Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Tarih: Pzr Tem 17, 2005 7:11 pm Mesaj konusu: Boksör Kardesligi / Havakafa ve Yagkafa Ayvalik Bulusmasi
Bir Havakafa ve bir adam:
Bir Yagkafa ve bir baska adam:
Birbirini ozlemis iki kardesi bulusturduk, onlar kendi aralarinda kaynatirken biz de sahipleri olarak onlardan bahsettik. Resimli anlatimi yakinda burada...
Gecen yil CR ile hemen hemen ayni tarihlerde bizimkileri bulusturmus, ancak vakit darligi sebebiyle bu cok kisa surmustu. Bu sene biraz daha uzun sureli gorusturelim bizimkileri dedik:
Mavi renkli Havakafa, Yagkafa'dan 27 yil daha buyuk. Bu sene daha da bir serpilmis, olgunlasmis. Oncelikle 800'luk olmus, gorunum muthis ve artik yag falan da yakmiyor, gezi boyunca arkasinda oldugumdan, gecen seneki duman ve kokunun hicbirisine rastlamadim.
Beyaz renkli Yagkafa'nin durmaktan akusu bitmis. Ablasini goreceginden heyecanlandi, ona yeni bir aku alip bilimum sivilarini degistirdim. Yagkafa'da ABS olmadigindan rahatca kuru 18 AMp. aku alip takiyorum, rahatca calisiyor, her sene yaklasIk 30 milyona maloluyor. BMW marka alsam o da 1 sene sonunda hic bakilmaz ise oluyor ve cok para odeniyor.
Bandirma feribotundan gec sayilabilecek bir saatte inerek Edremit'e dogru yola koyuluyorum. 200 kilometre sonra CR'nin benim icin ayirdigi "1 Araclik Park Yeri"ne ulastim.
CR hemen fotografimi cekiyor:
Iyi guzel de, Berlin'deki CB500'un dar selesine alismisim, bizim Yagkafa'nin oturma odasi kilikli koltugu 2 kat daha genis oldugu icin, bu uzun surusun sonunda parantez bicimini almisim:
Ilk gecenin sonunda, keyifli bir yemek uzerine icilen kahveler sonrasinda ayriliyoruz.
A.. Sinan bu ne sürat? Bunu bitirecek misin, yoksa millet iki yarım raporun sonunu mu bekleyecek ?
Fotoğrafları gönderdim, haritayı unuttum . İlk fırsatta...
BaSuT demiş ki:
...Nerden buluyorsunuz bu yakıştırmaları, yağkafa havakafa kurukafa...
Ehemms... BaSuT abi, milletin "karpuz" deyip bizi gönülden yaraladıkları kafalar var ya, benimkinin kafaları sadece hava ile soğutma olduğundan "airhead/havakafa", Sinan'ınki ve şimdiki boksörler ise, yağ radyatöründe? yağlarını ve tabi motorlarını soğuttukları için "oilhead/yağkafa" olarak anılıyor . Biz sadece türkçeye çevirmiş oluyoruz yani... _________________ 72' Ahmet ERTÜR
70' BMW R 75/5 (Yorgun Frolayn)
05' BMW R 1200 GS (Sarı Şekerim)
05' Kanuni 125 Cheetah (Kara Uçurtma)
CR'dan güvenli sürüş önerisi: Motorumuzu bir gün çocuğumuzun sürmesini isteyeceğimiz gibi sürelim!
Orijinali siyahti ama benim motorum uzerinde her zaman beyazdi valla. Ben bunlari cok aci cekmis siyah renkli cantalar olarak ikinci el aldim, hadi dedim beyaz olsun bari...
Neyse gezimize donelim...
Cuma sabah haliyle CR'nin is gunu oldugu icin sabahtan 1 yildan beri gidemedigim Ayvalik'a, Cunda'ya indim. Yol keyifli desem yalan olur, surekli calisma ve yabanci plakali, gurbet elde deli dana hastaligina yakalanmis suruculer 1 saat suren yolda dahi insani yoruyor.
Cunda her zamanki gibi sempatik havasi ile karsiladi beni...
Sokak aralarinda dolasip, sicak bastirmadan bir iki fotograf cektim. Su dukkanin fotografini kimbilir kacinci cekisim:
Yeni insa edilmis bu kapinin onunden ise ilk gecisim:
Her neyse, cok siirsel olmayip hikayemize geri donelim. Bir arkadasimin evine ugruyorum, CR ariyor, isi kirip gelmis, Ayvalik girisinde bulusuyor yine Cunda'ya geciyoruz. Sonunda bizimkiler kavusuyor birbirine, golge altinda raki-baligina tavla atsinlar diye yalniz birakiyoruz onlari...
Ikimiz de cok acikmisiz, gelenleri bir cirpida yedikten sonra rapor icin hic bir sey cekmedigimizi hatirliyoruz, maalesef kalanlar bunlar...
Ben denize, Ayvalik tarafina dogru bakiniyorum, Istanbul'da hava bulutlu imis, ne gam...
O sirada bir telefon, arayan CarlGustav, bizim siteden, hani su araci yapan
"Abi neredesin sen?"
"Sehirdisindayim"
"Evet biliyorum, senin BMW ile ona benzeyen bir baskasi onumde kafalarinda tavla kiriyorlar"
CR ile gidip zor ayiriyoruz bizimkileri, baligina tavla atarken rakilari cekip birbirlerine girmisler. CarlGustav'da buradaymis megerse, yemek enkazi ile dolu masamizda bir hatira fotografi cekiyoruz:
CarlGustav, Ankara'dan bir motor almis, oradan Istanbul'a, hizini alamayip Izmir'e, oradan da Cunda'ya gelmis. Aldiginin fotografini kendisi cekti, ben internetten bulup koyayim, rengi ayni:
YaklasIk 3 saat orada oturuyoruz, ne o, bir de bakiyorum benimkisi mayosunu giymis, denize bir atlayip cikacakmis, "evladim etme eyleme" diyorum, tutamiyorum:
Iki yandaki cantalar ve de silindir niyetine asilmis karpuzlar sayesinde atiyor kendini denize basliyor yuzmeye. Neymis, RS'lerde hiz sabitleyici varmis da onda yokmuymus, baglamis kendini otomatige, gidonunda fotograf makinasi, aciktan su fotografi cekip geri donuyor:
Makinami bizim Yagkafa'ya kaptirdigim icin ben onun resmini cekip sizlere gosteremiyorum...
Ilerleyen dakikalarda bakalim Hava ve YagKafa'lar ile 4 silindirli bir dikis makinasini hangi maceralar bekliyor, micirda kim daha iyi gidiyor, onlari acikalayacagim.
Masa basinda sakin sakin otururken, bizim lokantadan bir adam sandala atlayip su tuzagi kontrol ediyor. Bunun icine ekmek koyarak su anda gordugunuz kucuk baliklari yakaliyorlarmis, sonra da kucuk baliklari goren buyukler gelip giriyormus bunun icine... Memleketim nefis vallahi:
Tam o sirada, CarlGustav'in tabiri ile bir komanci grubu yaklasiyor Cunda'ya dogru:
Hemen toparlaniyoruz ve de CR'nin evine denize gitmeye karar veriyoruz. CR Havakafasi uslu durdugu icin cok mutlu:
Istikamet 68 kilometre kuzeydeki Altinoluk, 3 motor, en basta Havakafa, dusuyoruz yola. Fakat o da ne, gelirken insasi suren yolu acmislar, yeni dokulmus micir... CR tamgaz, hic hiz kesmeden giriyor, ben ve CarlGustav bas bir yana kic bir yana kivirtiyoruz. CR, birakin hafif bir yalpalamayi, uzerine bir de gaz aciyor ve hizla bizden uzaklasiyor.
Havakafa YF, arazide iyi, dag yollarinda iyi, asfaltta fisek, micirda simsek... YF'nin uzerine kuma getirecegi bir dinazorla bu islerin belki yuzde birini yapabilecegini anlatmaya calisiyorum CR'ye ama nafile...
Korkulu anlar geciriyorum. O insaat bitiyor, bu sefer de Akcay civari yol genisletme calismalari ve kalabalik bolgenin trafik terorune daliyoruz. Bu yol ben kendimi bildim bileli insa halinde, herhalde benim omrum bunun bittigini gormeye yetmez.
Son bir atakla kendimizi eve atiyor, hemen sortlari cekiyoruz:
CR'nin evinin onunden gorunen su manzarayi hep begenmisimdir:
CarlGustav sagolsun gobekli fotograflarimizi afise etmis ama ben sunu tercih ediyorum
Deniz ve karpuz sefasindan sonra CG Cunda'ya geri donuyor, biz ise oturup dinazor, boksor ve karpuzlardan bahsediyoruz...
Devaminda: Devaminda pek bir sey yok, bakalim bir sonraki gun hangi maceralara atilamayacagiz...
Bir sonraki gun icin VAp'a baskin yapmayi dusunmustuk. Lakin benim ozel sebeplerden oturu donmem gerektiginden, bu plani uygulamadan uzulerek kaldiriyoruz. Onun yerine CR bana guvenli ve full korumali surus nasil yapilir onu gosteriyor:
Onemli Not: Bu fotograf tamamen trafige kapali alanda, profesyonel surucu ile cekilmistir, benzerini denemeyiniz.
Hava ve Yagkafalarin bir kac resmini cekiyoruz:
Efe buyumus, Tinan abisini ozlemis(sagda, mavi t-shirtlu). Bu fotografta "Emret Komutanim"in (soldaki cocuk, ismini bilmiyorum) yerinde CR dursa idi, motorlar ve insanlar benzer yas aralarinda olacakmis, sonradan farkediyorum.
Neyse, bizimkiler vedalasirken biz de CR ile denize yoneliyoruz:
Aksamustu yola cikip, Bursa uzerinden donuyorum, dag basini duman almis (Uludag):
Benim haberimin olmadigi bir Istanbul-Izmir Otobani insaati varmis, bunun Bursa kismindan geciyorum. Sanirim biten tek etabi da burasi.
Bir sonraki gun icin VAp'a baskin yapmayi dusunmustuk. Lakin benim ozel sebeplerden oturu donmem gerektiginden, bu plani uygulamadan uzulerek kaldiriyoruz.
Eh bunu yazdim bir kenara, bekliyorum muhakkak. Hatta onceden haber verirseniz ben de sizinle biraz yol yaparim. _________________ Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli
Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).
Şu mıcırdaki başarı konusunda bir iki şey yazayım :
1970'de babalar bu modeli çıkardıklarında ortada cies mies olmadığından reklamlara bile yazmışlar:
(gözü kesmeyenler için)
...BMW behaves like a smoothest motorbike on the highway. And like a sporty street machine on the side roads -or off the road entirely...
Yalan yok arkadaşlar, alet gidiyor işte... _________________ 72' Ahmet ERTÜR
70' BMW R 75/5 (Yorgun Frolayn)
05' BMW R 1200 GS (Sarı Şekerim)
05' Kanuni 125 Cheetah (Kara Uçurtma)
CR'dan güvenli sürüş önerisi: Motorumuzu bir gün çocuğumuzun sürmesini isteyeceğimiz gibi sürelim!
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız