Doğuya Doğru

[hilhan]

Merhabalar,

Eşimle birlikte uzunca bir süredir hayalini kurduğumuz Doğuya Doğru olan yolculuğumuza bir hafta içinde çıkıyoruz. Tüm hazırlıklarımız tamam. Bu yolculuğa hazırlık aşamasında okadar çok koşturduk ve yorulduk ki birkaç gün dinlenelim bayramı sevdiklerimizle geçirelim dedik

Yolculuğumuzu;
www.hayallerde.com
web sitemizden ve
http://www.facebook.com/#!/groups/doguyadogru/
grubumuzdan takip edebilirsiniz.

Bu vesile ile herkesin Kurban Bayramını ve Cumhuriyet Bayramını kutlarız.

Sevgiler.

Hakan İlhan

[tarpin]

Tebrikler, takipçiniz olacağım
_________________
CBF 500

[VAP53]

Hakan'cıgim, guzel ama kolay olmayan bir rota. Yolunuz acik, keyfiniz gicir olsun.
Raporlarini burada da bekliyor olacagim/z...
_________________
Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli

Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).

[toaxe]

Merhaba;

Kazasız belasız, yola çıkışın heyecanı ve mutluluğunu her zaman yanınızda taşımanız dileği ile hayırlı yolculuklar dilerim.

Saygılarımla.
_________________
Toaxe / Ercüment Oğuz

34 DM 1706 - C 800 (Tortor)

[hilhan]

Merhabalar yolculuğumuza başladık. Yarın İran'a geçiyoruz.

İyi dilekleriniz için teşekkürler.

[funkstar]

yolunuz açık olsun.
_________________
http://serhatgursoy.com
r1200GStar

[hilhan]

İsfahandan selamlar,

İran da internet de kısıtlamalar olduğundan birçok sayfa filtreye takılıyor bu yüzden fotoğraf ekleyemiyeceğim. Kendi web sayfamıza da erişimimiz maalesef yok.

İran'da ki 17. günümüz. Tahran'a kadar Türkçe dışında başka bir dil konuşmak zorunda kalmadık.

Sınırdan geçtiğimizde sınıra 15km kadar içerde olan Maku'da Cihan Gerdi Otelinde kaldık. Cihan Gerdi turist demek ve dünyayı gezen anlamında. Bu oteller devlete ait ve oldukça temiz ve rahat.

Sonrasında Tebriz'e gittik. CouchSurfing den yazıştığımız bir arkadaş bizimle oldukça fazla ilgilendi, bu ilgi karşısında ne yapacağımızı bilemedik. Israrlarını kıramayıp bir gecede evinde konak olduk. Hatta Tahranda Resul'un kardeşi Abbas bizi evinde ağırladı ve otele gitmemize kesinlikle izin vermedi. Evde elimizi hangi işe atsak siz bırakın konağımsınız rahat olun diyordu Resul şimdide bizim İran habercimiz durumunda hergün arayıp hatırımızı soruyor ve bizden haberleri filtre kırıcı ile girdiği faceebook da yayınlıyor.

Tahran'a girdik ama Abbasla buluşma noktasına gelirken kaybolduk ve yolumuzu ancak bir saat de doğrultabildik. Tahran çok büyük bir şehir, heryer köprü kavşak tünel hem tabelaları okuyup hemde çılgın bir trafikte yol bulmak büyük bir şehirde oldukça zor oldu. Bu arada navigasyon kullanmıyoruz. Eğer navigasyonumuz olsaydı şöyle bir anımız olmayacaktı. Yol sormak için durduğumuz bir yerde arkamıza büyük bir jip yanaşıp ingilizce bilip bilmediğimizi sordu evet deyincede ilk sorusu bu motosiklet satılıkmı dedi. Biz yardım beklerken böyle bir soru ile karşılaşınca afalladık keşke adama evet kardeşim 30 bin dolar falan deseydim. Tahranda üç gece geçirdik fakat sonrasında pişman olduk keşke hiç girmeseydik. Tabiki farklı bir yer ama sonrasında gittiğimiz Kashan ondan çok çok daha güel bir şehir.

Kashan tarih kitaplarından fırlamış gibi bir yer. Eski yerleşim bölgesini gezdiğinizde kendinizi birkaç yüzyıl öncesine dönmüş hissediyorsunuz.

Şimdi İsfahan'dayız. Hava yağışlı bir gezginin özellikle motosikletli bir gezginin hiç sevmediği bir hava. Si-o se-pol köprüsünün altında ki nehrin suyunu baraj yapmından dolayı kesmişler kelebek gibi kalmış güzelim köprü ortada. Hava kapalı ve yağışlı olduğundan güzel fotoğraf bile çekemiyoruz şu anda

İranın genelinde yağışlı bir hava hakim ve çarşambadan önce de açılacak gibi gözükmüyor.

İran trafiği hakkında birşeyler söylemek gerekirse aslında İstanbul trafiğinden çok farklı değil. İstanbul trafiğinde gördüğümüz kural tanımaz sürücüler sadece buradaki şöförlerin gündelik hayatları olmuş. İstanbulda başınıza gelebilecek herhangi bir olumsuzluk burada birkaç dakikada bir başına geliyor okadar Küçük şehirlerde çok fazla sıkıntı yok sadece Tahran da fazla zorlandım.

İnsanlara gelirsek yabancılara karşı çok çok çok fazla sevecen, yardım sever ve sıcak kanlılar. Motosikletle veya piyade (yayan) olun birşey sorduğunuzda tüm işini bırakıp sizi gideceğiniz yere kadar götürebiliyorlar. Evlerine davet ediyorlar ve bir çoğu bu konuda samimi. Bunu davranışlarından rahatlıkla anlayabiliryorsunuz. Eğer bilmiyorsa etrafa sorup öğrenip gelip size anlatıyorlar. Türk olduğunuzu öğrenirlerse bu ilgi daha da fazla artıyor. Eğer bir alışveriş yaptığınızda size herhangi bir şey uzatırken iki eli ile avcunun içerisinde uzatıyorlar.

İran''a karşı insanlar genelde ön yargılılar. Kesinlikle gelip görülmesi ve yaşanması gereken bir ülke. Biz 17 gündür İrandayız sanırım en az 15-20 gün daha buralarda kalacağız.

Hepinize saygı ve sevgilerimizle.

[Narada]

Hayırlı yolculuklar, yolunuz açık olsun...
_________________
Fikret
F650 Ankara

[dominator]

Gerçekten "Hayal" gibi bir gezi... Umarım her şey tahmininizden çok daha güzel olur.

Sevgilerimle,
_________________
Ahmet YILMAZ
Transalp'06
Çanakkale-Çan

[VAP53]

Hakan'cigim cok guzel gidiyorsunuz, devamini bu guzel anlatiminla fotografsiz bile olsa bekliyorum. Fotograflari da ilk imkan buldugunda yuklersin, biz metinle birlestiririz...

Iran benim de gezi guzergahlarimin arasindaydi ama once islerin bir anda uzerimde yogunlasmasi, sonra da cesitli nedenlerle imkan bulamam sebebiyle erteleniyor ama arabayla bile olsa gitmek istedigim bir ulke.

Saglik ve keyifli yolculuklariniz olsun, bizi fazla habersiz birakma...
_________________
Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli

Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).

[hilhan]

Merhabalar,

Yazd dan selamlar. Öncelikle iyi dileklerde bulunan herkese çok teşekkürler.

Biraz günleri karıştırdık ama İranda ki birinci ayımızı doldurmak üzereyiz.

Bugün size tek bir konudan bahsetmek istiyorum.

Genel olarak yolculuğumuz 300-350 km lik periyotlar halinde yapıyoruz. Bu birçoğunuza kısa gelebilir ama böyle uzun soluklu bir seyahatte gayet yeterli bir miktardır. Hedefimiz saat 10.00 gibi bulunduğumuz yerden ayrılıp benzinci bulup (iranda benzinci bulmak okadar kolay olmuyor ya trafiğin içine giriyorsunuz yada gittiğiniz benzin istasyonunda benzin olmuyor veya kuyruk oluyor) yola koyulmamız ve molalarımız ile birlikte gideceğimiz yerde hava kararmadan uygun fiyata ve temiz otel bulmaktır.
Böyle bakıldığında ancak bu kilometreler yapılabiliyor.

Neyse biz konumuza başlayalım.

Şirazdan ufak tefek sorunlar yüzünden biraz geç ayrılmak zorunda kaldık. Hedefimiz Abarkuh’a ulaşmak. Tam Abarkuh İsfahan yol ayrımında durduk ve bir kamyoncuya Abarkuh da otel olup olmadığını sorduk. Var dedi. Bilgiyi teyit etmek için de birde Polis'e sorduk o da teyit etti. Aslında bize 15km uzaklıkda İsfahana giderken arada kaldığımız Abadehde otel olduğunu biliyoruz ama çok iyi bir otel değildi. Sıvaları dökülen biz söyledikten sonra çarşafların değiştiği ve tuvaletin temizlendiği bir yer desem kafanızda birşeyler canlanır sanırım. Eşim benzer tecrübeyi birdaha yaşamamak için Abarkuh'a gidelim diyor.

Abarkuh 45km ileride ve hava kararmak üzere. Ancak Abarkuh’a gidecek vaktimiz var, sonra hava kararacak ve Abarkuh çöl kenarında bir yerleşim yeri. Hava karardıkdan sonra ısının hızla düştüğünü tahmin edebilirsiniz. Abarkuh’a vardık. Herzamanki gibi biri bize yardımcı oldu ve otelin önüne kadar getirdi. Ama ne gördük dersiniz otel sezon dışı olduğundan kapalı
Yol kenarında bir araba duruyor. Sürücü kursuna ait bir arabaydı. Yanlarına gidip başka otelin olup olmadığını öğrenmeye çalışıyoruz. Bu arkadaşın ismi Hüseyin önce birkaç yere telefon ediyor fakat sonuç olumsuz. Hava çoktan karardı. Otel bize 60km uzaklıkta ve bu yol kamyonların kullandığı bir yol

Otelin olmadığını öğrenince bizim yüzümüz düştü. Hüseyin bize bu saatte oraya ancak 1 saatde ulaşabilirsiniz isterseniz benim misafirim olun ben eşimle konuştum bizi bekliyor diyor. Size daha öncede insanların bizleri everine davet ettiklerini ve bunda samimi olduklarını hal ve tavırlarından anlayabileceğinizden bahsetmiştim. Hüseyin gerçekten içtendi. Biz de kamyon dolu bir yolda çöl soğuğunda bir saatlik bir sürüş yapma niyetinde olmadığımızdan kabul ettik. Bu arada Hüseyin ingilizce biz farsça bilmediğimizi belirtmek isterim.

Hüseyin önde biz arkada evin yolunu tuttuk. Motosikleti evin avlusuna park ettik. Eve girdiğimizde eşi bizi güler yüzü ile karşıladı. Sonrasında başladık sohpete, derken eve kayınpeder, anne, kardeşler, torunlar gelmeye başladı oldukça kalabalık olduk. Gelenlerin hiç biri ingilizce bilmiyor ama muhabbetimiz çok koyu, yüzler gülüyor. Evin içi mahşer gibi bir ara saydım 25 kişiydik sonrasında ingilizce bilen kardeş ve ingilizce öğretmeni arkadaşlar geliyor ve sumultine tercümeler başlıyor. Hep birlikte büyük bir yer sofrasında yemek yiyoruz. Bu arada ikramın önü arkası kesilmiyor. Eğer almazsanız tekrar tekrar teklif ediliyor. Ertesi gün kahvaltının ardından araba ile Abarku turu yapılıyor. Sonrasında eve dönüp onlara öğle yemeği hazırlama fırsatı vermeden (çünki çok ısrar ettiler) vedalaşıp Yazd yolunu tutuyoruz.

Vedalaşırken Hüseyin birdaha İran'a geldiğinizde mutlaka evime bekliyorum diyor. Biz de onları İstanbul'a evimize davet ediyoruz. Karşılıklı olarak İnşallah diyoruz.

On gün içinde yolda tanıştığımız bizim gibi motosiklet ile seyahat eden Fillandiyalı çift ile Bam da buluşup çölü ve Pakistan sınırını geçmeyi planlıyoruz.

Sevgilerimizle

[VAP53]

Hakan ne kadar guzel, vakit bol olunca sindire sindire geziyorsunuz. Bence de coook iyi yapiyorsunuzda, ah keske bir de fotograf ekleyebilseydin tadindan yenmezdi.

Devamini burada bekliyorum bilesin...
_________________
Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli

Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).

[erkansen196]

Gerçekten hayal gibi bir gezi, tüm motor sevenlerin başına diyelim. İnsanın canı çok çekiyor gerçekten.
_________________
KTM LC4 640 ADV

[hilhan]

Sizlere uzun bir aradan sonra tekrar merhaba diyorum.

İranda sanırım 40 gün kadar vakit geçirdikden sonra Bam da Fillandiya'lı arkadaşar ile buluştuk. Onlarda yolda tanıştıkları Hollandalı çift ile Bam'a gelmişler. Böylece 4 motosiklet olarak İran-Pakistan sınırını geçmek üzere eskort eşliğinde (İranda Bam'dan itibaren sınıra kadar eskortlanıyorsunuz) yola koyulduk. İrandan ayrılmıştık ama doyamamıştık. İnşallah yeniden gitme fırsatımız olur

Pakistanı 20 günde geçebildik. Genelde Pakistan'da Taftan-Quetta arasında eskortlanıyorsunuz, ama biz oradayken eskort'un Sukkur'a kadar olduğunu öğrenmiştik. Eskort ile hareket etmek oldukça zor bir iş. Neyse dedik Sukkur da yırtacağız.

Quetta'ya cuma akşam üzeri vardığımız için NOC (No Objection Certificate. Yol izni) alacağımız Home and tribal affairs office kapalı olduğundan Pazartesi'yi beklemek zorunda kaldık. Bu sırada da yakınımızda bir bombalama olayı gerçekleşti ve 4 kişi öldürüldüğü ertesinde de parti sözcüsü 1 kişi daha öldürülüğü bilgisini alınca biraz tedirgin olduk. Yol iznini bir günlük brokratik işlem sonunda alıp Sukkur'a doğru yola koyulduk. Biz burada eskortdan kurtulacağız sanırken polis otelin kapısından ayrılmamaya ve bizi dışarı dahi çıkartmamaya çalıştı. Akabinde de Neredeyse tüm Pakistanı eskort ile geçtik. Neredeyse diyorum çünki Lahor'a 30km kalıncaya kadar eskort ile hareket ettik. Tuvalete gittiğimiz de bile eskort yanımızdan ayrılmadığı için kendimizi birden boşta hissetmedik dersek yalan olur

Pakistanda 2 defa yol şartları ve eskort yüzünden merkez dışında yerlerde konaklamak zorunda kaldık. Biri Quetta'ya gelmeden önce polis kontrol noktası, diyeri ise otel bulunmayan bir kasaba. Polis kontrol noktası dağlık bir bölge ve Afganistan sınırına 10km kadar uzak bir yerdi ve polisler bizlerle kaldıkları küçük odayı paylaştılar. Ahmetpurist'de ise yine karakolun hemen karşısındaki evi organize ederek konaklamamızı sağladılar. Bir defada Bahawalpur'da polisler bizim otelde bile kalmamızı istemediler ve polis konuk evine götürdüler. Bize gösterdikleri oda Taftan'dan daha kötü olduğundan biz de bahçesine çadır kurduk

Multan ve Lahor'da Pakistan motosiklet kulübünden (MAP) arkadaşlar ile buluşmuştuk. Sağ olsunlar bizi çok iyi ağırladılar. Multan'da kaldığımız otelden alıp evlerine götürdüler (eskort yanımızda tabiki ) Lahorda yine evlerinde konuk olduk.

Hatta Multan'da bizi kırmızı halı ile karşıladılar desem yeridir (şaka yapmıyorum) gazeteye ve televizyona bile çıktık.

Ardından 31 Aralık günü arkadaşlar ile vedalaşıp Hindistan'a giriş yaptık ve yeni yıla Golden Temple'da girme ayrıcalığını yaşadık.

3 aydır Hindistandayız 20 gün kadar sonra Nepal'e geçeceğiz. Aslında anlatacak o kadar çok şey var ki yazmakla bitmeyecek

Bizi daha yakından takip etmek isterseniz facebook grubumuza bekleriz. Web sayfamıza dahi çok fazla vakit ayırıp güncel tutamıyoruz çünki.

www.hayallerde.com
http://www.facebook.com/groups/doguyadogru/

Saygı ve sevgilerimizle.




İran-Pakistan sınır kasabası Taftan...







Çöldeki kum yığınlarından birinden geçerken. Ayrıca çölde sürüş yaparken kumun asfalt üzerinde su gibi aktığını görebiliyorsunuz.







Yol üzerinde ki onlarca polis kontrol noktasından birinde eskort beklerken.







Bir başka polis kontrol noktasında eskort beklerken tüm grup.
Soldan sağa. Hollandalı Poul, Fillandiyalı Rami, Ben ve Hollandalı Marlike (Poul'ün kız arkadaşı ve bu tura çıkmadan önce motosiklet kullanmayı bilmiyormuş hedefleri dünyayı dolaşmak ve bu iş için 2 yıl süre ayırmışlar. Şu anda Nepaldeler) Benim eşim ve Rami'nin kız arkadaşı ile birlikte toplamda 6 kişiyiz.







Quetta'ya gelinceye kadar benzin istasyonu bulmanız imkanız. Dalbandin de seyyar benzincilerden karaborsa fiyatı ödeyerek benzin alıyoruz. en iyi fiyatı vereni bulmak için birkaç yer dolaşıyoruz.






Quetta'ya vardığımızda motosikletin hava filtresini kontol etmek istedim. Çölde yağmur gibi yağan kum fırtınalarına karşın iyi durumdaydı. Daha sonra Delhi de genel bakım sırasında yine kontrol edildi. Yine iyi durumdaydı






Quetta-Sukkur Yolu (böyle bir yolda bile ben önceki motosikletin geçmesini beklerken arkamdaki kamyon benden yol kapmaya çalışıyordu)






Multanda kırmızı halı ile karşıladıklarını söylemiştim






Gazetede bizden bahsediyor Cihangerdi'ler şehrimize konuk oldular.







Ve Hindistan'da bir günlük yolculuğumuzu anlatan kısa filmimiz. Filmin başında Fillandiyalı arkadaşlarımız Rami ve Vimma'yı görüyorsunuz. Kendileri ile Udaipur'da yeniden buluşma şansı bulduk. Belki Nepal'de tekrar buluşacağız.

http://youtu.be/9SDbqQNdsb8

Filmin görünür linkini koymayı beceremedim neyse link'e tıklayınca açılıyor zaten.... İyi seyirler...

[dominator]

Olağanüstü bir macera... Önünüzde saygı ile eğiliyorum. Lütfen bu geziyi uygun bir zamanda en ufak ayrıntısına kadar raporlayın. Bilgiler bizim için çok değerli.

Sevgilerimle,
_________________
Ahmet YILMAZ
Transalp'06
Çanakkale-Çan