Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Tarih: Cum Arl 30, 2005 2:44 pm Mesaj konusu: 2006 ve "Bir Motorcu Düşüncesi"
Bir motorcu, halktan kopuk tatlı su aydınlarından, barların nemli ve loş aydınlıklarında ortama yeni düşmüş kızlara hayata dair engin bilgilerini aktaran entellektüellerden çok farklıdır.O, kim olursa olsun sanayiinin daracık ve çamurlu sokaklarındaki bir dükkanda, saçları kararmış bir mazot sobasının başında kalfalarla, çıraklarla birlikte ellerini ısıtıp sonsuz bir muhabbete dalmışken, kendini mutlu hisseder, bir aydının o hep içinde duyduğu, yalnızlık ve halkına uzaklık duygusunu yaşamaz bile...Kentin varoşlarında neredeyse bir dergaha dönüşmüş küçük bir dükkanda, artık bir bilge mertebesine erişmiş yaşlı bir ustayı, saygıyla dinlerken çoğu kez sözcüklerin , motoru değil de motorcu bakış açısıyla bir dünyayı, bir toplumu anlattığını bilir.
Bir motorcunun sözlüğünde yoga, terapi, meditasyon, sosyal fobi, panik atak, yalnızlık, can sıkıntısı, aşk acısı ve bunun benzeri kavramlar bulunmaz. Motoru onu bütün bu dünya hallerinden sihirli bir kalkanmışçasına uzak tutmaktadır. Motorunun üzerine çıktığında dünyaya dair ne varsa geride bırakır ve başka bir aleme geçer ....Motorsuz olduğu günler, yani bir motora sahip olamadığı zamanlarda bile aklı hep bir motora ulaşmakta olduğu için bu onu can sıkıntısından korur, kafasında hep motor markalarının karşılaştırmaları, ikinci el mi yoksa birinci el mi karmaşası, paranın nereden ve nasıl bulunacağı, alınacak aksesuarların niteliği, motorun sokakta nereye konulacağı, sonu gelmeyen ilanlar, bazen uzak bir kente bir masal motosikleti için yolculuk, motorcunun iç sıkıntıyla tanışmasına zaman tanımaz. Aslında bütün bu süreç motor virüsünün kana girmesiyle birlikte başlar ki, hasta daha ilk günden ehliyet, kullanmayı öğrenmek, motorları tanımak, dükkanları dolaşmak derken bakar ki ruhunu kemiren diğer psikolojik rahatsızlıklardan sıyrılmış, bu arada terapiye ödediği milyon lira seans ücreti cebine kalmıştır.
Sıradan insanlar düşünürler ki adamın biri altına son model, güçlü, süratli bir motor çekip kadınların hayranlığını ve ilgisini cezbetmiş... Bu yüzden “ ah ağbi şöyle bir baba motorum olsaydı şimdi ne kadınlar peşimde olurdu “ diye akıllarından geçirirler. Ama kadınları gerçek anlamda aşık etmenin aslında motorla bir ilgisi yoktur.motor yalnızca bir araçtır.Motor kendisini kullanan bilinçli, aklı selim bir insana çok değerli bir yaşam tarzı armağan eder, bilgelik verir, öğrenmenin sonsuzluğunun bilincindedir,en önemlisi motor özgürlüğün ve yalnızlığın adıdır , sonra çok iyi bilir ki ölüm her an yanıbaşındadır, bu motor kullanana apayrı bir derinlik, yaşama daha sıkı sıkıya yapışma gücü verir, sıcak masa başında, tv karşısında oturmak yerine iki tekerin üstüne tırmanıp bir bilinmeyene kucak açan motorcu, cesaretli ve korkusuzdur, o modern zamanların bir şövalyesidir, hangi kadın bir şövalyeye aşık olmaz ki...
Tüm İKİTEKER'e mutlu seneler
En son Superman tarafından Cum Arl 30, 2005 3:00 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kayıt: Jun 09, 2005 Mesajlar: 680 Nerden: İstanbul-Çanakkale
Tarih: Cum Arl 30, 2005 2:55 pm Mesaj konusu:
İki Tekere hoş geldin çocukluk kahramanım..
Güzel bir deneme. Devamını bekliyorum.. Ama bir kendinizi tanıtın, Klark Kent kimliğini "Gökhan Dokuyucu" aslını bi tanıyalım.. _________________ Vural Çelikoğlu
-. MOTOZAR .-
"hoc volo, sic iubeo, sit pro ratione voluntas"
Kayıt: Jun 09, 2005 Mesajlar: 680 Nerden: İstanbul-Çanakkale
Tarih: Cum Arl 30, 2005 3:02 pm Mesaj konusu:
evrimduyar demiş ki:
Nejat GÜÇ'ün kalemine, fikrine sağlık diyeyim
HImmmm...
Mesajı aldık Evrim. Superman yalan oldu ha... _________________ Vural Çelikoğlu
-. MOTOZAR .-
"hoc volo, sic iubeo, sit pro ratione voluntas"
HImmmm...
Mesajı aldık Evrim. Superman yalan oldu ha...
yok öyle yalan falan demeyelim (şaka olsa da superman arkadaş ciddiye alıp alınmasın)
sadece ufak bir düzeltme, minik bir hatırlatma, ucundan da emeğe saygı
Kayıt: Dec 14, 2003 Mesajlar: 1313 Nerden: Philadelphia
Tarih: Cmt Arl 31, 2005 4:05 am Mesaj konusu:
Yok, Superman iyi yapmamissin. Yaziyi alirken kaynak gostermemissin. Ayrica yazinin tamamini almamissin, baslik koymamissin.
Yine de hos geldin. _________________ Akif Ersahin
BMW R1200RT
IBA #25322
DrDakar.com www.gamsizseyyah.com
Dikkat: Okumuş olduğunuz “motosiklet üzerine aforizmalar” adlı eserin yayın hakları eser sahibi Najat Güç e aittir.
Lütfen alıntı yapıp herhangi bir yerde kendi izni olmaksızın kullanmayınız.
yazar. Yani alinti yaparken kaynak gostermen bile yetmiyor, Nejat tan izin de alman lazimdi.
ve hakikaten imzandaki SMan resmi pek minik olmus, dogru durust anlasilmiyor ne oldugu... biraz daha buyuk bir resim secersen memnun oluruz
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 2535 Nerden: İstanbul
Tarih: Cmt Arl 31, 2005 12:10 pm Mesaj konusu:
Supermam kardesim bu sitede affetmezler !! İlk dersini ve hosgeldinini aldın sanıyorum.
Diger yandan bahsi geçen alıntıda sağlam dayanaklı sosyolojik tespitlerden öte duygusallıgın ön planda oldugu kanısındayım.
Bu bir alışkanlık aslında yerli yapım televizyon dizilerinde ve Leman -Lemanyak ekolü edebiyatta "bilgelik" çok işlenir. Bilge kişi hüzünlü efkarlı bir yerlere bakar bir takım ulvi mesajlar verir vs ;mesajların çoğu gayet bayat, gayet iç kıyıcı ve mantık dışıdır çoğu zaman.
Toplumumuzun geneli felsefe, sosyoloji, mantık ve tarih gibi disiplinlerden o kadar bihaber ki, iki tek atmış efkarlı bakışlı her adam (veya motorcu ) bilge sıfatını kolaylıkla kazanabilir.
Bol kafiyeli acılı şiirlerden hiç bahsetmiyorum. Aramızdaki bilgeleri tenzih ediyorum _________________ Ümit Yayla
İstanbul
Kayıt: Feb 19, 2004 Mesajlar: 313 Nerden: Köyceğiz/Muğla - Çanakkale
Tarih: Pzr Oca 01, 2006 8:07 pm Mesaj konusu:
Hoşgeldin arkadaşım,ancak;
Olmamış, çalışmamışsın...
Biraz daha çalış, sonra yine gel... Görüşmek üzere... _________________ Tiger 250 (Mt-07)
--67-70--
DL 650 L4
--------------------
Murphy says:
Anything that can go wrong will go wrong...
Şüphesiz bir konuda haklısınız, "ACEMİLİK'i" fazlasıyla yaşadım. Dikkat çekmek için yazılan bir yazı (copy-paste) değildi. Sadece bir alıntıyı toparlayarak eklemekti. Ama bunun için "belirteç" kullanmadığım yanlış anlaşılmaya maruz kaldım. Bunun adı da tabi ki "Çaylaklık"... (Ama ustaların büyük sözleri her yerde anılır) Bunun için öncelik Nejat Güç'ten birinci dereceden özürlerimi sunarım. Ve diğer Motosiklet felsefesine değerlerini veren arkadaşlardan da güzel uyarıları için teşekkür ederim.
Evet bir daha ki sefere daha iyi olacak...
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız