Arama     Konular    
  Üye Ol antalya escort Ana Sayfa  ·  Konular  ·  Dosyalar  ·  Hesabınız  ·  Haber Gönder  ·  Top 10  ·  T.C Karayollari Haritasi  
Ana Menü
· Ana Sayfa
· 2. El Ilanlar
· Anketler
· Ansiklopedi
· Arkadaşına Tavsiye Et
· Arşiv
· Bize Ulaşın
· Dosyalar
· Faydalı İçerik
· Forumlar
· GizlilikPolitikasi
· Haber Gönder
· Hakkimizda
· Harita
· Konu Başlıkları
· Oyun Alanı
· Top 10
· Videolar
· Web Links
· Üye Günlüğü
· Üye Listesi
· İzlenimler
· Özel Mesajlar

Kimler Sitede
Şu an sitede, 1202 ziyaretçi ve 0 üye bulunuyor.

Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.

Giris
Nickname

Şifre

Guvenlik Kodu: Guvenlik Kodu
Guvenlik Kodunu Yeniden Yaziniz

Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.

Dost Siteler
www.webevi.com www.lamaorda.com www.saglikbilgisi.com www.bilgisayarbulteni.com www.thelostdownload.com www.ucretbordrosu.com


Ikiteker Motosiklet Fan Klubu - Motosiklet ve motosikletli yasam kulturu: Forums

Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi :: Başlık Görüntüleniyor - Viraj nasil donulur, peg nasil surtulur: Dolomiti Macerasi
 YardımYardım   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Viraj nasil donulur, peg nasil surtulur: Dolomiti Macerasi
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6  Sonraki
 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantilar
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
sinanozgen
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 2136

MesajTarih: Prş Eyl 22, 2005 3:37 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

SedatGuven demiş ki:


Sinan son dakikadan kasıt kalkış saati yaklaştığı için boş gideceğine gelecek her araç kardır mantığı mı yada başka bilemediğimiz nedenler mi var.


Autozug, yani arac treni icin alinacak biletler, son alti gunden itibaren "Last Minute" yani son dakika adi verilen indirimli bir fiyat (%25) ile satiliyor. Eger gideceginiz yone yer varsa, son alti gun %25 indirimli alabiliyorsunuz.

SedatGuven demiş ki:

İkiteker sticker'ı varmıydı, yapıştırdınız mı?


Maalesef yanimizda yoktu, ama daha sonra iki teker adini daglara yazdik(5. gun raporunda...)

SedatGuven demiş ki:




Bu yol tek gidiş mi? Çift yönlü trafik değil sanıyorum. Hem yol çok güzel, hem asfalt kalitesi düşünüldüğünde ne kadar şanslısınız mı demeliyiz.



Bu yollarin hepsi gidis gelis. Ancak buyuk araclar kamyon vesaire bulunmuyor. Ara sira turist otobusleri oluyor. Bazi gecitlere karavan girmesi yasak.

SedatGuven demiş ki:


Karşılaştığınız ablaların motorundan biri XX ve ben o resimde side case bağlantı aparatı olarak Krauser marka side case bağlantı demirlerini gördüm. Bunlar universalmı, top case bağlantısı da varmıydı acaba? Çok daha kibar duruyor. Benim motordaki Givi Wing Reng aparat çok kaba görünüyor.



Elimde bir tek o fotograf var, buyugune baktigimda -sosis cantanin altinda kalmis, tam gorunmuyor ama- topcase tasiyici da var gibi. Louis`de soyle bir ornek var:



XX icin de ozel bir aparat Louis`de mevcut, kodlari 10024680(yan tasiyici) ve 10024681(topcase tasiyici) mevcut. Fiyatlari ise 170 euro ve 128 euro. Arti bir de cantalarini bu sisteme uyan Krauser`ler ile degistirmen gerekir.

Ilgili PDF dosyasi:

http://louis9.louis.de/katalog2005/pages/499.pdf

SedatGuven demiş ki:


Elinize saglik...


Tesekkurler.


Sanco
_________________
"Tomkedi"miz, Umut Akçalı'nın anısı önünde saygıyla eğilirim.
Aç Kapakları Norveç, Eicma Milano'dan banttan yayın
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
Ilker
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Aug 13, 2003
Mesajlar: 2531
Nerden: Bruksel

MesajTarih: Prş Eyl 22, 2005 3:46 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

SedatGuven demiş ki:

Sinan son dakikadan kasıt kalkış saati yaklaştığı için boş gideceğine gelecek her araç kardır mantığı mı yada başka bilemediğimiz nedenler mi var.


Evet, mantik o ama son dakika aslinda son dakika degil. 1 hafta oncesinden son dakika indirimi alinabiliyor. Yanliz bazi rotalar cok talep gordugunden tren dolu olabiliyor. Son dakikanin da riskleri mevcut.





SedatGuven demiş ki:

Resimdeki tabeladaki sticker'lere bakarmısınız. Neredeyse bunlardan yazı görünmeyecek. İkiteker sticker'ı varmıydı, yapıştırdınız mı?




Bende ikiteker sticker'i olmasina imkan yok zaten ama Sinan'in yaninda da yoktu. Birsey yapistiramadik yani.



SedatGuven demiş ki:


Bu yol tek gidiş mi? Çift yönlü trafik değil sanıyorum.






Trafik cift yonlu. Zaten resime dikkatlice bakilirsa yukaridan bir motorun asagi dogru indigi goruluyor. Yani yollarda karsi istikametten gelen bol bol motor goruyorsunuz. Yanliz en kotusu hairpin'lerde lanet karavanlara yakalanmak.


SedatGuven demiş ki:

Karşılaştığınız ablaların motorundan biri XX ve ben o resimde side case bağlantı aparatı olarak Krauser marka side case bağlantı demirlerini gördüm. Bunlar universalmı, top case bağlantısı da varmıydı acaba? Çok daha kibar duruyor. Benim motordaki Givi Wing Reng aparat çok kaba görünüyor. Krauser bağlantı takımı ile ilgili gözüne çarpan bir resim varsa PM atabilirmisin Sinan yada İlker.?



O motorun ustundeki baglantinin baska resmi yok. Ama asagida o resmin zoomlanmis halini ve kendi baglantimin detayini gostereyim. Belki fikir verir.




_________________
Entia non sunt multiplicanda praetar necessitatem¹...


Ilker Eryilmaz
2004 Suzuki SV650 S
Belcika/Bruksel
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
SilinmisUye
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Non 0, 0000
Mesajlar: 2071

MesajTarih: Prş Eyl 22, 2005 4:39 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Sinan Teşekkürler. Motoru satılığa çıkardım. Yeni alacağım zaman şimdikileri kullanmak istemiyorum. Krauser'in aparatları daha kibar duruyor.
Benimkiler, çok kaba duruyor. Louis kodları için teşekkürler.


ilker demiş ki:
Trafik cift yonlu. Zaten resime dikkatlice bakilirsa yukaridan bir motorun asagi dogru indigi goruluyor. Yani yollarda karsi istikametten gelen bol bol motor goruyorsunuz. Yanliz en kotusu hairpin'lerde lanet karavanlara yakalanmak.


Resimde yol çok dar gibi görüntü var. Ortada da şeridi ayıran çizgiler olmayınca bu güzel virajları da görünce kimbilir gönlümden tek yol olması geldi. Sanki öyle olursa daha keyifli viraj olur gibi. Ama görüş çok açık olduğu için en azından boş olduğunu görüp dilediğin gibi viraja girmek kolaylaşıyor.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Ilker
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Aug 13, 2003
Mesajlar: 2531
Nerden: Bruksel

MesajTarih: Prş Eyl 22, 2005 5:00 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Don Kişot'un günlüğü

Tarih: Gün 3


Kapalı bir hava eşliğinde kahvaltıya indik. İkimizin üzerinde de önceki günlerin yorgunluğu biraz olsun geçti. Uzun ve rahat bir kahvaltı sonrası motorları yüklemeye başlıyoruz. İstikamet Bolzano ve dağ geçişleri. Bu noktadan sonra rota olayını Sinan'a bıraktığımdan nereden geçtiğimizi hatırlamıyorum bile. Tek bildiğim o dağ senin bu dağ benim tırmandığımız ve delicesine viraj döndüğümüz.

Motorlar yüklenince arkamızda duran bi tepeye sardırmaya başlıyoruz. Dağın üstünde bir geçiş varmış. Hava kapalı ve serin ama yağmur yok. Yollar kuru olduğundan hatırı sayılır miktarda tutunma var. Yata yata viraj yapıyoruz. Yukarılarda bir yerde vizör temizliği için durmam gerekiyor, o anda altımızdaki görüntü şöyle;




İrtifa aldıkça hava daha da puslanıyor. Artık neredeyse burnunuzun ucunu göremiyorsunuz. Yukarı varınca yamaç boyunca ilerlemeye başlıyoruz. Motorculuk hayatımda gördüğüm en garip görüntülerden biriyle karşılaşıyorum. Yamaca saldıran bir bulut düşünün. Yolun kenarından sekip asfaltı pas geçiyor ve hemen 2 metre üzerinizde tekrar yamaca yapışıyor. Dalga sörfü yapanlar kırılan dalganın altında kayar ya, onun gibi hissediyorsunuz. Yamaçta kıvrıla kıvrıla giden yolun ilerisi sis yüzünden hiç gözükmüyor. Hem yükseklik, hem sis insanı tedirgin ediyor. icon_rolleyes.gif

Tepedeki geçide varınca biraz soluklanmak için mola veriyoruz. Ne kadar sis olduğunu aşağıdaki resimle anlatayım,




Dağın arka tarafına geçince pırıl pırıl bir hava ile karşılaştık. Demek ki bütün bulutlar öbür tarafta kalmış. Kuru asfaltta döne döne aşağı indik. Sonrasında bir takım vadilerden geçerek 40km'lik tur atacağımız çember şeklindeki rotaya yöneldik. Yol gene harika. Her tarafımızdan motorcular geçiyor. Adamlara bakarak feyz almaya uğraşıyoruz. Sinan'ın yukarıda anlattığı gibi bir grup vardı ki, adamlar senkronize su balesi yapar gibi sürüyordu. Önde bir GS, viraja yüksek süratte (bizim için en azından) yaklaşıyorlar, dalmadan önce hafif sağa yanaşıp bir anda viraj içine dalıyorlar ve bunu yaparken grup üyelerinin arasında 10m bile yok. Sanki tüm grup domino taşı gibi devriliveriyor. Grup ahengini bozan tek bir üye yok. Harika bir görüntüydü.

Bunları gördükten sonra biz de gaza geldik. Gözümüze kestirdiğimiz bir kesimde oynamaya başladık.

Bu resim aşağıdan tırmanırken viraja giriş,



bu da aynı viraja yukarıdan yaklaşırken,




Yetmedi, kameraları bağlayıp video çektik. Aşağıda örnek bir tanesini yayımlıyorum. Buyrun, tıklayın videoya


Tıklayayım, göreyim...



Bu şekilde oynayarak Bolzano'ya kadar geldik. Buraya inen vadide önümüze kamyon denk gelince kenara çekip dinlendik. Yavaş tempo yüzünden benim boyun çok ağrıyınca motorları değişme kararı aldık. Sanço benim motoru 20 dakika sürdükten sonra nasıl olup da bu aletle o kadar km yaptığımı anlayamadı. Bileklere ve sırta çok yük bindiriyormuş. Haklı, öyle valla. En kısa sürede dik oturulan birşey almam lazım. icon_rolleyes.gif


Bolzano'dan sonra enteresan bir vadiye girdik. İki tarafında dev gibi kayalıkların yükseldiği, ortasından nehir geçen bir vadi. Yol geniş olsa da arkası görülmeyen virajlar yüzünden fazla hız yapmak mümkün olmadı. Zaten sanırım bu yüzden yolda yığınla "Give your guardian angel a chance!" yazılı, üstünde motosiklet resmi olan tabela vardı.

Vadinin bitiminde bir kasabada durup karnımızı doyurduk. Adam gibi oturacak yere bir türlü denk gelemeyince bir pastaneden Ice Tea ve tiramisu alıp kan şekerimizi normal seviyeye getirdik. 45 dakikalık moladan sonra yola devam. Bir sonraki durak yerimiz volkanik bir krater gölü oldu. İçinde mahlukat yaşamaması yüzünden bu kadar berrak ve garip renkli suya sahip olduğunu sandığım gölün önünde, sayko görünüşlü bi amcaya resim çektirdik. Gölü ancak bu kadar denkleştirebilmiş.





Yola devam ediyoruz. Ama hava da ufaktan kararmaya başladı. Görünüşe bakılırsa yakında yağmur da tepemize inecek. Bizim o günkü varış noktamıza ulaşmak için bir dağ geçişi daha yapmamız gerek. Yorulduğumuz ve daha kalacak yer ayarlamamız gerektiğinden o akşamı büyükçe sayılabilecek bir kasabada geçirmeyi öneriyorum. Sinan da kabul ediyor. 15 dakikalık arama sonunda ucuz bir gasthof buluyoruz. Akşam yemeğini de otelde hallettikten sonra kasabayı dolaşmaya başlıyoruz. Ölü sezon olduğundan inlerle cinler maç yapıyor.




Biraz daha turladıktan sonra otele geri dönüyoruz. Motorlar bizi beklemeden çoktan uykuya dalmış...





Yarın: Yağmur altında sürüş incelikleri...
_________________
Entia non sunt multiplicanda praetar necessitatem¹...


Ilker Eryilmaz
2004 Suzuki SV650 S
Belcika/Bruksel
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
sinanozgen
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 2136

MesajTarih: Cum Eyl 23, 2005 9:04 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Sanco Panco`nun seyir defterinden

Gun 3, Yagmur altinda motor surmeli mi surmemeli mi?

Sabah handaki devasa yatagimda uyandigimda disaridan gelen sakir sukur sesleri pek iyiye alamet degil.



Yagmur var. Oysaki bugun en zevkli bolumu, Dolomiti yolunda onerilen yaris pisti tadinda bir yolu katetmeyi planlamistik.

Oncelikle, guzel bir sabah kahvaltisindan sonra etrafi turlamaya cikiyorum. Butun yollar Roma`ya cikar hesabina denk gelen su tabelaya bakin, "saga girilmez ama o yol da Roma`ya gider, acik olan soldakine de girseniz Roma`ya gidebilirsiniz" diyor:



Yerler islak ama su anda yagmur yagmiyor. Cevredeki siriltinin kaynagini arastiriyorum:



Kaldigimiz han, soyle bir yer, artik yola cikmanin zamani, umarim dagin oteki yani kurudur:



Onceki aksam 2-3 atlinin daha bizim handa konakladigini goruyoruz. Mukemmel atlar var burada. Yalniz motorlarin yaslarina dikkatinizi cekerim, kirmizi olan, bir VFR750:



Bu model icin Bike Dergisi soyle demis:

Buna bir kac ic camasiri alin ve adini Kylie koyun



Bu arada yan ayak detayi dikkatimi cekiyor, uzerinde plastik bir parca var, kapandigi zaman tamamiyla karenaja gizleniyor, eskiden motor tasarimina daha fazla ozeniliyordu galiba:



Her neyse, biz isimize bakalim, istikamet Passo Pordoi...

Bugun yapacagimiz alp sitelerinde "yaris pistine benziyor" dedikleri rota soyle:



Bunu saat yonunde ya da saat yonunun tersine yapmak mumkun. Don Kisot`a soruyorum:

SP: Ne yapalim Donk, ne tarafa dogru donelim?
DK: Ne tarafa dogru daha iyiymis?
SP: Her iki yonde de iyi diyorlar...
DK: Her iki yonde de donelim o zaman.
SP: Peki, Pordoi`den baslayip saat yonunun tersine yapalim o zaman once.

Dag Gecisi 5, Passo Pordoi, 2259 metre

Tamam yol guzel, yagmur yok ama yerler islak. Istedigimiz gibi olmuyor. Pasajin bati tarafi pek bir agaclik, rahat bir cikis sagliyor ama virajlar biraz kor.

Hava kuru olsa soyle gidecegiz:



Ne yazik ki kuru degil. Tepeye varinca bir hatira fotografi cektiriyoruz:



Bu noktadan sonra korkunc bir sis var, onumuzu gormek mumkun olmuyor. Korkarak iniyoruz, haziranda geldigimde manzara soyleydi:



Buralarda ne zaman yagmur yagacagi, ne zaman sis basacagi hic belli olmazmis. Isiniz sansiniza bagli...

Sis olmasa gorulecek manzara soyle, baska bir siteden alinti yapiyorum:



Haziranda dogu yonunden tirmandigim Pordoi icin soyle bir not almisim:

Alıntı:
Buranin Pordoi oldugunu farketmemisim. O kadar zevkli idi ki geri donup asagi iniyor, kamerayi baglayarak yine tirmaniyorum. Birbiri ardina gelen hizli virajlar, cok keskin olmayan, gelenin goruldugu virajlar. Birbiri ardina gelen 33 cikis viraji var doguda. Asfalt mukemmel... Pordoi, benim acimdan, kacirilmamasi gerekn Alp gecitlerinden biri. Nasil anlatsam size, ilk harflerine baksana (Kamer genc gibi oldu bu ama neyse)


Pordoi`den inip Arabba koyune geliyoruz. Simdi istikamet kuzey, Corvara`ya yonune donuyoruz.

Dag Gecisi 6-Passo del Campolongo

Neyse Arabba`dan sonra sis kalkti, Campolongo`da oldukca alcak bir gecit oldugu icin sis etkisinde kalmadan atlari sahlandiriyoruz. Gorus acik, genelde oldukca genis acili virajlar var. Kuru bir gunde burada deli gibi gitmek ve pistin geri kalani icin isinma turunu tamamlamak mumkun. Cevre son derece guzel:



Buradan gectikten sonra Corvara kasabasina iniyoruz. Burasi gece kalmak icin tavsiye edilen yerlerden, digerleri gibi tipik bir kayak kasabasinin yesil hali.

Dag Gecisi 7, Passo di Gardena, 2121 metre

Cevrede muthis goruntuler var ancak sis basiyor. Karsidan kalabalik bir motosiklet grubu geliyor. Kendi aralarinda karismislar, sis butun dikkatlerini dagitmis, birbirlerine carpacak gibi yalpalayarak viraj donuyorlar. Biz allahtan iki kisiyiz. "Hava acik olsa" diye baslayacagim, si de "eeh yeter artik" diyeceksiniz ama ben yine de acik havada cekilmis bir fotografini koymadan edemiyorum:



Gecitte orta zorlukta hairpinler var ve kuru havada cok zevkli olsa gerek. Yagmurda tirsan ve dimdik viraj donen Moto GP`cilere donduk. Bizim bu gecitte cekebildigimiz fotograf soyle:



Ilerliyoruz, simdi alp turu yapanlarin cok ovdugu bir gecis var:

Dag Gecisi 8, Passo di Sella, Sellajoch, 2244metre

Evet guzel, oldukca dar bir yoldan ancak acik, gorunebilir virajlardan yukari cikiliyor. Tepede sis yogun ama iner ve cikarken oldukca acikti. Guzel havalarda suruculerin etrafa baktigini ve yolun dar oldugunu unutmayin.



Tepesi oldukca dar, motosikletler icin bile kisitli park yeri var. Buradan indikten sonra tekrar Passo Pordoi`nin baslangicina gelip tepeye cikiyor, turu tamamliyoruz. Don Kisot`a bir de saat yonunde donmek isteyip istemedigini soruyorum. Serzenisli bir ifade ile "Gerek Yok!!" diyor.

Cervantes`in Don Kisot`u nasil degirmenlere saldirmissa, bizimki de daglara kustu...

Arabba`da islanmis halde mecburi mola veriyoruz, her tarafimizdan sular damliyor.

Gun daha bitmedi, daha pek cok pasaj gecmeli ve ilerlemeliyiz...

Kisa bir sure sonra, asiri yagmurda tunele siginmanin puf noktalari:




Sanco
_________________
"Tomkedi"miz, Umut Akçalı'nın anısı önünde saygıyla eğilirim.
Aç Kapakları Norveç, Eicma Milano'dan banttan yayın
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
sinanozgen
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 2136

MesajTarih: Cum Eyl 23, 2005 11:01 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Ilker demiş ki:

Yavaş tempo yüzünden benim boyun çok ağrıyınca motorları değişme kararı aldık. Sanço benim motoru 20 dakika sürdükten sonra nasıl olup da bu aletle o kadar km yaptığımı anlayamadı. Bileklere ve sırta çok yük bindiriyormuş. Haklı, öyle valla. En kısa sürede dik oturulan birşey almam lazım.


Demis Don Kisot... Simdi geziye biraz ara vererek bu konuya ortasindan giriyorum.

Don Kisot`un guzel bir ati var. Gorunusu falan son derece cekici. Lakin uzerinde oturmak ne mumkun... Spor motor kullanan arkadaslar alisik olabilir ancak benim gibi sadece touring usulu duz oturumlu motor kullananlar icin zor zenaat. Hos, alisIk olan Don Kisot icin bile dusuk hizlarda, uzun yolda azap verici.

Pozisyonu size tarif edeyim:

Motosikletinize oturun, ayaklarinizi cekebildiginiz kadar kendinize cekin. Ayni anda egilebildiginiz kadar(fazla abartmadan) one egilin. Sonra da kafayi duz tutmaya calisin, goster Mary pozisyonu:



Oysa bakiniz benim CB500S`de durum nasil:



Diyecegim odur ki, S dahi olsa dik oturumlu bir motorla uzun yol yapmak cok daha rahat. Bu sebeple, Don Kisot`a N versiyonuna donusturulebilen bir kit oneriyorum.

Bu arada ben de iyice sagirlasmisim. BMW`den kalma aliskanlikla sadece 3-4 binde devir degistirdigim icin 10500 maksimum devirli Honda`yi kamyon gibi kullaniyordum. Don Kisot`un onerisi ile 7-8 binde vites degistirmeye baslayinca, benim esek kendini at sanip kisnemeye basladi.

Sanco
_________________
"Tomkedi"miz, Umut Akçalı'nın anısı önünde saygıyla eğilirim.
Aç Kapakları Norveç, Eicma Milano'dan banttan yayın
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
soylu
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Dec 18, 2004
Mesajlar: 118
Nerden: Bursa

MesajTarih: Cum Eyl 23, 2005 12:52 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Tebrikler ; inşallah böyle bir gezi banada nasip olur..
elinize sağlık.
_________________
Lütfü Uzsoylu
R 1200 GS ADV. 16 K 2333
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Yahoo Messenger
sinanozgen
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 2136

MesajTarih: Cum Eyl 23, 2005 1:36 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Bugunku gezinin bundan sonrasinda sele kurban gittik. Gozle gorulur bir sel yoktu ama uzerimizden basimizdan sular akiyor, surekli yukselip alcalan yol yuzunden bir sey goremiyorduk. Siradaki duragimiz Cortina D`Ampezzo, ama oraya gitmeden evvel Passo Di Giau`dan gececegiz.

Dag Gecisi 9, Passo Di Giau

Mukemmel bir yol, super bir asfalt, muhtesem, onu acik virajlar.



Kuru bir gun olsaydi... Yagmur siddetini arttiriyor. Vizorden gorebildigimiz artik sadece su hale donusunce:



bir tunele siginiyor, mola veriyoruz. Ohh be, yerler kuru, oldukca uzun bir tunel:



Tepeye vardigimizda yagmur var, gecidin bir yani acik, bir yanini sis almis. Yukarida Koln`den klasik arabalari ile gelen bir grup var:



Passo di Giau tabelasi onunde fotograf cektiriyoruz. Bizden baska motorcu yok. Oysa ki guzel bir gunun fotografi da var elimde, aradaki farka dikkat:

Biz, kotu hava:



Onlar, guzel hava:



Bu da siradan bir guzel gun kalabaligi:



Her neyse, sansimiza kuserek ve de islanmaya devam ederek sisin icine daliyor, Cortina`ya devam ediyoruz. Buradan gecen sefer soyle bahsetmisim, bunun tam tersini yapiyoruz su anda, yani Cortina`dan Lienz`e gidiyoruz.

Alıntı:
Bugunku yolculugumuzda pek cok dag gecisi var. Ilk etap Lienz-Karerpass arasi:



100 numarali yoldan ilerliyorum. Avusturya bitiyor, Italya basliyor, hiz limitleri sehir icinde 60`tan, 50 kilometre/saat`e dusuyor:



Toblach`a geliyorum, yol nefis, pek cok motorcu var, duzgun, hizli bir yol. Guneye Cortina D`Ampezzo`ya sapar sapmaz karsima cikan daglar beni derin dusuncelere itiyor:




Dag Gecisi 2: Tre Croci-Drei Zinnen

Uc somine-baca anlamina gelen bu gecit, adini hemen yaninda bulunan buyuk dag sirasindan aliyor. Oldukca kolay, keskin dik virajlar yerine kivrila kivrila yukarilara dogru cikan kolay bir yol. Uzunlugu da fazla degil, bolgede dolasiyorsaniz gorulmeye deger ama "sart" degil.

3 bacalar benim kamerama soyle takiliyor:



Aslinda bu fotografi cekerken ben onlarin 3 bacalar oldugunun farkinda degilim. Benim bildigim goruntuleri megerse obur taraftanmis, o yoldan degil de arkalarindan dolasan gecitten(bkz. harita) Cortina D`Ampezzo`ya indigim icin onlari goremedigimi sanmistim. Meshur goruntuleri ise soyle:



Bu gecit, yolun sonundaki Cortina D`Ampezzo`ya iniyor. Burasi kucuk guzel bir kasaba. Buyuk Dolomitler Surusu icin en populer mekanlardan. Yalniz devam edilmesi gereken SS48 yolunu bulmak haritada kolay, kasabanin icinde ise mumkun degil. Ortadaki meydanda, kaybolmus pek cok motorcu var. Elbette ben onlarin kaybolduklarindan haberdar degilim, bir iki yone gidip tekrar merkeze dondukten sonra, Alman plakali bir gruba soruyorum yolu. Bana kendilerinin de o yolu aradigini, 3 grupla daha konustuklarini ve yolu bulamadiklarini soyluyorlar. Ama kararlilarmis ...

Kasaba meydani etrafinda deli gibi bi o yana, bir bu yana giden motorcular goruyorum. Ben de aralarina katiliyorum. Meger herkes o yolun girisini ariyormus. Cesitli noktalara giden herkes biraz sonra geri donuyor. Sonunda her nasilsa, ben de aralarindayken girdigimiz bir ara sokak (kesinlikle bilgilendirici bir tabela olmadan) kuck evlerin arasindan yokusa sardirarak SS48`e cikartiyor bizi. Cortina`ya son bir bakis atiyorum:




Islanmis, yorulmus ve bezmis bir halde Lienz`e variyoruz. Bu motor denilen aletin yagmurda kullanma inceliklerini soyle belirledik:

Yagmurda gezme amacli motor kullanilmaz arkadas, hele ki alp gecisi mecisi hic yapilmaz

Ehh bugunun de sonuna geldim, gerisini Don Kisot anlatsin. Yarin yagmur yuzunden Lienz`de mahsur kalacagiz oysa ki Salzburg`a gidecektik.

Ondan sonraki gunun ozeti ise soyle:

Yola ciktim sel aldi, daga ciktim kar aldi




Sanco
_________________
"Tomkedi"miz, Umut Akçalı'nın anısı önünde saygıyla eğilirim.
Aç Kapakları Norveç, Eicma Milano'dan banttan yayın
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
Uzay
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 27, 2005
Mesajlar: 1900
Nerden: Istanbul

MesajTarih: Cum Eyl 23, 2005 2:27 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

belgesel kalitesinde bir gezi olmus, su an calisiyorum ve beni alip baska yerlere goturdunuz, tebrikler
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi MSN Messenger
turkbone
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Dec 26, 2004
Mesajlar: 522
Nerden: İst

MesajTarih: Cmt Eyl 24, 2005 12:01 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Öncelikle gerçekten belgesel olabilecek nitelikte bir gezi ve tanıtımı,bütün paylaşımınız için sizlere teşekkür ederim..

Tüm yaşam alanlarının insan için planlanıp oluşturulduğu avrupada doğayı bozmadan yapılan her yapının ne denli güzel olduğunu da bizlere bir defa daha gösterdiniz...
_________________
Sonunda hep güzel anıları hatırlayacağınız motorlu geziler dileğiyle....
S.Murat DEMİRAL
Arh.pozitif (+)

YAMAHA T MAX 500
34 TV 1571
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSN Messenger
BLAU
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Sep 13, 2004
Mesajlar: 502
Nerden: TEKİRDAĞ

MesajTarih: Cmt Eyl 24, 2005 7:49 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Gerçekten süper keyifli bir yazı. Devamını heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyorum
_________________
ERDİNÇ HARAÇ
DL 650 V-STROM
TEKİRDAĞ
532 3112914
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
halilkececi
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Aug 28, 2003
Mesajlar: 456
Nerden: kadıköy

MesajTarih: Cmt Eyl 24, 2005 8:43 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

iki gezgin, iki keyifli yazar,
iyi ki gittiniz, gördünüz.. emeğinize sağlık..
_________________
Halil Keçeci

R1100R
- - - - - -
Berbat sesle ağıt söylenen bir ortamda, cenaze olmak en güzelidir. (Şaduman Ağabey)

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi
Ilker
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Aug 13, 2003
Mesajlar: 2531
Nerden: Bruksel

MesajTarih: Pzr Eyl 25, 2005 1:39 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Don Kişot'un seyir defteri:

Tarih: Gün 4




Bütün akşam, yanıbaşımızda akan derenin şarıl şarıl sesinin yağmur olmaması dualarıyla uyuduktan sonra sabah ayazına uyandık. Gökyüzünde güneş namına hiçbirşey yok. Hava tüm turun en düşük sıcaklığında. Yağmur da ahmak (ki bu biz oluyoruz icon_rolleyes.gif ) ıslatan şeklinde "Tepelerine insem mi inmesem mi?" kararsızlığında.

Kahvaltı ertesi toplanıp motorların yanına iniyoruz. Görüntü hoş değil. Her yer sırılsıklam.




Bagajları yükleyip yola çıkmaya hazırız. Sinan istikameti Passo Pordoi'ye çevirirken gasthof'umuza son bir defa bakıyorum. Of of, inecek bu hava beynimize! Hadi hayırlısı...




Kasabayı terk ettikten birkaç kilometre sonra bizi ıslatan bulutun içine dalıyoruz. Görüş mesafesi 3 arşın. Git gidebilirsen. Sinan önde, ben arkada onun stoplarını takip ederek. Zirveye kadar ulaşıyoruz. Arada 3-4 motorlu ile karşılaşsak da dünkü katılımdan eser yok. En son virajları dönerken yukarıdan bir BMW grubu geliyor. Hepsinin ön teker Alzheimer hastası gibi titriyor. Bu hava ve yol şartlarında BMW'ler bile zorlanırken bizim dandik motorların ne halde olduğunu varın siz düşünün.




Dünden hatırlıyorum, dağın bir tarafı bulutluysa öbür tarafı açık oluyordu. Belki bügun de öyle olur? Hah, sana öyle geliyor İlker! Arka yamaca geçince görüyorum ki burası daha kötü. Sis ve yağmur beraber saldırıyor.

Geçidi indikten sonra pist olarak tarif edilen 40km'lik parkura geliyoruz. Burası iki dağ geçişinden oluşan bir çember. Virajlar yollar harika. Yani en azından hava güzel olduğu zamanlar. Biz sopa yutmuş gibi viraj alıyoruz, yani dimdik. Arada bir yatırmaya yelteniyorum, ön taraf komik titremeler gönderiyor, dikleştiriyorum tekrar.

Böyle dolaşırken yanda bir baraj gölü görüyorum. Biraz durup soluklanalım. Sürüşten zevk alamıyoruz, en azından çevreden alalım.






Turun yarısını bitirmeye yakın tekrar rampaya sardırmaya başlıyoruz. Bu sefer hedef Passo Sella. Sis ve yağmur altında 20 dakika sürdükten sonra zirvedeyiz. Tahmin edileceği üzere göz gözü görmüyor.





İnişe geçiyoruz. İyi haber, bundan sonra bir geçiş daha yapacağız ve bitecek. Gerisi normal yol. Dağın dibinde bir ihtiyaç molası daha veriyoruz. CB500S sırtını dağa yaslamış.





40km'lik turu tamamlamaya yakın yağmur abarıyor. Gore-Tex eldivenlerimiz, hesapta su geçirmez botlarımız teslim bayrağını çekiyor. Uzakta büyükçe bir kasaba görünüyor. Diğer motorcularla beraber kendimizi bir cafe'ye atıyoruz. Sıcak bir kahve/tost molası verdikten sonra son geçide doğru yollanmak üzere giyiniyoruz. İlk defa BMW yağmurluğumu deneyeceğim. Bakalım su geçirecek mi?

Kasabayı terkedip rampayi tırmanıyoruz. Yol-mol görünmüyor abicim. Bizim BMW Sportintergral kaskların içindeki bulamaç katmanı da aktif hale gelince durum iyice içler acısı hal alıyor. Anti-buğu katmanı yerine yağlı bulamaç kullanan Schuberth'ten Allah razı olsun. icon_rolleyes.gif Dayanamayıp bir tünele sığınıyoruz.




Biraz kurulandıktan sonra zirveye varıyoruz. Etrafta görülecek hiçbirşey yok. Sis herşeyi esir almış. Ama en azından bu son dağ geçişimizdi diye seviniyorum. Yolun bundan sonrası bir şekilde Lienz'e varmak.

Tepeden inip kasaba/köyleri geride bırakıp km yapmaya uğraşıyoruz. İkimizin de eldivenleri su geçirdi, üstüne benim botlarım da tekne gibi. Su bir taraftan giriyor, ötekinden çıkıyor. Biraz kurumak için bir mola daha veriyoruz. Bakın yağmur böyle yağıyor.




Sinan aynı noktada kamerayı sola çevirip üç bacalar denen oluşumu çekiyor.




Geçen yazki gezisinde aşağıdaki resmi çekmişti. Sanırım bugünkü koşullar daha kötü.




Tekrar eğer kuşanıp yoldayız. Ormanlık bir arazide gidiyoruz. Sinan arkada beni takip ediyor. Ufak bir tepeyi tırmanmak için hairpinler dönüyoruz. Herşey güzel gidiyor. Önümde sağa dönen bir hairpin, yaklaşıyorum. Karşıdan gelen yok, motoru hafifçe sola açıyorum. Virajın apexine doğru dalıyorum ve


Pause!


Bir sonraki sahne, ben yerdeyim. Motor yanımda yatıyor. Tank bag fırlamış, apexte oturuyor. Etrafımda uçuşan bir takım parçalar var. Nooldu lan? icon_eek.gif

Ana, düşmüşüm! Üstüme başıma bakıyorum. Hasar yok. Hasarı geçtim, hiçbir acı/sızı da yok. Hemen ayaklanıp motora bakıyorum. Fazla hasar yok gibi. O esnada Sinan yanıma geliyor. Beraber motoru ayaklandırıyoruz. Çalışacak mı acaba? İlk marşta start alıyor alet. Yere bakıyorum, herhangi bir sıvı kaybetmemiş. Yağı, suyu yerinde. Motoru viraj çıkışına götürüp park ediyorum. O sırada karşı şeritte gelen bir MPV benim düştüğümü görüp durmuş, trafiği durdurmuş. İyi olup olmadığımı soruyor. "OK!" diyince devam ediyor. Hâlâ olayın şokundayım. Nasıl, niye düştüm ulan?

Kaza mahaline gidiyorum. Sinan elinde bir takım parçalarla geliyor. Bakıyorum, sağ sinyal patlamış. Zaten bekliyordum. Ama avucunun içindeki o metal parça ne? Yoksa? icon_eek.gif Of ya, arka fren pedalı kırılmış. icon_mad.gif

Tekrar motorun yanındayım. Egzozda çizik var. Aynı şekilde gidon sonu ağırlığı ve ön fren kolunda da darp izi mevcut. Ama en kötüsü karenaj asfalta sürtünce 15cm'lik bir kesim traşlanmış. Kimbilir kaça boyanır bu şimdi?


Neyse, en azından motor yürür halde. Devam ediyoruz. İleride bir kasabada mola veriyoruz. Ben ön tekere küfrediyorum niye yolu bıraktı diye.




Merak edenler için, kaza sebebini açıklayayım. Olayda benim hiçbir kabahatim yok. Virajda yağ, benzin yok. Motorda teknik arıza yok. Lastik havaları filan yerinde. Lastik dişleri de yerinde, kabak değil. E niye düştün o zaman? Ön lastik kafasına esti diye yolu bıraktı. Başka hiçbir açıklaması yok. O ana kadar daha fazla yatırarak viraj almıştım, gayet güzel dönüyordu. Bu sefer dönmedi. Islak yol ve soğuk hava yüzünden lastikler yeterince ısınmamış olabilir en fazla.

Buradan üç ders çıkarttım.

1) Kaza yapan sürücülerle konuşursanız veya MotoGP sürücülerinin anılarını okursanız hepsi ağız birliği etmişçesine kazaların nasıl yarım saniye içinde olduğundan filan bahseder. Yalanmış. Yarım saniye bile sürmüyormuş. Kaza yaptığımı yere vurunca anladım, öyle anlatayım. O kadar çabuk düşmüşüm ki ellerimi ayağımı bile açamadım.

2) Hava soğuk ve yağmurluyken motor kullanmayın. Nokta! Zaten yoldan zevk alamıyorsunuz, üstüne kaza yapma riskiniz de üstel oranda artıyor. Gereksiz.

3) Yol yapmak zorundaysanız da motoru yatırmadan dimdik kullanın. Yattı mı kalkacağının garantisi yok.


Bu olaydan sonra tur benim için gerçek anlamda bitti. Ne yaptığım yoldan zevk aldım ne gittiğim yerlerden. Turun son gününde Münih'e giderken hava kuruydu mesela ama orada bile virajlara giremiyordum. Bütün özgüvenim kayboldu. Şu anda evdeyim, turun üzerinden 1 hafta geçti, hâlâ güvenmiyorum motora. Ön teker kafasına göre takılıyormuş gibime geliyor. Onarım için servise verdiğimde ön takıma baktırıp test sürüşü isteyeceğim. Baksınlar, aletin düzgün çalıştığını garanti etsinler. Gerçi ondan sonra bile bu lastiklere güvenip viraj yapmam ben.


Getir oğlum oradan bir çift Corsa Diablo!



Not: Tommelsjoch geçiş videoyumuzu editledim. Linkini aşağı koyuyorum. 3 dakika, 6 MB'lık dosya.


Buyrun, video!!!

Tıklayayım, göreyim...
_________________
Entia non sunt multiplicanda praetar necessitatem¹...


Ilker Eryilmaz
2004 Suzuki SV650 S
Belcika/Bruksel
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
pink
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Aug 25, 2003
Mesajlar: 416
Nerden: istanbul.

MesajTarih: Pzr Eyl 25, 2005 2:11 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

fotolar güzel, tur güzel... icon_smile.gif


Alıntı:
2) Hava soğuk ve yağmurluyken motor kullanmayın. Nokta! Zaten yoldan zevk alamıyorsunuz, üstüne kaza yapma riskiniz de üstel oranda artıyor. Gereksiz.


oncelikle kaza icin gecmis olsun.

onun disinda, rahat ol ilker, bosver icon_smile.gif soguk ve yagmurluyken sehirici hakkaten gereksiz... fakat boyle havalarda tur yapmanin keyfi baska hicbiseyde yok.

son olarak canin yanmamis, motorda ciddi bir hasar yok.... oooooo bukadarda guvenini kaybediyosan icon_smile.gif atla motoruna dal virajlara bence icon_smile.gif
_________________
cheers & beers,,,, ~!~ Deniz

Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et AIM Adresi Yahoo Messenger
turkbone
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Dec 26, 2004
Mesajlar: 522
Nerden: İst

MesajTarih: Pzr Eyl 25, 2005 7:53 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Geçmiş olsun gerçekten üzüldüm,böyle güzel bir gezinin sonlarına doğru denk gelmesidde büyük şanssızlık olmuş..

Zaman zaman benzer durumlarda bulunuyoruz fakat daha sonra unutup tekrar normale dönüyoruz....
_________________
Sonunda hep güzel anıları hatırlayacağınız motorlu geziler dileğiyle....
S.Murat DEMİRAL
Arh.pozitif (+)

YAMAHA T MAX 500
34 TV 1571
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et MSN Messenger
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantilar Tüm saatler GMT
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6  Sonraki
3. sayfa (Toplam 6 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Forums ©

   
 

All logos and trademarks in this site are property of their respective owner. The comments are property of their posters, all the rest © 2002 by me
You can syndicate our news using the file backend.php or ultramode.txt