Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Ayın Sürücüsü : Yolunuza nasıl bakarsınız?
Motosiklet eğitimlerine katılanlarımızın iyi bildiği gibi motosiklette nereye baktığımız hayati önem taşır. Viraj içinde, eğer çıkışa bakıyorsak sorun değil, ama yol dışındaki ağaca gözümüzü diktiysek vay halimize! Yavaş sürüşlerde eğer ileri bakıyorsak dengemiz iyidir, hemen tekerimizin önüne baktığımızda ise zorlanırız. Bakışla ilgili daha birçok püf noktası var ikitekerli hayatta. Ben bir yenisini yakınlarda keşfettim: "Yolun uzunluğuna bakmanın yarattığı fark".
Gidilecek olan yolun uzunluğu motora nasıl bindiğimizi belirliyor. Fenerbahçe veya Bebek'te cafelerin önüne çekmiş motorların sahiplerinin giyiniş tarzları ve sürüş davranışları ile 300km yol yaparak Kırka'daki EMOK festivaline gelen sürücülerin tarz ve davranışları birbirlerinden çok farklıdır. O gün 10-20 km yol yapmak ile İstanbul'dan Atina'ya uzanacak bir yolculuğa çıkmak hem techizat, hem de zihinsel olarak bizi farklılaştırıyor.
Bunun yanında, motosiklet kazaları istatistiklerine göre kazaların ezici bir çoğunluğu yakın mesafe sürüşlerinde meydana geliyor. Yani, çoğunluğun koruma giymeye gerek görmediği o kısa gezilerde. Uzun yol sürüşlerinde korunmaya ihtiyaç duyuyoruz, aynı zamanda kaza olasılığımız da düşük. İşte benim yeni bir bakış konusu keşfetmeme sebep olan gerçek buydu. Motosiklete bineceğim yola bakış perspektifimi değiştirmeliydim. O gün kaç km yapacağım ikincil önemde bir konu olmalıydı. Ben, motosiklet hayatım boyunca yapacağım uzun yola bakmalıydım. Bugünkü yolum, 5 veya 500km, o uzun yolun sadece bir etabı olacak. Varacağım yer ise çok çok uzakta. Mesala 65 yaşında 1milyon kilometreyi devirip 2. milyona başlamak güzel bir etap olurdu.
Bu perspektif bana ne sağlar? Uzun bir yolda iken nasıl sürüyor isem, her sürüşte öyle sürerim. Tam korumalı giyinmeli, yolda kendimi sakınmalıyım. Dikkat etmek sürüşün bir parçası olmalı. Yolda ne olduğuna göre değil, ne olabileceğine göre hareketlerimi ayarlamalıyım. Eğitimlere katılmalı, başkalarının tecrübelerinden yararlanmaya devam etmeliyim. O viraja en fazla hangi hızla girilebileceğini bilmeli ama her seferinde güvenli bir hız seçmeliyim... çünkü benim yolum çook uzun.
Kayıt: Sep 23, 2005 Mesajlar: 387 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Ağu 06, 2008 1:15 pm Mesaj konusu:
Teşekkürler aktarım için.
Bu işin en güzel tarafı ister Pazar günü Bebek'de kahve içmeye gidelim, ister dünya turuna çıkıyor olalım her motora, her havaya, her yola, her faaliyete uygun kılık kıyafet ve donanım mevcut. Yeter ki bunları giymek isteyecek zihniyetimiz mevcut olsun.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız