Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
. artık sol koprucugum sağa gore 5-10 mm daha yuksek ve hep oyle kalacak , kolum iki hafta askıda kalacak, ilaçlar bitince fizik hareketler baslayacak ve 4 haftada iyileseceğim...
Tarih: Pzr May 09, 2010 1:59 pm Mesaj konusu: İki tane de benden :)
Bugün gezmedim, bu topiği gördüm, daha önce farketmemişim , ben de iki düşüşümü yazayım sizlere biraz gülün
İlk motosikletimi aldığımın 2. günüydü. 1994 Mart, motor Vespa Cosa 200. Sol elden debriyaj sıkılarak kol döndürüldükçe vites büyültüp, küçültüyor. 12 Beygir ve ama 2 zamanlı olduğu için kendi çapında oldukça seri.
Cumartesi akşamüzeri satın aldım ehliyetim zaten vardı, önceden almıştım, dikkatlice Valideçeşme' den Gayrettepe' ye eve getirdim, kapının önüne koydum.
Pazar sabahı uyandık, fakat hanım hastalanmış ateşi de var, ama ben gezmek istiyorum,
ertesi gün haftabaşı, bir hafta boyunca bankaya işe gideceğim, motorla gezmek için bir hafta vaktim olmayacak,
sen yat dedim eşime ben gezeceğim
çıktım hasta hasta eşimi evde bırakıp.
Bebek ten Etiler' e çıkıyorum, çok dik yokuş, 2. viteste gidiyorum, bir yandan da motosikletimi beğeniyorum, küçük filan ama o dimdik yokuşu 2. vitesle çıkıyor, çekişte düşüş filan yok.
Ama daha 2. gün ya, henüz motorcu olamamışım ya, otomobilci mantığı ile önümden giden aracı arkasından ve tam ortasından takip ediyorum. Son virajda öndeki araç aniden devirden düştü ve yavaşladı, vites küçültüp devam etti. Ben de yavaşlamak zorunda kaldım hızım kesildi, vites küçültmem gerekti. Henüz motorla bütünleşmemişim aceleden ve panikten debriyajı hızlı bırakınca ön tarafın şaha kalkması ile birlikte sırtüstü yerdeyim
motor 100 kg filandı, üzerime düşmedi, arkadan gelen araçlar da durdular, ben sırtüstü yerdeydim motor da düşüp bir kaç metre sürüklenmişti.. Bir yerime bişey olmadı sadece eşim geldi aklıma o an
Sınra bu motoru 4 yıl daha kullandım ve dikkat ettim ki ışıklardan yeşil yanınca kalkış yaparken falan debriyajı hızlı bırakınca ön tekerlek yerden ayrılıyor, çok daha dikkatli oldum
1997 Yılında ise Borusandan aldığım F 650 ile 1. Levent çarşı içinde kapaklanmıştım. İlk büyük tekerleklimdi. Parkettiğim kaldırım üzerinden yola indikten bir kaç metre sonra hemen düştüm.
Arka teker kaydı, meğerse güzzelim caddede oyuk gibi bir çukurluk varmış, arka teker yolu iyi tutamayınca kaydı, ben de motosikletin altında kalıp 3. şahsın yardımıyla kalkabilmiştim
Zamansız azmanın zararları, zaten 15 metre ilerde kırmızı ışık yanıyor, durmak zorundayım, ne diye ani gazlama yapmıştım ki
Bu gibi ufak tefek düşüşler devrilmeler sürüklenmeler olması doğal, özellikle ilk yıllarda daha çok oluyor galiba.
Allah hepimizi şanssızlıklardan korusun ve bütün kazalarımızı kendimiz anlatabilelim.
Kayıt: Jul 09, 2006 Mesajlar: 124 Nerden: İstanbul
Tarih: Pts May 10, 2010 1:04 am Mesaj konusu:
Her zaman işe giderken kullandığım yoldan gidiyordum sabit hız 30-35 km. Hava hafif soğuk yerler kuru,önümdeki taksici arkadaş birden bire tek gidiş geliş olan yolda birden bire sola dönmek istedi. Benimde bir anlık dalgınlığım ve ön frene abanmam sonucu ön tekerlek kitlendi hoop yere. Ayağa kalktım taksiciye doğru yürürken baktım ilerleyemiyorum! Meğersem yolda duran 2 iyi kalpli insan, 1'i omuzumdan 1'i belimden tutmuş taksiciyi pataklamıyim diye engellemeye çalışıyor.
Demek ki neymiş en önemli kural olan dikkat kesileceğiz!
2. kural ani tehlike anında ön freni köklemeyeceğiz _________________ 2007 Yamaha XT 660 R [52000-...]
2006 Ducati Multistrada 620 Dark [18000-28000] (satıldı)
2008 Yamaha XT125R [3000-26000] (satıldı)
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 2535 Nerden: İstanbul
Tarih: Pts May 10, 2010 2:13 pm Mesaj konusu:
toshi demiş ki:
Her zaman işe giderken kullandığım yoldan gidiyordum sabit hız 30-35 km. Hava hafif soğuk yerler kuru,önümdeki taksici arkadaş birden bire tek gidiş geliş olan yolda birden bire sola dönmek istedi. Benimde bir anlık dalgınlığım ve ön frene abanmam sonucu ön tekerlek kitlendi hoop yere. Ayağa kalktım taksiciye doğru yürürken baktım ilerleyemiyorum! Meğersem yolda duran 2 iyi kalpli insan, 1'i omuzumdan 1'i belimden tutmuş taksiciyi pataklamıyim diye engellemeye çalışıyor.
Demek ki neymiş en önemli kural olan dikkat kesileceğiz!
2. kural ani tehlike anında ön freni köklemeyeceğiz
Öncelikle çok geçmiş oldun, ancak bir tespitiniz hakkında görüşlerimi aktarmam gerekir diye düşünüyorum:
Ön frene basmaktan korkmak çok daha ciddi kazalara yol açar, motorun gerçek anlamda güçlü olan freni olduğu için ön freni doğru şekilde kullanmak hayat kurtarır. EMOK, Rahmii Barutçu vb. yerlerde verilen sürüş eğitimlerinde frenleme belli temel konu başlıklarındandır. _________________ Ümit Yayla
İstanbul
Başlıktaki hemen hemen her cevaptan kendimle ilgili şeyler buldum. Kimisini kaza olarak bisiklette, motosiklette yaşadım, kimisini de kazaya mahal vermeden ucuz atlattım. Okudukça, oldukça uzun bir ara vermiş olduğum iki tekere yeniden başlarken bu tecrübeleri hatırlamanın ne kadar faydalı olacağını anladım. İlk aklıma gelen acemiliğin verdiği kazamı anlatarak başlayayım bende
Motorumu aldığım ilk aylardı, daha kaskım bile yoktu. Motosikletin seriliğinin ve kıvraklığının tadını çıkararak tabiri caizse deli gibi motor kullanıyordum trafikte. Pizzacılar ve sucular serseri mayınlıkta yanıma yaklaşamazlardı bile o halimle.
İki şeritli bir yolda trafik ışıklarında durduk. Işıkların orası biraz daha geniş olduğu için yol 3 şeride çıktı. Ben en sağ şeritte kaldım önümde de üç sıra araç var. Durmadan önce sola manevra yapıp önümdeki araçların aralarından daha öne geçmek gibi karşı konulmaz bir isteğim olsa da hem önümdeki araca çok yaklaşmış olmam, hemde arkadan gelen araçların birbirine yaklaşmış olmasından dolayı dördüncü sırada sağ şeridin sağında sıkıştım kaldım.
Gözüm ışıkta, yanar yanmaz fırlayacağım sola doğru ve aralardan süzülüp en öne geçip gazlayacağım.
Yeşil yandı, önümdeki araç biraz ilerleyip bana manevra payı bırakınca gazladım sola doğru. Önümdeki ilk sıra araçların aralarından geçip sol şeridi ortaladım. Konum olarak şimdi kavşak içindeydik ve sola gazlayarak kavşak genişliğini de kullanarak ikinci sıradaki aracı da geçtim. Karşı yola henüz girdiğimiz anda önümde sadece bir taksi kalmıştı, sağ şerit boştu ama hızımız artık 4 tekerlerin torkunu bulmaya başladığı, aniden hızlanmayı becerebileceği bir noktaya geldiğinden kendimi hemen sağa atmadım. Sağ aynama baktım ucundan sanki bir şey görünüyordu, kör noktamda bir araç kalması olasılığına karşın kafamı hafifçe sağa çevirdim baktım boş. Kafamı önüme çevirdim GÜMMM!
Belki yola atlayan bir cocuk, belki bir kedi, köpek yüzünden taksici zınk diye durmuş. Kafamı çevirmemle motordan ayrılmam bir oldu zaten, önce sırt üstü taksinin arka camına, oradan bagaja sonrada refüje düştüm.
Edirne’nin en işlek kavşağı çok göz önündeyim. Kask yok, ehliyet yok. Düştüğüm yerde ilk aklıma gelen arkadan gelen araçların motoru ezmiş olabileceği düşüncesiydi, kafamı kaldırıp baktım trafik durmuş, taksici kaçıyor, motor yattığı yerde çalışıyor. Fırladım yerimden, atladım motora verdim gazı , vites yükselteceğim pedal yok , ikinci viteste takılı kalmış tam gaz hiç durmadan 10km gittim o şokla servise kadar.
3 Temmuz 2010 Cumartesi sabah. Evden çıktım tüm hazırlıklarım tamam Bodrum a gideceğim, bu arada da Kuşadası ndan bir arkadaş ile Söke de outlet lerin önünde buluşacağız motora bakacak beğenirse satacağım.(yani motor görücüye çıkacak) Alttaki otoparktan motoru çıkardım, giyindim, kuşandım bismillah dedim, yürüdüm. 1 km ilerideki pazar yerinden geçip Anadolu caddesine çıkacağım.Pazar yerindeki caddeden usul usul gidiyorum, 30-40 mt ilerden bir amca elinde pazar arabasını çekerek karşıdan karşıya geçmekte, biraz daha yavaşladım. Pazar arabasını kaldırıma çıkartmak istedi çıkartamadı.Tekrar geriye bıraktı.Hoop bir anda pazar arabası benim önümde o kadar dar yolda.karşıdan tüm heybetiyle belediyeye ait uçan tenekelerden biri.(otobüs)Amcam geldiğimi gördü tekrar hamle yaptı.Hooop yine çıkaramadı. Yapacağım birşey kalmayınca ön-arka frene aynı anda asıldım.Kayarak sağ tarafa yattım(bu arada ben yatmadım motor yattı kendim sıçrayıp motordan atladım ayakta kaldım motor yerde.)bir anda depo dolu olduğundan benzin damlamaya başladı.Kaldırmak için yüklendim ıııhh olmadı(200 kg a yakın) bir kaç kişi el attı kaldırıp diktik.Sağ ayna çatladı, koruma demiri sıyrıldı, eksoz koruması çizildi,arka çanta sağ tarafı sıyrıldı.Kendime geldim amcayı aradım yoktu.(bu arada sıvışmış hoş bulsam da ne diyecektim ya da ne yapacaktım ki)O halde tekrar bindim ve yürüdüm gittim. Netice de motoru sattım yarın satışını da veriyorum.Eksoz korumasını ve korkuluk demirini yeniden boyamak durumunda kaldık.Sağ ayna öylece kaldı.
Herkese geçmişler olsun benim ilk düşüş deneyimim oldu...
