Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Ahmet abi Çanakkale organizasyon'una ençok senin katkının olacağından eminim _________________ Hayatı seviyorsan, zamanını boşa harcama ! Çünkü zaman hayatın ta kendisidir ! . .
BİR FRANSIZ GENERALİ ANLATIYOR ;
"1930 yılında Fransızlara ait bir mezarın açılışında bulunan general,Şehitlerimizin bulunduğu kabirleri de ziyaret etmeden gidememiş ve yanındaki Fransız topluluğa şunları anlatmıştır."
-Efendiler! Sizlere hafızamda hala taptaze kalan canlı bir hatıramı anlatmak istiyorum.Türk askeri,dünyada eşine ender rastlanan hasletlere sahiptir... Dinleyiniz! Bir sabah vakti günün ilk ışıklarıyla birlikte Türklerle süngü harbine başlamıştık.Türkler çok mahir ve cesur döğüşüyorlardı.Onlarla başa çıkmak mümkün görünmüyordu.Akşamın geç vakitlerine kadar süren çarpışmalardan sonra,yaralılar toplanırken,ben de harp sahasına gelmiştim.O karışık hengamede gördüğüm manzarayı,her şeyi bir kenara bırakarak büyük bir şaşkınlık ve hayranlıkla seyre koyulmaktan kendimi alamadım.Şöyle ki:
"Bir Türk askeri kendi yaralarına yerden aldığı toprakları basarken,kucağına yasladığı başka bir askerin yaralarına da,gömleğinden yırttığı parçaları sarıyordu...
Efendiler! Bu fedakar,kahraman ve asil Türk askerinin kucağındaki yaralı kimdi biliyor musunuz? Sözlerini hıçkırıklarla sürdüren general,gözyaşlarını mendiliyle silerek,heyecanlı bir ses tonuyla,o Türk yiğidinin kucağındaki yaralı asker,bir Fransız,bir Fransız askeriydi! ardından da yere çöküp bir süre daha gözyaşları akıttı."
Kayıt: Feb 02, 2004 Mesajlar: 688 Nerden: Tuzla / İstanbuL
Tarih: Cmt Ksm 13, 2004 9:18 pm Mesaj konusu:
Bu topik konusu itibari ile çok ağır galiba bir türlü başka yere taşınamamış.
dlimavi demiş ki:
Benden bir öneri ÇANAKKALE şehitlerini anma gününde bir gezi düzenleyelim.Hemde gezinin anlam ve önemi olmuş olur...
teoteo demiş ki:
yaza düşünüyorum gitmeyi katılacak arkadaşlarla program yapabiliriz
acele etmeyelim daha çok var ortak bi zaman bulalım hepbirlikte
rehberlik hizmeti de benden haydi bakalım
Benim bildiğim kadarı ile zaten Çanakkale savaşlarının yıldönümünde bir gezi düzenliyordu bazı arkadaşlarımız. Hani şu anzaklar falan da geliyor ya işte o zaman. Tabi o mart ayında oluyor bildiğim kadarı ile. Eğer yazı bekleyemezseniz o zamanlarda da gidebiliriz.
Ben Lise yıllarımda izci ünitemiz ile gitmiş ve 1 hafta kalmıştım çanakkalede. O deli-dolu zamanlarımızda bile bizi çok etkilemişti çanakkale. Dağlar, taşlar, kuşlar, rüzgar, gök vs.. herşeyde bir ölüm sessizliği ve matemi var hakikaten. Ben hiçbir mezarlıkta öyle bir atmosfer hissetmedim. Gitmeyince tarifi çok zor. İnsan orada manevi bir gücün olduğunu hissediyor. Tüyleriniz diken diken olur inanın. Müslüman-Türk veya Türkiyeli olan herkesin kesinlikle görmesi gereken bir yer. Yani vatanımızı ve milletimizi seven herkez kesinlikle çanakkaleyi karış karış gezmeli, bilmeli.
Mülümanlığın ölüm kalım savaşı Bedir savaşı olduğu gibi Türklüğün ve Müslümanlığın ölüm-kalım savaşı da çanakkaledir. Tarihin dönüm noktasıdır yani.
Biz izci ünitemizin aldığı özel izinler ile birçok sivil vatandaşın bilmediği askeri müzeleri de ayrıntılı olarak gezme fırsatı yakalamıştık. Başımızda
da izci rehberlerimiz olduğu için bize ayrıntılı bilgiler vermişlerdi.
TeoTeo arkadaşımız gibi birisinin rehberliği olursa çok daha iyi tanımış oluruz çanakkaleyi.
Not: Çanakkalenin havası çok serin ve rüzgarlıdır. Özellikle feribot ile karşıdan karşıya geçerken tir tir titrersiniz haberiniz olsun. Ona göre sıkı giyinip gelin, hasta olmayın oralarda.
_________________ Ahmet NesiL "78
sevgili ahmet kardeşim yorumların için çok teşekkür ederim.Rehberlik olarak ise ben de anlatabilirim yada oradan anlatan rehberlerden de ayarlayabilirim nasıl isterseniz yeterki katılım olsun
herkese sevgilerle bu arada bayramınız da mubarek olsun arkadaşlar _________________
Kayıt: Feb 02, 2004 Mesajlar: 688 Nerden: Tuzla / İstanbuL
Tarih: Pzr Ksm 14, 2004 8:42 am Mesaj konusu:
inşallah olacaktır. Çanakkale es geçemeyeceğimiz bir yer.
Gezi zamanımızı 18 Mart'a denk getirirsek, bizden bağımısız oraya gelen
motosikletci arkadaşlarla da karşılaşmış, tanışmış oluruz.
O günlere yaklaşırken hayatta olursak ayrıca haberleşir kesin bir porgram yaparız Teo'cuum. _________________ Ahmet NesiL "78
Tarih: Çrş Ksm 17, 2004 6:59 am Mesaj konusu: Sebep?
Çanakkale şehitlerimizin hatırası önünde saygı ile eğiliyorum.
İngiliz ve Fransız donanmaları 250,000 askerlerini feda edecek kadar gözü kara bir şekilde neden saldırdılar?
Acizane kanaatime göre, Osmanlı'nın ve halifeliğin merkezi İstanbul'u ele geçirerek düşmanlarının komuta merkezini bertaraf etmek ve müslümanları parçalamak bu şekilde mümkün olabileceği için.
Peki Mondros Mütarekesi sonucunda ellerini kollarını sallaya sallaya girdikleri İstanbul'u sonradan ne oldu da terk ettiler acaba?
Tarih: Çrş Ksm 17, 2004 7:50 am Mesaj konusu: Neden Terkettiler Acaba?
Greedy demiş ki:
Acizane kanaatime göre, Osmanlı'nın ve halifeliğin merkezi İstanbul'u ele geçirerek düşmanlarının komuta merkezini bertaraf etmek ve müslümanları parçalamak bu şekilde mümkün olabileceği için.
Yakın tarihin ilginç bir yorumu. Osmanlı İmparatorluğu gibi kozmopolit bir devlet için.
Greedy demiş ki:
Peki Mondros Mütarekesi sonucunda ellerini kollarını sallaya sallaya girdikleri İstanbul'u sonradan ne oldu da terk ettiler acaba?
Hakikaten neden? Şimdi merak etmeye başladım !.
Bilmediğimiz ne var acaba? Yaz da bizi aydınlat Greedy.
Sevgiler... _________________
Easyrider
Can ŞENER, Ankara.
Yamaha Fazer FZ6 '06 - "Scarlet"
"Yamaha Ya Hiç.."
Çanakkale şehitlerimizin hatırası önünde saygı ile eğiliyorum.
İngiliz ve Fransız donanmaları 250,000 askerlerini feda edecek kadar gözü kara bir şekilde neden saldırdılar?
Acizane kanaatime göre, Osmanlı'nın ve halifeliğin merkezi İstanbul'u ele geçirerek düşmanlarının komuta merkezini bertaraf etmek ve müslümanları parçalamak bu şekilde mümkün olabileceği için.
Peki Mondros Mütarekesi sonucunda ellerini kollarını sallaya sallaya girdikleri İstanbul'u sonradan ne oldu da terk ettiler acaba?
Sevgili Greedy;
bazı düşüncelerine maalesef katılamıyacağım... Çünkü, İngilizler boğaza ilk geldiklerinde 250.000 askeri feda etmek bir yana, 1 hafta içerisinde İstanbul'u alacaklarını düşünüyorlardı. Dolayısıyla, söz konusu rakam savaşın gelişimi içerisinde bu kadar yukarılara taşınmıştır...
Kanaatinize gelince; maalesef ona da katılamayacağım çünkü; Çanakkale Savaşları sırasında halife, zaten bütün saygısı ve etkisini kaybetmişti... Birinci dünya savaşı sırasında yapılan " cihad " çağrısına Hintliler, İngilizlere katılarak cevap vermişlerdir...Arıburnu şehitliğinde Hintlilere ait mezar taşlarını, girişe göre sağ alt köşede görebilirsiniz...
Dolayısıyla amaç, olmayan etkiyi ve müslümanlığı dağıtmak da olamayacaktır...
Müslüman düşmanlığı 11. yüzyıldan beri süregelmektedir, o ayrı
Saygılarımla, _________________ Tiger 250 (Mt-07)
--67-70--
DL 650 L4
--------------------
Murphy says:
Anything that can go wrong will go wrong...
Çünkü, İngilizler boğaza ilk geldiklerinde 250.000 askeri feda etmek bir yana, 1 hafta içerisinde İstanbul'u alacaklarını düşünüyorlardı
çok doğru hatta istanbula girdiklerinde kullanacakları paraları bile basmış hazılamışlardı.İstanbulda bulunan azınlıklar ise işlek caddelerden caddeye bakan evler tutmuşlardı güya orduları istanbula girince camdan el sallayacaklardı _________________
İngiliz ve Fransız donanmalarının 250,000 askerlerini feda edecek kadar gözü kara bir şekilde saldırdıklarını söylemiştim, cevaben denilmiş ki:
Alıntı:
İngilizler boğaza ilk geldiklerinde 250.000 askeri feda etmek bir yana, 1 hafta içerisinde İstanbul'u alacaklarını düşünüyorlardı.
Bir haftada İstanbul'u alamadıkları halde neden 250,000 askerlerini feda edinceye kadar beklediler? Demek ki İstanbul'u almak onlara göre o kadar önemliydi.
Alıntı:
Çanakkale Savaşları sırasında halife, zaten bütün saygısı ve etkisini kaybetmişti... Birinci dünya savaşı sırasında yapılan " cihad " çağrısına Hintliler, İngilizlere katılarak cevap vermişlerdir..
İngilizler Hintli (ve şimdiki Pakistanlı) müslümanları ne diyerek kandırdı da getirdi bilmiyorum ama buradaki zor şartlar, onların toplayıp gönderdiği paralarla bir nebze rahatlamıştı. Avustralya'daki bir kasap ve bir dondurmacı müslüman iki kişi olarak cihat çağrısına uymuş ve cepheye asker taşıyan bir Avustralya trenine saldırmışlardı.
Yani halifenin çağrıları hala yankı bulabiliyordu.
Peki İngilizler uğruna 250,000 asker verdikleri İstanbul'u, Mondros Mütarekesi sonucunda ellerini kollarını sallaya sallaya girdikleri halde sonradan ne oldu da terk ettiler acaba?
En son Greedy tarafından Prş Ksm 18, 2004 7:52 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Arkadaşlar ben biraz aceleci davrandım ve Bayramın son günü o MÜBAREK topraklara ayak bastım.Herzamanki gibi muhteşemdi! Tabii tatil dönüşü dolayısıyla bir saat vapur kuyruğunda bekledim.Buralara ilgi inanılmaz fazlaydı havanın yağmurlu olmasına rağmen!!! _________________ Hayatı seviyorsan, zamanını boşa harcama ! Çünkü zaman hayatın ta kendisidir ! . .
Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle 'bu: bir Avrupalı'
Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihânın duruyor karşına da,
Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb _________________ Hayatı seviyorsan, zamanını boşa harcama ! Çünkü zaman hayatın ta kendisidir ! . .
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Yardım
Arama
Kullanıcı Grupları
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın
Giriş
olacağından eminim 
