Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
BGB için uygun bir zaman dilimi ararken, 29 Ekim CUMHURİYET BAYRAMI tatili imdada yetişti. Bir-iki hafta önceden organizasyona girişildi. Tam aradaki cumartesi günü iş günü olduğundan bazı arkadaşlarımız (başta eşim) ne yazık ki bu geziye katılamadılar. Ama yine de katılım fena değildi…
Gelin en başa dönelim… İstanbul’daki arkadaşlarımız Perşembe gece İzmir’de oldular. Cuma sabahı da yola çıkılacaktı. Eşim izin alamadığı için ben de oğlum Utku (10) ile katılmaya karar verdim. Sabahın bir körü ve hazırlıklar tamam
İzmir’deki buluşma yerinden 40km kadar uzakta olan Zeytin Kahvaltıevine kadar bize arabayla katılan Fulya’ya (eşim) poz vermek, bizim için pek keyifliydi. Daha önce Baba-Oğul gezisinde yeterli tecrübeyi almış olan Utku için de müthiş bir fırsat olmuştu annesinin gelemeyişi..
Gaziemir Migros’daki buluşma anı görülmeye değerdi. En çok birkaç gün önce görüştüğümüz Gamsızlarla sanki bir yıl önce görüşmüşüz gibi kucaklaşıyorduk.. Hepbirlikte bir yere gitmemizin üstünden uzun bir süre geçtiği için bu heyecanımız son derece normaldi. Ne de olsa Gamsız Seyyah bir dost meclisiydi…
“Saat tam 10.00’da Teker Döner” dediğimiz için kimse geç kalmadı ve biz tam saatinde yola koyulduk. Önümüzdeki 40Km bize çok uzun geldi, çünkü hepimiz açtık. Gamsız adam açsa ondan korkulur. Bu kadar Kurtadamı bir an önce kahvaltıya ulaştırmalıydım. Öncü olarak gecikeceğim her dakika bana pahalıya patlayabilirdi. Allahtan kısa sürede ulaştık.
Haremlik-selamlık kısmının bu bölümünde de sohbet koyu, neşeler de yerindeydi.
Hemen yanıbaşımızdaki çitler, kasklar için biçilmiş kaftandı. Bu tip yerlerde kasklar için müthiş bir buluş.
Burada başrolde olan şahıs ise minnacık bir tavşandı. Tavşanların bu kadar obur olduklarını bilmezdim. Ne versek götürdü vallahi. Sevimlilik timsali bu hayvandan ayrılmak kolay olmadı…
Her zaman olduğu gibi alternatif bir rotadan gitmek istediğimizden, otoyol harici en sevimli yol olan Ahmetbeyli-Söke-Bafa-Milas-Yatağan yolunu tercih ettik
Kuşadası ve Söke’yi geçtikten sonra mola yerimiz olan Bafa Gölü’ne geldik. Hava tüm Türkiye’de çok güzeldi mutlaka ama burada harikaydı. Bu gezi için daha iyisi olamaz gibi geldi bize. Acelemiz olmadığından yolda vakit geçirmek için türlü bahaneler yaratmak keyifli olmuştu. Sütliman Bafa Gölü, tüm güzelliğiyle bizi karşılamıştı. İstanbullular bizden birazcık daha keyifliydi. Yaşasıııııın tatiiiiiiiiiiil
Bu aralar Zırt-pırt motor değiştirdiğimden, elimde sticker kalmamış ve ben de yeni motora yapıştıramamıştım. Ama yaşasın Gamsız kardeşliği. Arkadaşlarım bana kıyamayıp hemen bir tane yarattılar. Özene bözene, kılı kırk yararak, yapıştırdık…
Yola devaaam. Yoldaki fotoğrafları eşim çektiğinden bizde giderken yol fotoğrafı yok ne yazık ki. Ama sanıyorum Şebnem’de olacak, koyar buraya. Tempolu bir sürüşle zaten uzak olmayan Marmaris’e varmamız pek de kısa sürecekti. Bizde yolu biraz uzatmak için Sakar inişinden Akyaka’ya döndük. Akyaka zaten görmek istediğimiz bir yerdi ve bunun için vaktin olması da büyük şans olmuştu. Çok mütevazı ve güzel bir yer Akyaka. Eğer görmediyseniz ve sakin bir yer arıyorsanız biçilmiş kaftan.
Yolun değerlendirmesini yapmaz ve hatalı olanlara ceza kesmek için de uygun bir yerdi. Burada Uğur ve ben yedik cezayı. Ceza nedeni ise; Aşırı sürat. Uğur ve ben her ne kadar “yok yaw olur mu hiç öyle şey” falan dediysek de, ceza yemekten kurtulamadık. Bu ceza bize özgü “Gamsız Cezası”
Akyaka’ya uğramamıza çok sevinen bir de olmuştu: Oradaki Büfe’nin sahibi. Enine – boyuna bir sürü adamın istilası, müthiş bir gelir artışına sebep olmuştu.
Kısa bir oyalanmadan sonra Marmaris’e varmamız da uzun sürmedi. Hemen, daha önceden ayarladığımız mütevazı otelimize yerleştik. Otele bayrağımızı çekmek de Şebnem’e düştü.
Selamladığı halk ise ona karşı son derece sadık bir kesimdi. Ulu Oytun’un bir dediğini iki etmeyen tebâ işte karşınızda…
Otele yerleştikten hemen sonra, Marmaris şubemiz İhsan Ergen’in dükkanına geçtik. İhsan bu buluşmanın Marmaris'te yapılmasını sağlayan kişi olarak geçti Gamsız tarihine. Bütün organizasyon işleriyle bizzat ilgilendi ve hatasız bir tatil için elinden geleni yaptı. Teşekkürler İhsan.
Cuma akşamı yenilen yemeğin ardından, marina dolaylarında kısa bir tur atıp, nargile içilen bir mekânda aldık soluğu. Aramızda sigara içen arkadaşlar var ne yazık ki ve biz de onlar mutlu olsun diye kendimizi dumana verdik. Yani yanlarında oturduğumuz için içmiş kadar olduk. Neyse buranın resimleri ertesi gün… Gece yarısı, tatlı bir uyku için doğru otele. Pış pış pış…
Cumartesi günü için ilk plan, tekne turuydu. İhsan’ın ayarladığı bir gezinti teknesinde sadece biz olacaktık ve nereye istersek oraya gidebilecektik. Ayakta terlikler, elde havlular doğru limana…
Gezinti teknesine yaptığımız çıkartma sonucu bayrak çekmek de farz olmuştu. Eeeee marmarise geldiğimiz belli olsundu. Gönderdeki bayrak bizim olsundu
Teknenin ve çevrenin hoş etkisi kırk yıllık evli çiftlerin bile balayı yaşamasını sağladı kih kih İşte Ertekin’ler..
Harika körfezden bir görüntü…
Buranın ismini unuttum ama, meşhur bir mağara burası (bilen varsa söylesin) Marmaris’te tekne turu buradan başlıyor. Yüzerek içeri girmek de mümkün.
Ama içeri girmenizi pek tavsiye etmiyorum. Çünkü insan üzülüyor. Böylesi bir doğal güzelliğin nasıl kirletildiğini görüyorsunuz. Mağaranın duvarları isimlerle dolu. Eline boyayı alan ismini bu duvarlara yazmış. Yuh yani… Buradaki isimlerin hemen hepsi yabancı. Elin gavuru geliyor ve güzelim ülkemizi kirletiyor. Neden? Çünkü biz de öyle yapıyoruz. Elbirliğiyle Anadolu’nun bütün güzelliklerini yok ediyoruz. Yarın verilecek hesap gittikçe ağırlaşıyor. Oooooof of.
Neyse efendim, sadede dönelim. Hemen ilk koyda Gamsız ailesi atıyor kendini Ege’nin mavi sularına. Tekneden atlayış sırasında yakaladığım bu enstantane çok hoşuma gittiğinden paylaşayım istedim…
İşte bu ta toplu seremoni. Çimiyoruz hep birlikte…
Koca koca adamlar ve kadınlar çocuklar gibi çimerken, küçücük bir çocuk olan Utku da koca adamlar gibi uzanmış teknenin keyfini yapıyor…
Gamsız ailesi olarak eğitime ne karda önem verdiğimizi bütün Türkiye bilir. Tatil, tekne falan bizi eğitimden alıkoyamaz. Her fırsatta, her ortamda “Eğitim Şart” sloganını kullanır ve teknolojinin bize sunduğu imkanları da sonuna kadar kullanarak, kendimiz geliştiririz.
Teknede yakaladığımız boş vaktimizde uygulamalı bir eğitim çalışması gerçekleştirdik. İsmi “Bilinçsiz sürücünün hali”
Korumadan nasibini almamış zavallı yaratık, kaskını da koluna takmış hava atıyor. Atılan hava geri tepince de yeri boyluyor. İşte kaçınılmaz son. Kırık bir bacak, tepeye geçmiş bir motor, yere vurulmuş bir kafa. Yazık çooook yazık.
Diğer yandan, eğitimli ve bilinçli bir Gamsız, atlamış motoruna, her zaman olduğu gibi tam kuşam ve tek teker yapıyor.
Uzun zamandir ozledigim birsey idi (bilenler bilir , is yuzunden gezemeyip , kiskanclik yapiyordum) vesile olan , katilan herkese bin tesekkurler. Zakcay'im yine yarmissin... Klavyene saglik dostum....
O denize giren minik kusun biri esim Sebnem-Marge- digeri de ARAL'dir. Senkronize dalda tam puan aldilar
Diger resimler daha sonra....
Herkese sevgiler ...
Sizleri de cok ozledim ikiteker dostlari...
Pek yakinda... _________________ www.gamsizseyyah.com www.fotokritik.com
----------------------------
M.Oytun PINAR
(Izmir'li "Homer")
532 5473288
En son Oytun tarafından Pts Ksm 01, 2004 1:45 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
biz pıçır pıçır yüzdük, gezdik, eğlendik, benim motora binmemle ilgili radikal ve önemli kararlar aldık...
Peki ya siz? Siz neler yaptınız yokluğumuzda? _________________ SEBNEM -marge the gamsız
Anneyim ben anne...
Sevgili Karim , marge the gamsiz - dogru soyluyor. Neredeyse tum gamsiz hanimlari 2005 itibari ile A2 ehliyet ve motosikletlerine kavusacaklar. Bununla ilgili egitim calismalarina baslandi bile...
(bu is bize pahaliya patliyacak ama neyse.. aksi halde GS'imizden olacagiz... )
Sevgi ile... _________________ www.gamsizseyyah.com www.fotokritik.com
----------------------------
M.Oytun PINAR
(Izmir'li "Homer")
532 5473288
Klavyene sağlık Zakçayım...Herşeyiyle harika bir 3 gün geçirdim..Aslında şöyle bir düşündümde, son zamanlarda en çok eğlendiğim, güldüğüm gezilerden biri oldu BGB Örn: Pankardeşimin Çizgisi Murat Kabasakal'ın akşamki halleri Oytunumun heyecanlı panik atak çıkışları vs..Aslında hepsinde de bir tatlılık vardı...
Bende de bazı resimler var ama akşam ekliyeceğim...
Yine yeni yeniden yapalım Gelen ve orda bulunan herkese, özellikle o kadar işinin arasında, ayırdığı onca zamandan ötürü İhsan Ergen'e, çok çok teşekkürler.. İyiki hepiniz varsınız...
En son biker_tr tarafından Pts Ksm 01, 2004 1:57 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Site bakıma girmeden, bilmiş gibi, "Zakcay RT hayırlı olsun, bir kaç bin km yap bari " demiştim. A, RT'yi göremeden FJR çıktı karşımıza .
Resim ve anlatım amacına ulaştı, yine harika gezmiş ve çok eğlenmişsiniz, evet kabul, çatladım .
Oytun demiş ki:
Neredeyse tum gamsiz hanimlari 2005 itibari ile A2 ehliyet ve motosikletlerine kavusacaklar. Bununla ilgili egitim calismalarina baslandi bile...
Arkadaşlar, Gamsız'lar bölünerek çoğalmaya başladılar. Site elden gidiyor, benden uyarması ... _________________ 72' Ahmet ERTÜR
70' BMW R 75/5 (Yorgun Frolayn)
05' BMW R 1200 GS (Sarı Şekerim)
05' Kanuni 125 Cheetah (Kara Uçurtma)
CR'dan güvenli sürüş önerisi: Motorumuzu bir gün çocuğumuzun sürmesini isteyeceğimiz gibi sürelim!
Kayıt: Sep 25, 2003 Mesajlar: 257 Nerden: Istanbul
Tarih: Pts Ksm 01, 2004 3:09 pm Mesaj konusu:
Gezi'nin ilk bölümü muhteşem.
Hadi arkadaşlar sadece okumak yerine bir şeyler yazın da gezinin devamını okuyabilelim _________________ Özden GÜNEY
F 650 GS- O BIR HAYDUT
www.womenriders.net
maksat gamsız erkeklerini sinir etmek ya...
şŞtt!! gamsız non-rider bayanlar... pazar günü program yapıyoruz di mi?
kahvaltı hamam falan...
Bu yazıyı 14 yorumu doldurabilmek için yazdığım yönündeki spekülasyonlar tamamen yalandır. _________________ SEBNEM -marge the gamsız
Anneyim ben anne...
Kayıt: Jul 24, 2003 Mesajlar: 140 Nerden: ISTANBUL
Tarih: Pts Ksm 01, 2004 3:48 pm Mesaj konusu:
zafer ne cevabi bekliyorsunuz yahu,
kiskancliktan catladik, patladik.
bi de yorum bekliyorlar.....
resimlerden ne kadar guzel bir gezi yaptiginiz belli oluyor mu diyelim. afiyet olsun mu diyelim, motorun hayirli ugurlu olsun mu diyelim....
demiyoruz iste , yazmiyoruz iste yorum morum.
alalallalallalala
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Yardım
Arama
Kullanıcı Grupları
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın
Giriş
)
" demiştim. A, RT'yi göremeden FJR çıktı karşımıza 
.
.
