Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Eh artik BMW'li olduk o zaman BMW klubune de uye olalim dedik. Isvec BMW klubu cok koklu bir klub. 5000'in uzerinde uyesi var. Iki ayda bir cikan dergisi, egitim programlari, web sitesi ve de motorsiklet gezileri faaliyetlerinden bazilari. Klubun yas ortalamasi 50 civarinda Sagolsun BMW son zamanlarda HP2 gibi motorlar uretmeye basladi da, BMW kullananlarin yas ortalamasi dusmeye basladi.
Uzun lafin kisasi, klube uye olduktan sonra 2005 yazinda planlanan gezilere baktim. 2005 Isvec BMW klubunun yillik toplantisi Björkliden'de olacagi icin yani Isvec'in ciddi kuzeyi, o toplantida sona eren geziler vardi (Björkliden, Kiruna sehrine yakin bir dogal park, Stokholm'den 1200 km kuzeyde desem, kisin 2 ay kadar tamamen karanlik ve -20 ile 30 derece civarinda soguk olan ama yazinda 2 ay gunesin batmadigi bir yer yani). Geziler ya Finlandiya uzerinden ve ya da Norvec uzerindendi. Ben kardesimle 1999 yilinda kucuk bir kiralik arabayla Norvec'i gezmistim ve ikimizde ulkeye cok bayilmistik, hatta kardesim Norvec kizlarina daha da bayilmisti Ama Finlandiya'da Helsinki disinda hic bulunmadigim icin merak ediyordum acikcasi acaba motorla gezsem mi diye. Neyse, turlari duzenleyenlere telefon acip sormaya karar verdim. Finlandiya turunu yapanla konusmamdan cikardigim sonuc gezinin ilk 5 gunu neredeyse binlerce golun arasindan ve genelde duz yollardan ilerleyecegiz, kuzeye varinca yani Norvec sinirina o zaman yollar virajlanmaya baslayacak. Yok benim isim olmaz bu geziyle, icimi sikintilar basar. En iyisi Norvec gezisini organize eden kisiyi aramak. Bu geziyi Skåne bolgesi duzenliyordu, Skåne bölgesi guney Isvec'de olup konustuklari diyalek cok ama cok ozel bir diyalektir. Soyle diyeyim birakin benim gibi Isvec'ceyi 4 yildir konusanin anlamasini, Stokholm'de ki bir cok insan skånska'yi anlamakta zorluk ceker. Neyse cevirdim numarayi Thomas adinda birisi acti telefonu, ben kisaca derdimi anlattim, nedir bu gezi, kac kisi falan, rota nedir, ortalama hangi hizla gidecegiz, genelde ne tip motorlar, GS'ciler var mi. Adam acti agzini, inanin dediklerinin yuzde 10'unu anladim belki 10 dakikalik telefon konusmasindan tek cikardigim, Stokholm'den bir iki kisinin Oslo'da guney Isvec grubuyla bulusacagi ve Stefan denen kisiyle konusmam gerektigi. Yasasin, Stefan'in Isveccesini anlarim herhalde. Stefan'la da konustuktan sonra anladim ki, bu gezide 25 kisi olacagiz. Geziyi duzenleyen Thomas ve Britt cifti klupte taninan ve daha evvel bir cok basarili geziye imza atmis bir cift. Ehh skånskacamiz gelisir boylece
Hersey iyi de, 25 kisilik gezi beni biraz dusunduruyor. Ben alismisim yalniz kurt misali gezmeye, canim istediginde gazlamaya, kafama esen yerde cadirimi kurup, gokyuzunu seyretmeye falan. Okul gezisine donmesin bu olay, kasar beni biraz, beraber yat, kalk, ic, ye, Thomas amcanin sozunu dinle olayi olmasin yani. Bir de simdi ortalama 50 yasinda amcalar yavas falan gitmek isterler, benim gibi eski japon motorcusunu cok yaramaz bulurlar falan, kafamda sorular var yani. Sagolsun kiz arkadasim beni ikna ediyor sonunda: "Dene bakalim baktin cok sikildin önden basar gidersin" Ne kadar yanildigimi gezinin ikinci gununde anlayacagim
10 gunluk gezi boyunca dolastigimiz rota soyleydi. Guney Isvecliler feribotla, biz Stokholm takimi karayolunu kullanarak Oslo'ya vardik. Ondan sonra da kuzeye dogru ilerlemeye basladik, Lofoten yarim adalarina kadar vardik. Fiyortlar ulkesi Norvec'in en guzel yerlerinden gectik.
Toplam 7500km! Sonra doguya dogru siniri gecip, BMW klubunun yillik toplantisinin oldugu yere gittik. Oradan Stokholm'e donus 1200km kadar tuttu. Takriben 9000km'lik bir gezi oldu.....
22 Temmuz Cuma sabahi yola cikiyoruz Stokholm ekibi olarak. Amacimiz Oslo'yu gectikten sonra bir kasabada konaklamak ve cumartesi sabahi bizi Lysefiyort'una goturecek feribota zamaninda yetismek. Guney Isvec ekibiyle Oslo'da bulusmaktan vazgeciyoruz cunku onlarin feribotunun varis saatiyle Lysefiyort feribotunun kalkis saati arasindaki zaman o kadar da fazla degil, stres olmaya gerek yok.
Stockholm ve Oslo arasindaki 500km'yi katettikten sonra izleyecegimiz rota asagidaki gibi. Haritanin sol alt kosesindeki Prekkestolen bolgesinde konaklayacagiz cumartesi aksami.
Buyutulmus haritada goruldugu gibi eger Lysefiyord feribotunu kacirirsak, guneydeki karayolunu kullanmak zorundayiz ve yolumuz oldukca uzayacak ve fiyordun guzel manzarasini kacirmak da var.
Gelelim bu seneki alet, edevat, ekipman durumuna. Sunu soyleyebilirim ki bu gezide minimum malzeme kisisel rekorunu kirdim 10 gunluk yolculugu bir bagster tank cantasi ve 30litrelik rulo canta ile tamamladim
Merak edenler vardir, evet yanimda yeterince don, fanila, corap vardi. Kesinlikle ilk once onu, sonra arkasi, ici onu ve ici arkasi gibi zamaninda dagcilik yaparken kullandigimiz yontemlere basvurmak zorunda kalmadim
Yanimdaki malzemeler kisaca soyleydi:
Silver teyp
Lastik havasi olcegi
BMW orijinal tamir seti ve ekstra bir iki set ve lastik tamir seti
Motor yagi
Ekstra kayislar
Leatherman
Fotoraf makinasi
Kulak tikaclari, Ipod, gunes gozlukleri
Ic camasir, fonksiyonel ic uzun don ve tisort (uzun kollu), cok tavsiye ederim, sicak havada goretex elbisenin icinde pismiyorsunuz, terin disari atilmasinda yararli
Ekstra yagmurluk ve ayakkabi, cok amacli pantalon (sort olanlardan), gomlek, tisort
Ekstra eldiven, bogazi ruzgardan koruyan fularimsi sey
Kisisel temizlik malzemeleri
Hepsi nasil sigdi ben de hala sasiriyorum ama sigdi bir sekilde
Stokholm ekibi olarak Norvec sinirini gectik yolumuza devam ediyoruz. Ekip 2 1200GS, 1 1150GS ve 1 LT'den olusuyor. LT'yi kullanan Lennart fotoraf cekmeye merakli dakka basi duruyoruz
Iste iki farkli motor yukleme ekolunun karsilastirilmasi. Bir benim motordaki yuke bakin bir de Stefan'inkine Liderimiz Stefan cunku onda GPS var
Bu arada Skåne (guney Isvec takimi) Isvecten kalkan feribota biniyorlar. Cumartesi sabahi Oslo'ya varacaklar. Duyduguma gore aksam teknede bayagi eglenmisler, ne de olsa ickiler vergisiz acik denizde
Gezinin organizatöru Thomas, hani konusmasini hic anlayamadigim, sagdaki kisi. 1200GS'inde bayagi ekstralari vardi ama en cok Zega cantalarini ve isitmali koltugunu begendim. Gezinin sonuna kadar nerdeyse her gun beraber motor kullandik, super kafa bir kisi, her turlu micir, toprak yolu bulmada uzman.
Biz Oslo'yu geceli iki saat oldu, kucuk bir kasabada konaklamaya karar veriyoruz ve bir hostel'de (vandrarhem) yer buluyoruz. Norvec'de buyuk sehirler (Oslo, Bergen, Stavanger ve Trondheim) disinda otel bulmaniz zor, bir cok kisi bu vanrarhem denilen hostellerde kaliyor ama hostellerin kalitesi guney Avrupa'daki kucuk otellere yakin, en buyuk farki odayi sizin temizlemek zorunda olmaniz eger temizlemek istemezseniz o zaman ayri bir ucret oduyorsunuz. Carsaf ve yastik kilifini da yaninizda getirmeniz lazim ya da kiralayabiliyorsunuz. Biraz kendin pisir kendin ye olayi yani, servis mumkun oldugu kadar az.
Hostelimize yerlestikten sonra, kasabanin merkezinde yemek yemeye gidiyoruz. Saat aksam 7:30 gibi ve hava hala aydinlik. Dunyanin en pahali ve de en kucuk pizzasini yedikten sonra etrafi dolasiyoruz biraz. Norvec harika bir ulke ama yemek kulturleri sifir ve fiyatlar korkunc pahali.
Ertesi gun erkenden yola ciktik ve batiya, Atlantige dogru yolumuza devam ediyoruz. Yuksek bir golun kenarinda kahve molasi verdik, feribota az kaldi.
Lysefiyort feribotu asagida gorunen deniz kenarindan kalkacak, virajli bir yokus asagi yol bizi bekliyor
Feribotun kalkacagi yere vardik ve Skåne grubunu heyecanla bekliyoruz, umariz zamaninda yetisirler. Iki feribot arasindaki zaman biraz kisaydi aslinda, Skåne grubu bayagi basmak zorunda kalmis sonradan duyduguma gore hatta birisinin GPS'inde 180 kusur max hiz vardi, kim demis BMW klubu yavas diye Ayrica Norvec'de maksimum hiz 100km yollarda
Isvec'in baska bir bolgesinden gelen bu sirin cift biraz evvel vardi. Onlar da benim gibi grubun yas ortalamsini dusuruyorlardi
Skåne ekibi son dakikada kan ter icinde geliyor ancak 5 kadar motor yetisemiyor ve daha evvel bahsettigim guneydeki karayolunu kullanarak kalacagimiz Prekkestolen dag evine bir iki saat gecikerek variyorlar.
Motorlar yuklendikten sonra birbirimizle tanisiyoruz ve harika manzaranin tadini cikariyoruz. Kameraya en yakin olan Lars Eve. Gezi boyunca cok eglendigim ve super komik bir eleman. Cok ama cok gulduk beraber. K75S kullaniyordu ve bizim Grusbus (Micir/Toprakyolda basanlar diye cevirebiliriz) ekibinin yegane GSsiz adamiydi, helal olsun K75S ile her turlu toprak zeminde kullandi neredeyse. Zaten bu gezinin sonunda dayanamadi o da motorunu satip GS aldi. Duyduguma gore bu gezi sonunda 3 kisi motorunu GS'e cevirmis. GS rules
Bertil ve super sirin hanimi dinleniyorlar. Simdi bu Bertil amcam var ya tam eli opulecek bir eleman. Adam yetmis kusur yasinda GS'in tepesinde cambazlik yapiyor. Eski motokros yariscisiymis, bize bayagi enteresan hikayeler anlatti. Parasizliktan kabak lastikleri bicakla oyar oyle yarisirlarmis falan. Yas yetmis falan ama amcamda kazanma hirsi hala genclik yillarindaki gibi. Bir gun grup halinde giderken onun grubu onumuze dustu, biz de onlari sollamaya basladik, Thomas gezinin grup lideri ya, onu gecince Bertil amcam bir sey demedi ama ben sonra sollayinca, sen misin sollayan Bertil amcam benimle yarismasin mi? O beni solluyor sonra ben onu zevk olsun diye, bayagi eglendik ikimiz ama arkasinda oturan zavalli karisi pek hosnut kalmadi bu olaydan. Ben de yaslaninca Bertil amca gibi olurum insallah
Iste Lysefiyort'u! Efendim bu fiyort olayi inanilmaz birsey. Yuzlerce metre yukseklikte kayaliklar bicak gibi Atlantik'e iniveriyor, gorulesi bir sey. Daha fazla konusmuyor ve sizi Lysefiyort'la bas basa birakiyorum.
Bazen fiyortun ortasinda boyle kucuk ciftlikler karsiniza cikiyor, bazilarina yol yok yalnizca deniz yoluyla ulasiliyor.
Duymussunuzdur, Norvec trollerin ulkesi hani o kucuk saci birbirine karismis kisa boylu yaratiklar var ya.
Harika bir fiyort turundan sonra tekrar motorlarimizin ustundeyiz ve 10 dakika sonra bu aksam konaklayacagimiz yere vardik. Preikestolen'a hosgeldiniz.
Kaldigimiz dag oteli/istasyonunun tepeden gorunusu. Odalarimiz kucuktu ama tam doganin icerisindeydik. Cep telefonlari falan cekmiyordu.
Esyalarimizi yerlestirdikten sonra bakiyoruz saat daha erken aksam yemegi icin. Thomas, var misin bir tura diyor, kacirir miyim bu firsati. Hemen motorlara atliyoruz ve etrafi kesfetmeye cikiyoruz. Thor da bize katiliyor. Thor'un meraki geziyi filme cekmekti. Motoruna video kamera takilmasini saglayan bir adaptör yapmis, butun yolculuk boyunca cekim yapti, hatta bir gun yalnizca beni cekti. Sonradan izleyince insan bayagi bir seyler ogreniyor, teknigi iyi mi kotu mu, arkadan popo nasil gozukuyor falan
Thomas basti mi basiyor, eh geride kalacak degiliz biz de izliyoruz. Thomas'in teknik etkileyici, virajlarda ya ayakkabi ya da ayak koyacaklari yere degiyor, biraz da beni test ediyor gibi geliyor bana, neyse 40-45 dakikalik harika bir viraj dozundan sonra bir sonraki feribota daha evvelki bir limandan binip Preikestolen'a geri donuyoruz. Thomas memnun gozukuyor, bana donup "Bir Turk icin hic de kotu degilsin motor kullanma da en iyisi sen benim micirdabasanlar grubuna katil, seni diger micirdabasanlarla (Grusbus) tanistiririm bu aksam" diyor. Yasasin ben de bir Grusbussare'yim artik.
Kayıt: Jul 16, 2004 Mesajlar: 1074 Nerden: İstanbul
Tarih: Cmt Mar 18, 2006 1:46 am Mesaj konusu:
Gene muhteşem bir rapor, gene büyüleyici manzaralar!
viatormundi demiş ki:
..Thomas memnun gozukuyor, bana donup "Bir Turk icin hic de kotu degilsin motor kullanma da en iyisi sen benim micirdabasanlar grubuna katil, seni diger micirdabasanlarla (Grusbus) tanistiririm bu aksam" diyor...
Şu Avrupa insanının bizi aşşağılama huyundan senelerdir çekiyorum. Prezentasyon esnasında Outlook hata mesajı verir, "Bu Türk Windows'u mu?" diye sorup gülerler, İstiklal'de dolaşırken "Kendini Avrupa'lı hissediyormusun?" diye sorarlar, iftar sofrasına geç gelip "bu çorba soğuk" diye şikayet ederler...öffff anlatmakla bitmez. Tuvaletinde taharet musluğu olmayan adam söylüyor bunları. Dinime küfreden müslüman olsa....Neyse raporu p.. etmeyeyim.
Ellerine sağlık Ahmetcim, devamını bekliyoruz! _________________
Thomas memnun gozukuyor, bana donup "Bir Turk icin hic de kotu degilsin motor kullanma da
Milli duygularım depreşti ....Thomas'a selam ederim
Thomas ve bir takim GSci insallah seneye benimle Turkiye'yi gezmeye gelecek o zaman sahsen selam verirsin Adam tam bir harita manyagi, iki uc gun evvel bana telefonda Karadeniz bolgesindeki yaylalari soruyordu. _________________ KTM 990 Adventure
Alpler '03 Norvec '05
Ahmet sen getir Thomas'ı yaylaya kendi ellerimle yayacam söz
Formatc demiş ki:
Prezentasyon esnasında Outlook hata mesajı verir, "Bu Türk Windows'u mu?" diye sorup gülerler,
Heheh bu ecnebiler salak yaw windows zaten kendi prezentasyonunda hata vermiş programdır .Bana bir keresinde "This is imposible" diye hata mesajı vermişti de tom criuse gelmişti aklıma _________________
Kayıt: May 23, 2004 Mesajlar: 124 Nerden: İstanbul
Tarih: Cmt Mar 18, 2006 8:14 am Mesaj konusu:
Açılın Ahmet gelmiş
Ellerine sağlık Ahmet süper gidiyorsun devam.
Norveç kıyılarıda güzel ama ülkemde Göcek ve çevresini hayatta başka bir yere değişmem.Oraları bizden farklı kılan tek özelliklerinin yapılaşma olduğunu düşünüyorum. _________________ Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunamaz.U.Mumcu
İyi ki varsın ve buradasın diyorum. Yaza kadar senin raporlar bizi idare edecek.
Sarılar da fena diildir hani ... Yük konusunda da yol ve rapordan hariç şapka çıkartıyorum. _________________ 72' Ahmet ERTÜR
70' BMW R 75/5 (Yorgun Frolayn)
05' BMW R 1200 GS (Sarı Şekerim)
05' Kanuni 125 Cheetah (Kara Uçurtma)
CR'dan güvenli sürüş önerisi: Motorumuzu bir gün çocuğumuzun sürmesini isteyeceğimiz gibi sürelim!
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız