Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Ben Pardus u şu an 2,2 hızında bir işlemci ve 1 gb. ram olan bir makinada kullanıyorum,
Pardus için fazla fazla yeter.Ancak makine 1,1 ghz işlemci, 256 mb ram 64 mb ekran kartı filan olursa pardus kasar.
XFCE li bir sistem kurarsın(Pardus depolarında XFCE paketleri mevcut.Dilerseniz pardusu KDE4 değil XFCE ile kullanabilirsiniz.
Contrib depolarını ekleyip, paket listesini güncelleyip,bileşenlerden XFCE yi seçip tüm paketleri kurarsanız işlem tamam.
XFCE yi başlatmak için;
Her açılışta kullanacağınız masa üstü yöneticisini belirleyebilirsiniz.Pardusu gnome ile de kullanabilirsiniz.Ancak hazır paket olmadığından gnome paketlerini derleyip kurmak icap eder ki bu da hem zor hem de pek tavsiye edilmeyen bir işlemdir.
Kolay gele..
İlyada;
Yukarıdaki girdide anlatmıştım.Aynı yerden sistemde kurulu masaüstü yöneticilerinden herhangi birini seçip girebiliriz.Eğer seçim yapmaz isek son kullandığımız masaüstü yöneticisi açılır.
Ben Pardus u şu an 2,2 hızında bir işlemci ve 1 gb. ram olan bir makinada kullanıyorum,
Pardus için fazla fazla yeter.Ancak makine 1,1 ghz işlemci, 256 mb ram 64 mb ekran kartı filan olursa pardus kasar.
XFCE li bir sistem kurarsın(Pardus depolarında XFCE paketleri mevcut.Dilerseniz pardusu KDE4 değil XFCE ile kullanabilirsiniz.
Contrib depolarını ekleyip, paket listesini güncelleyip,bileşenlerden XFCE yi seçip tüm paketleri kurarsanız işlem tamam.
XFCE yi başlatmak için;
.
Her açılışta kullanacağınız masa üstü yöneticisini belirleyebilirsiniz.Pardusu gnome ile de kullanabilirsiniz.Ancak hazır paket olmadığından gnome paketlerini derleyip kurmak icap eder ki bu da hem zor hem de pek tavsiye edilmeyen bir işlemdir.
Kolay gele.
İlyada;
Yukarıdaki girdide anlatmıştım.Aynı yerden sistemde kurulu masaüstü yöneticilerinden herhangi birini seçip girebiliriz.Eğer seçim yapmaz isek son kullandığımız masaüstü yöneticisi açılır.
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Prş Arl 30, 2010 7:02 am Mesaj konusu:
Winows için yapılmış programları Linux ortamında çalıştırabilmek için yapılmış, Linux üzerinde Windows taklidi yaparak programları çalıştırabilen Wine adlı mehşur bir Linux programı duyup kurmuştum ama kullanmamıştım. Dün enteresan birşey oldu ; eski bir diski taktım bilgisayara, içinde ne var ne yok bakıp lazım olan dosyaları alıp format atacam, bu arada diskin içinde abidik gubidik sembollerle karşıma çıkan win. exe dosyaları da gördüm. Bi klasörün içine doldurmuşum birsürü programı ama neyin ne olduğunu anlayamıyorum.. Bilgisayardan Windwsu tamamen kaldırdım orada da bakamıyorum. Exe dosyalarından birine çift tıklayam bakem ne olacak dedim, en azından sileceğim şeyin ne olduğunu bi anlasam.. Tıklayınca Wine otomatik devreye girdi ve kurdu programı bilgisayara ... Aynı Windowsta olduğu gibi programın orjinal pencereleri çıktı, ileri, ileri butonlarına basıp.. Çalıştı da..
Bi tane daha denedim o da oldu.. Haydaaa.. Nooluyoruz ya ? Salt Windows versiyonu bulunan programlar sorunsuz çalışıyor. Gerçi ağır programları hangi performansla çalıştırır bilmiyorum ama.. Autocad ve Solidworks deneyeceğim bir ara. Onlar da çalışırsa sorun kalmayacak.
Wine (wine is not emilator) her exe yi çalıştırmaz.Autocad 6 yı bayağı uğraşlar sonunda biri çalıştırmıştı galiba...
Bunun yerine qcad öneriyorum.
2 boyutlu olarak autocad'in yaptığı her işi yapar.
Bir çözüm daha var;
Diyelim ki alternatifsiz ve çok özel bir program kullanıyoruz ve bu program windowsun kölesi...Wine ya da başka bir emülatör işe yaramadı...
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Prş Arl 30, 2010 3:24 pm Mesaj konusu:
emrerd demiş ki:
Wine (wine is not emilator) her exe yi çalıştırmaz.Autocad 6 yı bayağı uğraşlar sonunda biri çalıştırmıştı galiba...
Playonlinux.com diye bir sayfa ve buradan yüklenen bir Playonlinux adlı program var. Bu programı kurarken Wine ı da -eğer yoksa- kendisi otomatik kurup yüklüyor makinaya, ve son versiyon, veya uyumsuz olma ihtimali olan Wine sürümlerinden biri olmasın diye de birlikte kurulumu tercihan öneriyor bu sayfa.
Linuxta oyun az diyenleri temel almışlar sanıyorum ama başka bir sürü şey de var. Bu sayfadaki Development başlığı altında Autocad ve Catia nın birçok versiyon ve sürümü, Solidworks için ise 2007 sürümünü listelemiş. Wine da bu yazılım ile birlikte kurdu bana ve şu an söylediği şu : cd yi tak kurayım.. Denemedim henüz..
Örneğin, Solidworks 2007 alt başlığına tıklarsan uzun bir komut satırı çıkıyor. Ben olayı tam anlamadım ama sanıyorum Wine eşliğinde bazı uygulamaların sıkıntılar çıkartmasına sebep bu komut satırlarının doğru olmaması. Yani Wine üzerinde gerekli altyapısı oluşturulmamış , normalde Wine ile çalışmayacak bir programı wine ile kurmaya kalkarsak normal şartlarda o komutları bizim hazırlamamız gerekecek, ama burada hazır vaziyette sunulmuş, bunu doğru mu anlıyorum tam emin değilim ???
Neyse, sayfaya tıklayınca çıkan bu uzun komut satırları bilgisayara kurduğum Playonlinux programını açıp aynı listelerden aynı progamları seçince çıkmıyor. Program listesi içinden kuracağın uygulamayı seçiyorsun, okeyliyorsun , sadece cd yi tak kurayım diyor, veya bazen de cd den mi yükleyeyim, bilgisayarındaki bir klasörden mi? diye soruyor. Yani biz faniler için yükleme olayını otomatikleştiren bir yazılım yapmış adamlar ve Wine a monte etmiş bir şekilde.
Sayfadaki 12 alt başlığın içinde çok özel uzmanlık alanlarına girmeyen yaygın olarak kullanılan ve linux versiyonu olmayan win. programlarının neredeyse tamamı var gibi. Ha, x programın hangi sürümünü istiyorsan onu kurma imkanı yok, listedeki sürümlerle sınırlı. Bir ara vakit olduğunda ağır bir programı kurmayı deneyeceğim burada.
Örneğin autocad in 6 ayrı sürümünü ayrıca 3-4 tane de özel uygulama versiyonunu kurarsın diyor bu sayfa. Yorumlar genellikle olumlu ama yine de deneyip görmek lazım.
*******
Program kurma olayı genel olarak entersan Linuxta. Benim gibi bilmeyen adamı kastediyorum. Birsürü yol olması ilginç, olmayan tek yol eskiden alıştığımız yol.
Windowstan farklı ve mükemmel olan bence şu : Paket yöneticisi programı çalıştırıp, listeden binlerce programdan istediğin kadarını seçip, kur diyorsun ve tıpkı windowsun gidip microsoft veritabanına bağlanıp güncelleme alması gibi depoya bağlanıp tüm programları alıp otomatik kuruyor makina.. Bişey aramak için nette deli danalar gibi dolaşmak yok. O depoda temel herşey fazlasıyla var, tabi kullandığın dağıtım iyiyse, depon iyiyse. Böyle bir olay Windowsta yok, anladığım kadarıyla olamaz da çünkü onbinlerce kişinin katılımıyla gerçekleşiyor bunlar..
Ama , win. u bırakıp Linuxa geçen adamın çok aradığı birşey de var : net sayfasında gördüğün bir programı masa üstüne indirip sonra tıklayıp dosyaların açılıp setup a girmesini seyretmek ve tıklaya tıklaya programı kurmak, aynı metodu Linux programlarından da beklemek.. Bu da burada yok çünkü çok fazla sayıda Linux dağıtımı var, ve her birinin bir sürü sürümü var. Linux için program yapan ve bunu hazırlamaya niyeti olan adam dahi hangisine ne yapacak, neyi hazırlayacak ki.. Mecburen yapıp ortaya koyacak ve isteyen geliştirici alıp kurulum detaylarını -veya her neyi değiştirmek geliştirmek istiyorsa- kendisine uyduracak o şeyi.
Birşey yapmak, hazırlamaktan bahsedince, Windows bilmemkaç senede bir yeni sürüm çıkartıyor ve hataları yamalarla kapatmaya çalışıyor, bir yamayı kurduktan sonra windowsun komple çöktüğünü falan yaşadım daha önce. Linuxta ise bugün şikayetini yapıyorsun, aynı şikayet birçok kişiden gelmeye başladığı anda birileri kafa patlatmaya başlıyor onu çözmek için. Program sorunu ise depodaki yazılımlara el atıp düzeltiyorlar, ya da o Linux dağıtımını düzeltip yeni sürüm olarak sunuyorlar vs.. Çünkü organizasyon yapısı buna imkan tanıyor..
Benim gibi anlamayan adam açısından en temel fark aslında hangi programı kullandığında falan değil, en temel fark örneğin programı kurma kısmında, kullanılan metodlarda yatıyor. Anladığım kadarıyla bu metodlar da mecburen böyle olmak zorunda. Net sayfasından indirip indirip kurabilmek için sürümlerin teke ya da ikiye üçe falan inmesi lazım, o zaman da hem işin mantığına ters, hem de birsürü avantajı kaybediyorsun. Tekil standart iyi mi? E kullandım işte senelerce windowsu. Evde en az 15 tane tanımadığı donanım var, uğraş dur. Linux tümünü tanıdı ve çalıştırdı en çok buna dumur olmuştum zaten. Oysa daha dün, daha birkaç sene önce mail gruplarında şunu tanımıyor bunu tanımıyor diye kıyamet kadar mesaj ve şikayet geçilmiş. Şirket olsa bu kadar kısa zamanda nah yapabilirdi bunları.
Olayı şu ana kadar sadece win. ve linux kıyaslaması , buna ilave olarak da paralı-parasız yazılım kıyaslaması olarak görüyordum, ama asıl fark bu da değil. Özel şirket ve GNU yapılarının farkı.. Bunların felsefeleri bir yana, organizasyon yapıları ve imkanları tamamen farklı iki şeyin ortaya çıkmasına sebep oluyor. Biri zaten mecbur tek bir ürün ortaya koyabiliyor ve bu hem iyi birşey, hem çok kötü. Diğeri ise sonuna kadar esnek ve sonsuz çeşitliliğe, özgün yeniliklere sonuna kadar açık ama çok çeşitli ürünler ortaya çıkıyor ve bu çeşitliliğin de olumlu ve olumsuz sonuçları var.
Nasılsa her ikisi de bilgisayarı çalıştırıyor diyerek kıyaslama yapmak .. Şu sıralar şuna şaşırmaktayım Emre, yahu bunların elmayla armut kadar bile alakası yok ki birbiriyle.. Ortaya çıkan sonuçlarda bu kadar fark az bile.. _________________
madem meraklısın GNU ve GNU felsefesine biraz goz at.
richard stalman diye deli dahi bir adam var.
bir yazılımın bedava olması ile ucretsiz olarak kullanılabilmesine , ilk gelistiricinin adını silmeden baskaları ( sizde olabilirsiniz) galistirilebilmesine bu tum bunların yasalar karsısında YASAL olmasına imkan tanıyan felsefeye bakmak lazım
richard amca temelde sunu der. bir yazılım uretilirken maliyeti olur. uretildikten sonra sadece kopyalanarak cogaltılır ve dagıtılır.
her bir kopya icin sanki her bir kopya ozel olarak uretiliyormuscasına paralar talep etmek bugun x muzedeki x bir resme bakmak icin resim basına para odemeye benzer ( yada bizim şarkıcıların korsan da korsan deyip artık internetin kurmakta oldugu yeni dunya duzenine uyum saglayamamaları gibi) ... temelde linux GNU felsefesi uzerine OpenSource ( yani kullandıgınız programın kaynak kodlarının gizli degil acık olması ve bilgi-beceri oranınızda dilerseniz bunlara mudahale edip yada bunları kullanarak cok daha gelismis birseyi ortaya cıkartabilmeniz ve yaptıgınız seyinde otomatik olarak GNU lisansı ile devam edebilmesi yani taş taş ustune koyarak birseylerin hızlı ve guzel halde gelismeye devam etmesi diyebiliriz) olarak dagıtılan bir işletim sistemi çekirdegi.
kullandıgınız dagıtımlar ubuntusundan pardusuna slacware inden suse yada debianına kadar temelde kodları acık olan ve kaynak gosterilerek gelistirilebilen bu isletim sistemi cekirdeginin ve ustunde komponent olarak gelen cesitli uygulama ve/veya sistem programlarının butunudur
insan dogası geregi kisiler , kurumlar yada gruplar olarak pek cok farklı dagıtımlar vardır, bazıları dogar buyur ve olur bazıları olmustur bazıları gelisimine devam etmektedir.
ben 89 yılından beri *NIX diyebilecegimiz UNIX/ LINUX vs isletim sistemlerine bulasmıs ve o gunden bugune hem kisisel hemde profesyonal olarak bu isletim sistemleri ile calısan biriyim sonucta. ve bunca zaman sonrasında isin birde felsefi boyutu oldugunu da belirtmek istedim.
mesele tıpkı sosyal zeka gibi birinin kesfettiginin ustune birseyler koyarak yada onu kullanıp cok daha baska seyler yaparak toplam sahibiyetin artmıs olması.
tıpkı edisonun ampulu bulması, bir baskasının bunu dagıtmanın yolunu bulması, birinin transistoru icat etmesi digerlerinin bunu kullanarak bugun kullandıgımız bilgisayarları uretmesi gibi.
burada microsoft herseyi kendi icat edip gelistirmeye calısan bir kurum olarak dururken LINUX camiası yukarıda verdigim ornekteki gibi yol alıyor.
evet bu isletin standartlasmasındaki surecleri uzatıyor olabilir ( daha birkac yıl olcaye kadar paket mantıgı her dagıtımda farklı farklı idi. bugun tgz,rpm,deb , ve bizim pardusun pisi paketleri gibi birden cok olmasına ragmen standartlasma yolunda.. ama sonucta varılacak yer guzel.. unutmayınki surec halen devam etmekte. _________________ Egemen Ergel
Honda Foresight 250 - pirpir
İstanbul
www.webevi.com
Deneyim hicbir zaman yanilmaz, yanilgiya düsen yalnizca kendi
sonuçlarini doguran ve nedeni deneyimleriniz olmayan kararlarinizdir.
daha once pek cok sey aldıgım biryer sorun cıkmıyor genelde.
dhl ile kapıya geliyor _________________ Egemen Ergel
Honda Foresight 250 - pirpir
İstanbul
www.webevi.com
Deneyim hicbir zaman yanilmaz, yanilgiya düsen yalnizca kendi
sonuçlarini doguran ve nedeni deneyimleriniz olmayan kararlarinizdir.
Kayıt: Nov 27, 2008 Mesajlar: 314 Nerden: Kadıköy / İstanbul
Tarih: Cmt Oca 08, 2011 10:25 am Mesaj konusu:
Atahualpa demiş ki:
Mac e özgü değil.
Sony Ericcson un Android telefonlar için de bu tip bir ürünü var.
Mac' e özgü olmadığını biliyorum lakin konu mac olunca onunkini örnek vereyim dedim.
Ha başka markaların da bunun gibi ürünleri var diye bağımlı olunmayacaksa onu kişisel tercihe bırakıyorum. Konunun sadece mac' in yaptığı ürünleri saptamak olduğunu düşünmemiştim. _________________ Ahmet PAÇCI - İstanbul
YA aslında Mac ı gündemde tutan bir izlenim vermeye başladı bu başlık. Sayın moderatör, Linux ile ilgili olanları bir başlığa toplasak da ordan devam etsek, Mac reklamı yapan arkadaşın, topiğini biz avam kamarası olarak kirletmesek, _________________ NC700X
Oooohhh suyundan da koy.
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Cum Oca 21, 2011 4:16 pm Mesaj konusu:
Bugün ilk kez denedim dvd çalıştıramıyorum. dvd formatını da çalıştırması gereken 3 ayrı player var pardus içinde, dördüncüyü de ben kurdum ama nafile. Dvd hariç herşey çalışıyor ama dvd yok... Epey araştırdım ama sebebi de bulamadım _________________
pardusun 2011 surumu gecen gece cıktı
daha oncekilere gore daha eli yuzu duzgun buldum. _________________ Egemen Ergel
Honda Foresight 250 - pirpir
İstanbul
www.webevi.com
Deneyim hicbir zaman yanilmaz, yanilgiya düsen yalnizca kendi
sonuçlarini doguran ve nedeni deneyimleriniz olmayan kararlarinizdir.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Yardım
Arama
Kullanıcı Grupları
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın
Giriş
... Aynı Windowsta olduğu gibi programın orjinal pencereleri çıktı, ileri, ileri butonlarına basıp.. Çalıştı da..
Salt Windows versiyonu bulunan programlar sorunsuz çalışıyor. Gerçi ağır programları hangi performansla çalıştırır bilmiyorum ama.. Autocad ve Solidworks deneyeceğim bir ara. Onlar da çalışırsa sorun kalmayacak.
İlyada sende kendi yaşadıklarımı görüyorum.
Mecburen yapıp ortaya koyacak ve isteyen geliştirici alıp kurulum detaylarını -veya her neyi değiştirmek geliştirmek istiyorsa- kendisine uyduracak o şeyi.
