GÜNEYDOĞU-DOĞU ANADOLU TURU-2012

[dominator]

[dominator]

3.GÜN ( 21 Mayıs 2012 Pazartesi )


Bugün yapılan yol toplam 210 km. Rotamız şöyle ;




Öğlene kadar Antep’i gezip önemli lezzet duraklarına uğrayacağız. Bu sebeple 07:00 ‘de ayaktayız. Kahvaltımızı Antep’in meşhur beyran çorbası ile yapacağız. Herkes dakik. Öğretmenevinin bahçesinde buluşuyoruz.



Varol’un cicisi çok kibar. Her akşam örtüyor onu. Gece üşümesin diye herhalde



Çorbanın yapıldığı lokanta olan Metanet’e doğru ilerliyoruz. Barış’larla orada buluşacağız. Sabah erken saatler olduğundan sokaklar boş;

[dominator]

Yolumuzun üzerindeki Nuri Mehmet Paşa Camisine uğruyoruz;














Yolun devamında yine tarihi bir cami çıkıyor karşımıza; Karagöz Cami.

[dominator]

Devamında çarşıya ulaşıyoruz ama buralarda çok sakin. Antep hala uykuda sanırım;



Tarihi bir cami daha. Karatarla Cami ama onun içine giremedik;





Bir çok tarihi turistik yerin kavşak noktasındayız sanırım;



Çarşının içine giriyoruz. Buralar biraz daha hareketli. Bizim gittiğimiz günlerde Urfa peynirinin yapım zamanıymış. Çarşının her yerinde peynir satanlar, alanlar vardı. Köylüler kovalar içinde peynir getirip satıyorlardı. Sağ olsunlar hepsi bize peynirlerinden tattırdı Benim gibi peynir manyağı bir adam için süper bir durum tabi bu…





Tezgahlar çok renkli;



Akşam gittiğimiz tarihi Tahmis Kahvesi;

[dominator]

Aradığımız Metanet lokantasına yaklaştık sanırım;



Barışlar da geliyorlar;



Metanet lokantasına ulaşıyoruz. Burayı birkaç gurme programında görmüştüm. Meşhur beyran çorbalarını içmek için sabırsızlanıyoruz;



Beyran çorbası yöreye özel bir çorba. En iyi yapan yer olarak ta burası olduğunu okudum hep. Yapılışı gerçekten epey zahmetliymiş. Kuzu eti, çorba olabilmek için bu tezgaha gelmeden önce 12 saat pişiriliyormuş. Sonrasında bu usta, bakır kapların dibine, yağ, pirinç ve etleri yerleştirip diğer ustaya veriyor;



Sonrasında burada tam bir görsel şov var. Alevli meyve gibi bir şey Buradaki usta tabağa et suyunu koyup müthiş harlı bir ocakta 1-2 dakika kaynatıyor çorbayı;



Ve çorbalarımız masamızda;





Çok doyurucu bir çorba. Normalde akşama kadar bir şey yemeseniz olur. Ama Antep’teyiz. Bu daha başlangıç ;

[dominator]

Karnımız doyuyor. Ama kahvaltımız henüz bitmedi. Yine Antep’in meşhur katmerini yiyeceğiz. 4-5 Yıl önce yine bir gurme programında izleyip cep telefonuma kaydetmiştim, eğer bir gün Antep’e gidersem mutlaka yemeliyim diye Ama önce biraz yer açmamız lazım midelerimizde. Biraz gezelim.

Metanet lokantasının sonunda yine tarihi bir cami olan Kozluca Cami var. Biz uzaktan fotoğrafını çekmekle yetindik. Nasılsa bir gün tekrar geleceğiz buraya ;



Başka bir görülmesi gereken nokta, Tekke Cami;



Caminin avlusunda Türkler ve Çiçekler konulu bir sergi vardı;











Cami sonrası karşımıza Pürsefa Hanı çıkıyor;

[dominator]

Tekrar çarşıdayız. Burası gerçekten çok güzel bir yer. Ne ararsan var ;

[dominator]

Meşhur Bakırcılar Çarşısındayız;





Ustalar eserlerini yaratmaya başlamış;



Şahmaran;





Beni rahat pişirebilecek bakır bir kazan



Bakır ustalarını izlemek bile büyük zevk;

[dominator]

Sevgili dostum Levent burada kulaklarını çınlattık. Motorun çantasında 2 adet nargileyi Halep’ten eve kadar sapasağlam getirmene hala şaşıyorum. Gerçi artık sigarayı bıraktın ama bir gün nargile içmek istersen buradaki usta her türlü nargileyi yapabiliyormuş, haberin olsun ;





Yürüyüşe devam ediyoruz. İmam Çağdaş ve Zincirli Bedesten’in hemen yanında bulanan Alaüddevle Cami ;



Zincirli Bedesten’in bir kapısından giriyoruz;





Çarşıdan kareler;






_________________
Ahmet YILMAZ
Transalp'06
Çanakkale-Çan

[dominator]

İmam Çağdaş’a bakan kapının önünde biraz mola veriyoruz. Çok tatlı bir amca var. Ayakkabı boyacılığı yapıyor. Kendisiyle hoş bir sohbetimiz oluyor;



Bana ne kebabından ne de baklavasından yemek nasip oldu, Antep’in önemli lezzet duraklarından İmam Çağdaş;



Bu arada lokantaya malzeme geliyor. Malzemelerden çok getiren araç dikkatimizi çekiyor. Amca öyle yüklemiş ki motosikleti, bir otomobile koysan zor götürür



Murat abi bir hatıra fotoğrafı çektiriyor. Abicim sen İsviçre’den bir daha böyle bir şeyle gel. Bize de bol bol çikolata ve peynir getirirsin



Alaüddevle caminin önüne kadar gelmişken onun da bilgileri çekip yayınlayayım dedim;

[dominator]

Yavaş yavaş katmer yemeğe gidelim diyoruz. Aslında mideler zımba gibi ama Antep’ten bir de Koçak’ta baklava yiyeceğiz. Yolda meyan şerbeti satan bir abiye denk geliyoruz. Hepimize yabancı bir tat. Hemen denememiz lazım.



Her içenin yüzü değişiyor Ama satan amca için için diyor. Baştan acı gelir, sonra ağzınızda çok hoş bir tat bırakacak.








Bardağın yarısını zor içtik. Ağzımızı değişik bir tat kapladı. Ama abinin dediği gibi 4-5 dakika sonra ağzınızda değişik, ferah bir tat kalıyor. Ama bu tadın bir an önce damağımızdan gitmesi gerekiyor. Çünkü katmerlerin tadına bakacağız. Sora sora Antep’in en meşhur katmercisi ( hep onun adını okudum ) Zekeriya ustayı bulduk. Saat 08:00’de içtiğimiz beyran çorbası erimemişken üzerine meyan şerbeti ve saat 10:00’da katmercideyiz. Antep sağlığa zararlı



Hemen tezgahın olduğu yere giriyoruz.



Çok ince açılan bir hamurun içine ( hani üzerinden gazete okunabilen cinsten ) bol miktarda kaymak, Antep fıstığı ve şeker konup bohça şeklinde kapatılıyor. Sonra da odun fırınına;



Fırından ise şöyle bir şey çıkıyor



Afiyetle bunları da mideye indiriyoruz. Zekeriya ustamızda yanımızda;



Lezzeti konusunda belki bu fotoğraf fikir verebilir



Teşekkürler Zekeriya Usta;

[dominator]

Şimdi biraz daha gezip Antep’in en meşhur baklavacılarından bir olan Koçak’a gideceğiz. Burası baklavada hep ilk ikide yer alıyordu. Ama çok vaktimiz yok. Saat 12:00 ‘de öğretmenevinde odaları boşaltmamız gerekiyor. Antep’e çok geniş vakitte gelip her lezzetini tatmak şart oldu.

Yönümüz kaleye doğru çeviriyoruz;



Kale önünde de bakırcı ustaları var;







Kaleye girmeden önce, elimdeki not ve haritaya göre çok yakında bir mutfak müzesi olduğunu görüyorum. Orayı da ziyaret edelim diyoruz;



Fotoğraftaki görsellerin yanında çeşitli bilgi ve tarifelerde var;

[dominator]

Tekrar kalenin yanına geliyoruz. Kalenin hemen yanında eski bir cami daha;



Kale ile ilgili genel bilgiler;



Kalenin merdivenlerinin olduğu bölümde Antep’in işgali ve kurtuluşu ile ilgili bir çok heykel ve anıt yapılmış;







Kaledeyiz ama her yerini gezemeyeceğiz, tadilat varmış





Girilen koridor boyunca Antep’in kurtuluşu ile ilgili sunumlar vardı;



Kale kapısından Antep manzaraları;

[dominator]

Hedefte baklava yani Koçak var. Yerini sorup kalenin diğer tarafından yürümeye başlıyoruz;



Kalenin, bulunduğumuz açıdan görüntüleri;





Kale dibinde eski bir meslek olan kalaycılığı yaşatmaya çalışan bir usta;



Bu tabelayı görünce rotayı ne tarafa çevirsek diye düşünüyoruz



Yol boyunca Antep’ten manzaralar;

[dominator]

Ve sonunda aranan yeri buluyoruz. Antep’in dünyaya isim yapmış baklavalarını, en meşhur noktalarından birinde yiyeceğiz;



Aman sabahlar olmasın Bu tepsilerin hepsini yemek istiyor insan;



Ama biz adam başı bu tabaklarla yetiniyoruz. Zaten sabahtan bu yana dünyayı yedik ;



Varol’un gözü parlıyor. O da lezzet avcısı. Gezi boyunca hep midemiz için ne yapabilirizi düşündük doktorumla ;



Mekan çok büyük değil ama tatlar nefis;



Saat 12:00 ‘yi geçiyor. Öğretmen evi sorun çıkarmasın diye telefonla arayıp hemen geliyoruz diyoruz. Bu tatlara son kez vitrinden bakıp vedalaşıyoruz. Antep’e mutlaka ama mutlaka tekrar gelinecek;



Bu noktada sevgili dostum Barış ve arkadaşı ile vedalaşıp bir taksiye atlıyoruz. Öğretmenevinde odaları boşaltıp motorlarımızı yüklüyoruz.