Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
motosikleti bir defa yatırdıktan sonra motosikletin duz gitme gibi bir olasılıgı yok gibi gorunuyor. neden dersek motosiklet bir yone dogru yattıgı zaman lastiklerinin yanakları daha dogrusu ovallesen yüzeyi yola temas etmeye baslıyor. bu anda da motor donmeye baslıyor. sebebi ise lastigin yola temas eden yuzeylerinin farklı uzunlukta yol almasıdır.
motor sola yattı diyelim;
lastigin yola temas eden en soldaki noktasının capı, lastigin yola temas eden yüzeyinin en sağ noktasındaki capından daha kucuktur. yalnız tekerlegin devir hızı tekerlegin her noktasında aynı oldugu icin yarıcapı buyuk olan kısım daha uzun yol alırken yarıcapı küçük olan kısım daha kısa yol alır. peki bu neye sebep olur dersek soyle acıklayabiliriz. motosiklet daha az yol alan tarafa dogru donme hareketi yapmaya baslar. kucuk bir ornek verirsek tankları dusunelim yada paletli benzer aracları dusunelim. paletli araclar herhangi bir tarafa donmek istediklerinde kullanıcı donmek istedigi yondeki paletin donme hızı azaltır yada ters yondeki paletin hızını artırır. boyle iki palet arasında hız farkı ve dolayısıyla yol alma farkı olusur. yani sola donmek istediginde sol paleti yavaslatır. boylece tankın sag paleti daha hızlı oldugu icin daha cok yola alır. ancak tank bir butun oldugu icin az yol alan noktası etrafında donmeye baslar.
genelleme yapmak istersek katı cisimler hareket ederken üzerlerinde herhangi bir sekilde (tanklarda oldugu gibi) yerdegistirme farkı olustugunda cisim hareketin az oldugu eksende donmeye baslar.
motosiklette de durum benzerdir. lastigin ovalligi yuzunden olusan yer degistirme farkı motosikletin o yonde donmesini sağlayan ana etkenlerden biridir. daha once verdigim ornek gibi bir dondurma kulahını yuvarlamaya basladıgınızda nasıl donuyorsa (kulahın ucu daha az yer degistirir bu yuzden kulah o yonde doner) yatan bir motosikletin de duz gitme olasılıgı yok denecek kadar azdır. hatta teoride imkansızdır.
bu arada Resat "DD" abiye cok tesekkurler. Kitabı bizler icin cok degerli bir kaynak. TEORI HAYATI ONEM TASIR ARKADASLAR.
ornek:
aynı tecrubeye sahip iki surucu olsun. bunlardan bir teoriye hakim, digerini ise teorik bilgiden tamamen yoksun kabul edelim.
Teoriye hakim sürücü:
Yolda karsılastıgı her durumun nedenlerini ve sonuclarını bilir.
Diger surucu:
Yolda karsılastıgı durumların sadece sonuclarını bilir. Nedenlerini ise bildigini sanır.
iste bu kırılma noktasıdır.
"Nedenlerini bildiginiz olayları yonlendirebilirsiniz"
"Nedenlerini bildigini sandıgınız olayları ise yonlendirdiğinizi sanırsınız ve istediginiz sonucları almanız sadece sansınıza bağlıdır"
Motosiklet gibi tehlikeli bir sporda karsılasacagı olayların sonuclarını sanslarına baglamak isteyen arkadaslar lütfen teoriyle ilgilenmeyelim, yasayarak öğrenelim. Yalnız sunu unutmayalım ki motosiklette bazı tecrubeleri edinmemek en guzel yoldur. Cunku o tecrubeler hayat boyu bizde izi kalacak tecrubelerdir tabi eger hala yasıyorsak...
Tabii herhalde burada sözünü ettiğimiz "teoriye hakim" sürücünün hiç değilse bir motosikletin üzerinde saatte 20 km. hızla düz bir hat üzerinde gidebildiğini varsayıyoruz. Çünkü konuyu başlatan mesaj, yanılmıyorsam bir motosiklet sahibinden gelmemişti ve atılan postlar bu temel üzerine kuruldu. Ortada bu kadar çok bilgi varken, hiç motosiklet selesine oturmadan da hallice teorik bilgiye sahip olunabileceği aşikar, insan yeter ki okumak istesin.
Mesajlarımın yanlış algılanmaması için tekrar düzeltiyorum: Aklıbaşında bir şekilde motosiklete binen herkesin sürüş dinamiklerini ve teorisini bilmesinde büyük fayda var. Aynen belirtildiği gibi "karşılaşılan durumların sebep ve sonuçlarının farkında olmak" için bu gereklidir. Bunun yanında yine de üstünde durulması gereken konu şu: Teori mi, pratik mi önde gelmelidir?. Şahsi görüşüm başabaş gitmeleri gerektiği yönündedir. Sörf öğrenenler bilir, eğitim önce kıyıda sörf tahtasının üzerine çıkmakla ve teori öğrenmekle başlar; ancak malı suyun üzerine koyup üstüne çıkmadan da meseleyi temelden kavramak imkansızdır. Motosiklet için de aynı şey geçerlidir diye düşünüyorum.
Sevgiler. _________________ Asla koruyucu meleğinin uçabileceğinden hızlı gitme
Selim Öztunç - İstanbul / Fenerbahçe
Yamaha XTZ750 Süper Tencere
532 776 8750 / 0 Rh+
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 3352 Nerden: New York
Tarih: Pzr Oca 22, 2006 12:41 am Mesaj konusu:
tamath demiş ki:
.......... aklıma şu da geliyor, ellerini kullanmadan dönen insanlar da kontra ile döner demişsiniz. misal ben ağırlığımı döneceğim tarafa kaydırınca ön tekerlek kontra uygulayacak biçimde ters tarafa dönmeye çalışıyorsa ben bunu dengeleyecek kadar güç uyguluyorum da tekerlerği döneceğim tarafa çevirdiğimi mi düşünüyordum?
açıklayamadım galiba ama şöyle diyeyim, sağa dönmek amaçlı ağırlığımı verip sağa yatıyorum, ön tekerlek sola dönmeye çalışıyor, ben bunu biraz engelliyorum ve tekerleği sağa döndürdüğümü sanıyorum. böyle olabilir mi? ya da en baştan önce ağırlığımı verip bisikletle birlikte yatmam yanlış bir uygulama mı?.....
Olayi ikiye ayirmak lazim. Dusuk ve yuksek hizdaki durum...
Once yuksek hiza bakalim. Bisikletle diyelim 40-60 km/h arasi bir hizla yokus asagi tatli bir yolda giderken yine nefis bir sag virajla karsi karsiyasin, ve gidonu tutmuyorsun. (deney icabi -tehlikelidir-) Agirligini saga verdiginde bisiklet ve bagli olarak on teker de saga yatar ve on tekerlek "durumu kurtarmak icin -ille duz gidecek ya- sola donmek ister. Bu kontra olayina sebep olur ve bisiklet viraja girer / alir. Bunu kontra teknigi olarak uygulamaninda yolu var. Yukarda anlattigim bir seylerin kontraya sebep olmasi durumu... Kontra teknigi degil.
Gidonu tutarken sag elinle gidonu ileri itersin, dogrudan kontrayi baslatirsin... Dolayli yoldan degil. Bu sana "kontrolun senin elinde oldugu" -geri besleme- "beckfeed" ini verir. Yani senin yaptigin seyin sonucunu alir degerlendirir ona gore teknigini "cilalarsin". Mukemmelestirirsin. Bu "teknik" tir...Bir seylerin kendiliginden olmasi degil. Kontrol sendedir.
Dusuk hizda ise senin dedigin olur, agirligini bir tarafa verirsen bisiklet devrilmeye baslar ve tekerlek devrilme yonune doner. Santrifuj gucu artik tekerlegi bir dogrultuda tutmak icin yeterli degildir. Viraji donmeye devam etmek istiyorsan agirligini viraj disina vermen bisikletin yatmasina da izin vermen (bir taraftanda pedal cevirmeye devam ederek) gerekir. Yani motosikletteki gibi, kontra dengeleme teknigi. Bisiklette rake acisi cok dusuk oldugu icin bu cok daha kolaydir.
Bunlari anlamanin en basit yontemi bisiklet tekerlegi ile yapilacak basit bir deneydir. On tekerlegi sok, iki elinle burnunun ucunda tut, birisi de tekerlegi cevirsin. Tekerlegi yatirmaya calisirsan buyuk bir "mucizevi" direncle karsilasirsin, ki biliyoruz bu santrifuj etkisi ile oluyor. Jiroskoplarin temel prensibi.
Simdi tekerlegi dondurmeye (yani kollarin yere paralel, sag elini geri cek, sol elini ileri it mesela) dondugunu ama ayni zamanda yattigini goreceksin.
Iste hiza gore dondugu tarafa yatar ya da yattigi tarafa doner bu meret... Bu da butun viraj mekanigini anlamana yardimci olur sanirim.
Peki countersteer(kontra) tekniğini gerçekten kavramadan veya farkında olmadan motosiklet kullanılabilirmi?
Evet insanlar bir şekilde bunu bilmeden uygularlar(ilk önce ters gelir ve bisiklet öğrenirken yaptığımız gibi sürekli düşeriz ama bi şekilde bunu yapmayı öğreniriz) ve hatta 30 yıl boyunca bi şekilde motosiklet kulanabilirler. Ancak gün gelip de bi araba aniden önüne kırınca, panik anında, bilinçaltı düzeye geçerler ve kaçmak istedikleri yöne doğru gidonu çevirmeye çalışırlar. Ve hatta daha da kötüsü dönmek istedikleri yöne doğru ağırlık kaydırıp motosikleti yatırmaya çalışırken bi yandan da kontra tekniği ile(farkında olmadan) bu yatmayı dengelerler ve motosiklet dosdoğru tehlikenin üzerine gider. Sonuçlar çok kötü olabilir ve hatta insanı motosiletten tamamen soğutabilir.
İşte bu noktada tekniğe hakim olmak belki de hayat kurtarabilir... _________________ Yaşar Barış Yetkil
A Rh(-)
XT660X: 6000km
FZ6 FAZER: 20000km, CBF 250: 6000km
Bisiklet: En az 10000km
donald_duck, çok teşekkür ederim açıklayıcı cevabınız için. sanırım olayın teorik kısmında bir sorun kalmadı, özellikle kekyap sitesindeki yazıları da okuyunca nasıl olduğunu anladım. tek sorun pratikte denemek kaldı. ama malum havalar rezalet, motorum yok, arkadaşım da motorunu sattı, motor alamıyorum öğrenci olduğumdan. anlattıkça dertleniyorum ama yakın zamanda bisiklet ile ya da eralp ağabey'den eğitim alırken deneyeceğim herhalde. ilk başarılı denememde sırıtmam 3'e katlanır herhalde
arkadaslar yukardaki videoyu kare kare oynatarak izleyin. kontra tekniginin teorik olarak acıklamasının bire bir gorebilirsiniz. surucu sag elcigi sert bir sekilde itiyor ve gidon hafifce sola dogru donuyor ancak rake acısı sebebiyle gidonun saga donmesi motorun govdesinin sola dogru yatmasına sebep oluyor ve motor saga dogru hızla yatıyor ve donuyor. gercekten inanılmaz.
alperodabası cok tesekkurler. herhalde en kısa ve net anlatım gonderdigin video oldu....
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 3352 Nerden: New York
Tarih: Cum Oca 27, 2006 8:28 pm Mesaj konusu:
Yeni arkadaslara...
Videodaki teknik "kivirmaca" (ing. swerving). Tabii ki kontra tekniginin bir kulllanim alani. Kontra bilmeyenin uygulamasi mumkun degildir ve kelimenin tam anlamiyla bir gun hayatinizi kurtarabilir.
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 1078 Nerden: istanbul
Tarih: Pzr Oca 29, 2006 12:08 am Mesaj konusu:
ecseyhan demiş ki:
motosikleti bir defa yatırdıktan sonra motosikletin duz gitme gibi bir olasılıgı yok gibi gorunuyor. neden dersek motosiklet bir yone dogru yattıgı zaman lastiklerinin yanakları daha dogrusu ovallesen yüzeyi yola temas etmeye baslıyor. bu anda da motor donmeye baslıyor. sebebi ise lastigin yola temas eden yuzeylerinin farklı uzunlukta yol almasıdır.
motor sola yattı diyelim;
lastigin yola temas eden en soldaki noktasının capı, lastigin yola temas eden yüzeyinin en sağ noktasındaki capından daha kucuktur. yalnız tekerlegin devir hızı tekerlegin her noktasında aynı oldugu icin yarıcapı buyuk olan kısım daha uzun yol alırken yarıcapı küçük olan kısım daha kısa yol alır. peki bu neye sebep olur dersek soyle acıklayabiliriz. motosiklet daha az yol alan tarafa dogru donme hareketi yapmaya baslar. kucuk bir ornek verirsek tankları dusunelim yada paletli benzer aracları dusunelim. paletli araclar herhangi bir tarafa donmek istediklerinde kullanıcı donmek istedigi yondeki paletin donme hızı azaltır yada ters yondeki paletin hızını artırır. boyle iki palet arasında hız farkı ve dolayısıyla yol alma farkı olusur. yani sola donmek istediginde sol paleti yavaslatır. boylece tankın sag paleti daha hızlı oldugu icin daha cok yola alır. ancak tank bir butun oldugu icin az yol alan noktası etrafında donmeye baslar.
genelleme yapmak istersek katı cisimler hareket ederken üzerlerinde herhangi bir sekilde (tanklarda oldugu gibi) yerdegistirme farkı olustugunda cisim hareketin az oldugu eksende donmeye baslar.
motosiklette de durum benzerdir. lastigin ovalligi yuzunden olusan yer degistirme farkı motosikletin o yonde donmesini sağlayan ana etkenlerden biridir. daha once verdigim ornek gibi bir dondurma kulahını yuvarlamaya basladıgınızda nasıl donuyorsa (kulahın ucu daha az yer degistirir bu yuzden kulah o yonde doner) yatan bir motosikletin de duz gitme olasılıgı yok denecek kadar azdır. hatta teoride imkansızdır.
Tek lastik için düşünürseniz söylediğiniz şeyler geçerli olur...Fakat motosiklette durum böyle gelişmez...çünkü her iki teker birbirine tandemdir...
Bahsettiğiniz durum paralel iki tekerin raydaki hareketine örnektir...
Tandem bağlantıda motosikleti yan yatırarak düz gidebilirsiniz....Örnek rüzgara maruz kalmış motosikletin gidişidir....Yatar ama düz gidebilir...Dönmenin nedeni lastikteki ovallik değildir...(2 Adet dondurma külahını motosikletteki gibi önlü arkalı bağlayarak deney yapın düz gittiğini,dönmediğini görebilirsiniz)
Kontra tekniğinin fiziksel anlamını arcangel çok güzel açıklamış...
CocacoIa nın söylediğine katılıyorum. Bir tekerleğin bi nokta etrafın dönmesi için oval olması yeterli. Ama motosikletin tamamının dönmesi için her iki tekerleğin oval olması ve de aynı merkeze teğet bir hat üzeinde ilerlemeleri gerekir.
Buda ancak gidonun gönebilmesi ile mümkün. Eğer her iki tekerleğin dönme merkezleri farklı olursa:
Yukarıdaki gibi sadece x exseninde(Şekilde motosikletin gidiş yönüne dik eksen) yer değiştirebilir ve yapsa yapsa arabalardaki silecek hareketini yapar ama dönemez.
Eğer gerçekten dönmek istiyorsa hem ön tekerin hem de arka tekerin aynı merkeze teğet dönmesi gerekir:
Bu da ancak dönme esnasında gidonun da dönebilmesi ile sağlanır gibime geliyor _________________ Yaşar Barış Yetkil
A Rh(-)
XT660X: 6000km
FZ6 FAZER: 20000km, CBF 250: 6000km
Bisiklet: En az 10000km
Bana uzayda herhangi bir nokta verin ,size dünyayı döndürim.
"Yaşlanarak değil, yaşayarak tecrübe kazanılır .Zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır..!
Peyami SAFA "
Merhaba, ölü bir topiği canlandırıyorum galiba, önce bunun için özür diliyorum...
Motosiklet sürme konusunda henüz acemi sayılırım. Sayın/sevgili Reşat Arbaş'ın "Motosiklet Teorisi"nden ve ikiteker.org ve benzeri forumlarda yazan tecrübeli arkadaşlarımızın bilgilerinden/deneyimlerinden yararlanmaya çalışıyorum.
Kontra tekniği teoride bana çok kafa karıştırıcı gelmişti açıkçası. Sonra biraz yol yaptığımda, özellikle sola virajlarda zorlandığımı ve yolun dışına çıkmamak için epey çaba sarfettiğimi farkettim. "Teori" bilmenin yararını da bundan sonra görmeye başladım; okuduklarımı hatırlayarak virajda çıkış noktasına baktığımda, (çenemi çıkış noktasını gösterecek şekilde çevirdiğimde) virajları daha rahat aldığımı farkettim. Bu arada bir şey daha farkettim ki, elimi döneceğim yöndeki elciğe bastırıyordum (ama bunu bilinçsizce yapıyordum). Buyurun, "kontra" tekniği.
Şimdi bunu bilerek, bilinçli olarak yapıyorum ve virajlarda adrenalinim eskisi gibi yükselmiyor.
Yukarıda tartışılan "bilmeden yapmak" ile "bilerek yapmak" arasındaki farkı şimdi çok iyi anlıyorum. Önce pratik, sonra teorik çalışmanın bir anlamı yok. Önce kafanızda işin teoriği olacak, pratik yaparken bundan yararlanacaksınız. Doğru olan bu sanıyorum; en azından benim için öyle...
Bilgileriyle biz acemilerin ciddi kazalar yapmadan "pişmesini" sağlayan herkese teşekkür ederim...
Oğuz "DusenAdam" Aktan
Ramzey QM 200-GY (şimdilik)
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız