Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Ahmet abi hangisini sordunuz ?
Keza bahsedilen segmentlerin birinde ÜSTAD sayılabilirim .
Gorkem'cigim "Dervis'in fikri neyse zikri de odur" demisler, bosuna degildir herhalde? Sinan 2 secenek sunmus, ben de soru haline donusturdum, sen de degerlendir uzmanligina gore de bizler de bilgilenelim... _________________ Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli
Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).
Arkadasim, arkadaslarim, sagolun varolun. Fotografta gorulen ucak belirttiginiz uzere Me110 imis. Junkers diye ben sallamisim.
Google'dan bir arama yaptim. Ayni muzede daha genis acidan cekilmis bir fotografini buldum:
Me 110 F-2:Uretim numarasi 5052
Fotograflar: Thomas Genth
Haa, en buyuk eseklik, buna bakayim derken altindan gectigim ucagi farketmemem...
Bir Me 109 E-4. 1941'de bir it dalasinda Murmansk yakinlarinda(kuzey buz denizi) suya acil inis yapmis. 1995 senesinde cikartilan enkaz Macaristan'da restore edilmis. Bu paza bir Teknik Muze gezisi sart oldu.
Ehh bu kadar ucak yeter, bir kac dakika icinde motosiklet fuarinin ilk etabi kosulacaktir.
sen de degerlendir uzmanligina gore de bizler de bilgilenelim...
Şimdi naçizane açıklamaya çalışayım abicim;
1. segmentte sunulan örnekte (yıldız diyelim) 7 adet piston çok büyük -ancak ölçülebilir büyüklükte- bir güç üretiyor. Pistonlar, aktarma şaftının konumu değiştirilerek yatay yada dikey olarak konumlandırılabiliyor.
2.segmentte sunulan resmin açısının darlığından dolayı (sinan arkadaşım, resmin hem açısını hemde paralelliğini ayarlayamıyor sonrada rapor yazayım diyorsun. Bundan sonra sadece düz yazı yaz arkadaşım, satırlar mecburen ekrana paralel oluyor, resimler başarısız. ı-ıııh olmmamış)
Neyse konuyu dağıtmayayım,naçizane tecrübelerimi aktarayım; ikincide 4 pistonlu bir sistem kullanıldığı düşüncesindeyim(resimde 3+1 şeklinde görülüyor). Bunlara çok benzer bir mekanizmayı 2 pistonlu olarak Evteks2004 fuarında kullanmaya çalışmış aldığımız tepkiler neticesi 2. gün pistonları 2 alt modeli ile değiştirmiştik. Fuarın son günü 2 pistonlu alt modeli gören eşimin gözlerinden fışkıran alevin enerjisini yaklaşık 10birim olarak alalım. İlk sistemi kullansak 2 model üste çıkmak için 10*2*2=40birim. Asıl teknoloji burada başlıyor dikkat. Bu sistemi yatay pozisyona getirdiğiniz zaman alacağınız tepki gücün 2'ye üssü olarak konumlandırılması şeklinde oluşacaktır ki; 2^40 birim yapar ki atom bombasının yaydığı enerjiden biraz daha fazla olacakır. Allah tümümüzü bu şerden esirgesin der açıklamamı nihayetlendiririm.
Not: Fuardan 2 ay sonra ne oldum diyemeden evli bir insan olduğumu farketmiştim .
Dip Not: Sinan arkadaşım, raporu dağıttım hafif ama sen raporların dallanıp budaklanmasını seversin diye açıklamamı bitirmeden edemedim.
En Dip Not: Resimlerin parelelliğine dikkat ...
Don Kisot ve Sanco Panco, pazar gunu yatmak yerine, fuar macerasina atilmaya karar verirler. Ancak bu sefer yalniz degildirler, yanlarinda Teksasli aman pardon Bruksel'li Blek de vardir.
Kamyonlarina atlayan uclu zorlu bir maceraya dogru yelken acarlar. Bruksel yollari (daha dogrusu sehir alti tunelleri) o kadar karisIktir ki, Blek bir sure sonra navigasyonu birakip havalara bakmaya baslamistir.
