12.10.2003 Yalıköy ???

[rookie]

Biliyorum ben sazan gibi Pazar günkü geziye C.tesi gelip gişelerde yarım saat bekledim diye anlatmıyosunuz. Ama başka merak edenler de olabilir. Yani, siz anlatın, ben bakmıycam. Söz bak.. ehe

[flowrider]

ben geziye gitmedim ama eski üyelerimizden İlkay in mailini burya yapistiriyorum

Bu Pazar Yalıköy'deydik.

Benim için farkı benim de bu kez 2 teker üstünde olmamdı. Ama artçı
olarak
Sabah saat 09:00 4 Levent'te Alkan ile buluşma, sağolsun Alkan'nın
yedeklerle Full gear oluş ve standart buluşma noktamız olan Mahmutbey
gişelere yola çıkış.

Söz buraya gelmişken. Bir motosiklet aksesuar ve giyim kuşam alışveriş
fanatiği oalrak Alkan her tür korumadan 2 ve bazen 3'er adet örneğe
sahip. Evine giderseniz dizlik, kask, bel koruma gbi ürünlerden ufak
bir mağaza açabileceğini görebilirsiniz. Yaşasın maymun iştahlı
motorcular. (İmza fakir motorcular.)

Saat 0935 gibi Mahmutbey'deydik. Yeni dostlar da vardı eski peynir
dostlar da. Özellikle 190 lık boyuyla Murat ilgi çekiciyid. Hiçmi 190
lık adam görmedik demeyin, kaykay misali 125 lik bir Kawasaki cruiser
üstünde ben görmemiştim en azından. Dizleirni görmeliydiniz,
dizleirnina rasındna elleirni uzatıp gidonu tutuyordu. Tamam biraz
abartmış olabilirim Murat . Murat ağır esprilerimzie katlandı ama
sanırım motoru en kısa sürede değiştirme kararı verdi.

Işık Aslandede, Şervin ve eşi, ve dahi hatırlayamadığım nice dostlar.
İsim özrülüyüm kusura bakmasın kisme. Liste aşağıda arkadaş.

Mola sırasında kendime kahvaltılık börek almıştım, alırken de 2-3 parça
da dostlara olmak üzere 1 kgye tamamlatmıştım. Yanında da bir büyük
termos çay. Ancak daha kalkışı gerçekleştiremeden Mahmutbey gişelerde
çay ve börekler talan edildi .

Mahmutbey'den ilk grup Oktay Ciğer liderliğinde harekete geçti ama yarı
yolda lidersiz kaldık çünkü Oktay nokta haline gelmişti. Gaz teli
takıldı sanırım yoksa hayatta grubu bırakıp basmaz, tanırım kendisini.

Geziye rüzgarınkızı da katıldı. İlk kez artçı olarak. Kendisini
tanıyanlar bilir. Motosikleti kızıl F650 GS genelde yaşamını yere
parallel olarak sürdürdüğünden bu tür durumlar doğabiliyor. Gerçi
dönüşte Alkan'I kandırıp onun transalpine el koydu ya neyse. TA
deneyimini kendi tarzıyal şöyle özetledi. "Abi bu ne yaaaa".. İyi bişey
mi demek istedi anlayamadık.

Dönelim geziye. Yol gayet keyfliydi. Yarısını Alkan'ın yarısını da
VAP'ın artçııs olarak sürdürdüm. Al-Capo'nun allahtan topcasei vardı
cünkü saydığım akdarıyla 5 kez arkaya doğru düşecekken topcase kurtardı
beni. Bir yandan motora sıkı sıkı tutunma çabaları,I bir yandan rüzgar
ve bir yandan Ahemt Abi'nin hoş sohpetine katılma çabaları yorucu oldu
haliyle.

Gezi elbette Alican'sız olamazdı. Alican kim derseniz bilmeyenler için
Yıldırım / Çiğdem ÖZTUNCER ailesinin ufaklığı. Bu aile ilginçtir, baba
R6 sız ve ailesiz olamıyor, aile de R6 ya sığamıyor, dolayıısyla her
gezide duble benzin harcayarak 1 motor bir araba bulunuyorlar. Diğer
bir özellikleri ise Alican'ının müthiş dost canlısı olması. Üstünde
korumalı kimi gorse dost sayıyor. Standart dostluk kurma yöntemi
geliştirmiş, yüzünde üzüntü dolu bir acındırma ifadesi ile bacağını
gösterip tam olarak "uff oldu" şeklinde bir yaklaşım. Gayri ihtiyarı
üzüntü içinde "ne oldu" deyip kucağınıza aldığınızda farkediyorsunuz ki
bacakta bir şey yok. O arada iki öpücük yapıp annesine geri vermek
üzere bakınıyorsunuz ki anne Çiğdem Öztuncer kayıp. Doğal oalrak 20
dakkalığına babysitter oluyorsunuz

Yolda Subaşı'nda çay molası veridk. Çaylar 200 Bin TL idi. İyiydi.
15-20 dk kadar dinlendikten sonra ver elini Yalıköy. Subaşı - Yalıköy
arası gayet temiz ve güzel bir yoldu. Bir kısım filinta tabir edilen
kanı ateşli sürücü ile bir kısım yeni tevellüt ateşli konvoydan daralıp
şöyle bir açıldılar o güzel yolda. Bzi de VAP ve kızl capo ile arada
bri durup konvoyun geçmesini ve eksik olup olmadığını kontrol kisvesi
altında bekliyor ve sorna her birini tek tek geçrek hız keyfini
alıyorduk.

Sonunda tepeden deniz göründü. Şişe Cam'ın silis tesisleirni geçer
geçmez (Şişe Cam silis tesisleri bakınız Yalıköy'ün sosyo ekonomik ve
antropolijik yapısı isimli çalışma, yazan Altuğ Saygılı)
Yalıköy'ü gördük. Temzi derli toplu şirin bir belde.Derhal sahile indik
ve uyanık bir Rizeli'nin işlettiği restornaımızın önünde dizildik. Bir
kıısm kanı ateşli ikiteker taifesi kumu görünce dayanamayıp topcase
cıkardıkalrı gibi daldılar kuma. 10 dakkada döndüler. Kuma saplanmanın
keyfinden midir bilemem.

Çoban salataları, kızartmalar, palamut şeklindeki mönü gayet
yeterliydi. Gerçi bir kısmımız biraz geç yedik balıkları ama ben gayet
lezzetli buldum. Gerçi bazıları çiğ geldi, geç geldi, bunun kılçığı
bile varmış, tuzu eksik, bu kızartma yağda yapılmış, rakının suyu 4
derece biz 2 derece isteriz gibi kritiklere gridiler ama enselerine
tokat yeme tehlikesi dolayısıyla sustular sanırım.

Yemeğini yiyen kumsala ttı kendini, bir kısım doağl hayata hasta
ikiteker taifesi direk çakıllara uzandılar bir kısmı canlı balık
satınaldılar, bir kısmı Alican'ı gezdirdiler ( ) .. deniz
mükemmeldi, çoğu kimse mayo getirmediğine gerçekten pişman oldu. Sanki
Karadeniz değil bir göl gibiydi. Durgun berrak ve tertemiz. Yemeğin
sahil yürüyüşleri ile midelere yerleşmesini müteakip dönüş yolu
başladı. Dönüş büyük ölçüde free idi. Bir grup büyükçekmece Albatros'a
bir grup Byükçekmece sahile gitti, kahveler yudumlandı. Daha sonra iki
grup birleşip son çaylar içildi. Oradan serbest format evlere. Biz
Alkan ile TEM'den bastırıp arabayı parkettiğim 4 Levent metro
istasyonuna gittik.

Burada itiraf ve kabul ediyorum, evet artçı ike uyunabiliyormuş. Gerçi
benimkine sızmak tabiri daha uygun gelir ama bu iş cidden tehlikeli.
Sanırım artçı olmanın veridği monotnluğa içki ve yorgunlukta kleninc
ebu tür sonuçlar doğabilyor. Bence cok tehlikeli. Artçı'nın özellikel
disiplinli olması gve gerekiyorsa dudruması gerkeiyor, öncünün de sık
sık dürtüklemesinde fayda var.

Alkan ile 4 Levent arabayı alış Metro City ziyareti ve mağazalar
abakmaksızın direk HD İskendere dalış iskenderi beklerken HD İskender
ismindkei HD nin Harley Deavidson iskende rolup olmadığının tartışması
ve evlere dağılış.

Şaka bri yana. Bu gezi de gayet keyifliydi, gayet ekonomikti. Elbette
ufak tefek aksaklıklar oldu. Bu kadar ekmeğe o kadar köfte çoktu bile
Sonuçta gayet eğlenceli ve guzzle bir gün daha birlikte geçti.
Teşekkürller VAP ve teşekkürler katılanlar..

Hamiş : Alkan fotoları unutma.

İlkay

YALIKÖY - FAFATARA Restoran / 49 Kisi + 32 Motor + 2 Oto

01) VAP (AL-CAPO)
02) Alkan SUERDEM+Ilkay ERSOY (TA-650)
03) Altug SAYGILI+Ayse Sule BILGIC(650-GS)
04) Yildirim OZTUNCER (R-6)
05) Tolga DEMIREL+Aysegul (AT)
06) Tufan OZDOGAN+Revnak EMEKSIZ(650-Dakar)
07) Ceki GABAY (Pegaso)
0 Ali AKTAN (TA 650)
09) Murat Can TOPRAK (Bandit-600)
10) Fatih OZBANK (CBR 600)HADIMKÖY’den...
11) Murat BALABAN (EL125)
12) Bulent ISIK (TDM 850)
13) Oktay CIGER (CAPO)
14) Fatih GOCMEN (Pegasso)
15) Shervin+Bahar NAGHAVI (1100 GS)
16) Burak OZDEMIR (RF 600)
17) Zafer BEYSUNGU (VN 800)
1 Isik ASLANDEDE (TA 600)
19) Aladdin TIMINCIOGLU (1150 ADV)
20) Hakan+Binnur PEKMEN (650 GS)
21) Alp BAYSALLI (Atlantic 200)
22) Ismail SEDA (XT 600)
23) Tayfun ERYILMAZ (Fazer 600)
24) Mustafa+Pınar AKTUNA (1150 RT)
25) Tanju+Reyhan ATESLI (1150 RT)
26) Ulug MURATOGLU (1100 GS)
27) Timucin+Arzu UYGUN (1150 GS)
2 Hakan UYGUN (AT)
29) Tamer GUVENIR (HD-Electra Glaid)
30) Muhittin YASAR (R 80)
31) Seda BORA (Maruder 250)
32) Omer ELCIOGLU+Kubra (1200 RS)

Oto ile :
01) Çiğdem+Alican+Sarp OZTUNCER (Corolla)
02) ASLANDEDE Ailesi – 5 kisi. (Mondeo)

_________________
nereye bakarsan oraya gidersin

ömer uzma