Önceki başlık :: Sonraki başlık |
Yazar |
Mesaj |
|
Memet Tecrubeli Uye
Kayıt: Mar 10, 2004 Mesajlar: 324
|
Tarih: Pts Tem 25, 2005 5:56 pm Mesaj konusu: Güle güle Mızık... |
|
|
İlk ameliyatı 36 yılın önce yapılmış. 6-7 sene kadar önce 1969 tarihli “epikriz raporu”nu gördüğümde öğrenmiştim. Göğsünü açıp dikmişler doğuştan delik kalbini. 30 yıllık kağıt parçası ancak müzelerde görebileceğim antik yazmalara gibi sararmış, geçen her yıl ayrı bir iz bırakmış üzerinde, tıpkı 20’ye yakın büyüklü küçüklü operasyonun onun vücudunda bıraktığı izler gibi.
Onüç yaşlarındayken babası annesini dövünce kavga etmiş babasıyla. Köyden çıkıp abisinin yanına değirmene gitmiş. Ayağında yün çoraplarının üzerine giydiği çarık, üzerinde bir hırka. Yağmur ve soğukta yürümüş kilometrelerce. Acaba o zaman mı başladı her şey. Babam hep o güne bağlardı O’nun sağlık problemlerini.
Onaltı yaşında kaçmış köyden beş parasız. Daha önce İstanbul’a kaçan abisinin yanına.
Parasız olduğundan Giresun’dan İstanbul’a bir ayda gelmiş. Kömür ocaklarında çalışmış, hamallık yapmış. Abisiyle bekar odasında yaşamış. Suculuk yaparlarmış at arabasıyla. Bir gün dönemin milletvekillerinde birisi çarpmış at arabasına. At ölmüş, O’nuda hastaneye götürmüşler on bir gün sürecek koma halindeyken.
“Behçet”in sadece bir erkek ismi değil bir hastalık olduğunu O’nun sayesinde öğrenmiştim. Bir Türk doktoru bulmuş bu hastalığı diye sevinmiştim çocuk aklımla. Bir gözünü bu hastalık yüzünden kaybettiğini öğrendiğimde nefret ettim. Diğer gözü bir ara gitti geldi. Çok korkuyordu onu da kaybetmekten ama korktuğu başına gelmedi.
Hiç O’ndan duymadım bu hikayeleri. Sadece bir keresinde bilmem kaçıncı fıtık ameliyatı sonrası oturup saymıştık toplam kaç operasyon geçirdiğini. Onbeşinci ameliyatıydı o gün. Tabii o zaman bilmiyorduk gelecekte onu bekleyen katarakt ameliyatını, biyopsileri, kalp ameliyatını.
Ben askerdeyken son büyük ameliyatına girdi. Behçet damarlarını genişletmiş, damar çeperlerini inceltmişti. Aort kendiliğnden yırtılacak kadar incelmişti. Bu sefer kıdemli refakatçisi olmayacaktı yanında. Zoru başardı, o ameliyattan da sağ çıktı. Literatüre geçti. Suni bir damar vardı artık vücudunda.
Eskisinden daha dinç görünüyordu ben döndüğümde. Teni hale gençti, kolları hala kaslı idi. Ne de olsa her yere yürüyerek giderdi senelerdir. Durmazdı yerinde, adeta meyden okurdu yorgun kalbine.
Geçen hafta bir enfeksiyon sonucu ateşlendi. Hastaneye giderken abime “Bu sefer durum kötü galiba Apo. Paçayı yırtamıyacağız heralde” demiş. Pazar günü O’na baktığımda ilk defa bıkkın ve bitkin görmüştüm. “Galiba bu defa olmayacak” demiştim bende kendime. Galiba bıraktı dedim. Bir ara kendine geldiğinde halini soran doktora “Teşekkür ederim” dedi. Bende takıldım “Doktoru görünce dilin çözüldü” diye. Eskiden bir ameliyattan çıktıktan sonra biraz bilinci açılınca serum şişesini alır eline yürürdü hastane koridorlarında. Döndüğünde “Şurdan dokuz tane lahmacun söyle de hep beraber yiyelim” diye şaka yapardı. Aklıma geldi sordum “lahmacun ister misin?” diye. Yarım yamalak “dokuz tane” dedi. Yanından ayrılırken “uslu dur dedim. Hayri gelecek benim yerime yaramazlık yapma çocuğa”. “Olur...yapmam.” diyebildi.
Son konuşmamız bu oldu. Bu sefer kalbinden değil, hiç hesapta yokken beyninden aldı darbeyi. Ağır bir beyin kanaması sonu bilincini kaybetti, solunum cihazına bağlı bir şekilde bekliyor şimdi. Kalbini rahatlatmak için kullanmak zorunda olduğu ilaç kanamasının durmasını engelledi. İroni deyin isterseniz..Bence yolların bittiği, kapıların kilitlendiği an. Beyin cerrahı hiç bir şey yapamayız dedikten sonra koridorun bir tarafına doğru ilerled,i abimle bende diğer tarafına. Kapıya geldiğimizde abim bana bakıp gözleriyle “N’apıcağız?” der gibi baktı. Bende gözlerimle “Hiç...” diyebildim.
Demek böyle oluyormuş çarenin tükenmesi, kilitlenip kalmak. Zor geliyor “durumu nasıl?” diyenlere cevap vermek. O kadar alışmışız ki tekrar iyileşip gezip dolaşmasına. Hızlı adımlarla yürüyüp gitmesine...Bu sefer yürüyüşü başka bir yöne doğru maalesef...Madem dönmemek üzere gidiyorsun, güle güle git babamın yadigarı..Güle güle “Mızık”, Muzaffer. Güle güle be Amcam... güle güle... _________________ 05' FZ6 Fazer |
|
Başa dön |
|
|
V-Strom Tecrubeli Uye
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 2535 Nerden: İstanbul
|
Tarih: Pts Tem 25, 2005 8:56 pm Mesaj konusu: |
|
|
Hemşeriymişiz üstelik.. üzüldüm.. _________________ Ümit Yayla
İstanbul
BMW R 1200 GS 2005
A Rh (+)
0 212 334 57 00 (iş) |
|
Başa dön |
|
|
DrDakar Tecrubeli Uye
Kayıt: Dec 14, 2003 Mesajlar: 1313 Nerden: Philadelphia
|
|
Başa dön |
|
|
Donald_Duck Tecrubeli Uye
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 3352 Nerden: New York
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 4:01 am Mesaj konusu: |
|
|
Allah sizlere saglik versin... |
|
Başa dön |
|
|
BAHA_ Tecrubeli Uye
Kayıt: Aug 27, 2004 Mesajlar: 265 Nerden: BURSA/Mustafakemalpaşa
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 6:16 am Mesaj konusu: |
|
|
Allah geride kalanlara sabır versin. _________________ Bahadır Özşekerci
A Rh (-)
YAMAHA FZ6 Fazer |
|
Başa dön |
|
|
Hesire Tecrubeli Uye
Kayıt: Jul 25, 2003 Mesajlar: 614 Nerden: İST
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 6:22 am Mesaj konusu: |
|
|
_________________ Haluk Göksoy
Suzuki GS 500-----34 ... ..(SATmIYORUM)
Bana uzayda herhangi bir nokta verin ,size dünyayı döndürim.
"Yaşlanarak değil, yaşayarak tecrübe kazanılır .Zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır..!
Peyami SAFA " |
|
Başa dön |
|
|
okinord Tecrubeli Uye
Kayıt: Jul 16, 2005 Mesajlar: 501 Nerden: İstanbul
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 7:11 am Mesaj konusu: |
|
|
Yazıyı okuyunca çok çok uzuldum... Allah gerıde kalanlara sabırlar versın _________________ Oktay Ciğer
R 1200 GS Adventure |
|
Başa dön |
|
|
SilinmisUye Tecrubeli Uye
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 2071
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 7:22 am Mesaj konusu: |
|
|
Ah be kardeşim Mehmet,
Sabah sabah okuyunca hani derler ya tüylerim dik dik oldu. Çok güzel anlatmışsın ve çok güzel bir bağ varmış aranızda o kadar güzel ifade etmiş ve anlatmışsın ki çok duygulandım.
Allah geride kalanlara sabır ve uzun ömürler versin. Mekanı cennet olsun. |
|
Başa dön |
|
|
nwanda Tecrubeli Uye
Kayıt: Oct 06, 2003 Mesajlar: 749 Nerden: istanbul
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 7:28 am Mesaj konusu: |
|
|
Allah rahmet eylesin, sizlere sabırlar versin. _________________
Erkan Ağırbaş
Istanbul
1150ADV |
|
Başa dön |
|
|
susir Tecrubeli Uye
Kayıt: Mar 08, 2005 Mesajlar: 293 Nerden: Denizli
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 7:32 am Mesaj konusu: |
|
|
oylesine duygu yuklu ki misralarin, insanin icini bir huzun, gozunu de bir yas kapliyor
Allah mekanini cennet, geride kalanlara sabir versin... _________________ Hakan Yasar
Denizli |
|
Başa dön |
|
|
VAP53 Tecrubeli Uye
Kayıt: Jul 28, 2003 Mesajlar: 12125 Nerden: İstanbul/Çanakkale
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 8:48 am Mesaj konusu: |
|
|
Ah be Mehmet'im, oyle guzel anlatmissin ki masamin basinda gozyaslarimi zor tutuyorum hala. Ne mutlu ki MIZIK'a boylesi sevenleri var...
MIZIK'a tanridan rahmet, sizlere de sabirlar dilerim. _________________ Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli
Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal). |
|
Başa dön |
|
|
rxlover Tecrubeli Uye
Kayıt: Apr 16, 2005 Mesajlar: 338 Nerden: kayseri
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 8:52 am Mesaj konusu: |
|
|
Allah rahmet eylesin, geride kalanlara sağlık, huzur ve sabır versin.. _________________ Mustafa UYANIK
Yamaha Rx 115 -1997'
BMW G 310 R -2017' |
|
Başa dön |
|
|
Memet Tecrubeli Uye
Kayıt: Mar 10, 2004 Mesajlar: 324
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 10:04 am Mesaj konusu: |
|
|
Temennileriniz için çok teşekkürler. Amcam hala koma halinde yoğun bakımda. Hiçbir ümit yok malesef. Ben sadece kafamdan geçenleri yazıp kendimle ve gerçekle yüzleşmek istemiştim."Güle güle" derken amacım O'nunla vedalaşmaktı O hala hayattayken.
Allah bu durumu yaşayan herkesin acılarını hafifletsin.. _________________ 05' FZ6 Fazer |
|
Başa dön |
|
|
VAP53 Tecrubeli Uye
Kayıt: Jul 28, 2003 Mesajlar: 12125 Nerden: İstanbul/Çanakkale
|
Tarih: Sal Tem 26, 2005 12:23 pm Mesaj konusu: |
|
|
Memet demiş ki: |
Temennileriniz için çok teşekkürler. Amcam hala koma halinde yoğun bakımda. Hiçbir ümit yok malesef. Ben sadece kafamdan geçenleri yazıp kendimle ve gerçekle yüzleşmek istemiştim."Güle güle" derken amacım O'nunla vedalaşmaktı O hala hayattayken.
Allah bu durumu yaşayan herkesin acılarını hafifletsin.. |
Sevgili Mehmet insan hayatta herseye dayanabiliyor inan. Ben de Mayis 15'de kayinpederimi topraga elimle verdim ki 15 Mayis yasgunudur kendisinin. Kayinpederim ki benim 30 sene "baba" diye hitap ettigim ve bu surec icinde aramizda hicbir ufacik gonul koyacak sorun bile yasamadigimiz ve aramiz 19 yas olan kisidir.
Hayat maalesef boyle, aci ve tatli yanyana. Sana ve amcanin yakinlarina tekrar sabirlar diliyorum. _________________ Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli
Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal). |
|
Başa dön |
|
|
Greedy Tecrubeli Uye
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 359 Nerden: Ereğli
|
Tarih: Çrş Tem 27, 2005 8:10 am Mesaj konusu: Darül hikmetten darül kudrete yolculuk... |
|
|
Bu üstün anlatım gücü, ancak duygulu bir yürekten besleniyor olabilir. Umarım Muzaffer amca iyileşir de mutlu bir hayat sürer.
İster istemez bu dünyadan bir gün gidiliyor, ne yapalım.
Dingin bir deredeki kabarcıkların güneşin ışıklarını yansıtıp gitmeleri, yerine yenilerinin gelmesi gibi biz de bir gün vefat edeceğiz. Kalıcı bir Güneş'e aynalık edip de O'ndan gelen katkı ile kalıcı olanlara ne mutlu...
|
|
Başa dön |
|
|
|