Kayıt: Sep 16, 2006 Mesajlar: 558 Nerden: Yaşayan Ölüler Ülkesi
Tarih: Prş Tem 15, 2010 11:59 am Mesaj konusu:
Eski bir kaza da benden:
Sene 2008 ybr125'im daha yeni. Hanımı kursa bıraktım Zincirlikuyu'ya. Amacım Beşiktaş'a inmek ve onun kursu sonrası gidip onu alıp dönmek. Biz Zincirlikuyu'ya varmak üzere iken hafif bir yağmur yağdı. Tabii yerler kayganlaştı. Yağmur durmuşken ben Beşiktaş'a iniyorum. Barbaros Bulvarında Sabancı lisesini biraz geçtim, trafik sıkışık, yerler hala ıslak. Önümdeki taksi aniden fren yaptı. Ben sadece çok hafifçe frene dokundum. dokunmamla motosiklet altımdan kaydı gitti, kendimi yana doğru bıraktım, motor önde ben arkada popoüstü eller ayaklar baş havada kayıyoruz. Arkamdaki tüm araçlar hızları yavaş olduğu için durdu. Bir ara ben motoru geçtim, baktım motor bana doğru geliyor, sonra o beni geçti ve durduk. Yere popoyu vurmam nedeniyle ayağa hemen kalkamadım tabii. Kaltığımda düştüğüm yere baktım, 3 metre kadar bir yer yağlı. Tabii ben o yağlı ve ıslak zeminde frene biraz dokununca motor gidiverdi altımdan bunu anladım. Motor düşerken sağ kaval kemiğimi biraz çizmiş ayağımda motor botu olmasına rağmen (Hala o izleri taşırım). Hanımı almak suya düştü tabii, ardımdaki acıyla eve döndüm ve hanımı aradım. motorda çok ufak sıyrıklar olmuştu. Bir daha düşmedim. Şu an motorsuzum. umarım bir daha da büyük bir düşüş yaşamam. Anladım ki yağmurlu hava da ya motora binmemeliyim ya da düşük hızda bile olsa ani fren gerektirecek ortamlara girmemeye çalışmalıyım. Gerçe burada zeminin yağlı ve de ıslak olması beni faka bastırdı ama dersimi de aldım. Otomobille bile yağmurda çok dikkat ediyorum.
Bir de şunu anladım ki altınızda kot pantolonla çok düşük hızda bile popo üstü düşerseniz mabadınız sizi uzun bir süre acılara garkediyor. Aklıma ilk gelen pantolon içine pedli bisikletçi şortlarından giymek oldu. Hatta biraz paraya kıyıp o motorcular için olan sağlam ve de kalın ped dolgulu şortlardan almak çok daha iş görür. gerçi normal pantolon içinde popoyu biraz irice gösterebilir ama acı çekmekten de kurtarır. Zira böyle hafif bir düşüşte bile kuyruk sokumu kemiğini kırmak işten bile değil ki bu bölgedeki kırıkların iyileşmesi de oldukça zaman alan ve uğraştıran kırıklardır diye biliyorum. _________________ Göremiyor musun? At gözlüklerini çıkartmayı dene!
Daha hızlımıyım,hırslımıyım,süratlimiyim bilemiyorum.Cumartesi günü düştüm.Pazar günü motoru sattım. Yenisini alınca anlayacağım.(cidden ben biraz fazla tırstım gibi. )
Haydaaa, cok gecmisler olsun ya. Ama sende birsey yok insallah degil mi?
Nasil oldu, ders cikartabilecegimiz bir konu varsa ve paylasirsan bizler de belki kissadan hisse alabiliriz bu paylasimindan?
Tekrar cok gecmisler olsun Ismail'cigim ya, uzuldum ama sende birsey yoksa fazla takma kafana. Ders cikartiyor insan bunlardan ve dusmeyen motor da, motorcu da olmaz merak etme! _________________ Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli
Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).
dikkat ediyorum, ben düştükten sonra kalktığımda daha bir hırslı, daha sert ve süratli sürüyorum, sanki düşen ben değilmişim gibi ,
size de böyle bir hırs ve duygu geliyor mu düşünce veya devrilince ?
Aman Tamer ağabey, ikarus sendromu sanırım senin dediğin durum, biraz da racing hastalığı olabilir, hani bak düştüm nasıl olsa bişey olmuyor gibi
Ama bende olmuyor mu.? Vallahi oluyor.
KARADAYI demiş ki:
Daha hızlımıyım,hırslımıyım,süratlimiyim bilemiyorum.Cumartesi günü düştüm.Pazar günü motoru sattım. Yenisini alınca anlayacağım.(cidden ben biraz fazla tırstım gibi. )
Çok geçmiş olsun, umarım ciddi bir durum yoktur, hem fiziksel hem de psikolojik olarak yani _________________ '03 BMW R1150R
'02 Suzuki GSX 750 F
'04 Kawasaki KLE 500
'06 Zealsun ZS200GS
0 Rh (+)
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız