Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Kayıt: Jul 30, 2003 Mesajlar: 125 Nerden: istanbul
Tarih: Çrş Nis 05, 2006 2:30 pm Mesaj konusu:
sinanozgen demiş ki:
Tek XL200 diski 370YTL. ise cift Varadero diski kac para onu hesap bile edemiyorum. Bir tane XL200 alir herhalde...
2 sene kadar once sormustum, o zaman 1 milyar civari fiyat vermisti servis. gidonda 100 km/h uzerinde korkunc bir yalpalama oluyordu. ellerimi biraktigim anda da salinima girerek buyuyordu. ben disklerden en az birinin yamuk olduguna karar vermistim ama sonra baktigimizda jant yamuk cikmisti. onun fiyatini zaten silmisim hafizamdan. 250 gr falan kursun taktigimizi hatirliyorum. _________________ Tolga Himmetoglu
BW's 100 - kucumen
Varadero - ilhami
N 23' 09.115, W 081' 15.420
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Prş Nis 06, 2006 4:38 am Mesaj konusu:
Bu akşam Kubilay (hepdurgunsu) ile birlikte , tanışmak ve yaptığı işleri görmek , anlatacaklarını dinlemek için , daha önce bahsettiğim disk imalatı yapan ustanın atölyesine gittik.
Ben makine imalatı vs. yaparım tam olmasa da meslektaş sayılırız , iyi bir kalıpçı ve tornacı olduğu belli .
Daha önce yanında çalıştığı kişiyi de çok duymuşluğum var. Çelikler ve kalıpçılıkla ilgili Türkiyede hemen herkesin çok iyi tanıdığı , yıllar önce bu konunun teknolojilerini Türkiyeye ilk getiren ve yapılamayanları yapmasıyla ünlü bir gayrimüslim. Orada da kendisini eğitmiş olduğu belli.
Ben zahmet edip öğrenmek yerine , çelikler konusunda uzmanlaşmış ithalatçı firmalara ve ısıl ilemcilere danışarak malzeme seçimi yaparım , bu ustanın çelik cinsleri ve kullanılacakları yerler ile ilgili bilgilerinin benden daha zengin olduğunu gördüm , bir kez daha kendime çok kızdım !
Kendisi de motorcu , bir çok parça gösterdi , bunların içinde daha çok yoğunlaştığı parçalar şunlar :
İÇİ FREZELİ PARÇALAR VE DİŞLİLER : Önce sulanmış , sonra üşenmeyip bakır kalıbı yapılmış ve göbekteki freze , kalıpçıların dertli ama güzel netice veren yöntemiyle, dalma erozyon tezgahında açılmış dişliler....
Sürekli aynı dişliyi bozan , kronik dert sahibi motorlardan ve , ürettiği dişlilerle sorunların çözüldüğünü vs. anlattı.
Kazalı , parçası bulunmayan motorlar için ÇELİK ÖN TAKIM AMORTİSÖR BORULARI : Bazı race motorların tek borusunun tanesinin 475 ytl , iki boru bazen bir milyarı geçebiliyor . Önden gelen bir darbede çıkacak diğer masraflar zaten belli , kimi zaman altından kalkılmaz , kimi zaman motorun ederini aşacak seviyelere ulaşabiliyor , bu yüzden hoşuma gitti.
ZİNCİR DİŞLİLER : Bu en çok hoşuma giden , belki en çok işe yarayacak olanı ; orijinal oranlarda yada farklı amaçlara hitab eden farklı diş sayılı dişliler. (deneye , yanıla zaman içinde ön ve arka dişlilerin farklı sertliklerde olması gerektiğini ve bu sertlikleri artık gayet iyi tutturabildiklerinden bahsetti )
Parçası bulunmayan , yada çok pahalı olan motorlar için bişeyler yaptığını söylüyor. Sonuç olarak, labaratuar değil , küçük bir atelye. Kendi sınırlı imkanlarını kullanıyor , bazı işlemleri de dışarıda yaptırıyor.
