Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Tarih: Çrş Ksm 19, 2008 8:07 pm Mesaj konusu: DL650 ve 1200GS'den sonra CBF1000
Arkadaşlar CBF1000'i yeni aldığımda CBF Türkiye'de aşağıdaki yazıya başlamıştım. Motorla yaptığım yol 13.000 km civarına çıkınca herkesle paylaşayım dedim izlenimlerimi. Aşağıdaki kısım olduğu gibi CBF Türkiye'deki yazıdan alınmıştır.
Yazı ilkin Mayıs 2008'de kaleme alınmış, Kasım 2008'de de güncellenmiştir.
Ocak 2009 eklemesi: CBF1000, diğer çıplak motorlar ve genelde tüm motorların ortalama değerlerinin bir karşılaştırması BIKEZ sayfalarında bulunmakta...
Arkadaşlar selam, (kasım 2008 itibarı ile bazı kısımları güncelleme ihtiyacı hissettim - eklemeleri K08 olarak kodlayacağım)
...
Baktım motoru alalı bir ayı bulmuş, 3000km'den fazla da yol yapma imkanım oldu... Artık bir iki satır bir şey yazılabilir diye düşünerek aldım klavyeyi elime...
Yazıda 1200GS ile ilgili sorulara da cevap vermeye çalışmakla birlikte, bugüne kadar kullandığım motorlar hakkında kısa kısa tecrübelerimi aktarmaya çalışacağım.
Bu güne kadar ki motor tecrübem:
XL200 ile ~2500 km
DL650 ile ~8000 km
1200GS ile ~12000 km
CBF1000 ile ~13000 km (ve devam etmekte:) K08
Öncelikle 'en iyi motor kişinin ihtiyaçlarını en iyi karşılayan motordur' klişesi ile başlıyayım.
İlk motorum XL200'dü... çok sevdiğim motoru vaktinden biraz erken gaza gelip DL650 için takasa vermiştim. Bugünkü aklım olsa kesinlikle biraz geç cc büyütür, onu saklardım! Motor büyüteceklere duyrulur.
DL650 kullanırken çok memnun idim... 1200GS'e geçince DL hakkında yapılan birçok negatif yorumun çok da yersiz olmadığına ikna oldum. Özellikle DL'de frenler çok kötüydü. Alet kaçmaya iyi kaçıyor, durmaya gelince pek canı çekmiyormuş... K08 MCN'deki bir arkadaşın arka fren daha iyi yavaşlatıyor bu motoru yorumu ne kadar doğru bilmem ama abartılı da olsa bir gerçeği gösteriyor sanırım... 1200GS kullanmaya başlayınca bunu çok iyi anladım. DL'de üstesinden gelemediğim bir problem de türbülansdı. Bir kere Konya'dan dönerken camı tümden çıkarıp arkaya atmıştım Ama tokat yemekten kurtulamadım. Bundan kurtulmak için birçok modifikasyon var sitelerde anlatılan... Yani üstesinden gelinemez bir problem değil...
1.70 civarında boyu olan birisi için yüksek motor özellikle uzun yolda rahatlık sağlasa da, benim gibi şehir içinde en dandik trafiğe motorla gibip çıkıyorsanız, motor yükseldikçe keyif yerini uğraşa bırakıyor.
DL ve GS gibi turing-enduro kabul edilen motorların oturuş pozisyonu oldukça rahat, ve uzun yolda keyifli.
Öncelikle GS'si niye sattım sorusuna cevap vereyim:
1. Oldukça ayran gönüllüyüm
2. 4 silindir bir makina kullanmak istiyordum
3. BMW'nin bakım çekim fiyatlarını etraftan duyduğum arızalarla orantılayınca,
a) benim bütçeye kalın geldi,
b) dağın başında bozulabilir paranoyasını yenemedim
4. Ayağımın yere daha sağlam bastığı (yere yakın) bir motorda ne hissedeceğimi en az bir sezon binerek görmek istedim.
Ama dün olur devran döner, gene GS'e binebilirim (K08 Sanırım GS'e de bir daha binme arzum kalmadı... 7 aylık CBF tecrübem GS'i tamamen denklemin dışına itiyor sanki )... DL650'yi ise hiç düşünmem!
GS kullanımı DL'den çok daha rahat bir motor. 650'den 1200'e geçince bir alışma süreci yaşarmıyım endişem ilk bir iki dakika içinde tamamen gitmişti...
Bu genel girişten sonra, 1.70 civarında boyu olan, rüzgar gürülüsünden hoşlanmayan, uzun yol gitmeyi seven birinden gelen yorumlar olarak değerlendirilmesi gerekecek kategorik yorumlarım şöyle:
Türbülans: DL'de gelen orijinal cam yalan diyeceğim, ama yalandan da öte... sürekli türbülans, sürekli tokat yiyorsun... Camın ayarları, hem vakit alıcı, hem de benim için bir çözüm üretmedi! GS'de de benzeri bir problem var, ama GS'de cam DL'ye göre çoook daha kolay ayarlanabiliyor. Gene de hiç bir ayarda tam rahat edemedim, huzur bulamadım. 120km'den sonra keyfim kaçıyordu. CBF'de benzeri bir rahatsızlığı nerede ise hiç hissetmedim, ama CBF'de MRA touring cam olduğunu belirtmemede fayda var. Orijinal camı takıp deneyecek fırsatım henüz olmadı. (K08 En az 4-5.000 km orijinal camla yaptım, biraz daha fazla rüzgar yesem de, hala CBF hangi camla olursa olsun daha iyi bence)
Denge: DL kullandığım motorlar arasında devrilmeye en meyilli olanı. DL genelde devrildiğinde sinyalini kırar. Enduro sıfatını daha burada kaybetmeye başlıyor aslında DL ya neyse başka bir tartışma bu... CBF boyumunda etkisi ile sanırım en dengelisi bunların arasında...
Titreşim: Titreşim sonuçta kişisel ve sanırım fizyolojik farklılıklar hassasiyetinde kişiden kişiye değişmesini sağlıyor. DL'de motordan gelen bir titreşim nerede ise benim hiç dikkatimi çekmedi. GS'de de bir rahatsızlık duymamamla birlikte, bazı devirlerde motor kükrerken hatta sabit hızlarda bile ayna son derece bulanıklaşabiliyor. CBF'de ise koltuk alttan alttan hoş bir gıdıklama hissi veriyor Alıştım sayılır... (K08 benim kara kıza binip bu titremişimi fanteziye bağlayanlar da çıkmadı değil :green: )
Performans: CBF ve GS çok yakın ivme performansı verse de, CBF 200km üstünde hala gaz yiyor. DL daha da aşağılarda tükeniyor. Hoş, derdiniz sürat ise zaten DL ve GS aradığınız motor olmamalı... (K08 CBF iyi kaçıyor :)
Bakım çekim: GS 10.000'de bir bakıma giriyor. DL ve CBF ise 6.000'de. CBF bakım fiyatları hakkında bir fikriniz eminim vardır GS'in rutin 40.000 bakımına 710 YTL civarında para ödedim. 50.000 bakımı bu kadar tutmaz, 400-500 arası olur diyerek teselli vermişti servis
Sattığımda motor 50.000'e yaklaşmıştı. Biraz daha binsem debriyaj balatası isterse 1000€ + kdv ödeme fikri açıkcası çok sempatik gelmemişti.
K08, 12.000 ve 18.000 bakımlarını yaptırdım, toplam ödediğim para 340 YTL oldu. Canım japon cicim japon :supz:
Yakış: 3 motor da enjeksiyonlu, verimli motorlar... ne kadar basarsan o kadar yakıyor kullanıma göre ben 5-8 lt arası değerleri gördüm...
Aksesuar: BMW genel olarak daha zengin ve özellikli aksesuarlara sahip... Honda aksesuarları da BMW'den fiyatça aşağıda kalmıyor. İki parça plastik (elcik rüzgar koruma) 140 ytl. Bugün elcik ısıtmayı sordum, 330 ytl fiyat verdiler. Yani honda orijinal aksesuarları da BMW'yi aratmayacak gibi duruyor... Demek ki farklı markaları değerlendirmek gerekecek
Uzun yol: CBF ile geçtiğimiz iki haftasonu toplam 2000 km kadar yok yaptım. Oturuş biraz farklı olduğu için dizlerim alışmakta biraz zorluk çekti ilk hafta, ikinci hafta yol daha rahattı (K08 hala eğer 150 km üzeri molasız gidersem dizler mola istiyor, ama o da hakkı sanırım :rolleyes: ). Onun dışında performans olarak son derece keyif verici bir yolculuktu. Virajlarda GS'e göre daha fazla keyif aldım. Titreşim ve yol tutuşu olarak DL'de keyifli sürüş sağlasa da türbülans problemi ve frenleri yüzünden DL'den uzun yolda bu kadar keyif almamıştım. CBF'nin rüzgar koruması diğerlerinden daha az olmasına rağmen, rüzgarlı havalarda ve yüksek hızlarda (>140km) en rahat ettiğim motor CBF oldu. Buna rağmen, özellikle omuz ve ellerde koruma eksikliği yüzünden daha fazla rüzger hissettim... Gene de CBF uzun yol testi sonucunda rahat ve keyifli bir makina görüntüsü vererek içimdeki en büyük endişeyi giderdi. Köy yollarında da endişe ettiğim kadar kullanımda problem yaşamadım.
K08 Uzun yolda çok memnunum, kilometrelerce kıvrımlı yollar yaptım... asfalt sayılabilecek yollardı bunlar hep, ve hala Türkiye yollarını ancak enduro paklar fikrinin bir mith olduğunu düşünüyorum. Tabi GS'le gözüm kapalı gireceğim bazı yerlere biraz dikkatli giriyorum CBF ile
Şehir içi: Boyumuda göz önüne alıdğımda en çok CBF ile rahat etmeme rağmen, manevra kabiliyeti olarak en iyisi GS idi. 4 silidirin çok durdu kalkı olan sıcak günlerde canımı sıkma ihtimali olduğunu düşünüyorum (K08 nerede ise hiç sıkıntı yaşamadım). Gene de şu ana kadar Ankara'da en kalabalık caddelere girip çıktım, gerek şehir içi, gerekse şehirler arası CBF benim sınıfımdan geçti...
K08 Görüş: DL ve GS'de nerede ise hiç arkamda ne var diye merak etmemiştim. Ayna gidonda olmayınca görüş alanım biraz daraldı ve gidonu oynatım arkayı seyretme lüksünden mahrum kaldım :weird: Zaten millet boşuna aynayı dışa almıyor sanırım.
SONUÇ:
CBF1000: Çok hoşuma gitti. Alıp biraz binip deneyip satarım diyordum, korkarım tahminimden biraz daha uzun süreli bir ilişkimiz olabilir... evlenilebilecek bir motor...(K08 CBF'mi seviyorum, ama biraz daha tur özellikleri olsaydı hayatımın aşkı olabilirdi)
1200GS : Söylenecek çok bir şey yok aslında, harika bir makina, masrafı ve arıza frekansı japonlardan daha fazla olmakla birlikte, keyifli bir motor... Eski dost düşman olmaz dedirtiyor... Ama henüz özlemedim de (K08 Üzgünüm GS ama sana dönmeme sebep olacak birşey bulamadım... sanırım sen de başkasının yarisin )
DL650 : Keşke DL650 yerine XT660R alsaymışım çok dedim... Hala da diyorum... Buradan DL kötü motor yargısına da varılmasın... sadece kimyamız uyuşmadı... o başkasının yari... benim değil...
Kayıt: Jan 09, 2008 Mesajlar: 678 Nerden: Şanlıurfa
Tarih: Çrş Ksm 19, 2008 8:30 pm Mesaj konusu:
Başlık gerçekten beni çok şaşırttı. Çünkü önümde ki motor çizelgeme baktığımda ilk durak Dl650 ve ardından da 1200GS geliyor... Bir insan nasıl olur da bu ikisinden sonra CBF1000 kullanabilir diye sordum fakat. Sonuna kadar büyük bir zevkle okuduğum yazının sonunda ''way be neymiş şu cbf'' dedim. Ama sanırım yine de önümde ki duraklar değişmedi.
Bu arada xt660da kullandım fakat dl ile arasında seçim yapacakken oyum hep çekik gözlüden yana olacaktır...
Paylaşım için teşekkürler... _________________ BEN KİMİM? http://www.ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&p=191368#191368
Kayıt: Mar 20, 2007 Mesajlar: 957 Nerden: 34FB6606
Tarih: Prş Ksm 20, 2008 8:24 am Mesaj konusu:
matemmatik demiş ki:
... Başlık gerçekten beni çok şaşırttı. Çünkü önümde ki motor çizelgeme baktığımda ilk durak Dl650 ve ardından da 1200GS geliyor... Bir insan nasıl olur da bu ikisinden sonra CBF1000 kullanabilir diye sordum fakat. Sonuna kadar büyük bir zevkle okuduğum yazının sonunda ''way be neymiş şu cbf'' dedim. Ama sanırım yine de önümde ki duraklar değişmedi.
Bu arada xt660da kullandım fakat dl ile arasında seçim yapacakken oyum hep çekik gözlüden yana olacaktır...
Paylaşım için teşekkürler...
Bu ülkede insanlar yıllarca kartal,şahin ve doğan'a vaybe süper diye bindiler.Lakin insanlar opel ,honda,ford vs gibi markaları tercih etmeye başlayınca daha evvel arabaya binmediklerini farkettiler.
Birde burda tercih meselesi sorunu var.
Yalnız dl 650 'yi cbf 1000'le kıyaslamak çok doğru değil.Bu kıyası yapabilmek için öncelikle iki motoruda kullanmak lazım.Birde 1200 gs oda farklı bir zevk durumu.
Bu savunma cbf 1000 'e bindiğim için değil, 6 ay önce binmiyordum zaten,belkide o zaman sizin gibi düşünüyordum ama bindikten sonra iki motorlada kıyaslamam.Saat gibi çalışan bir dört silindir.Güçlü bir tork,gerektiğinde rahatlıkla çıkılabilen yüksek hız,harika bir yol tutuş.
ha.eksiği yokmu var.Çok kötü bir görüntü.Gs'e göre biraz daha zaıy frenler,Çantalı sürüşte 200 km üstü kafa sallama gibi.
Sözün kısası renkler ve zevkler tartışılmaz.
Ama yinede eleştirileri ciddi deney ve gözlemlere dayanarak yapmak lazım diye düşünüyorum. _________________ Şeytana uymak istemiyorum ama,İbnenin fikirleri hoşuma gidiyor.
En son kanarya tarafından Prş Ksm 20, 2008 9:07 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kayıt: Aug 13, 2003 Mesajlar: 1833 Nerden: Nereye?
Tarih: Prş Ksm 20, 2008 9:07 am Mesaj konusu:
Bence CBF 1000 çok zevkli, sürücü dostu ve güvenli. Hepsini az çok kullanmiş biri olarak makineler kafenin önünde yan yana parkta duruyorsa GS'i ama motorlar çalıştığı andan itibaren CBF'i tercih ederim. DL'de şık motor ama kategori dışı.
Artçı varken 200 üstü süratlerde kuyruk türbülansa fazla girmiyor ama artçı yokken Kanarya'nın dediği gibi topcase'i çıkarmak faydalı olabilir. Frenajı 1200GS kadar güven veriyor. Akselerasyonu kesinlikle GS'den daha iyi. En önemlisi uzun metrajlı seyahatlerde Akuna veya Kanarya ile motorları değişince artçımın yüzündeki gülümseme:D İkisi de VFR'den sonra artçı için cennet. (VFR kategori dışı tabi) _________________ Nomad
En son goran tarafından Prş Ksm 20, 2008 9:18 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kayıt: Mar 20, 2007 Mesajlar: 957 Nerden: 34FB6606
Tarih: Prş Ksm 20, 2008 9:17 am Mesaj konusu:
sağol metehan o günkü görüntüde ben enjeksiyonlardan şüphelenmiştim.Şükür ucuz atlattık.
Dr sana katılıyorum.Cbf 1000 kullanan biri olarak daha objektif yorum yaptığını sanıyorum. _________________ Şeytana uymak istemiyorum ama,İbnenin fikirleri hoşuma gidiyor.
Kayıt: Oct 22, 2003 Mesajlar: 1039 Nerden: göztepe
Tarih: Prş Ksm 20, 2008 11:06 am Mesaj konusu: Re: DL650 ve 1200GS'den sonra CBF1000
zumburuk demiş ki:
CBF'mi seviyorum, ama biraz daha tur özellikleri olsaydı hayatımın aşkı olabilirdi
kesinlikle... ama o zaman da hadi bakalim ''Pan'' alin diyor honda..
su ana kadar en memnun kaldigim motorum cbf lakin son domanic geziden sonra ciddi ciddi degistirme dusuncesine girmis durumdayim. sebep: Bozuk asfalt kosullari ki bu motorla cok rahat tas toprak yola giriyorum.(artci dahil)
ancak bozuk asfaltlar hele artci icin tam bir kabus. insanin ic organlari dokuluyor.yavas da gidemeyince alttan gelen darbeler cok stresli ve bezdirici oluyor.
Tarih: Prş Ksm 20, 2008 11:43 am Mesaj konusu: Re: DL650 ve 1200GS'den sonra CBF1000
serif demiş ki:
zumburuk demiş ki:
CBF'mi seviyorum, ama biraz daha tur özellikleri olsaydı hayatımın aşkı olabilirdi
kesinlikle... ama o zaman da hadi bakalim ''Pan'' alin diyor honda..
su ana kadar en memnun kaldigim motorum cbf lakin son domanic geziden sonra ciddi ciddi degistirme dusuncesine girmis durumdayim. sebep: Bozuk asfalt kosullari ki bu motorla cok rahat tas toprak yola giriyorum.(artci dahil)
ancak bozuk asfaltlar hele artci icin tam bir kabus. insanin ic organlari dokuluyor.yavas da gidemeyince alttan gelen darbeler cok stresli ve bezdirici oluyor.
sanirim cbf le bi avrupa gezisinden sonra (kaymak asfalt zevki icin) yollarimizi ayiririz..
Hele endurodan sonra hiç çekilmiyor, ancak o motordan zevk almak için Antalya - Fethiye arasındaki sahil yolu bile yeterli olabiliyor... _________________ Harun Yalçındağ
1-1-1-4-1-?
Yamaha XT660R (Satıldı)
Kayıt: Oct 23, 2004 Mesajlar: 1547 Nerden: istanbul
Tarih: Prş Ksm 20, 2008 11:53 am Mesaj konusu: Re: DL650 ve 1200GS'den sonra CBF1000
zumburuk demiş ki:
CBF'de ise koltuk alttan alttan hoş bir gıdıklama hissi veriyor Alıştım sayılır... (K08 benim kara kıza binip bu titremişimi fanteziye bağlayanlar da çıkmadı değil :green: )
vay sapiklar
zumburuk demiş ki:
SONUÇ:
CBF'mi seviyorum, ama biraz daha tur özellikleri olsaydı hayatımın aşkı olabilirdi[/b])
fjr fjr
zumburuk demiş ki:
Keşke DL650 yerine XT660R alsaymışım çok dedim... Hala da diyorum...
gs ide xt yide cok sevdim, xt yi satmasaydim mi diyorum ara sira
Kayıt: Oct 14, 2004 Mesajlar: 2253 Nerden: TEKİRDAĞ
Tarih: Prş Ksm 20, 2008 12:11 pm Mesaj konusu: Re: DL650 ve 1200GS'den sonra CBF1000
Oguzhan demiş ki:
, xt yi satmasaydim mi diyorum ara sira
Valla sattığın iyi oldu be Oğuzhan Aga. Sayende sebeplendik. İşin titreşimden gelen fantazi kısmına hiç girmeyeyim, site de adım başka bir şeye çıkmasın ,ama çok iyi geliyor
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Yardım
Arama
Kullanıcı Grupları
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın
Giriş
Ama tokat yemekten kurtulamadım. Bundan kurtulmak için birçok modifikasyon var sitelerde anlatılan... Yani üstesinden gelinemez bir problem değil...
Alıştım sayılır... (
HAYAT INSANIN BAYA VAKTINI ALIYOR
İşin titreşimden gelen fantazi kısmına hiç girmeyeyim, site de adım başka bir şeye çıkmasın ,ama çok iyi geliyor 
