoruz ve yolun son 150 km’sini otobanda geciriyoruz.
Bu haritalar ne yazik ki detayli bilgi vermiyor, isteyenlere GPS (Garmin) dokumanlarini gonderebilirim. _________________ KTM 990 Adventure
Alpler '03 Norvec '05
En son viatormundi tarafından Prş Mar 08, 2007 12:09 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kayıt: May 27, 2005 Mesajlar: 1900 Nerden: Istanbul
Tarih: Çrş Mar 07, 2007 8:42 pm Mesaj konusu:
Ahmet seni yeniden buralarda görmek güzel, yalnız resimlere ve rapora ara vermeden hızlıca sunum yap, susadık bu tür raporlara. Yalnız resim boyutlarında bir sorun mu var? _________________ 950 ADV
Ertesi gun ruzgarli ve soguk Danimarka otobanlarinda bir konvoy halinde Hamburg’a yol aliyoruz. Aramiza baska motorcular katiliyor.
Benzincide cikolota ve daha kalin kiyafet giyme molasi, Danimarka cok duz ve ruzgar esen bir ulke oldugundan hava bayagi soguktu.
Bizi Almanya’ya tasiyacak gemiyi beklerken. Resimde en öndeki elemana dikkatinizi cekerim, ismi Dennis olan bu arkadasin tamir edemeyecegi motor yoktur diyorlar. Tam bir mekanik virtuöz kendisi ve korkunc girgir bir kisi. Gezide cok eglendik beraber.
En sonunda Hamburg-Altona’dayiz. Motorlarimiz trene yuklenmek icin siralanmislar.
Motorlari trene yukleme zamani.
Trenin restoran vagonunda biralarin tadina bakip, avcilar gibi motor hikayeleri anlatmanin zamani geldi.
10 saatlik bir yolculugun sonunda yarin Alplerde gaz acmaya baslayacagiz. Heyecandan uyumak zor olacak. _________________ KTM 990 Adventure
Alpler '03 Norvec '05
Sabah erken saatte Villach’dayiz. Gruplara ayriliyoruz. Ben HP2’ci arkadaslara takiliyorum. Ilk once Slovenya’ya gececegiz. HP2’yi kullananlardan biri olan Anders, haritada hafif endurovari bir yol bulmus onu denemeye calisacagiz. Diger gruplarin bazilari tamamen asfalt ya da daha yumusak GS rotasini tercih ediyorlar.
Bizi ilk olarak Sloven inekler karsiliyor!
Hava bekledigimizden soguk, kisa bir sure sonra ihtiyac ve isinma molasi veriyoruz. Vucutlar tren yolculugundan biraz ham ve saat daha sabahin yedisi.
Yarim saat daha yol aldiktan sonra kayboluyoruz biraz. Herkeste GPS var, bir bende yok! Cimrilik yaptim almadim o zaman, yenisi cikinca onu alirim diye dusundum ve bekledigim gibi oldu aslinda. Artik benim de bir GPS’im var, Garmin 278
Bir ara herkesin GPS’i farkli gösterdi ve is yine benim eski haritalara kaldi Kissadan hisse, GPS’e guvenmemek lazim, her zaman bir harita bulundurmak gerek. Tuple dalanlar bilir, dalis bilgisayarlarina guven almaz, dalis tablosu tasimak gerekir. Biraz ayni olay ama daha az tehlikelisi.
Biz yolumuzu bulup geri donunce kavsakta Britt ve ekibiyle karsilasiyoruz. Enteresandir degil mi, hizli ekip deli gibi basar durur ama aslinda en yavas grup ile arasindaki zaman farki o kadar da fazla olmaz hani. Stresli bir sekilde cok hizli motor kullanirken unutulmamasi gereken bir gercek. Britt turist bir bayana 650 GS’ni ne kadar sevdigini anlatiyor.
Britt’in grubunu geride birakip Anders’in denemek istedigi endurovari yolu buluyoruz. Aslinda bizi kucuk bir macera bekliyor. Anders’in harita okumasi o kadar da iyi degilmis sonradan anlayacagiz. Amcam toprak yol ile yuruyus patikasini ayirt edemedigi ya da etmedigi icin, 200 kusur kiloluk motorlarin hammalligini yapacagiz bir saat icinde. Her sey aslinda guzel basliyor, toprak yol agaclarin arasinda yavasca egim kazaniyor. Kontrollu bir sekilde tirmanistayiz. Konu mankeni viatormundi goster bakiyim
Yolun sag tarafi 30-40 metrelik bir ucuruma donusuyor ama yol hala yeterince genis, problem yok derken, yol bizim kamyonlara dar gelmeye basliyor. GS’i bu agaclarin arasindan gecirmek en az 10 dakikamizi aldi. Arka teker agaclarin altindaki cukura girdi mi cikmak bilmedi.
Thure bayagi terledi motoru gecirirken. Bu motorlar bu tip yollar icin cok agir ama geldik bir kere donus yok. Bu yolda duse kalka, motorlari ite kaka en az bir saat geciriyoruz ama aldigimiz yol 500 metre bile degil.
Bu agac engelini gectikten (sagolsun Christian Naim Suleymanoglu’na tas cikartacak bir teknikle agaci kaldirmasaydi zor gecerdik ya) 50 metre sonra anliyoruz ki, yol cok daraliyor, yalnizca bir insan gecebilir.
Gururumuz inciniyor ama geri donmek zorundayiz. Hadi bakalim butun motorlar bir metrelik yolda 180 derece geri cevrilecek. Iste o zaman neden bu kadar agir motor kullaniyorum diyor insan kendi kendine. Bu macera bize siril siklam ic camasirlara ve iki saate patliyor.
Geldigimiz yoldan geri donuyoruz ve kucuk bir Sloven kasabasinda peynir, ekmek ve salam iceren guzel bir ogle yemegi yiyoruz. Moraller duzeliyor, gunes isitmaya basliyor.
Karnimiz doydu, keyifler yerinde, yola devam edebiliriz. _________________ KTM 990 Adventure
Alpler '03 Norvec '05
Tekrar yollardayiz. Italya sinirini gectikten sonra agaclik bolgeden cikip toprak yollarda ilerliyoruz.
Yarim saat kadar sonra etraf yesillenmeye ve irtifa kazanmaya basliyoruz. Yollarin kalitesi de artiyor. Avrupa toplulugunun Italya’nin yollarina yararini goruyoruz acikcasi.
Bir gecide variyoruz. Mola verme ve manzaranin tadini cikarma zamani.
Tepenin kenari cok dik bir ucurum, kenarda ayaga kalkmak her babayigidin harci degil.
Ama manzara cok etkileyici gercekten.
Bu guzel havayi ve manzarayi bulmusken gurup fotosu cekmeden olmaz.
Tekrar yola devam. Bir kasabanin icinden gectikten sonra dar ama cok virajli bir yolu izleyerek tekrar yukselmeye basliyoruz. Yol o kadar dar ve agaclarla cevriliydi ki her virajdan evvel korna calmak zorunda kaliyorduk. Cikis sonlara dogru biraz kasmaya baslasa da sonunda manzarayi gorunce butun sikintilara degdi acikcasi. Bu tip yollarda torku kuvvetli GS, Adv tipi motorlar cok dogru secim. Belki de o yuzden Alplerde yapilan motor testlerinde bu modeller hep ilk siralarda. Spor ya da spor touring bir motorla buralarda surmek cok yorucu olurdu kesin.
Manzaranin tadini cikariyoruz.
Yol tirmanmaya devam ediyor ve biz de tabi ki onu izliyoruz. 10-15 dakika sonra kucuk bir evin onunde yol sona eriyor. Burada mola vermeye karar veriyoruz. BMW’ler duze parkederken benim yaramaz portakal ve HP2’lerden biri tepeye parkediyor.
Anders opbejtifime poz veriyor, goz nuru HP2’siyle. Cok guzel aksesuarlar var bu HP2’de. Zaten pahali olan motora bayagi aksesuar parasi da harcadi Anders ama degmis degil mi?
Moladan sonra Christian, Thure ve Dennis yorulduklari icin geri kalan kismi asfalttan gitmeye karar veriyorlar. Ama cok etkileyici bir parkuru kacirdiklari icin hayiflanacaklar sonra
Biz uc kisi toprak yoldan gitmeye devam ediyoruz. Hava simdi cok sicak, yine bir sivi molasi vermek gerekiyor.
Ama terlememize degiyor, yol cok zevkli.
Daha da yuksege cikmaya basladik. Hava gunesli ama ruzgar soguk esiyor artik. 2000 metre yuksekligin uzerindeyiz.
Yol kivrilarak karsimiza harika manzaralar cikariyor.
Icimden geciriyorum, ne guzel bir gun, ne harika bir macera. Bu resim neden Adventure tarzi motor kullandigimin bir kanitidir. Insan kendini ozgur hissediyor manzarayi gorunce.
Yol kivrila kivrila belki yarim saat boyle devam etti. Tam anlamiyla orgazmatik bir deneyimdi. 990 Adv’in hosuna giden yollardi bunlar.
Bu gece yuzumde bir gulumsemeyle uyuyacagim kesin! Boylece ilk gun sona eriyor, cok uzun ama zevkli bir gun oldu. Bakalim ikinci gun bize neler gosterecek? _________________ KTM 990 Adventure
Alpler '03 Norvec '05
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız