[b]Ciddi bir kaza yaptim ve hala kafamda yasiyorum ! Yardim

[degra]

Degerli İkiteker üyeleri, sevgili dostlar....

10 Nisan pazar akşamı 20:15 civarlarında Erdek Bandırma arasında BMW F650 motorum ile seyir esnasında bir yayaya çarparak kaza yaptım. Kaza öncesi, sırası ve sonrasında yaptıklarımı sizlerle paylaşmak ve gerçekten yaptıklarımın (kimisi içgüdüsel, kimisi de ikiteker'in katkıları ile ki özellikle Donald Duck verdiği bilgiler ile hayatımı kurtardı bence ) ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğunu bulabilmek. Çünkü hep okuduğum ve söylenenler üzere biliyorum ki düşmeyen ya da kaza yapmayan motorsikletiçi yoktur. Ama önemli olan bunlardan iyi bir ders çıkartabilmek.

Saat 20:15, hava karanlık Erdek'te Bandırma yönüne giderken bulunan Düzler mevkiine yaklaşmaktaydım. 2 şerit gidiş, 2 şerit geliş olan ortasında refüj bulunan asfalt kalitesi klasik Anadolu yollarından aşina olduğumuz mıcır zift karışımlı bir yol. Lastiklerim, frenlerim, zincirim yeni ve tüm ayarlarım yeni bakımdan çıktığım için tamam. Ve bende yolun tam ortasında seyir ediyordum. Zira genelde bu tür durumlarda etraftan gelebilecek herhangi bir tehlike ihtimaline karşı birer şeridi solumda ve sağımda güvenlik boğluğu olarak bırakıyorum ( tabii ki yol boş olduğunda ) Yolda şerit çizgileride silindiğinden lastiğim direk asfaltla temasta. Top case'im normal ağırlık limitlerinde dolu ve birde sırt çantam vardı arkaya örümcek ile bağladığım.

Düzler mevkiine girişte yol hafif bir açı ile sağa doğru viraj yapıyor doğal olarak farım bu açıyla karşı tarafı aydınlatmakta idi. Ancak Düzler mevkiinde tek tük evler bulunduğu için onlardan gelen az ışığında yardımıyla yolun sol ve sağını devamlı kontrol ediyordum herhangi bir gelen geçen olup olmadığını görmek için.

Bu noktada en büyük "bildiğim" hatamı zaten kendi kendime kabul ediyorum. Seyir süratim yol boş olduğu için 110 Km idi. Hangi akılla azda olsa bir yerleşim birimi içinden şehirlerarası yol dahi olsa bu süratle geçtim bilmiyorum. Muhtemelen seyir için herşeyin ideal durumda olması ve benim bundan çok keyif almamdı. Bir nevi Ikarus etkisi belkide...

Yolun sağa dönüşünü tamamlayıp devamında ki düzlüğün başına geldiğimde bir anda yolun ortasında ve benim tekerlek izimin yakalış 10 cm. kadar solunda bir yaya farkettim. Simsiyah giyinmiş ve son anda gördiğim için kendimi alacakaranlık kuşağında hissettiren bir korkuya düştüm önce. Ancak yayayı gördüğüm an aramızda sadece 2-3 metre mesafe vardı. Herhangi bir manevra yapma şansı için oldukça geçti benim için. Bende motorumu pedler üzerinden güç alarak sağa doğru bir anlık süre içerisinde çektim ( tekerlek izim aynı olmasına karşın motorun üst kısmını sağa doğru çektim )

Bu sayede sol gidonum ucundaki denge ağırlığı ile sol aynam yaya çarptı. Çekmemiş olsaydım belkide daha da fazla bölge çarpacaktı ve bunu düşünmek bile istemiyorum.

Sol gidon ucu ve aynadan darbe alan motorumda önce ön tarafın kontrolünü kaybettim. Gidon inanılmaz bir şekilde sağa sola oynamaya başladı. Bu sırada gazı kestim ve hafifçe ağırlımı gidonun üzerine verip durdurmaya çalıştım. Zira sanki gidon saplamaları ve ön amortisörler kauçuktan yapılmışçasına benim yaptığım hareketleri tersini yapıyorlardı. Ağırlımı gidon üzerine vererek buradaki salınımı durdurmaya çalışırken arka tarafında hareket etmeye başladığını farkettim. Bu aşamada aklımdan fren yapmak geçti. Ancak motorumda ABS bulunmadığı için ve o anda hangi tekerleğin yola ne kadar basınç yaptığını ve ne kadar düz bir çizgide olduğum konusunda endişelerim bulunduğundan fren yapmaktan vazgeçtim. Zira zaten doğru fren basıncını uygulayabilecek stabil bir seyir halinde değildim. O an aklıma üstad Donald Duck'ın temel sürüş yazıları sırasında anlattığı arka tekerleğin kitlendiğinde ve yanınıza geldiğinde panikle fren bırakıldığında motorun fırtlatma yapabileceği aklıma geldi ve fren operasyonundan tamamen vazgeçtim.

Ancak ben motoru stabil hale getirmeye çalışırken bu sefer yol sola doğru kıvrılamaya başlamıştı ve sağ tarafta ki kaldırım yaklaşık 30-40 cm yüksekliğindeydi ve kaldırıma doğru yol iyice mıcırlanıyordu. Kaldırıma çarpıp fırlama riskim bulunduğu için ki bu sırada süratim 80-90 arasında bulunduğu için en temiz operasyonun motoru yatırmak olduğuna karar verdim. Zaten bu sırada motor artık altımda sekiz çiziyordu. Sağ tarafıma doğru hafifçe eğildim ellerim gidonda ve ayaklarım pedlerde olarak ve motorumun arka tarafını hem ellerimi hemde ayaklarımı kullanarak yanıma getirmeye çalıştım ve bunu başardığımı farkedince motorla beraber sağ tarafıma doğru yattım.

Motordan ayrılırken önce sağ bacağımı ve sağ dirseğimi yere koyarak motorla temasımı kestim. Ve motorda tam anlamıyla sağ tarafı üstüne koruma demiri ve gidon üzerine yattı. Bir an motorla yanyana kaymaya başladık. Daha sonra ben diğer dirseğimide yere dayayıp kaba etim üzerinde kaymaya başlayınca yavaşlamaya başladım. Motorum önce sol refüje sonrada sağ refüje döne döne vurarak durdu. Bende 5-6 metre arkasında dirseklerim üzerinde ve kafam yukarıda tüm olayları net bir şekilde izler pozisyonda durdum. Önce hızlı bir şekilde kendimi kontrol ettim ve hemen akabinde geriye doğru koşmaya başlayarak çarptığım yayayı bulmaya gittim. Kendisi yolun kenarında yatıyordu ve etrafta ki köylüler tarafından sarılmıştı.

Çarptığım kişinin çok şükür ki herhangi açık bir yarası ve kanaması yoktu. Hemen ambülans çağrıldı ve hastaneye sevk edildi. Bende trafik polisi ve jandarma sorgularından sonra hastaneye sevk edildim. Kendimde sadece sol bileğimde ani darbeden oluşan küçük bir ödem dışında hiçbir şey yoktu. Zira full koruma olmamın gerçek faydalarını bir kez daha hissetmiş ve yaşamış oldum. Çarptığım kişide ise sadece yüzeysel iç kanama olması ve herhangi bir kırık çıkık olmaması gerçekten çok sevindiriciydi. Kendisi 4 gün sonra taburcu oldu ve herhangi bir problemi kalmadı.

Motorumun kaskosu 1 hafta önce bitmişti ve yeni bir sigorta şirketi ile 11 nisan pazartesi motorumun kaskosunu yapmak üzere sözleşmiştim. Ancak motor tamamen hurdaya döndü ve hemen hemen pert olacak düzeye geldi.

Sevgili İkiteker dostları tekrar belirtmek gerekirse küçükde olsa şehirlerarası bir yolda yerleşim bölgesinden 110 Km. ile geçmemin herhangi bir mantığı ve açıklanabilir bir sebebi olmadığı gibi bunun benim en büyük hatam olduğunu da biliyorum. Ancak anlattıklarım ışığında hala muhakemesini yaptığım bu kazada yaptıklarımın ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğu konusunda bu kadar uzun bir yazıyı okumaya katlanarak ban fikirlerinizi iletebilirseniz beni gerçekten çok sevindirmiş olacaksınız.

Şu an bir motorum yok ve olması için elimden geleni yapıyorum, zira bu kazanın maddi hasarı benim için büyük oldu. Ancak gerçekten şükrettiğim nokta maddi kayıbım ne olursa olsun öncelikle çarptığım yayaya ve daha sonra da kendime bir şey olmaması da benim en büyük kazancım.

Saygılarımla

M. Gökhan Demir
_________________
M. Gökhan Demir
R1200 GS

[coskuno]

[degra]

Evet haklisiniz aslinda. Zira bu tanimlamayi yazarken o ani hatirlayarak yazdim. Ve net olarak herseyi acikca ifade etmek istedim. Yolun sadece bos olmasi yada motorun tüm ayar ve bakimlarinin ideal olmasi o ortami mukemmel bir hale getirmiyor...

Tesekkur ederim
_________________
M. Gökhan Demir
R1200 GS

[frogy_dreams]

Selamlar,
Bahsettiğin yerde ( düzler mevkii) ben kendimi çok zorlayarak yavaş gidiyorum, dediğin gibi yerleşim yeri olmasına rağmen yol çift şerit ve günün her saati çok az yaya oluyor.... kendimi yavaş gitmem için zorlamamın 2 sebebi var ... 1 sebep orada bazen radar oluyor... 2. ve en büyük sebebse orada yaralamalı yada ölümlü kazaların çok olması, 2 sene önce banvit'te çalışan biri yaşlı bir amcaya çarpmıştı ve olay ölümle sonuçlanmıştı...

Orada yaşayan insanlar çok vasıtayı sadece yaz aylarında görüyorlar, dolayısı ile karşıdan karşıya geçerken çok dikkatli değiller....Kötü bir olay geçirmişsin, çok geçmiş olsun... Fakat olabilecek en iyi şey olmuş... sen sağsın, çarptığın kişi sağ... olsun mala gelsin...
Saygılarımla

[VAP53]

Sevgili Gokhan cok buyuk gecmisler olsun. Ben de seneler sonra arabayla da olsa; 70 km suratle 3,5 takla atip, araci perte cikaracak bir kaza yasadim.
Zaman sabah safak aydinlanmadan once oldugundan ortalik karanlikti. Her ne kadar geceleri yol yapmayi sevmiyorsam da tongaya dusmustum. Bunlari detayli yazmaktaki sebebim; bu suratte de olsa, 4 teker de olsa aracinizin dengesi bozuldu mu yapacak pek birsey olmadigini anlatmak icindi.

Karanlikta arac kullanmak, ve hele ki yerlesim merkezlerinde hiz yapmak bence buradaki en buyuk yanlis ki zaten teshisi kendin koymussun bence.

Tekrar cok buyuk gecmisler olsun.
_________________
Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli

Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).

[cocacoIa]

Büyük geçmiş olsun...Kazayı maddi hasarın haricinde çok ucuz atlatmışsınız...

Yazınızda yayayı farkettiğiniz anda ağırlığınızı peglere vererek bir anlık motoru sağa aldığınızı bu sırada yayaya aynanızın çarptığını belirtmişsiniz...peglere ağırlık vererek bu tarz ani bir manevra yapmanız mümkün değildi zaten...motorunuz zaten sizin bu hareketinizle yön değiştirmedi sadece size öyle geldi...onun yerine yayayı görür görmez gidonu sağa ve sola ittirerek ani bir kıvırmaca hareketi yapabilirdiniz...olay anında heyecan ve panikle bunu düşünememiş olabilirsiniz...ama bence motosiklete binmeye devam edecekseniz boş bir alanda kıvırmaca tekniğini çalışmanızı tavsiye ederim...kazadan çıkarılacak derslere eklemek istedim...

[Ilker]

[Aptilimis]

Büyük geçmiş olsun, anlattığın koşullarda gerçekleşen bir kaza için ucuz atlatmışsın gibi geldi bana.

Hızlıydın, karanlıktı vsvs onları sorgulamıyorum da acaba bu şartlarda daha iyi ne yapılabilirdi
_________________
Mustafa Ateşel
ARH(-)

Skipper 150
ZX12R

[Donald_Duck]

degra, buyuk gecmis olsun...

Cok guzel bir yazisma olmus ve gercekten harkes icin faydali olabilecek sonuclara varilmis. Senin basina gelen bir musibet pek cok forum okuru icin bir kacbin nasihata donusmus oldu.

Kendin hatalarini tesbit etmissin, pek ekleyecegim bir sey yok, arkadaslar da dogru gorusler vermis. Ben mecbur kalmadikca motosikletle gece yolculugu -hele sehirlerarasi yollarda- tavsiye etmiyorum hic kimseye.
Senin orneginde onune yaya cikmis, ya mesela otomobilden dusmus bir stepne, yada insaat kamyonundan dusmus bir 10x10 olsaydi...? Hicbirsey gormeyecektin. Bu satirlari yazacak sansin olmazdi o zaman. Allah korumus...

Yani kisaca-bence gece motor kullanmayin. Ozellikle yagista, bilmediginiz yollarda, aydinlatilmamis yollarda ve bunlarin kombinasyonunda aklinizdan bile gecirmeyin.

Kivirmaca teknigi icin HIZ NE OLURSA OLSUN 2sn takip mesafesi kurali soz konusudur. 110km/h hizda 2 sn 62m yol demektir ve bu mesafede onunuze cikan seyden sizi bu teknik kurtarir.

Soyle de denilebilir... 62m ileriyi acik secik gormuyorsaniz 110km/h hiz yapacak luksunuz yoktur.

110km/h de birak 2-3myi 15-20 m ilerdeki bir seyden bile kurtarmasi cok zordur. Senin orada yapmis oldugun sey muhtemelen yine kivirmaca manevrasidir. Baska turlu motoru o kadar surede yatirmis olamazsin. (bu bir yanilgi degil ise)

Altin mi desem platinmi desem kural "GORDUGUN KADAR GIT" biliyorsunuz. O 2sn lik mesafeyi gormuyorsan gitmeyeceksin demekki, ne kadar mesafe goruyorsan o kadar mesafeyi gitmen lazim.

Gidon saga sola salinimda -yalpada olsa bile motor eger duz ileri gidiyorsa, (ki sen bundan emin degildin biliyorum...cunku karanlikti ! ) on ve arka frenleri kullanmanin bir mahzuru yok. Yanliz panik ve adrenalinle asilmamak, progresif olarak basinci artirmak lazim. Arkayi bloke etmemek lazim.

Gidon salinimi olayinda bence panik ve korku ile gidonu cok siki tutmus olmanin etkisi var.

[degra]

Frogy_derams, VAP 53, cocacola, Ilker, Aptilimis ve Donald_Duck...

Hepinize dilekleriniz ve yorumlarınız için çok teşekkür ediyorum...

Kaza sırasında, yayaya çarpmadan önce yapmaya çalıştığım hareket kıvırmaca hareketi değildi. Gidonu hiç ellemedim yani motorun yönünün değişmesi için, zaten Ilker’in de dediği gibi bir beton kitlesine ellemek ile eş değer. Zaten o anda ve süratte yapılabilecek teş şey ittirme ve çekme hareketi ile motorun yönünü değiştirmek olabilirdi ancak oda zaten süratim ve yayayı farketme sürem ile berbaer düşünüldüğünde o kadar vaktim bile yoktu. Ben sadece refleks olarak motorun lastik izini değiştirmeden motorun üst bölümünü ( hani bazen arabaların arasında sıkışırsınız ve araba aynalarına çarpmamak için motoru sağa ve sola yatırıyormuşçasına altınızda hareket ettirirsiniz, DD bunun mutlaka teknik bir ismi vardır ama cahilliğimi maruz gör J ) hareket ettirdim.

Fren konusunda ise tamamen DD’nin dediği gibi proresif bir frenaj uygulayamayacağımı bildiğim için zira frene basarken ½ mm’lik bir eksik ya da fazla basmam zaten sağlıklı olarak yola tutunmayan tekerleklerimi kitleme riski göstereceği için cesaret edemedim. Bu arada konuştuğum herkes eğer ABS’li fren sistemin olsaydı bu kazayı hiç motoru düşürmeden atlatırdın dediler... Evet belkide ABS olduğu için kitlenme riski az olacağından hiç fren yapma konusunda endişe duymadan motorun süratini hızla düşürebilir ve düşmeyebilirdim bilemiyorum...

Ağırlığımı ön tarafa verme kısmında muhtemelen sevgili DD’nin dediği gibi direk gidona vermiş olabilirim. Zira amacım ön tarafa ağırlık vermekti ancak tabii ki o adrenalin ile komple gidona vermiş olma ihtimalimde yüksek.

Yayanın durumuna gelince. Çarptığım köye yeni yerleşmiş gariban bir seyyah misali... O akşam oradan yaklaşık 8 –9 defa karşıya geçip durmuş. Kaza sonrasında konuştuğumuzda beni gördüğünü ve yolun ortasında durarak ya önünden ya da arkasından geçmem için beklediğini söyledi.... Tabii çarptığınız biri ile hastanede sohbet ederken söylediklerine çok fazla çıkışıp kafayı sıyıramıyorsunuz J Hastane raporu kişinin alkollü olmadığını belirtiyor, ancak ben alkol muayenesinin ona yapılıp yapılmadığı konusunda emin değilim. Diğer taraftan %75 suç yayaya verilirken, tüm suç onunda olsa, alkollüde olsa ne yazık ki maddi anlamda yapılabilecek herhangi bir şey yok zira kendisi tam bir gariban... Hastanede yatarken 2 gün sonra doktor taburucu etmek istemiş, fakat kendisi şeker hastası olduğu ve ilaca ihtiyacı olduğu için yalvar yakar kendini 2 gün daha bıraktırmış hastanede.... Enteresan bir durum tabii şimdi burada burnum bile kanamadan atlattığım ve yeniden motora binme isteğimin ve sağlığımın olduğu bir durumda onada fazla bir şey söylemek istemiyorum.

Motorsiklete binmek benim için bir yaşam tarzı. 31 ocak 2004’de aldığım motorumun üzerinden hiç inmedim ve bu süre içerisinde 15.000 km yol yaptım. Ve hiç uzun yolum olmadan J Tekrar motor alacağım ve yollara çıkacağım günü sabırsızlıkla bekliyorum.... Ancak yine full korumalarım, tabii ki evrak işlemleri tamamlanmış motorum ve kulağımda bir sürü küpe ve dikkat için harcayacağım cebimdeki ekstra 5 milyon ile.....
_________________
M. Gökhan Demir
R1200 GS

[coskuno]

[Mr_sIrItIk]

degra cok gecmis olsun. Gercekten ucuz atlatilmis bir kaza, yazdiklarindan kendi adima bir cok ders cikardim paylastigin icin tesekkurler.

En kisa zamanada yeni motoruna kavusman dilegiyle...

[ruzgarinbabasi]

slm,
geçmiş olsun.
bence ilk ve en büyük hatan gece motor sürmek olmuş.
çok çok çok mecbur kalmadıkça gece motor sürmüyorum.
herkesede tavsiye ediyorum.
_________________
Tümer Tombuloğlu
http://ruzgarinbabasi.wordpress.com/

[destroyerr]

Büyük Geçmiş Olsun
_________________
Hayal buysa HAYABUSA

[DrDakar]

Degra gecmis olsun.