Yerine gidip baktınız, anladınız, aklınız yattı , denerim ben bunu dediniz , ne ala.
Yok , ben bilemedim , anlamadım , anladım ama yinede güven olmaz böyle şeylere dediniz , bu ve bunun gibi konularda kısmen sizin gibi düşünüyorum.
C8 Torna , Mustafa Çelik , 4.Levent
Tel : 0212 284 24 35
Cep : 0536 461 84 61
Sevgi ve saygılarımla...CeM...
Dinle bak , BOXER !
En son ilyada tarafından Cmt Nis 08, 2006 10:16 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 5 kere değiştirildi
sağolasın cem, ne güzel anlatmışsın.
ben de aynı şeyleri sdüşünürüm hep
ilk motorum r 60/7 idi. en küçük parçasına kadar söktüğüm zaman ayağa kalkacağına kimse inanmamıştı. topladıktan sonra bile satana kadar bir hafta boyunca bir yerlerini elden geçirir yarım saat bindikten sonra yine bir haftalık sök-tak işine girerdim. tam iki yıl böyle devam etti. ama artık hiçbir motorla yolda kalmayacak kadar işi öğrendim.
beni bu işleri yetecek kadar öğrenmeye arkadaşımın volvo macerası
itekledi. sıfır ayarında volvonun karteri delinmiş ve yatak sarmış, beni aradı bir servise çektik. servis motorun yenisini takalım daha ucuz olur demişti. ben de polatlıdaki iyi bildiğim bir ustayı aradım. hiç volvo tamir etmemiş biri olmasına rağmen söylediği (4 zamanlı benzinli motor mu?, markası önemli değil getir yaparım) cümlesi beni iknaya yetmişti. arkadaşım uzun yıllar o arabayı kullandı ve hiç problem yaşamadı. temel işleyiş sistem teorisine hakim ve de aynı zamanda el becerisi ve analiz yeteneği olana usta diyorum ben. bunlar eksikse tanım "becerikli çırak"tan öteye geçmez. amatörlük te ustalık kriterleri gerektirir, ama amatörün kazanç kapısı farklı bir iştir sadece.
sevgili ilyada, senin gibi analitik zekası yüksek birini tanıdığım için çok mutlu oldum. yazılarını zevkle okuyorum. henüz yazmadığın daha çok şeyler olduğunu tahmin ediyorum. lütfen onları ve hepsini bir kitapta topla da gelecekte de insanlar faydalansın. eskiler buna sadaka-i cariye demişler ve nesillerce yararlanılan eserler bırakmaya gayret etmişler.
saygı ve sevgilerimle _________________ bmw f650 gs
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Prş Nis 06, 2006 7:44 am Mesaj konusu:
hema123 demiş ki:
sağolasın cem, ne güzel anlatmışsın.
ben de aynı şeyleri düşünürüm hep
henüz yazmadığın daha çok şeyler olduğunu tahmin ediyorum. lütfen onları ve hepsini bir kitapta topla da gelecekte de insanlar faydalansın. eskiler buna sadaka-i cariye demişler ve nesillerce yararlanılan eserler bırakmaya gayret etmişler.
saygı ve sevgilerimle
Çok teşekkür ederim , umarım birgün tanışırız.. Ve umarım bahsettiğin kitabı da burada biriken bilgiler ve pek çok kişi ile birlikte , hep birlikte yazarız..
Pek çok farklı meslekten , farklı uzmanlık alanları ve disiplinlerden çıkıp , ortak paydamız olan motosikletler üzerine yazılacak kitap ....
Bence çok zengin ve sevimli bir eser olur.
Tekrar teşekkürler !
Kayıt: May 31, 2005 Mesajlar: 272 Nerden: Istanbul
Tarih: Prş Nis 06, 2006 12:09 pm Mesaj konusu:
Hocam dün de konusmustuk..
Mustafa Celik usta oldukca guven veriyor insana. Bir kac sey dikkatimi cekti, ilgimi cekti aslinda onlari yazayim:
- Birincisi adami insanin gozu tutuyor, yani heyecanli bir adam, seviyor belli ki isini. "Ben denedim, baktim oldu ben de bundan haz duydum daha ne!" turu bir hava sezdim.. Ondan iki uc parcanin derdine nazina oyayabilecek biri. Adet sorunumuz olaak cunku bizim her zaman. Kim ugrasir iki diskle uc diskle..
- Adam kalipciliktan gelme. Ben kalipcilara saygi duyarim hep, sanayideki en dervis istir bence. Ciddi bir disiplinden gecmis gibi.
- Kendisi de motorcu, isi biliyor, buyukluk taslamiyor. İletisim kurulmasi cok kolay gorundu bana. Derdini anlatmak anlaminda. Gebze'de bir ustam var, tutturdu "vorvek tezgahi alicam" diye.. Yahu "vorvek ne!?" derken.. anladik ki "bohrwerk" mis. Benzer bir dil yakalayabilmek lazim..
- Bir de bakinca yuzune adamin, "bu herife karsi dikkatli olayim" hissi uyandirmiyor. Bu onemli bence cok. Ama anladigim kadariyla oyle cok da ucuz calismiyor. Karsilastirmak lazim..
Daha ne gorus belirteyim bilmiyorum ama kendimce hissettiklerim adamin teknik olarak yetkin oldugu ve calisilmasinin kolay olduguydu. Gormek lazim..
Nihayet burada da teknik bir konu, özellikle de bir yedek parça hakkında üretim yapılmasıyla ilgili bir konu, aynen üyesi olduğum gavur forumlarındaki şekilde tartışılıyor. Bilgilerini paylaşan herkese çok teşekkürler.
Fren diski memlekette yapılabilir mi? Önceki mesajlarda belirtildiği gibi işi bilerek, doğru malzemeyi ve doğru ekipmanı seçerek üretilirse tabii ki olur, neden olmasın? Bir kaç ay önce üyesi bulunduğum Rhein-Neckar Tenere grubundan makine mühendisi bir kaç alman işe ön ayak oldu, Super Tenere'leri için 320 mm. fren diskleri ve kaliperler için spacer ürettiler / ürettirdiler. Bildiğim kadarıyla adamlar ürettikleri donanımı binlerce kilometredir oldukça sert şartlarda (forum yöneticisi Stephan aynı safhada bu disklerle kuzey afrika seyahati falan yaptı) test ediyorlar ve kimse problem bildirmedi. Aksine normalde kötü olan Super Tenere'nin fren performansının ne kadar iyileştiğinden bahsediyor herkes. Almanya'da HE Racing'den alındığında iki adet 320 mm. ön disk + kaliperler için spacerlar toplam 400 avroya mal oluyordu. Yeterince adam bir araya gelip sepete para koyunca, diskler + spacerlar kişi başına toplam 130 avro artı yol masrafına mal oldu. Ne yazık ki o tarihte aynı trene ben de atlayamadım, şimdi dövünüyorum.
Bu bakımdan, bu forum konusu özellikle benim gibi eski model motor sahipleri için mükemmel bir bilgi alışverişi oluşturdu. Tekrar teşekkür ediyorum.
Sevgiler. _________________ Asla koruyucu meleğinin uçabileceğinden hızlı gitme
Selim Öztunç - İstanbul / Fenerbahçe
Yamaha XTZ750 Süper Tencere
532 776 8750 / 0 Rh+
aslında ilk birkaç mesajdan sonra "sorun jant yamukluğundan falan olmasın?" türünde bir cevap yazmayı düşünmüş ama "adam disk diyor işte,ukalalık etme!" diye kendimi frenlemiştim.sonra bu da yazılınca bana pek birşey kalmadı ama bu güzel bilgi bombardımanı başlığına katılmak istediğimden bende bir hikaye anlatayım bari.
yukarıda nerede hangi usta var yazalım paylaşalım dendiği için burdan alıyorum cesareti aslında.
birkaç yıl önce xt350 motorum çalışmaz olunca "ulan zaten çalışmıyor ne kadar bozabilirim ki?" diyerek motora girişmiştim.en yakın tamirci 60 km. mesafedeydi ve daha önce kendi 2 zamanlı motorlarımı defalarca söküp tamir etmiştim.üst silindiri söküp dikkatlice bakınca sübap yataklarının birisinin yüzüğünün çatladığını sübapın da yamulup tam kapanmadığını gördüm.benim yapabileceğim hiçbirşey yoktu.silindiri gazeteye sarıp siyah bir pşete koyup akhisar'a gittim.sanayide "Abdullah Silici" isimli ustayı sora sora buldum.dükkanı kenarda kalmış tabelada da sadece silici yazıyordu.hatta ben ilk olarak adamın yaptığı işin lakabı adı diye düşünmüştüm silici ismini.herneyse bu 50 yaş civarı adam sübapları tek tek söküp kendi tezgahında düzgünlüklerini kontrol etti.yamulan sübap'ı düzeltti, yenisini bulmak hem zor olur hem uzun sürer istersen arayalım dedi.yok yok düzeltelim dedim.kırılan sübap yüzüğü için de köşedeki alüminyum kaynakçıya silindiri verdik.bu arkadaşta buraya yeni bir yüzük kaynakladı.sonra yine silici usta bu yatağı kendi tornasında düzeltip sübap'a göre ayarladı.sonuç:motor canavar oldu.ancak bir problem çıktı o da benden kaynaklanıyordu.sübap yatağı işlem görünce sente ayarı değişti ama ben bunu dikkate almayıp motoru topladım.tabi sente ayarı işini motoru çalıştırıp traktör sesi gelince anladım
Memleketimiz oto sanayii açısından bulunmaz bir nimettir. Benim motorun üzerindeki toplam 10 supaptan 6'sı yerli malı. Kapağa göre işlenmiş, ısıl muameleleri yapılmış, tıkır tıkır da çalışıyor. Denebilir ki, "kardeşim onlar caponun orijinal supapları kadar sağlam değildir". Bu önerme büyük ihtimalle doğrudur, ancak kırılıp yarısı bloğun içine düşmeyecek kadar da sağlamlar. 454 cid Chevrolet motoruna supap yaptırıp üstüne NOS da basılabiliyor ve yerli supap bunu kaldırabiliyorsa, benim Tenere'nin naçizane 9.5 sıkıştırma ve 69 beygirini de kaldırır. Fiyat derseniz orijinalinin tanesi (bulunup getirilir ise) 80 avro civarında, sanayi işi ise 35 YTL. Toplam 10 tane olduğunu düşünürsek aradaki fark büyür. Benim kullandığım motor yüksek performans makinesi olsaydı yapar mıydım? Doğrusu bilemiyorum, belki o zaman iki değil üç kere düşünürdüm. Bu ülkede menşei ciddiyetle kontrol edilir şekilde uçak iniş takımlarını parçaları dahi üretilirken, supap da yapılır, disk de. Yeter ki malzeme ve adam doğru seçilsin.
Sevgiler. _________________ Asla koruyucu meleğinin uçabileceğinden hızlı gitme
Selim Öztunç - İstanbul / Fenerbahçe
Yamaha XTZ750 Süper Tencere
532 776 8750 / 0 Rh+
Benim KTM'nin ön diski de son demlerini yaşıyor. Hafif bir yamukluğu var ve bayada incelmiş olduğu için herkes "Traşlanmaz bu, değiştirmel lazım" diyor. Mustafa Çelik'in atelyesi de 4. Levent'teymiş. Yani benim işyerimin dibi.
Arkadaşlar dilerseniz ben de bu arkadaşla bir tanışıp bana bir ön disk yapmasını isteyim. Bakalım nasıl bir sonuç elde edicez. Ama bugünden yarına yapabileceğim birşey değil. Vakit bulup diski sökebilirsem haftaya yapabilirim sanırım. _________________ Tolga Demirel
AfricaTwin
KTM EXC 450
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Cum Nis 07, 2006 2:01 am Mesaj konusu:
Herkese selamlar.
Dedem dahil, sülalemin tamamı "hurdacı" dır. Ticaretini yapıp para kazananlardan değil , bu ülkede binlerce örneğini görebileceğiniz , her zaman zarar edenlerden
Söz konusu içten yanmalı motorlar olduğunda , dizel yada benzinli , iki yada dört zamanlı olsun , hepsinin çalışma prensiplerini teorik olarak bilirim... Bilmesine de , iş söküp tamirat yapmaya gelince genelde cesaret edemem. (etsem de yapamıyorum)
Babam amcam ve küçük kardeşim bu konuda pek rahat , davrandıkları için ;
dizel araba motorları, traktörler (iki zamanlı dizel bir traktörümüz bile vardı ) , eski amerikanlara dizel motor atmalar, (o dönemde gayet mütevazi rakamlara satın alıp, değerini bilmeyip çok ucuza sattığımız bir Mustang için şu an akıllara zarar paralar isterler ) bitik dizellerden ve benzinlilerden jenaratörler yapmalar , kardeşimin hurdadan aldığı 70 lerin sonu ve 80 lerden kalma , sıralı japon motorlarını paramparça edip sonra çaresizlik içinde yedek parça aramalar..... vs.vs...
Söke taka , boza boza , zaman içinde epey ilerlediler , bense bir hata yapmaktan korktuğum için ve yeteri kadar profesyonel olmadıkları için bunlara hep, karşı çıktım.
Hatta çoğu zaman onlara kızdım, paranızı ziyan ediyorsunuz, öyle olmaz, böyle olmaz dedim vs. Merakla uzaktan izlesem de asla katılmadım ve hiç birşey öğrenemedim.
Şimdi fark ediyorum, zaten biliyorlardı bunları. Para da onların, zaman da onların, istedikleri gibi "ziyan" ettiler , ancak bu arada hayatı istedikleri gibi , yağ ve pas içinde yaşadılar bol keyif aldılar ve bir sürü şey öğrendiler.
Şimdi o günler bitti.
Çiftçi olmadığımız halde, hiç bir işimize yaramayacağı halde, sırf işçiliğini, döküm kalitesini, hidrolik bağlantılarındaki , şanzımanındaki asaleti beğendik diye gidip kocaman bir John Dere traktör hurdası alıp onunla mahallede gezme günleri , benim ve ailemin kişisel tarihinde kaldı ve kesinlikle bir daha yaşanamayacak .
Artık herkes zoraki hayatını idame ettirmeye çalışıyor ve ben lise yıllarımda onlara katılmadığım için şimdi eşşek gibi pişmanım.
Kendim hala onlar gibi değilim, hala , eski bir hurdayla uğraşmak beni sıkar , ama şu motorsiklet ve özellikle eski nesil boxer lara olan hevesim yüzünden sanırım günün birinde ben de geri dönüşü olmayacak , belki hayatımın bazı yönlerini de aksatabilecek bu uğraşlara gireceğim.
Bir klasik sepetli toplamak, bir eski nesil G/S toplamak (hatta birde Vespa klasik ) , bunlar en çok istediğim şeyler sıralamasında en üst sıralarda.
Bişeyler öğrebilecek insan sayısı az, yeteri kadar zaman ve para harcamak güç , tamam , okumak kolay ve ucuz ancak, teorik bilgiden yola çıkıp bu işi sahiden iyi bilen adamların seviyesine gelmek ise zor.
Kendimi yetersiz hissediyorum , (işin kötüsü bunu biliyorum ) ve bu duygudan kurtulmak sadece okumakla , sormakla olmuyor, galiba bişeylere girişmek gerek.
Yoksa her konuda olduğu gibi , bu konuda da hayat geçip gidiyor
Ve işte bu yüzden,
Buradaki her bilgi, her yorum , her adres , her tavsiye , her fikir ileride çok işime yarayacak , bundan eminim.
Herkese çok teşekkürler ...
Not :
Vokert e özellikle teşekkürler. (izmirli misin ? galiba hemşehri sayılırız, dedem ve babam Akhisarlı dır, adı geçen usta eskilerdense babam muhakkak tanıyordur )
Robert M. Pirsig in romanını üç kere okumuş biri olarak fotografları hiç görmemiştim. Kafamda canlandırdığım bir resim vardı , aynı resmi görmek çok hoş oldu. Tekrar teşekkürler.
Bir küçük teklifte bulunacağım , fotoları oradan sil yada kaldır , tamir bakım bölümünde romanın yada yazarın ismiyle yeni bir başlık aç.
Ben de amcamın elkoyduğu kitabı gidip alayım. Kitap içinden eseri genel anlamda da olsa tanıtabilecek birkaç bölüm seçeyim , dizgici bir dostum var , ona yazdırıp açacağın başlığın ve fotoların altına ekleyeyim.
Eminim merak edip kitabı okuyan pek çok kişi olacaktır ve üzerine bir sürü sohbet... Ne dersin ?
Sevgi ve saygılarımla...CeM...
_________________
Dinle bak , BOXER !
En son ilyada tarafından Cmt Nis 08, 2006 11:10 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Tarih: Cum Nis 07, 2006 8:25 am Mesaj konusu: Diskim düz mü?
Selam Afro,
Eğer işyerin yakın ise ve usta ile bir fizibilite çalışması yaparsan, rica etsem genel fiyat konusunda beni de bilgilendirir misin? Arka diskim artık silinebilir mi bilemiyorum (daha önce en az iki kere silindiği anlaşılıyor), ancak birşeyler yapılması şart çünkü çizik içinde. Bugün servis kitabındaki kalınlıklar ile disklerin ölçülerini karşılaştıracağım, eğer spesifikasyon dışına çıktılarsa durum acı
Sevgiler. _________________ Asla koruyucu meleğinin uçabileceğinden hızlı gitme
Selim Öztunç - İstanbul / Fenerbahçe
Yamaha XTZ750 Süper Tencere
532 776 8750 / 0 Rh+
Çiftçi olmadığımız halde, hiç bir işimize yaramayacağı halde, sırf işçiliğini, döküm kalitesini, hidrolik bağlantılarındaki , şanzımanındaki asaleti beğendik diye gidip kocaman bir John Dere traktör hurdası alıp onunla mahallede gezme günleri , benim ve ailemin kişisel tarihinde kaldı ve kesinlikle bir daha yaşanamayacak
izmirde bir kaya abimiz vardır (babamın arkadaşı) onu hatırladım bir an...
atatürk organize sanayideki atölyesinin kapısında sanırım hala duruyor o traktör... içerde de envai çeşit motosiklet motoru, otomobil; hatta su motoru
bu konudaki fikrimi tekrar belirtme ihtiyacı hissediyorum. motorda sürüş güvemli açısından HAYATİ öneme sahip parçaların deneme yanılma metoduyla üretilmesine karşı çıkıyorum.
ülkemizdeki ustaların, özellikle yokluklar içinde problemlere çözüm bularak kendini geliştirmiş mesleğine ve sanatına önem veren gerçek ustalara saygı duyuyorum. ancak sorun ustalık değil doğru malzeme gelişmiş ve uzmanlaşmış üretim metodları, özel tezgahlar.
örnek olarak F1 ya da Moto GPde kullanılan araçların tamamı el yapımı, ancak bu araçlar her zaman fren sistemini, amortisörünü, vs. konusunda yıllar harcamış, özel üretim metodları ve aletler geliştirmiş şirketlere özel olarak, kendi teknik özelliklerinde, ısmarlıyor.
asla Ducati fren diski üretmeye kalkışmıyor, gidiyor Brembo'dan diskin alasını alıyor.
ustalarla değişik şasi ya da aksesuar işini yapın , ama fren diski, dişli , amortisör işine girişmeyin. üretilen parçanın şekli benzese bile sağlamlığı konusu son derece bulanık bir konu. eğer motorunuz 1950 model bir klasikse bu konuda belki risk alınabilir, ama modern özelliklerde bir motorda alınan riskin çok fazla olduğuna inanıyorum.
motorbreath'in bahsettiği alman makine mühendislerinin bahsi geçen disk işini disk üreten bir fabrikada yaptırdığını, spacer gibi basit bir parçayı ise kendilerinin yaptığını zannediyorum. zaten alman kanunları belli standartlara uymayan parçaların trafiğe çıkmasına asla izin vermiyor.
ülkemizdeki tornacıların hali ortada, işin sanatçılık yönünü bir kenara bırakın, adamların elinde en ufak bir test olanağı yokken, sertifikalı malzeme bulunamazken, özel çelik alaşımlarından vazgeçtim, bugün birkaç şehir dışında anadoluda 5+5 lamine cam bulunmuyor (işim dolayısyla biliyorum) basit bir torna tezgahıyla siz hangi standartta fren diski üretilebileceğine inanıyorsunuz? bu konuda zaman ve para harcayarak hayatınızı riske atmak bana çok saçma geliyor.
bu konuda illa zaman harcanaksa, ülkemizde otomotiv sanayisi için parça üreten birçok fabrika var, fren diski, amortisör, vs. üreten bir fabrikanın ar-ge bölümüyle görüşülebilir.
örnek olarak, ben ralli yaparken, bir amortisör yayı üreticisiyle görüşmüştüm, değişik sertlikte yay geliştirme konusuyla çok ilgilendiler ve bize oldukça yardım ettiler.
Çiftçi olmadığımız halde, hiç bir işimize yaramayacağı halde, sırf işçiliğini, döküm kalitesini, hidrolik bağlantılarındaki , şanzımanındaki asaleti beğendik diye gidip kocaman bir John Dere traktör hurdası alıp onunla mahallede gezme günleri , benim ve ailemin kişisel tarihinde kaldı ve kesinlikle bir daha yaşanamayacak
izmirde bir kaya abimiz vardır (babamın arkadaşı) onu hatırladım bir an...
atatürk organize sanayideki atölyesinin kapısında sanırım hala duruyor o traktör... içerde de envai çeşit motosiklet motoru, otomobil; hatta su motoru
ve güzel yazı için teşekkürler
Kaya Ağabey'i ben de tanıyorum, Çiğli' de bir atöylesi var..Atölyesinde Ducati, Triumph, BSA, BMW hatta 1938 model bir Indian bile vardı..Onu en son 1999 ylında gördüm o sırada 9 metre boylarında bir yelkenli inşa ediyordu..Acaba aynı kişiden mi bahsediyoruz? Kaya Ağabey benim de babamın çok eski bir arkadaşıdır... Kendisi makina mühendisi idi.. _________________ emirhan
02 R1150R
Tarih: Cmt Nis 08, 2006 10:53 am Mesaj konusu: Disk Traşlatma!!!
Bir disk elbette hatalı çıkabilir. Ancak bu ince çatlaklar şeklinde olur.
Sizin diskinin eğildiğine göre muhtemelen yandan bir darbe görmüştür (park halinde bir araç dokundurmuş olabilir). Diyelimki mecbur kaldınız traşlattınız. Bir miktar iyileşme olur ama fren esnasında atlamalar devam edecektir. Kesinlikle ve kesinlikle diski değiştirin. EBC nin honda için ürettiği diskler var. Testleri de oldukça iyi ve fiyatı %50 daha ucuz. ama sizin motor için var mı bilmiyorum. AT için tanesi 90 euro civarındaydı. Eğer böyle bir yol seçerseniz bu diskin kabul ettiği balataları kullanmalısınız.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız