Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Tarih: Sal Ağu 17, 2010 2:14 pm Mesaj konusu: BORUSAN Sahtekarlığında son durum
“BMW almadan bunu okuyun arkadaşlar” başlıklı yazımın 2 sene sonraki devamıdır arkadaşlar !!!!!
Selam bütün motorsiklet sevdalıları,
Hatırlarsanız uzun bir süre önce Borusan’ın dolandırıcılığı hakkında burada yazılar yazmıştım. Yargı ve mahkeme süreci devam ettiği için uzunca süre yazmadım ve nihayet bu süreç sona erdi. Önce Sanayi Bakanlığı Tüketici Hakem Heyeti ve bu heyetin tayin ettiği bilirkişi tarafından ürünün ayıplı oluşu tescil edildi. Ardından Tüketici Mahkemesi ve bu mahkemenin atadığı bilirkişi tarafından da motorsikletin ve Borusan ın kusurluluğu tescil edildi. Ardından her iki tarafta temyize gitti. Biz, mahkemenin 2006 da kesilen TL fatura üzerinden karar vermesinden dolaytı, zira ürün bana Avro ile satılıp parası da Avro olarak tahsil edilmişti.. Karşı tarafta tabiî ki ödememek üzere temyize gitti. Ancak temyiz mahkemesi tüketici mahkemesinin kararını olduğu gibi onayladı. Ve BORUSAN a yakışır bir şekilde onlar buna da itiraz etmekteler, bir yere varamayacaklarını bildikleri halde, sadece ödemeyi geciktirmek için… Şimdi size “KISSADAN HİSSE” olması amacı ile yaşanan olayların detaylarını anlatmak istiyorum ki aynı duruma kolaylıkla düşebilecek arkadaşlar da neler yapılması gerektiğini bilsinler.
Her şeyden evvel bu forumlardan bana ulaşıp yardım eli uzatan bir ağabeyimize binlerce teşekkürlerimi iletmek istiyorum zira onun müdehalesi olmasa idi ben bu işin hal fırsatlarını çoktan kaçırmış olurdum. Bana vaktini ayırıp, noter üzeri göndereceğim resmi uyarıyı kendi elleriyle yazdı.
Ve olay bundan sonra ilk olarak “Tüketici hakem heyetine” intikal etti. Ancak burada dikkat edilmesi gereken çok önemli bir husus var; Hakem heyetinin tahsis ettiği bilirkişi aslında hayatında motorsikletle yakın uzak bir alakası olmamış bir sigorta eksperi, ve işi dolayısı ile de Borusan ile “kanka” konumunda bir zat. Kendisi anlamadığı için birlikte Atatürk Sanayide onun tanıdığı bir özel servise gittik. Usta daha ben motordan inmeden hayretler içinde bir “ne olmuş b u motora” cümlesi kurdu… Zira ön tekerleğin bir yarısı tamamen sıfır aşınmış, diğer yarısı da olduğu gibi yepyeni duruyordu. (Borusan ın servis şefi, hepinizin tanıdığı malum borusanın ticaret etiğine uyum sağlamış zat ın bu durumu açıklaması – kabahat siz de, siz çok fazla sol viraja girmişsiniz – şeklinde oldu )
Bu durum , benim LT nin bana satıldığında kullanılmış olduğunun en baba isbatı oldu aslında.
Daha önceki yazılarımdan hatırlarsınız ; Krenaja farklı oturan ayna aralıkları, kırık bir ayna klips vidası, yerine oturmayan benzin deposu dış kapağı (ki aynı zat bunu motoru teslim alırken bütün LT lerde böyle diye açıklamıştı), eksik krenaj vidaları, kasılmadan dolayı yanan orta sehpa motoru, her iki frende kesilmeyen fren ve sürtünme sesi, ve halledilemeyen hararet problemi……. Üzerine de bu durum, yani şase de ki yamukluk yüzünden tekerin eğri basması artık bana satılan motorun aslında kullanılmış olduğu şüphesini gayet şüphe bırakmayacak şekilde ortaya koyuyordu…Bunun üzerine bir araştırmaya girdim; Trafik Tescil bürosuna şasi numarasını kontrol ettirdim, ancak oradan bir şey çıkmadı ve TT Bürodan aldığım bilgi şöyle oldu: TT Bürosu Borusan a test araçları için 50’li 100’ lü blok halinde plaka verir hangisi hangi araca takılacağı TT büroya bildirilmez ; bunu öğrenmenin yolu Sigorta dan geçer …şeklinde oldu. Sigorta şirketlerinde yaptığım araştırmada ise Borusan ın test araçlarını sigorta ettirirken şase ve motor numaralarının tamamını değil sadec ilk 5 hanesini bildirdiği ni öğrendim… Yani daha önce irtibat kurmuş olduğum eski Borusan çalışanının ifade ettiği gibi “test araçlarını gerek oto gerk motorsiklet, makyajlayıp satma işini her zaman yapıyorduk” ifadesi nin gerçekliği de böylece su götürmez hale geldi. İşin ilginç yanı, bu arada 2006 yılı şubat ayında 3500 km deki lacivert bir LT yi test edip bunu ballandıra ballandıra anlattığı test raporu da internetten kaldırıldı ….
Ancak tabii ben araştırmamı burada bitirmedim, işim gereği karşılaştığım ve ahbap olduğum bir BMW-Almanya çalışanından Borusan’ın, benim motorumun üretim tarihi (Kasım 2005) ile satın aldığım tarih (Mart 2006 Motosiklet fuarı) arasında kaç adet lacivert LT getirdiğini araştırmasını rica ettim…. Bilin bakalım kaç adet Lacivert LT girmiş Türkiye ye o ara.!!!!
Tabiî ki sadece 1, yani o ağabeyimizin ballandıra ballandıra anlattığı test sürüşünde 3500 km de olan LT, büyük ihtimalle de daha sonra da başka bir test sürüşünde bir kazaya kurban gidip makyajlandıktan sonra bana -0- araç diye satılan LT nin ta kendisi….
Tabii ben motoru teslim aldıktan sonra ilerleyen zamanda bunu isbat edebilme imkanı yoktu ancak tanrı beni korudu ve bu sadece üçkağıt konusunda ehil ama LT den bi haber "ustalar" motorun bu durumundan dolayı çıkardığı arızaları gideremediler….
Şimi arkadaşlar izlenecek yol güzergahında özellikle dikkat edilmesi gereken konular şunlar ve lütfen bunlara çok dikkat edin:
1- Tüketici olarak malınız 3 defa aynı arızadan mağdur olup giderilemediğinde garanti şartnameleri işler hale gelir bunu bilmelisiniz.. Bunu Borusan da iyi bildiği için zaten aracınızı aynı problemle tekrar servise götürdüğünüzde bunu servis kabul kağıdına yazmak istemiyorlar.. “sorun yok usta gelir şahsen söyleriz” falan söylemler ile bunu salamaya çalışıyorlar… Kafalarına vura vura bunu serviz başvurusuna yazdırın sakın ama sakın unutmayın…
2- Şikayetiniz görünen ve garanti kapsamında değişmesi gereken bir parça ise; servise verdikten sonra aracınızı bir daha görme şansınız olmadığı için mutlaka ve mutlaka bu parçaya ya bir işaret koyun ya da seri numarasını not edin… Önceden haber vermemek kaydıyla da böyle bir durumda eski parçanızı mutlaka talep edin, zira o sizin malınız..
Bunun sebebi benim 2 kere değişti denen arka fren diskim her seferinde eskisi takılıp benim adıma garanti kapsamında stoktan düşülen yeni fren disklerinin servis çalışanlarına çok yüklü ek gelir sağlaması…
Durum benimki gibi ileri bir safhaya gelirse ve Tüketici Hakem Heyetine intikal ederse bilesiniz ki atanacak bilirkişi aynı şahız olacak… ve bu şahıs, özellikle garanti süresinin sonuna yakınsanız, bunun aşılması ve siz haklarınızı kaybedesiniz diye elinden geleni yapacak… Ben bu vatandaş sayesinde az kalsın bu duruma düşüyordum ancak Tüketici Hakem Heyetin de şikayet kabul ve işlem de ki sekreter hanımın sayesinde son günde kurtardım. Zira bilirkişi Borusana son bri şans vermemizi, yapamazlarsa (ki bu hararet konusunda 7. servis girişi oluyordu) zaten “ayıplı” raporu vereceğini yalvarırcasına rica etti.. Sonra bir ara bu zat ile servis şefi olan vatandaşı kucak kucağa gördüm….
3- Yani 3. cü şkayetinizden sonra hiç vakit kaybetmeyin…
4- Maalesef bu ülkede ki hukuk sistemi hepinizce malüm bir durumda; Borusan a, “sen bu malı nasıl olur da Türkiye de kendi resmi para birimimle satmaz da yabancı birim ile satarsın” diyen bir makam yok…. Mahkemeler de bunu dikkate almıyorlar maalesef ve bu tüketici aleyhine büyük kayıp oluyor. Ben şahsen bu ticaret haysiyet ve şerefini üç kuruşa tercih eden firma ile bir daha muhatap olmamak adına, “ürün bedelinin iadesi” seçeneğini kullandım.. Oysa bu durumda TL üzeri kesilen fatura baz alınıyor ve kur farkından oldukca zarar görüyorsunuz.
Yani aslında “ürünün yenisi ve ayıpsız olanı ile “ değiştirilmesini talep etmek gerek.
Hiçbir mahkeme maalesef bu tür bir malı Türkiye ye sokmak için Sanayi bakanlığının koyduğu şartları yerine getirip getirmediğini sormuyor.. Servis ağı olmadan, yedek parça stoğu olmadan nasıl satarsın sen bu malı diyen yok…Ve bu yüzden de bu tür ne şeref ne haysiyet problemi olmayan hatta personelini bu konuda kanalize edip eğiten Borusan gibi firmalar bayram ediyor.
Sevgili arkadaşlar,
Daha anlatılacak çok şey var, ancak okuma sabrınızı kanırtmak istemiyorum ancak böyle bir durumda kalacak olduğunuzda ben ve avukatım her zaman yardıma hazır olacağız.. Ancak bu durumdan korunmanın en güzel yolu BMW ve diğer Borusan ürünlerinden uzak durmak…
Bir ürün sahibi olmadığım halde kullananlarında takdir edeceğini düşündüğüm, Honda gibi Suzuki gibi markalara yönelip en azından paranızla rezil olmamak yoluna gidebilirsiniz.
Önümüzdeki günlerde Borusan LT yi “SS” teslim alacak ve eminim ki tekrar makyajlayıp, temiz 2. el diye birilerine kaskallamaya çalışacak… Ola ki sizlerden veya çevrenizden bir LT almaya kalkan olursa karşınıza 12052058 Motor Numarası ve WB10549A85ZL69435 şeklinde bir şasi numarası olursa yapacağınız iş bu edepsizlerin suratına tükürmek olsun…
Ayrıca olay tamamen sonlandığında dava notları ve numaralarını da yayınlayacağım ki böyle bir durumda kıyas gösterilebilsin… Ve lütfen BMW almak isteyen çevrenize bu yazdıklarımı kafalarına vura vura okutun..sonradan size çok dua ederler..
Tipik bir konu başlığı.
Malesef sadece bahsi geçen firma değil daha bir çok sektörde bir çok firma bu tip işler yapabiliyor.
En güzeli gecikse de, eziyetli olsa da; hukuk mücadelemizde vazgeçmeyip, hakkımızı sonuna kadar savunmak.
Çok doğru yapmışsınız, yarın herhangi bir marka motor ya da aksesuarda yaşanacak benzer problemlerde ne yapacağımızı biliyoruz... _________________ http://www.batidispoliklinigi.com/
Kayıt: Jul 19, 2006 Mesajlar: 376 Nerden: İstanbul
Tarih: Sal Ağu 17, 2010 3:06 pm Mesaj konusu:
Daha önceki yazınızı da okumuştum, umarım minimum zararla atlatırsınız bu sıkıntılı durumu.
Önceki (BMW) motorumu BMW dışında bir marka ile değiştirmemin sebebi de Borusan'dır. Keşke bu kadar "havalı" de biraz samimi olabilseler. _________________ Ceyhun
Kawasaki Versys
İlk olarak şunu söylemeliyim ki takdire şayan bir mücadele örneği verdiniz ve bunu başkaları ile paylaşarak diğer insanların aynı duruma düşmelerine engel olmaya çalışıyorsunuz ancak bir nokta da uyarmak isterim ki devam yazınızda olayı anlatırken aralara serpiştirdiğiniz bazı kelimeler var ki, rahatlıkla hakaret olarak aleyhinizde kullanılabilir gibi geliyor bana. Bu durumda haklı olduğunuz davanızı olmasada yeni bir davayı aleyhinize çevirebilir.
Sakinliğinizi koruyup yazınızı tekrar editlemenizi tavsiye ederim. Zira forumlar sadece bu konuda size hakverenlere değil ufak bir hatanızı aleyhinize kullanmayı bekleyenlere de açık
Gene de, mücadeleniz hoşuma gitti. Tebrikler.
Emre'nin söylediği durum aslında daha da geniş. Şöyleki,
Otomotiv firmaları ürettikleri araçları km testine tabi tutuyorlar. Bunu yaparken, uzun mesafede oturan orta kademe yöneticileri seçip, aracı onlara tahsis ediyorlar. daha sonra örneğin 100.000km sonra aracı inceliyorlar. Peki bu araçlar daha sonra ne oluyor?
A firması bu aracı tekrar üretim bandına sokup, sağını solunu yeniledikten sonra 0 araç diye satarken B firması forklift ile araca yandan girerek hurdaya atıyor. Bu firmaların ikisi de Tr de üretim yapıyorlar üstelik ve pazar liderliğine oynuyorlar _________________ NC700X
Oooohhh suyundan da koy.
Sevgili Kdalak,
hayatta şerefsize "şerefsiz", hırsıza "hırsız", pisliğe "pislik" demekden çekinmedim.. Kullandığım kelimelerde yapılanların türkçe lügattaki gerçek karşılığı, başka ne diyebilirdim ki.. Ancak benim işim daha bitmedi onlarla; daha da snayi bakanlığına yapılacak şikayetler (olmayan servis ve yedek parça stok konusunda) açılacak tazminat davaları ve Almanya BMW ye almanyada açılacak davalar var... Bu tip ticaret haysiyeti edinmeyen şirketler bir şeyler öğrenene kadar benim de ömrüm yettiğince daha çok işim var bunlarla....
Kayıt: Jul 23, 2003 Mesajlar: 308 Nerden: istanbul moda
Tarih: Çrş Ağu 18, 2010 8:58 am Mesaj konusu:
Bu başınıza gelen zamanında Borusan servisinin revizyona gitmesine, bazı çalışanların işten çıkarılmasına neden olan olaya çok benzemekte. Gerçi o olayda borusanın değil, serviste çalışanların suçu bulunuyordu. ama borusanda yeterli denetimi kontrolu sağlamamk ile sorumluydu.
Orada da arkadaşımın kaza geçiren 1150 si (blok çatlatmış vs. ) bir güzel makyajlanıp süpper 2. el borusan garantili diye satılmış, motordaki anlamsız sorunlar sebebi ile bir kaç gez gelip gidip düzeltildi diyerek savuşturulmuş sonunda da başka bir usta tarafından gerçek anlaşılarak olay patlamış idi.. şimdi o usta bazıları tarafından bu forumlarda methedilen ve tavsiye edilen kişi oldu.. ilginç bir dünyadayız... _________________ TUNÇ BARUÖNÜ
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Ağu 18, 2010 9:14 am Mesaj konusu:
Kdalak'a katılıyorum , adamların ne mal olduklarını biliyoruz aslında. Ama siz bu kadar haklıyken, sizi uyduruk sebeplerle dava etmeleri için onlara bir fırsat yaratmamaya dikkat edin lütfen.
---
Tamericel demiş ki:
ancak insanlarımızın sizin başınıza gelen bu korkunç olaya aldırmayıp, bu firmanın sattığı markaları almaya devam edeceklerini düşünüyorum,
maalesef
Yeteri kadar bilinirse çok ciddi bir etki yaratacağını düşünüyorum. Konuşmaya kalkıtığımızda susturulmazsak. Bu güne dek bu oldu; konuşmaya , eleştirmeye kalktığımızda susturulduk, veya ille de fanatik bir taraf olmaya zorlandık. Bunu kim yaptı ? Biz birbirimize yaptık. Yeteri kadar ve fanatik bir taraf olmadan hakkaniyetle konuşabilirsek anlatırsak çok ciddi bir etki yaratır bence.
highwayguide demiş ki:
Sigorta şirketlerinde yaptığım araştırmada ise Borusan ın test araçlarını sigorta ettirirken şase ve motor numaralarının tamamını değil sadec ilk 5 hanesini bildirdiği ni öğrendim…
Bu suç değil mi ?
Yanılıyorsam düzeltin lütfen, eğer elinizde seri numaraları sırayla giden birkaç araç varsa bu şekilde her türlü sigorta dolandırıcılığı da , her türlü katakulli, üçkağıt, çenç vs. aklınıza ne geliyorsa kolaylıkla yapılabilir sanıyorum ??? İlk beş hane muhtemelen aynı partide gelen birsürü araçta aynıdır. Bu bilgiyi , yani böyle yapıldığını bunu yapan sigorta şirketi mi veriyor ? Bunun suç olması lazım değil mi ?
---
Kazalı test motorunu (veya kullanılmış bir motoru, tek bir test bile yapılmış olsa bir test motorunu..) sıfır diye satmak
Bu ayıplı ürüne değil , nitelikli suça girer yahu.
---
highwayguide demiş ki:
Ancak bu durumdan korunmanın en güzel yolu BMW ve diğer Borusan ürünlerinden uzak durmak…
İki üç yıl öncesine kadar insanlara bmw tavsiye eder biri idim. Özellikle de r serisini sıkı savunurdum. Şu cümleleri en az 15-20 kişiden karşılıklı sohbet muhabbet sırasında bizzat duymuşluğum vardır : "senin sayende bmw aldık" .."senin yüzünden bmw aldım, ebeminkini tersten gördüm" .. Senin yazını okumuştum , bmw almaya karar verdim.." ... vesaire vesaire.. Uzun zamandır ağzımı açmıyorum , kimseye de tavsiye felan etmiyorum. Almayın kardeşim ! Sıfır sorunlu canavar gibi Japon motorları varken .. Mümkün olduğunca uzak durun ! Hele Borusan'ın bahçesinden bile geçmeyin !
Türkiyede bu motorları (r serisi) en iyi bilen, en iyi tanıyan hobicilerden birtanesiyim. Daha doğrusu şöyle ifade edeyim : üçbeş kişiyiz , bu motorları bizlerden daha çok söküp takmış , arızasıyla derdiyle uğraşmış biri varsa o muhakkak ya bu motorların tamircisidir ya da servisi falandır, orada çalışan ustadır vs. Yani bu işi meslek olarak yapan biridir. Ben hobicilerden biri olarak , ve meslek olarak bu işle uğraşmayan, başka bir mesleği ve işi olan ama boş zamanlarımda servis bakım tamir hizmeti de veren, yani aslında mantıken "alın arkadaşlar, bmw canavar gibidir, süperdir harikadır" demesi gereken biri olarak derim ki , almayın canım kardeşim !
Çok kısa sebepler ..
1. Kullanıcı dostu değil. Bu konuda en kötüsü. Üretici firma müşteri menuniyetini değil , nasıl parça satıp yüksek kar sağlayacağının hesabını profesyonelce yapıyor ! Açıp kapadığım söküp taktığım her kısımda ve parçada bu mantıkla tasarlanmış onlarca tasarım detayı var. Mevzu çok uzun aslında ama işin özeti bence şu : adamların mühendisliği üç temel nokta üzerinden ilerliyor :
a-Teknoloji tasarım, sürüş güvenliği ve yenilikler ile bir fark yaratmak.
b-Bir marka imajı yaratmak.
c-Yaratılan teknik farkları ve imajı kullanıp , satın alma sonrası müşteriyi nasıl sağarız? ın mühendislik detaylarını tasarlamak , ilk maddedeki farkı kullanarak uzun vadede inak gibi sağma metodları geliştirmek.
Bu en önemli ve en kötü sebep ve her yeni modelde bir uç boyuta taşınıyor bu durum. İlk maddedeki teknolojik fark da , yani varlığını inkar etmediğimiz o fark da aslında o kadar büyük bir fark değil. Müşteri memnuniyeti sağlayan ve hurdaya çıkana kadar kolay kolay servise tamirciye, çekiciye muhtaç etmeyen başarılı, tutulan bir Japon motoru modeli kesinlikle tercih sebebi olabilir.
2. Türkiye'ye özel sebep olarak da Borusan ve piyasa tamircileri. Onun da özeti şu : bmw tercih edersen alternatifin olmaz. Ya Borusan'a gitmek zorundasın, ya da az sayıdaki ve birbirinin kopyası tamirciden birine. Bunlarda müşteri memnuniyetini buldum ben diyene de mümkünü yok inanmam, ya hiç işi bilmiyordur, bu konulara çok yabancıdır, basıp parayı sorgulamadan kabulleniyordur herşeyi veya diğer markaların sorunsuzluk oranlarından haberi yoktur.
3. İkinci elde feci şekilde değer kaybediyor. 45 liralık motor birkaç sene sonra 10 lira. 10 liraya alınır. Yani ancak bu durumda yukarıdaki sıkıntıları yaşamaya çekmeye değer (bence)
Yukarıdakilerin hiçbiri olmasa bile Borusan başlıbaşına , tekbaşına yeterli bir tercih etmeme sebebi aslında.
---
Kendi uğraşacak, teknik konulardan anlayan adama diyecek birşeyim yok. Bunlardan hiç anlamayan, sadece motosiklet kullanmak isteyen adam, görece çok çok çok sık sorun çıkartması, ve fiyat/performans oranı ile alakalı olarak , 2010 ların sorun yaşatmayan, kolay kolay yolda bırakmayan Japon markaları ve onlarca farklı modeli varken, Japon otomotiv endüstrisinde de hakim olan (Türkiyede müşteri memnuniyeti ve sağlanmıkta açık ara öndeler) o aynı müşteri memnuniyeti kavramı motosikletlerinde de varken.. Bence anlamayan kimse Bmw yi aklından dahi geçirmesin. Bir bmw gerekli bakımlar ve periyodik tamiratlar yapıldığında sonsuza kadar çalışır , sonsuza kadar sökülüp takılabilir , torunlara bırakılabilir ancak sıfırı bile bol bol sıkıntı yaşatabilir, uydur kaydır şeylere habire para harcatabilir. Teknolojinin bugün geldiği noktada çok fazla kusuru ve sorunu var. Sıfır motorlar içinde , daha ömrünün ilkbaharında olan makinalar içinde , yolda kalma ihtimali en yüksek olanı gibi görünüyor. Onca sorun çıkarttıktan sonra bin yıl yaşasa ne yazar ? Ömrüm belli , yapacağım kilometre belli. Toplamdaki, geneldeki sorunsuzluğa bakarım. Toplamda ne kadar üzüldüğüme, ne kadar harcadığıma, ne kadar sıkıntı çektiğime bakarım. Bmw , anlamayan bilmeyen adamı çok pis üzebilir, hele biraz da şansı yoksa anasından emdiği sütü adamın bunundan getirir.
Son bir not olarak , aslında bu konuyu yeni başlayan ve para sıkıntısı olmayan potansiyel müşterilere anlatabilmek, asıl onlara izah edebilmek lazım ama bu da çok kolay birşey değil. Yetkili servisi gidip görüp, oradaki olanakları ve firmanın "gücünü" gören sıfır km. motosiklet alıcıları burada konuştuklarımızı kolay kolay kavrayamıyorlar. Öyle biryerde böyle şeyler yaşama ihtimalleri olmadığını düşünüyorlar haklı olarak. Haklı olarak diyorum çünkü bir Mercedes alıp , atıyorum Birollar Oto'ya gidince ne yaşayacaklarsa burada da aynı şeyleri yaşayacaklarını sanıyorlar, veya 1980 model 124 kasa bir Mercedesi otuz sene tepe tepe kullandıkları gibi ve aynı sorunsuzlukla , aynı iç rahatlığıyla bmw motosikleti de otuz sene boyunca sorun çıkmadan kullanacaklarını öngörüyorlar. Bu bir yanılsama ! Aynı durum (bu derece olmasa bile) bu markanın otomobilleri için de geçerli. BU BİR TERCİH ! Üreticinin mühendislik tasarım ve piyasaya çıkmadan önce yaptığı kar hesaplarıyla ilgili, TAMAMEN BUNUNLA İLGİLİ bir TERCİH !
Müşteri bunu düşünemiyor, bilmiyor, görmüyor. İzah etmek de hiç kolay değil.
Son söz olarak ,
Çok çok parası olmayan , görece çok daha fazla harcama ile zırt pırt ortaya çıkan sorunların üstesinden para gücüyle gelemeyecekseniz ..
Veya kendiniz anlamıyorsanız ..
Uzak durun..
---
Highwayguide, mücadeleniz ve sabrınız karşısında sizi saygıyla selamlıyorum. İsminizi yazarsanız adınızla hitab etmek isterim. Devamındaki gelişmeleri de yazmaya devam edin lütfen. Hatta diğer belli başlı motosiklet forumlarına yazın başınızdan geçenleri. Okunsun, bilinsin, duyulsun.
Sevgiler, saygılar...CeM... _________________
En son ilyada tarafından Cum Eyl 17, 2010 11:39 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Highwayguide, mücadeleniz ve sabrınız karşısında sizi saygıyla selamlıyorum. İsminizi yazarsanız adınızla hitab etmek isterim. Devamındaki gelişmeleri de yazmaya devam edin lütfen. Hatta diğer belli başlı motosiklet forumlarına yazın başınızdan geçenleri. Okunsun, bilinsin, duyulsun.
Sevgiler, saygılar...CeM...
Aynen katılıyorum...
ve acaba Almanya BMW nin bu durumdanm haberi varmı? Almancası(ya da ingilizce de olur) iyi olan bir arkadaş burdaki Borusan'ın durumunu anlatsa ve BMW markasının nasıl yokedildiğini anlatsa bizde altına imza mahiyetinde mail adreslerimizi koysak ve yollasak nasıl olur...
Bence bu duruma BMW merkezi, mahkemelerden daha iyi bir ceza olabilir.
Gerçi yeni bir distribitör bulamayacağı için biraz da onlar borusana mahkum ama...
Burda bir arkadaşımın BMW almış bir kişiye söylediği " hayırlı olsun boru-sana girmiş" cümlesi aklıma geldi... _________________ http://lntoftheotherworld.blogspot.com/
borusan orkestra şu bu var ama hepsi hikaye herhalde. geçmişte benim de adana borusan ile ilgili bir mevzuum olmuştu. hakikaten sahtekarlık yapıyorlar. ve bunu aleni bir şekilde yapıyorlar. hele ki kullanıcı acemi ve iş bilmez ise hiç acımdan ustalıklarını sergiliyorlar.
yaşanan ve aktarılan örnek çok can alıcı ve ibretlik noktalarla dolu. umarım herkes çıkarımda bulunur.
BMW motosikletlet güzeldir. hem de çok güzeldir ama türkiye ayağı problemli ve bunu herkes biliyor. çete gibi ülkeye musallat olmuşlar ve malesef kimse onları sökemiyor, sökmek istemiyor.
borusan orkestra şu bu var ama hepsi hikaye herhalde. geçmişte benim de adana borusan ile ilgili bir mevzuum olmuştu. hakikaten sahtekarlık yapıyorlar. ve bunu aleni bir şekilde yapıyorlar. hele ki kullanıcı acemi ve iş bilmez ise hiç acımdan ustalıklarını sergiliyorlar.
yaşanan ve aktarılan örnek çok can alıcı ve ibretlik noktalarla dolu. umarım herkes çıkarımda bulunur.
BMW motosikletlet güzeldir. hem de çok güzeldir ama türkiye ayağı problemli ve bunu herkes biliyor. çete gibi ülkeye musallat olmuşlar ve malesef kimse onları sökemiyor, sökmek istemiyor.
Sevgili İlyada kardeşim, ben de seni bu çok doğru tesbit ve gözlemlerin için kutluyorum..keşke herkes bunları görebilse... göremeyenlere de bizler göstermek durumundayız; zira bu diz boyu şerefsizliklerle başka türlü mücadele şansımız yok.
Benim ismim Selim 45 yaşında, turizmciyim (rehber)...
Zaten Almanya BMW den sadece tek lacivert LT geldiğini öğrenmemin sebebi tamamen messleğimin şansı oldu zira 1,5 sene evvel bir Anadolu turunda paralel grupta BMW ihracat bölümünde görevli bir alman ile ahbap olmam sayesinde oldu.
Ben konuyu bütün forumlara yazdım... zaten Olaylar ilk başladığında da yazıyordum ve bu sayede "SuperEva" dan avukat bir ağabeyimizin sayesinde kılpayı zamanlama ile hukuki yola girdim. O da diğer taraftan turizm le uğraşıyor ve konuyu incelemek tavsiyelerini almak için oturduk... Ve onun BMW hikayesini dinlediğimde benim ne kadar "az dolandırılmış" olduğumu fark ettim..
Almanya ya yazma konusuna gelince, ben almanca rehberim zaten ve gerekli şekilde almanya ya 2 kere yazdım bir olayın ilk başlangıcında birde mahkeme bittiğinde ancak ikisine de bir reaksiyon gelmedi.. Ve bu yüzden de içimde şu an araştırmakta olduğum başka bir şüphe oluştu: Acaba bu araç Almaya dan bu şekilde mi gönderildi????.. Bu da akla gelen bir soru... Bu da olası bir durum zira bir ayağım Almanya da olmasından dolayı iyi biliyorum ki BMW binlerce sergi ve personel aracını düşük fiyatlarla satışa sunuyor... Avusturalya da kurduğum bir kontakt dan da bu tür şikayet ve şüphe aldım.. Acaba bu araçlar, doğru dürüst tüketici koruma kanunları olmayan ülkelere kaskallanıp -0- diye mi satılıyor diye..... Bilemiyorum bir yere varabilecekmiyim ama araştırıyorum..
Ancak her halukarda bu hikaye burada bitmiyor: sanırım fark etmişsinizdir hepiniz burada konu sadece benim dolandırılmam değil, zira ben konu için LT nin değerinden çok daha fazla bir bütçe ayırdım ve asıl heyecanlı olacak kısım bundan sonraki adımlar.. Tazminat davaları, Sanayi Bakanlığın nezdinde birilerine hesap sormak ( Kanunen şar koyulan servis ve yedek parça ağı olmadan bu tür bir ürünü Türkiye de satma iznini Borusana kim Verdi ? şeklinde) ve bizlere malın üreticisi olarak yeterli ve vakıf servis sorumluluğu olmasına rağmen bunun kııyısından bile geçmeyen BMW Almanya ya Almanya'da dava ....
Lütfen sizlerde mümkün olduğu kadar çok insanın bu konuyu okumalarını düşünmelerini sağlayın...
Pek yakında dava numaralarını da burada yazacağım iş tamamen bitip avukattan bana intikal edince ki gerektiğinde herkes kullanabilsin..
Kayıt: Aug 13, 2003 Mesajlar: 1833 Nerden: Nereye?
Tarih: Çrş Ağu 18, 2010 6:52 pm Mesaj konusu:
Yerli ve yabancı medya'da en çok reklamı pompalanan, tüm testlerden en çok puanı alan makineler Bavyera'dan çıkıyor (son örnek R1000rr'da olduğu gibi). Cadde piyasasında da malum markanın toplumsal imajı arttıkça artıyor. Marka sadakatine inanmam ama VFR ile 90.000km sonunda Japon'lara saygım sonsuz. Karar gecikse de sizin gibi hakkını söküp alan vatandaşlar sayesinde daha güvenli alışveriş yapabiliyoruz. Durmak yok, yola devam, her ne kadar bu topraklarda zaman yavaş aksa da...
İkiteker'in nimetleri.. Amman ve lütfen bu iletişim kopmasın ve daima yaşasın.. Sevgili Selim paylaşım için duble teşekkürler.. Ve devamın da ki yaşananları bekliyorum.. Sevgili Cem; klavyene, bilgilerine ve tecrübelerine saygılar sunarken sana da duble teşekkür ediyorum.. Birgün (ilk masül eşliğinde) buluşup paylaşmak dileği ile saygılarımla esenkalın... _________________
S.Hakan C.TUNA
A rh (+)
"NORMAL TRAKYALI"
İkiteker'in nimetleri.. Amman ve lütfen bu iletişim kopmasın ve daima yaşasın.. Sevgili Selim paylaşım için duble teşekkürler.. Ve devamın da ki yaşananları bekliyorum.. Sevgili Cem; klavyene, bilgilerine ve tecrübelerine saygılar sunarken sana da duble teşekkür ediyorum.. Birgün (ilk masül eşliğinde) buluşup paylaşmak dileği ile saygılarımla esenkalın...
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Yardım
Arama
Kullanıcı Grupları
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın
Giriş
ilginç bir dünyadayız...