Kahramanlarimiz oncelikli olarak guzel bir pazar sabahi kahvaltisina yoneleceklerdir. Blek ve DK bu konuda artik birer "ustat" haline gelmislerdir. Kahvalti da verilen bu ekmek firinina milyonuncu kez gelmektedirler. Sanco ise tam anlamiyla comezi oynamaktadir...
Guzel bir kahvaltidan sonra fuara hizli bir sekilde gecis yapilir. Bu fuarin digerlerinden farki ayni zamanda otomobillerin de sergileniyor olusudur.
Fuar elbetteki kronolojik siraya gore gezilmemistir ancak o sirayla yazmak kolay olacaktir. Fuarda Aprilia'ya rastlanmamistir. Bu sebepledirki direkt BMW'ye gecilebilir.
BMW butun atlari ve de fuarin en gosterisli reklam ekibi aman pardon zengin standi ile arzi endam eylemektedir. Ilk goze carpan motor agirligi epeyce dusurulen ve yola cikmaya hazir agirligi 213kg olan R1200S'tir. Ayrica motor gucu de 122HP olmustur. Bu nefis motor karsisinda Sanco'nun kasini kaldirmasi sart olmustur ayrica da motor gibi asimetrik bakmistir.
Motorun 122 HP'yi 8250 dev./dak.'da veriyor olusundan, cok fazla devir cevirmeyi sevmeyen BMW Boksorlerinin de-kucuk olsa da- artik yedibinin uzerini cevirebildigi anlasilmaktadir.
Sanco, gecen sefer Varadero'ya yaptigi uzere bu sefer de K1200S'e bir fotosop girisiminde bulunmus, yorumu sizlere birakmistir. BMW, XX'den far yapisini caldigi yetmiyormus gibi simdi de Varadero renklerini calmis...
Sss, caktirmayin ikisini de ayni renge boyayan benim aslinda. Yanimda su 5 renge sahip(hani hangisine basarsaniz o ucun ciktigi) tukenmezlerden var.
Kullanan cogu kimsenin sikayetci oldugu BMW Sport Integral kask gorunce sizler icin bugu testi yapiyoruz. Ayni anda 3 kisi birden uflememize ragmen buhar olmuyor meret. Tabii burada eksik olan nokta kaskin islak hale gecmemesi. Bir bardak su alayim Blek Abi oradan...
BMW Rallye 2 takimin kirmizi ve gri renginin bir anda tukenerek ortadan kalkmasinin nedeni belli oldu.
Mavi ve siyah olarak mart sonunda satisa cikacakmis. Hem BMW reklami gibi dolasin uzerine de 1200 euro verin. Bu iste bir terslik var ama neyse... Cok yasasin Varadero.
Simdilik bir soru ile duralim, bu asagidaki fotografta gaz kolunda gorulen ayar ne ise yaramaktadir?
Kayıt: May 31, 2005 Mesajlar: 272 Nerden: Istanbul
Tarih: Cum Oca 20, 2006 6:02 pm Mesaj konusu:
"Yani çatlaklıkda yalnız değilsiniz."
Korkarım ki "kontrolsüz çatlaklık çatlaklık değildir!."
Başlığı terörize etmek pahasına şunu ekleyeyim:
Fotoğraftaki uçak bir RF-4C, keşif uçağı, güney Carolina'daki Shaw Hv. Üssü'nde uçmuş. Bağlı olduğu 16. Tak. Keşf. Filosu sık sık Türkiye'ye de gelmiş hatta..
Termal kamera, üzerine takılırsa işte burnun altında görünen kompartmanında durur, zaten yanal kamera penceresi görünüyor..
F-4G yani Wild Weasel II ise başka bir uçak, elektronik yükü ağır olan özel bir model, burun altı kompartmanını Gatling'li F-4E'den ayırmak kolay değil (minik antenler falan dışında). Çok ısı üreten bazı elektronik ekipman çıkarılan topun yerinde durur ve topun soğutma kanallarını kullanır.
Naval F-4'lerin en basitçe burunları çok daha kısa ve geniştir. Radar farklı, top yok falan filan..
F-104'ün H modeli oldu mu? Fotograftakinin mesela "C" olmaması için hiç bir neden göremedim ben.. Bilemeyiz..
Başlığın canına okudum.. ama tamamen masumane, motosiklete odaklanmış bir çoğunluğa farklı meraklardan da bir ipucu göstermek içindi.. Fotoğraf meraklıları gibi.. Bunun için PM yerine burayı tercih ettim.
Arkadasim, ikiteker forumu takip edip paralellige dikkat edelim derken gozler sefil oldu.
hido demiş ki:
fren kolu ayari diil mi o kardesiiiiim?
sallaaaaa, sallaaaaa, heeey, hey!
Hidayet, arkadasim, Salllaaaaaaa dediysek salla demedik. Fren kolu ayari gaz kolu uzerinde ne yapsin?
Cevap veriyorum. BMW, Bruksel Polisi icin R1200RT yapmis. Oradaki detay hiz sabitleme vidasi. Vidayi ne kadar sIkarsan sIk gazi kapattiginda rahatlikla kapaniyor. Ama gazi acitiginda biraktigin yerde duruyor.
Gecen sefer kalabaliktan dogru durust fotografini cekemedigimiz ADV'ye yaklasiyorum. Evet son derece iri bir motor bu, uzerine biniyorum...
...bu kadar iri olmasina gerek var mi yahu?
BMW'nin yeni urunleri olan F800'ler, yeni K serisi de Milano'da oldugu gibi burada da yerini almisti. Onlara pek yaklasmadik. BMW konusunu iki farkli motorun oturus stilini gostererek kapatayim, siz kendi cikariminizi yapin...
Cevap veriyorum. BMW, Bruksel Polisi icin R1200RT yapmis. Oradaki detay hiz sabitleme vidasi. Vidayi ne kadar sIkarsan sIk gazi kapattiginda rahatlikla kapaniyor. Ama gazi acitiginda biraktigin yerde duruyor.
Sinan; gazi acip biraktiginda gaz kolu kendiliginden kapanmiyor mu yani? _________________ Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli
Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).
Kayıt: Aug 13, 2003 Mesajlar: 2531 Nerden: Bruksel
Tarih: Cmt Oca 21, 2006 6:39 pm Mesaj konusu:
Don Kişot'un seyir defteri, tarih 2006.1501:
Pazar sabahı vakitlice kalkıyoruz. Önce Grand Sablon'da kahvaltı, ardından fuar olayımız var. Hazırlandıktan sonra Blek'i alıyoruz, istimaket acıkmış karınları doyurmak.
Paris veya Brüksel'e gelecekler için oldukça farklı bir deneyim yaşayabilecekleri bir mekan tavsiye edeceğim, Fransızcam sadece Tarzan'ca konuşma seviyesinde olduğundan okunuşunu yazıyorum, biri yazılışını koyar nasılsa; Pene Kötidyen. Küçük ekmek mi ne demekmiş. Her neyse, dil bilgisini bir kenara bırakın, içeri girelim. Mekanda genelde uzun ve geniş masalar var. Masaların üstünde bolca sayıda kavanoz gözünüze çarpacak. Bir kenara ilişin, az sonra garson gelip siparişi alacak. Menünün en tepesindeki full kahvaltıyı seçiyoruz. Biraz sonra bunlar gelecek masaya.
Buraya kadar normal di mi? Eğlence işte bundan sonra. O demin etrafta gördüğünüz kavanozları toplamaya başlıyoruz. Hatta diğer masalara sarkıp "Bilader, portakal reçeliyle işin bitti mi?" bile diyebiliyorsunuz. Herşey paylaşıldığından güzel muhabbet ortamı oluyor
"Pardon bayanğ, ateşiniz var mı?" gibi anlamsız açılış cümlelerine gerek kalmıyor
Kahvaltı ertesi fuar merkezine akıyoruz. Giriş 8 Euro, ucuz yani. Milano'da bunun iki katını vermiştik O fuar bunun iki katıydı gerçi ama karıştırmayalım.
Uzun koridorlardan geçerek motor salonlarına ulaşmaya çalışıyoruz.
Sanço bize kolon ve taşıyıcıların detayları hakkında bilgi veriyor. "Bildiğin dahta işte, nesi özel?" diyorum, kötü kötü bakıyor gene.
Az sonra motor salonuna giriş yapıyoruz. Ancak o da ne? Birisi kolumuzdan tutup
"Siz her sene Avrupa turu yapan ikili değil misiniz?"
diyor. "Evet nedir? İmza mı istiyordun?" diyorum. "Hayır, ben Kamaz firmasındanım, size bir teklifim olacak" diyor. Allah Allah diyip adamı takip ediyoruz. Bizi koca bir kamyonun yanına götürüyor.
"Önümüzdeki sene Dakar'da bizim için yarışır mısınız? Lütfen, kamyonu denemeden cevap vermeyin. Dışarıda hazır bir parkurumuz var"
diye ısrar ediyor. Adamcağızı kırmamak için kabul ediyoruz. Sanço direksiyonu alıyor, Blek navigasyonu, bana da motor üstü yalaka pozisyonu kalıyor( Abi, ne koyyim teybe?). Pistte biraz gazlıyoruz, labirent gibi fasilite yapmış adamlar. Olduğumuz yerde dönüp duruyoruz galiba. "Çıkış nerede olm Blek?" diyoruz, adam "Hacım, buradan düz gidip sağa döndük mü oradayız" diyor ama bakışlarından kıllanıyorum. Atıyor sanki
Debelenerek de olsa çıkıyoruz labirentten. Başlıyoruz aletin orasını burası kurcalamaya. Hava sıcak oluyor diye sunroof (sanayici diliyle şıbıldahğ) bile koymuş adamlar.
Sonunda motorun Maz torkunu yüksek devirde vermesi sorunsalı yüzünden teklifi redediyoruz.
Başlıyoruz fuarı turlamaya. Sanço BMW'den başlamış, ben de oradan devam edeyim. Her fuarda olduğu gibi Brüksel fuarında da BMW devasa bir stand kurmuş. Her yeni model oradaydı. Sanço yazmış zaten. Motorun dolduramadığı yerleri de kıyafetlerle bezemiş BMW. Önce Long Way Round benzeri bir tur yapan GS Adv'ye bakalım. Tüm Afrika'yı gezmiş makine.
Arkada yedek lastik, önde Touratech sis farları ve rüzgar saptırıcı; güzel alet Allah için.
Sanço kendi motorunun rahatlığını böyle anlatıyor.
Detay analizi 1: Fren tek parmakla tutulmuş. Yüksek motor-bünye uyumu
Detay analizi 2: Arkada Blek başka bir Boxer'ı bırkalamakla meşgul.
Standın arka tarafında BMW kıyafetleri var. Kask testi yapıyoruz, ortam sıcaklığı yüksek olunca vizoru buğu yapamıyoruz. Kaskı alıp dışarı çıkartmama izin verseler, saniyesinde sis indiririm o vizöre ama neyse
BMW kıyafetlerinin yanına Rukka giysi ve aksesuarları da koymuşlar. "Arkadaşım, alacağın don BMW, atlet Rukka olsun" diye tavsiyede bulunanlar için kiyafetlerin fiyatına bakıyorum. Tek Rukka ceket 1500 Euro, tek pantalon 1300 Euro yazıyor. Forum katılımcılarının aslında demek istedikleri listeme yeni bir madde ekleyip devam ediyorum (bkz. Denizde kum, bende para. Forum bayanlarına selam ederim).
BMW'den sonra Buell'e uğruyoruz. Sanço çok seviyor Lightning serisi Buell'ları. Hemen üstüne oturup "Monster S2R mi, Buell Ligthning mi?" telakkisi yapıyor.
Buell'in bu sene ürettiği en önemli model olan GS taklitçisi Ulysses de fuardaydı. Milano fuarında tekli performansını test ettiğimiz Ulysses'i bu sefer artçılı kullanımda denedik. Blek ile beraber üstüne abanarak belini kırmaya çalıştık. Alet iyi çöktü valla
O kadar ki ayaklarım bile yere değdi. Normalde tek başıma binince böyle oluyor halbuki.
Biz belini kırmaya çalışırken başkaları "üstünde kaç kilo varken çökmeye başlıyor?" testi yapıyor.
Gelecek bölümde: Alfabetik sıradan devam ediyoruz... Salllaaaaaaaahayda da haydaaaaaa! _________________ Entia non sunt multiplicanda praetar necessitatem¹...
Ilker Eryilmaz
2004 Suzuki SV650 S
Belcika/Bruksel
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız