Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Kayıt: Jun 30, 2006 Mesajlar: 446 Nerden: İSTANBUL
Tarih: Cmt Mar 05, 2011 5:33 pm Mesaj konusu: 2005 model BMW 1200 RT için akü
Akümün zayıfladığına dair imareler artmaya başlayınca yavaştan araştırmaya başladım . Orjinal akusu 480 TL imiş , bunu duymam da alternatifleri araştırmamda onemli bir etken oldu . Eğer tavsiye edebileceğiniz başka yerler veya markalar varsa bana iletmenizi rica ediyorum _________________ TOLGA GÜLER
BMW R 1200 RT
Burgman AN 650 A
İSTANBUL
http://www.ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&t=10145
yerine sığacak ölçülerde, aynı veya daha yukarda amper-saat değerinde herhangi bir 12 Volt akü olabilir. Orjinal akü diye sövüşlenmenin gereği yok. BeEmVe akü imalatçısı değil, Çin'den akü alıp, üstüne etiket takıp millete iteliyor.
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Mar 09, 2011 7:25 pm Mesaj konusu:
mebatur demiş ki:
Merhaba,
yerine sığacak ölçülerde, aynı veya daha yukarda amper-saat değerinde herhangi bir 12 Volt akü olabilir. Orjinal akü diye sövüşlenmenin gereği yok. BeEmVe akü imalatçısı değil, Çin'den akü alıp, üstüne etiket takıp millete iteliyor.
Selamlar,
Hocam tek numarasının bu olduğunu da düşünmüyorum ben. Keşke hepsi bu olsaydı. Bunu yapabilmek için pazar sahasını daraltıyor, yüksek performanslı aküleri öne çıkartmaya yarayan, buna yönelik bir de dümeni var. Yeni sistemde tesisat gerilimleri sürekli ölçüm ve kontrol altında, bir çok başka parametrenin olduğu gibi.. Sistemin arızaya geçme parametrelerinden biri de yüksek akım anlarındaki en alt gerilim seviyesi. Atıyorum "x" seviyenin altına geçtiğinde "güvenlik" gerekçesiyle sistem arızaya -veya soruna- bağlıyor olayı. Bu "x" seviyesinin bir değer olarak bilinçli olarak yüksek tutulduğuna inanmaya başladım ben. İşin altyapısını iyi bilmediğim için net iddia edemem, ama sonuç çok basit ; pazarı dar ve görece biraz daha yüksek performanslı akülerin, -ve pazarı oldukça dar olan jel akülerin- bmw servisleri üzerinden daha yoğun satılmasıyla sonuçlanıyor. Bu "x" gerilim değerinin piyasada yaygın kullanılan akülerden, aynı an itibariyle, ondalık değerlerde bile yukarıda belirlenmesi, ne akü kullanacağın, nereden temin edeceğin vs. için bile oldukça belirleyici olabiliyor, ayrıca bu değerlerin daha "normal" seviyelerde belirlenmesine mani olacak bir teknik zorunluluk olduğuna ben şahsen inanmıyorum. Aksi görüş olursa severek dinlemek, öğrenmek, ve hatamı düzeltmek isterim.
Başka birçok noktada ve konuda da var böyle detaylar bmw de.. Çok örnek sayabilirim Zaten hep itiraz ettiğimiz şey de bmw nin kalitesi falan asla değil; mühendislik gelişme insanın hizmetinde olmalı, insan düdükleme aracına dönüşmemeli. _________________
En son ilyada tarafından Prş Mar 10, 2011 12:40 am tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
İlyada iflah olmaz bir romantiksin demiştim sana değil mi? _________________ En büyük düşmanınız kendi fikirleriniz, kendi cehaletiniz, kendi egonuzdur
elektronik ateşlemede bir alt voltaj değeri vardır. Akü zayıflayıp da bu değerin altında volt vermeye başladığında ateşleme yapmaz. İterek, yokuş aşağı salarak filan motoru çalıştıramazsınız, çünkü akü volt çıkışı bu alt değerin altındadır ve yokuş aşağı inerken dinamodan gelen elektrik aküyü bu volt üstüne çıkarmaya yetmez ve bir türlü ateşlemez. Tabii, Everest'den aşağı salıp, Nepal'de debriyajı bırakırsanız belki birşeyler olur ama daha kısa yokuşlarda çok inançlı ve abdestli olmak gerekir. Bu sebepten, elektronik ateşlemeli motorlar marşta teklemeye başlayınca bir akü volt çıkışı ölçümü alıp, düşmeye başladıysa akü değiştirmek faideli olur. Bu alt volt değeri, motorun ateşleme sisteminin hassasiyetine göre değişiklik göstermektedir ve makinenin el kitabında akü çıkışı şu voltun altındaysa ateşleme yapmaz, boşuna ittirip fıtık olmayın diye yazar.
Daha artistik motorlarda, gömülü entegre devreler kullanıp, alt ateşleme voltajını daha hassas bir şekilde takip edip, düşük değerde ayva sinyali verdiriyorlar. Bu motorlar için, piyasada bulunan az daha fiyatlı akülerden alıp gönül rahatlığı tercihi yapılabilir. Seçtiğiniz aküyü bağladıktan sonra marşa bastığınızda motor alıyorsa 2 senelik garanti süresince çalışan hesaplı bir akünüz olur. Gerisi de her motorcunun makineye bindiğinde aldığı riskten daha fazla değildir diye düşünürüm.
Makineler gittikçe daha ileri teknoloji ürünlerini içerdikçe bunun bedellerini de tahsil etmeye devam edeceklerdir. Şahsen küçük hacimli, klasik karakucak motorları tercih etmekteyim.
Niye? Japon motorlarını yapan adamlar animasyon, motorlar da kartondan mı?
Caponun möhendislik ilerlemeyle fazla bi işi yok. Çalışıyosa elleşme modunda onlar. Yani biz faniler için ööle buyuruyolar. Teknolocik gelişmeyi pek bi pazarlama amaçlı kullanıyolar. Yoksa ab emisyon regülasyonları falan olmasaydı hala karbüratörü dayamışlardı burnumuza ki Törkiyaya hala karbürlü motoru çakıyolar. Bak hala commuterlar halis mulis karbürlü (yersen euro 3 diyola ) evropaya ürettikleri encektörlülerden felan gönderiyolar bize de sevabına da sevindirik oluyoz işte Yoksa kendileri bile karbürlü motorlara biniyolar halen caponistanda
Yani idealist möhendis felan pek kalmadı. Varsa tedrisatta aradan kaçan üstüne işletme mastırı felan okutup hizaya getiriyor sistem, kaçamaz artık bi yerlere kimse _________________ En büyük düşmanınız kendi fikirleriniz, kendi cehaletiniz, kendi egonuzdur
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Cum Mar 11, 2011 7:37 am Mesaj konusu:
Ben "idealist kapitalist üretici" hayali kurmuyorum, başka birşey diyorum. Bu Almanlar ikinci dünya savaşında da böyleydiler. Onca dahiyane buluş yaptılar, jiroskoplardan tut, v1-v2 roketlerine varıncaya kadar.. Enigma makinelerinden teknoloji harikası Leopar tanklarına kadar.. Peki sonra ne oldu? Roketler Londranın gecekondu mahallelerine düştü, Enigmaya fazla güvenip çuvalladılar, tank olayında da Ruslar bildiğin pik dökümden tank döküp diğer cephede yedi bunları çiğ çiğ. Mühendisliğe kafayı takmışlar ama hatice ile neticeyi bazen karıştırdıklarını da inkar etmemek gerek.
Zaten savaştan sonra da ne kadar bilim adamı mühendis varsa kaçtı gitti abd ye ve dünyanın başına bela oldu herifler..
Otomobil motorları üzerine sohbet ederken eskiden yazdığım bir yazı aklıma geldi, olduğu gibi ekliyorum..
Honda CBX motoru üzerinden tüm bu parçaların Solidworks ve benzeri programlarla nasıl çizildiğine bakalım. Burada beş dakikada hızlandırılmış olarak görünen süreç haftalar alabilir çünkü üretilip çalışması düşünülen bir motorda , yine bu parçalarda burada görünenlerden çok çok daha fazla detay var aslında. Burada sadece bazı parçalar , ve onlar için de sadece geometrik kesitlerin alınışı , ve bunun bile oldukça zahmetli bir iş olduğu anlatılmaya çalışılmış:
http://www.youtube.com/watch?v=s0o0fgmyYYk
Tüm bu temel parçaların montajının görülebileceği , Mercedesin motor montaj hattı :
http://www.youtube.com/watch?v=4XMlLgl79ek&feature=related
Bu motorda basınçlı havayı üreten sistem çok seksi valla. Aslında motorun tamamı her tarafı seksi be. Deli gönül ister bu reklamdan sonra bu motoru kullanan arabaya binmeyi
Japonların benzer şekilde görece sınırlı sayıda ürettikleri bir motorunun montajı :
http://www.youtube.com/watch?v=zta0skI9J4c&feature=related
Görüldüğü gibi , japonlarda "fazla artizliğe gerek yok, tak devam et, motor çalışıyorsa ve işini yapıyorsa olay tamamdır" felsefesi hakim.
İşin doğrusu, Japon ve Koreli üreticilerin , motor montajı yaptıkları değil de asıl otomobili ürettikleri ve montajını yaptıkları hatlar çok enteresan. Gemilerde yollarda okyanusta giderken bile üretimin devam ettiği, gemide geçen zamanın bile değerlendirildiği örnekler var mesela. Nişantaşında 8 katlı bir apartmanı verseniz ve "burayı yıkmadan içeride montaj yapın, bandlar katlar arasında dolaşsın" falan deseniz onu bile yapabilirler. Düdük kadar alanlarda robotlarında yardımıyla inanılmaz işler çıkartıyorlar. Batıda 4000 metrekarelik bir fabrika alanının sadece zeminini kullanır adamlar. Gerekiyorsa yanına bir bina daha yapıp devam ederler, havalarda gezen montaj hatları pek yoktur. Bizde daha da sere serpe bir üretim anlayışı sözkonusudur. Japon ise yer bittiğinde, hali hazırda çalışan bandın hemen üzerine ikincisini , onun da üzerine üçüncüsünü, aynı binanın aynı katı içine üst üste inşa edebilir ve ortaya çıkan görüntü tam bir karmaşa görüntüsüdür ama aslında hiçbir kaşıklık olmadan akar üretim. Denk gelirsem bunları gösteren videolar da ekleyeceğim daha sonra.
Sevgiler...CeM...
-----
Mersedesin reklam videosunu görüyorsun değil mi ? Motor montajı değil, mühendislik reklamı yapıyor adam. Ama ben de soruyorum istemeden; çekimden evvel masanın üzerine milimetrik dizilmiş piston kollarından bana ne? Şasi numarasını vuran robottan, lazer okuyucudan bana ne? "Motor yapmadık, sanat eseri yaptık" havalarıyla motorun üstüne imza etiketini yapıştıran montaj ustasından bana ne? Mersedes kötü araba demiyorum, diyeni de döverler zaten. Mühendislikle bozup kafayı yemiş bunlar, ama buna rağmen olayı güzel paraya çeviriyorlar diyorum.
900 işyerinin olduğu bir oto sanayi sitesindeyim. Buradaki otomotiv üzerine bütün tamirci, servis ve parçacıları tek tek dolaş ve şu soruyu sor : en az sorun çıkartacak, beni uzun vadede toplamda en az üzecek otomobili istiyorum, ne alayım? de. Hep bir ağızdan sözleşmiş gibi "japon otomobili olsun" diyecekler..
Motosiklet dediğimizde zaten tuttuğunu en iyi öpen bir sektörden bahsediyoruz, motosikleti biraz özel bir konu olarak kenara ayırıyorum, fakat yine de yüksek teknoloji ve müşteri memnuniyeti her zaman aynı şeyler değil. Bana mühendislik lazım değil, araba lazım, mühendislikte de iyi olsun..
Çevreci olma konusu apayrı bir konu, o konuda haklısın şöyle ki, daha az yakıt tüketiyor, daha az zararlı gaz üretiyor. Ama bu konuda pratikteki sonuca bakarsak, sadece 5 yıl önde gidiyorlar. 5-6 yıl sonra herkes benzer teknolojileri kullanıp benzer sonuçları alıyor. Normları belirleyerek bunu da paraya çeviriyorlar mı? çeviriyorlar.. Motosiklete katalitik konvertör takıyorlar mı? Helal olsun takıyorlar. Peki sonra ne oluyor? Lambda sensörü yaşlanıp -yaşlanması doğal- bozulunca ve katalitik tıkanınca bunların yenisinin kaç para olduğunu soruyorsun, fiyatı görünce çüş diyorsun, sonra tüpü kestirip içini boşaltıp öyle devam ediyorsun ve o araç, o sisteme sahip olmayan araçtan da fazla -veya en az onun kadar- kirleterek devam ediyor ömrünün geri kalan kısmına. Hatice ile netice her zaman aynı değil. O gömlek dünyanın her coğrafyasına aynı şekilde uymuyor.
Ben tüketiciysem reklamlara değil neticeye bakarım ve bir konu üzerinden değil her konuda iyi bir bileşke beklerim. 1981 model sony'nin ilk trinitron televizyonlarından biri hala aynı tüple taş gibi çalışıyor, tarihi doğru hatırlıyorsam 30 sene oldu. Hala kullanıyorum. 150 lira taksitle sırf can sıkıntısından satın aldığım uyduruk ybr ile 100,000i devirdim, hayatımın dumurlarını yaşattı bana. Aynı motorla hiç açmadan ve bir kuruş para harcamadan 216 bini yapan adam da geçen gün ziyaretime geldi. Bana bunu yapacak -geçmişten değil, güncel- bir tane avrupa üretimi herhangi bir motosiklet göster, istediğin cc. , istediğin tarz olsun? Hayatımda beni böyle çok memnun eden kaç tane ürün var diye baktığımda.. Yani toplamdaki memnuniyet Avrupalı üreticiler genel olarak bu işin suyunu çıkartmaya başladı diye düşünmeden edemiyorum. Ha tabi mühendislik o biçim, havalar da binbeşyüz..
Ya neyse usta, 3. video ile 4. video arasındaki fark benim anlatmak istediğimi en iyi biçimde anlatıyor. 3. videodaki elemanlar montaj işçisi mi yoksa film artisi mi o da ayrı bir konu tabi.. _________________
bu euro normları konusunda takıntım var benim de. tamam herşey güzel tüketim düşük en önemlisi çevre kirlenmesi düşük. ama kazın ayağı böyle değil, bu ab normlarının başka getirileri de var daha çok götürüleri..
dünyanın en büyük tüketim toplumu olarak amerikalıları biliriz. doğrudur da ama avrupa kıt'asının da aşşağı kalır yanı yok. amerikalı çok benzin yakan arabaya biner, avrupalı az yakana(!) biner ama... amerikada arabalar çok ucuz, özellikle ikinci elleri. avrupa aynı değil mi? amerika'da ucuzluğun sebebi hala eski teknolojiyi kullanıyor olmaları, dayanıklılık sorunları olması v.s
avrupa'da bir hurdacıya gidin bakın. TR standartlarında "yepyeni" arabalar hurdaya ayrılmış durumda. 4 airbagli absli espli .... hurdada arabalar. sebep? yeni normları karşılayamıyorlar! hurdaya çıkmaması için geçmesi gereken testi karşılama masrafı aracın bedelinden fazla... japonya'da hava kirliliğini takmıyorlar da ondan mı karbüratörlü araç kullanıyorlar peki? yoksa bu normları yakalamak uğruna tüketilen doğal kaynak ve para aslında "yakalanmasa da olur" dan daha mı çok? getirisi götürüsü nedir bu işin?
japon salak mı?!?? mühendisliğin kuralıdır, çalışan makina ellenmez. gereksiz ellemeler olayı bu hale getiriyor. "yepyeni" arabalar hurdalıkta parçalanıyor. adolf hitler in 1938 senesinde 3boyutlu film çekmesi geldi aklıma şimdi. takdir edilecek çok fazla yanları var, var da.. doğu almanya ile birleşimden sonraki almanya'nın eskiye göre ekonomik durumu bayaa bi kötü. otoban gibi sokaklarda artık çukurlar var. sebep? ab normları.. artık doğu'yu da batı seviyesine çıkartmaları gerekti çünkü. ve giderek ağırlaşan "norm"lar. halkın üstüne bindirilen vergi yükü, gelirden fazla gider talebi. borçlanmalar, gereksiz zamlar... özetle, kapitalizm!
peugeot 207 yi çıkardıktan bir süre sonra 206 ya makyaj yapıp 206+ diye sürdü piyasaya. bu uygulama bir çok ülkede yapılıyor. peki 207'ye yapılan milyonlarca € yatırım ne oldu? hala 206'ya binilebiliyorsa gerek varmıydı buna? daha büyük 206 isteyen gidip 307 alamazmıydı? iki model arasında "dağlar kadar" fark olmadıktan sonra niye model yenilenir, hiç anlamam!
(!) dan kastım, az yakan araçlar dizel. common rail sistemler ve piezo enjektörler sağolsun. 96 model benzinli V8 tahoe şehir içi 16 lt yakıyor, 2006 model benzinli 4 silindir X araba 10. bu kadar mı ilerlenebildi milyar € paralar harcanarak? doğal kaynak koruması sadece yol bilgisayarındaki tüketimi düşürmek mi oluyor?
biraz abartıyoruz sanırım...
not: akü başlığınızın bu hale gelmiş olmasından dolayı özür dilerim. tutamadım kendimi. _________________ http://serhatgursoy.com
r1200GStar
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Cmt Mar 12, 2011 1:54 am Mesaj konusu:
funkstar demiş ki:
TR standartlarında "yepyeni" arabalar hurdaya ayrılmış durumda. 4 airbagli absli espli .... hurdada arabalar. sebep? yeni normları karşılayamıyorlar! hurdaya çıkmaması için geçmesi gereken testi karşılama masrafı aracın bedelinden fazla... japonya'da hava kirliliğini takmıyorlar da ondan mı karbüratörlü araç kullanıyorlar peki? yoksa bu normları yakalamak uğruna tüketilen doğal kaynak ve para aslında "yakalanmasa da olur" dan daha mı çok? getirisi götürüsü nedir bu işin?
funkstar demiş ki:
iki model arasında "dağlar kadar" fark olmadıktan sonra niye model yenilenir, hiç anlamam!
Heves ettiriliyoruz ve satın alıyoruz. Burada birbirimize de yapıyoruz bunu. Az veya çok hepimiz yapıyoruz çünkü şu an makine böyle işliyor
Tüketim toplumu, bu açıdan bakınca, aslında tüketmeden attığı şeyler için salak gibi çalışan toplum demek.
funkstar demiş ki:
not: akü başlığınızın bu hale gelmiş olmasından dolayı özür dilerim. tutamadım kendimi.
Abi çatlak bu adamlar.. Doğru valla.. Deprem konusunda herkesten "üstün" olduğumuz bir konu sahiden de var.. Hey allahım ya
En mizahı olmayacak mevzuya bile mizahi bir gözle bakabilmek.. Üzmeden, bozmadan, suyunu çıkartmadan, can yakmadan.. Saçma yanını görüp dalga geçemedikleri tek bir konu, tabu, kişi, olay vs. bile yok. Bu ekipte kimler var çok merak ediyorum.
Daha eski birkaç benzeri daha vardı ama bi numara çıkmadı bitti gitti çoğu. Zaytung ise bitirdi işi. Sabahın köründe karnımıza ağrılar soktu iki büklüm gezdirdi
İşte bahsettiğimiz tüketim toplumunun yarattığı firma. 2002 ve 2007 skandallarını örtbas eden firma yetkililerini huzurunuzda harakiriye davet ediyorum. _________________ Nomad
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız