Arama     Konular    
  Üye Ol antalya escort Ana Sayfa  ·  Konular  ·  Dosyalar  ·  Hesabınız  ·  Haber Gönder  ·  Top 10  ·  T.C Karayollari Haritasi  
Ana Menü
· Ana Sayfa
· 2. El Ilanlar
· Anketler
· Ansiklopedi
· Arkadaşına Tavsiye Et
· Arşiv
· Bize Ulaşın
· Dosyalar
· Faydalı İçerik
· Forumlar
· GizlilikPolitikasi
· Haber Gönder
· Hakkimizda
· Harita
· Konu Başlıkları
· Oyun Alanı
· Top 10
· Videolar
· Web Links
· Üye Günlüğü
· Üye Listesi
· İzlenimler
· Özel Mesajlar

Kimler Sitede
Şu an sitede, 816 ziyaretçi ve 0 üye bulunuyor.

Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.

Giris
Nickname

Şifre

Guvenlik Kodu: Guvenlik Kodu
Guvenlik Kodunu Yeniden Yaziniz

Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.

Dost Siteler
www.webevi.com www.lamaorda.com www.saglikbilgisi.com www.bilgisayarbulteni.com www.thelostdownload.com www.ucretbordrosu.com


Ikiteker Motosiklet Fan Klubu - Motosiklet ve motosikletli yasam kulturu: Forums

Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi :: Başlık Görüntüleniyor - Mac Bağımlısı Olmak İçin 10 Neden
 YardımYardım   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Mac Bağımlısı Olmak İçin 10 Neden
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6  Sonraki
 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Konu Disi
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Cum Ksm 26, 2010 1:23 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

aitho demiş ki:
Pardus, bizim pisicik. Tahmin etmiştim aslında hangi dağıtım diye sorarken. Çok isabetli bir karar olmuş, kullanıcı dostu arayüzüyle, komut satırlarından uzak linux keyfi yaşatır. Ulusal dağıtımımız olması, Tübitak-Uekae desteği ki Pardusun çıkışı Uludağ Üniversitesidir yanlış hatırlamıyorsam, dünya çapındaki ünü vs vs. anlatmakla bitmeyen güzellikleri vardır. Zira zor kurulum ve kullanıma sahip bir dağıtım insanı penguenden soğutur icon_smile.gif


Türkiyenin kendi işletim sistemi versiyonunu yapmış olması , üstelik de bu kadar güzel birşey yapmış olmaları en çok hoşuma giden şey oldu. Şimdi kullanmaya başladıktan sonra öğreniyorum ki , uluslararası ödüller de almış Pardus projesi. Nasıl hoşuma gitti anlatamam.

aitho demiş ki:
İnternet hızına gelince, linux tüm dünyada web sunucu olarak kullanıldığındandır ki bu alelade bir bilgisayar da olabilir, 4 işlemcili bir sunucu da, web tabanlı olduğundan internetle çok iyi anlaşır. Zaten yine web üzerindeki gönüllüler tarafından geliştirilerek günümüze gelmiştir.

Ayrıca yine yanlış hatırlamıyorsam Pardus dns olarak ttnet değil de farklı bir adres kullanıyor default olarak. Ondan dolayı da hızlıdır web üzerinde. Ben windows için bile aynı dns sunucularını kullanıyorum, daha az yasaklı üstelik.


Windowsta iken open dns veya google dns kullanıyordum, yasaklar ortadan kalkıyordu, ama bazı akşamlar , örneğin ikiteker, bazı zamanlarda ulaşılamıyordu ve modem kapatıp, dns değiştirip, pc yi yeniden başlatıp telekom dns lerine dönüş yapmak zorunda kalıyordum, her zaman değil ama ara ara üzüyordu beni.

Pardus kurulumu biter bitmez ekrana gelen "kaptan" adlı sanal arayüz kişişi -ayarları yaptırıyor, orada farklı bir dns adresi otomatik olarak çıktı , ben de vardır bi bildiği deyip aynen okeyleyip geçtim o safhayı. Şu ana kadar yasak, açamadığım birşey olmadı, hatta özellikle bildiğim "sakıncalı" adresleri denedim, hepsi açılıyor, hız da dediğin gibi gayet harika..

aitho demiş ki:
Ses mimarisi ise sanırım ALSA(advanced linux sound architecture) sürücüleri ve özgür yazılımın özgür geliştiricileri ile alakalıdır. Normalde bir çok üretici firma donanımları için linux sürücülerini üretmez, ama yazılımcılar oturup pek daha alasını yapıyorlar işte.


Evet. Başka bir "gariplik" daha var.
Monitörümün de sorunları vardı. Yaşlı ve tüpü bitik bir monitör. Ekran bazen sağa sola kaykılırdı , açar kapardım monitörü düzelirdi. Bunun kesinlikle bilgisayarla ilgisi olamazdı, ama yok oldu. Artık yok..
Önce bilgisayarı başlatıp 30 saniye sonra monitörü açarsam monitör açılamazdı ve bilgisayarı yeniden başlatmak ve aynı anda monitörü de açmak zorunda kalırdım, artık yok..
Uzun süre aynı ekranda kalırsam renk tonları sapıtmaya başlardı , o da yok.. Bunları biri söylese "hade len, yanılıyorsun, bunların onunla alakası olamaz, tüpün cortlamış , saydığın üç şeyden en az iki olayın sebebi tüp.. git yeni bir monitör al" derdim. Yani saçma biliyorum ama gözümün önünde cereyan ettiği için .. Benim artık çöpe atmayı düşündüğüm monitör de adam oldu yahu.. Ne alaka ? Bilmiyorum. Ama var bir alaka bundan eminim.

****

Win. kurduğumuzda standart , hemen indirip kurduğumuz yazılımlar olur , kimi mecburiyetten, mesela flash player gibi.. Kimi ise kişisel alışkanlıklardan , örneğin Winamp.. Veya farklı bir internet tarayıcısı vs.. İlk önce bunlara bakayım dedim.. Şimdi farkediyorum ki bazı üreticiler linux için versiyonlar sundukları halde bazıları , afedersin her b.ku sunmuş , bir tek linux yok.. Bu ne demek abi ? Neden herşey var da birtek linux yok ?

Mac. için çalışmış yapmış.
Windows için yapmış.
Mobil cihazların envai çeşidi için de yapmış. Anasının nikahı için bile bir versiyonu var..

Ve hepsi bedava, veya bedava sürüm var, ama pro. sürüm de var.. Ama herkes için bedava birşey vermiş adam.. Ulan bi tek linux için yok o basic versiyon.. Bu ne demek ?

Abi bunun kapitalizmden başka hiçbir açıklaması yok. Yani bedavaları dahi vermiyor adam sana. Açıklama basit ; bağımsız olan herşeye karşı. Mesele o an için para da değil çünkü zaten "free" versiyon sözkonusu, adam olayın felsefesine karşı..

Winamp yükleyeyim dedim.. Alışkanlıklar işte.. Girdim ana dağıtıcı adrese, yükle dedim.. Anaa.. bi mesaj geldi : Linuxa verecek malım yok.. Windows kur, veya Mac kur vereyim diyor..

Önce bi sinir oldum ilk akşam. Yahu dedim , hep böyle mi olacak .. Şimdi şimdi anlıyorum ki , aslında ortada hiçbir sorun yok, varmış gibi görünmesi isteniyor..

Google arama sayfasına "Linux + winamp" veya "Pardus + winamp" yazıp üç dakika okuyunca jeton düştü.. Birsürü alternatif player yapmış adamlar. Bi tane iki tane değil.. Onları beğenmeyip ille de winamp diye tutturan olursa , onun da muadilini yapmışlar. Unuttum şimdi adını.. Kurmadım.. Winampa kıl oldum, Linuxçuların bağımlılar için yaptığı "aynısını" da kurmadım..

İyi ki de kurmamışım, birsürü linux alternatifi içinden Amarok diye birşey denedim, çok daha iyi çıktı..

Flash player gerekir mi diye aklıma geldi , yine arama motoruna iki kelime yazıp ..
Flash player linux için de sürekli geliştirilen sürümler sunuyormuş, ve zaten pardusun içinde otomatik kuruluyormuş. Kontrol ettim, son sürüm kurulu çıktı sahiden..

İcq ? dedim.. O da linux düşmanlarından çıktı. Elli çeşit cep telefonu ve mobil işletim sistemi için bile var.. Bi tek Linuxa yok.. Onu da yazdım aradım, yine birden çok alternatif üretmiş bağımsız platform. Aynı sunuculara bağlanıp aynı işi yapan alternatifler.. Hatta, msn messenger, icq ve daha birçok mesajlaşma programını aynı anda çalıştıran çözümler dahi var. Bilgisayarı başlatıyorsun , tek program otomatik olarak açılıyor ve sana lazım olan tüm hesaplara bağlanıp tüm hesaplarını online yapıp beklemeye geçiyor vs.. Orjinallerinden daha iyi çözümler üretmiş adamlar.. Daha daha da iyileri yolda vs..

Sadece msn muadili olan amsn adlı basit programı kurdum , beklemeye geçtim, lazım olursa kurarız dedim çünkü paniğe gerek yokmuş. Çalışır hale getirmek çok kolay ve çabuk..

****

Şimdi tüm sorun bu programları bulup kurmak diye falan düşünürken.. PİSİ diye bişey keşfettim işletim sisteminin içinde. İlk programı kurarken.. Aha şu kedi :



Meğer benim birşey aramama gerek yokmuş , bu program benim yerime otomatik olarak yapıyormuş bu işi ve binlerce programı önüme listeliyormuş. Pardusu ilk çalıştırdığımda 1800 adetlik bir "kurulabilir yazılımlar" listesi sürdü önüme. Bunları alanlarına ve konularına göre falan da grupluyor istersen. Ofis dersen ilgili 200-300 tane şey listeleniyor, oyun dersen oyunlar vs..

Buradan da birkaç şeyi tıklayıp anında kurdum ve kullanmaya başladım. İkinci gün nette araştırırken bulduğum bir programın bu listede olmadığını gördüm. Meğer güncelle butonuna basınca sayı 3000 kusurlara çıkacakmış icon_eek.gif .. Bu sadece bilgisayarda içinde listelenenlerin sayısı.. Tahmin ediyorum , pardus üreticileri seçiyorlar bu program listesini, ve öneriyorlar. Bunlardan başka bir de liste dışında olanlar var, satranç aradım, listede yok ama nette o da var aslında ve çeşit çeşit .. Birini seçtim kurdum iki dakikada. Free mree aramak yok çünkü hepsi free zaten. Yahu herşeyin kıyamet gibi alternatifi var. Yok yok. Tek olay dolu gardroptan kıyafet seçmek. Pantolon mu ? renk renk, çeşit çeşit var. Sen seç, kafi.. Kurmadan önce google da iki satır arayıp 2-3 dakika yorum okuyorsun, bu arada arayüzlerini falan da görüyorsun , karar ver, kur ondan sonra..

Daha kolay bulunuyor herşey, ve çok daha kolay kuruluyor. PİSİ nin üç tane butonu var abi :
1-Kurulu paketleri listele..
2-Kurulabilir paketleri listele
3-Güncelleme listesi yap, şu an kütüphanende olmayanları listele.. ve istersen onları da kütüphanene ekle..

Pardus kendisi llisteleyip önüne koyuyor tüm bu alternatifleri yahu .. icon_eek.gif Al seç beğen diyor.. İşletim sistemini çalıştırdığında temel bir eksik zaten yok, flash player bile içinde var, bir de senin zevkine ve meraklarına göre liste sunuyor.. Bilimle ilgili listeyi görünce dumur oldum yahu. Ne yapmak istiyorsun ? Neyi hesaplayan yazılım lazım ? Tıpçı mısın ? Mühendis mi? Matematik mi? Gökbilimcisin de gezegenlerin ve yıldızların hareketlerini hesaplayan yazılım mı lazım? Yoksa sadece amatörsün de ona göre basit birşey mi ? Müzik mi yapacaksın? Ses dosyalarına birşeyler mi yapacaksın ? Dönüştürücü converterlar mı lazım ? Görüntü dosyaları mı ? Yazılım mı ? Bedava ve profesyonel bir ofis programı mı ? Başka çeşidini mi istersin ? Sen ne istersin abi ? Bütün mesele bu..

Bir başka şaşırdığım şey.. Linux kurmak için kurulum cd si yazacam, o esnada sadece Windows var ve önce dosyayı indirmem gerek tabi..

Buna giriştiğin zaman önce bir download yöneticisi program indirtiyor sana. Ardından onu kullanarak 500-600 mb. lık koca dosyayı çok daha hızlı indirmeni sağlıyor. Yani , indir de nasıl indirirsen indir .. Demiyor, tam tersini , indirme uzun sürmesin diyor..

O dosyayı şimdi de cd ye yazmam lazım di mi ? .. Bir de cd-dvd yazıcı yazılım indirtiyor.. Adını sanını duymadığım bir yazılım.. Evde Cd yoktu, DVD ye yazayım diye denedim kurulum dosyasını.. Yaptı..

Oysa ben iki üç sene önce Nero kuracam , hack dosyalarını bulacam, keyleri kullanacam diye nasıl da tırmalamıştım .. Anlamıyorum da.. Windows çöküp yeniden kurduktan sonra da bir daha Nero ile falan uğraşmamıştım, hatta DVD yazma olayından tümden vazgeçmiştim..

Adamlar bunu bile düşünmüşler. Senin yazılımın yoktur, yazamazsın cd yi diye önce programı kurduruyor.. "Nasıl yazarsan yaz" demiyor.. Daha ötekine geçmeden, başlangıç anından itibaren felsefe tamamen farklı..

***

Zengin çeşitlilik , ve bunların otomatik sunumu inanılır gibi değil..
Bu sunumun dışında kalanları düşünmek bile istemiyorum, muhtemelen binlerce alternatif daha vardır..
Üstelik tüm bu üretimlerde, ses kartında yaşadığım gibi, çok daha üstün performans sunan şeyler de çıkıyor içlerinden. Hepsinin bedava olması ise zaten "manyak" birşey.. Hala dumuru atamadım üstümden..

Kişisel yorumum şu abi : bu sistem , bu mantık insanları zorla geliştirir.. İstesen de istemesen de birşeyleri merak edip kurcalarsın, eğlence için, ilgi alanında, veya mesleki .. Okullarda ne ne kullanılıyor bilmiyorum ama Linuxun eğitim alanında tercih edilmesi özellikle faydalı olur diye düşünmeye başladım. Kavramlar , herşey temelden farklı. Windows senin yerine önüne koyuyor senin için olanı. Belki Windowsta da her imkan var, belki fazlası da vardır, ama kasten kısırlaştırıcı bir "ruhu" var sanki. Sen aslında birşey seçmiyorsun, "al, bunlarla oynayacaksın" diyor. İnternet kullanımında dahi bu mantık işliyor sanki. Oysa internette böyle bir "şey" olmadığını, tam tersine internetin tam bir özgürlük alanı olduğunu düşünürdüm. Yok abi.. Belki engelleme yok, ararsan bulursun aradığını, ama yine belli bir "çerçeve" sunuyor Windows. "Al bu bahçede oyna, çok dışarı çıkma" Der gibi.. Muhtemelen aradaki farkların çoğunun farkında değilimdir ama şu ana kadar bana hissettirdiği bu oldu..

aitho demiş ki:
Bilgisayarların iç dünyası derken, çok da mühendislik/programcılık/coderlik gibi şeylerden bahsetmiyorum. Yazılımların kurulmaları kurulurken neler yaptıkları, kabaca nasıl çalıştıkları yani sistemin işleme şekli kastettiğim. Ben de çok derin anlamamakla beraber linux üzerinde nasıl çalıştıklarına göre kabaca bir fikre sahip oluyorum baktıkça.

Bu dediklerimi kaynak kodundan program kurmaya merak saldığın zaman daha iyi anlayacağını sanıyorum. Pardus kaynak koddan program kurmaya başta çok müsait değildir ama ilgili eklemeleri yaptıktan sonra rahatça kuru çalıştırabilirsin.


Virüs yazılımı sahiden lazım değil mi, gerekiyorsa kuralım diye baktım. Şöyle birşeye denk geldim :

Alıntı:
ClamTk 4.26

ClamTk, ClamAV antivirüs motoru için görsel arayüz sunar. İlk önce biraz virüslerden ve ClamAV'dan bahsedeyim.

Elbette Linux dağıtımları kullandığınızda virüslerden çok korkmanıza gerek yok. Linux'un sistem politikasından dolayı sisteminiz virüslere karşı davetkar değildir. Zaten İnternet'te bulunan virüslerin hepsi teker teker sayılabilecek kadar azdır. Bunların da sisteme zarar vermesi kolay değildir.

Madem virüsler sisteme zarar veremiyor, o zaman neden Linux için antivirüs yazılımları var? Bu yazılımlar genellikle o malum işletim sistemini kullanan arkadaşlarınızdan gelen virüslerin, yine o malum işletim sistemini kullanan arkadaşlarınıza yayılmasını engellemek için kullanılır.


icon_lol.gif

İlle de virüsle ilgili bişey kuracam diyene de şöyle birşey varmış :
zaten çalışır halde olan bir virüs koruma sistemini görünür hale getirmek için bir arayüz..

Kurdum. Bir artı faydası olacağından değil, ben istersem görünür hale de gelebilsin diye..
Kurarken birden çok yol önermiş , ister şöyle , ister bu yolla vs. demiş. Bunlardan biri klasik "yükle" butonuna basarak kurmak, diğeri de komut satırı açıp oraya komut yazarak kurma.. Merak ettim, hadi bu defa da bu yolu deneyeyim acep nasıl bişey diyerek o tarifteki gibi kurdum. Açtığım komut ekranını matrix filmindeki gibi bişeyler yaptı.. Kurdu ama .. "Kaynak koddan program kurmak" böyle birşey mi ?

En kötü yanı şu : virüsten korunmak için program kuramıyorsun, yavaşlatmayan program arayamıyorsun, paralıların kırık versiyonu var mıdır falan diye bakamıyorsun.. Bunlara nasıl alışacaz bilmiyorum.. Çok fena çok..


aitho demiş ki:
Boulder dash için Pardus yazılım depolarına bakabilirsin. Şu an hangi arayüzü ve komutları kullanıyor tam olarak bilmiyorum ama her linux dağıtımı kendisi için derlenmiş yazılım depolarına sahiptir, ilgili programı açıp ilgili başlıklar altında bulabileceğin binlerce yazılımı iki tıklamayla bilgisayarına kurabilirsin.


Farklı linux dağıtımlarının birbirinden ayrılan yanları olduğunu anladım, bunların neler olduğunu anlamadım. Pardus için KDE4 diye bir "şey"den bahsediyorlar, ve zaman zaman KDE4 ün kısıtlayıcı yanlarından, zaman zaman da ne kadar harika olduğundan vs. Bazı programlar tümünde çalışırken, bazılarının KDE4 uyumundan bahsediliyor. Anlamıyorum, o yüzden şu sayfada gördüklerimden hareketle karar veriyorum :
http://www.ozgurlukicin.com/paket/

Veya , diyelim ki orada göremedim .. O kurmayı düşündüğüm programın adıyla Pardus kelimesini yan yana yazıp arama motorlarında taratınca anlıyorum o programın bende iş yapanlardan mı olduğunu. Şunlardan biri çıkıyor :

Evet çalışır, güzel yazılımdır çünkü vs. vs.
Evet çalışır, ama şu alternatifler çok daha iyidir.
Hayır çalışmaz, ama dert değil çünkü şu da onunla aynı başarıda..
Hayır çalışmaz, keşke çalışsaydı .. Şikayet vs..

Çoğunu kurmuyorum ama habire bakıyorum neler var diye. Dördüncü seçeneğe çok çok nadir rastladım şu ana kadar. Farklı dağıtımlarla ilgili çok soru işareti var kafamda. Örneğin, Türkçe olan başka bir dağıtım var mı ?


aitho demiş ki:
Yazdıklarına ek olarak;

Linux durmaz, çalışır, hep çalışır. Çökmez akmaz kokmaz virüs bulaşmaz-bulaşamaz. Kullandıkça göreceksin ki windows kaçıncı formatını yemişken hala aynı linux kurulumu ilk günki performansında çalışmaktadır.


Programlardan çıkmadan bilgisayarı kapatınca bir uyarı vermiyor, ben de yapıyorum. var mı bir sakıncası ? Adeta ana sigortadan elektriği keser gibi kesiyorsun , sonra açınca kaldığı yerden devam ediyor.. Uyarı vermediğine göre sorun yok diye düşündüm ama ?

aitho demiş ki:
farklı isimler altında, sahip olduğum, devamlı kullandığım her bilgisayarda 20-30gb linux partisyonum hep oldu,


20-30 ??

Kurulum sırasında kafama takılan tek şeyi soracağım..

Kurulum sırasında disk biçimlendirme ve bölme vs. için türlü seçenekler sunmuş. Pardus herşeyi süper anlatmış adım adım. Ben bile yaptım yani .. Talimatları takip ettim hepsi o. Ama diski yapılandırmayla ilgili bölüm tam anlaşılmıyor, bence yetersiz tarif var orada.

Geçen haftalarda diske win. kurarken , Linux için de hazırlık olsun maksadıyla diski bölümlemiştim. Kuruluma başlamadan önce benim diskin durumu şuydu :

C: 15 Gb. -9 boş- Windows kurulu
D: 8 Gb. tamamen boş.
E: 8 Gb. tamamen boş.
F: 45 Gb. arşiv dosyalarım var.

Linuxu kurarken benden 4 bölüm talep etti. Ben bu 4 bölümün tümünü D: içine kurmak , ve E: yi yine tamamen boş bırakmak istedim, ama yapamadım..

Şöyle yaptım abi :

1-Pardus kurulumunun yapılacağı ve sistem dosyalarının olacağı mecburi bölümü D: içine kurdum.
2-Kulanıcı dosyaları ... Sistem zarar görürse dosya korumak için alan.. Kurmadım..
3-Takas alanı.. 1-2 Gb. ayırsanız iyi olur dediği alan.. İstedim ama .. Tırstım vazgeçtim. Benim istediğim bu alanın da, ötekilerin de.. sekiz Gb.lık D: içinde yer almasıydı.. Bunu doğru mu anlamışım ?
4-Genel depolama alanı.. Biçimlendirmede verilerin gitmesini önler , ayrıca bu alana Windows da erişebilir diyordu.. Bunu , örneğin linux ile de kullanacağım, her iki sistemle de açılmak durumunda olan dosyalar , mesela müzik, resim vs. gibi anladım. Bu alanı da tuttum , sekiz Gb. olan diğer bölüme, E: ye kurdum..

Pardusa yeni alan inşa ettirmedim, çünkü anlamadım ..

sorular :

4 farklı alan talep etti..
Bunların tümü aynı alan içinde mi olmalıydı ?
Yoksa ben daha önce diski bölümlerken pardus için ayırdığım 2x8 yerine , 8-2-2-2 şeklinde dört apayrı alan mı yaratmalıydım?
Yoksa linux kurulumu sırasında .. Elde varolan 2x8 lik alanı silip yokedip oraya yeniden apayrı 4 tane alan mı yaratmalıydım? Gerçi, böyle mi yapmalıydım anlamadım, eğer böyle ise bunu nasıl yapacağımı hiç anlamadım..

Benden dört alan talep etti , sanırım sadece ikisine yer gösterebildim. Herşey çalışıyor , bu durumda ne olur ?

Gerçi , çok da kafama takmıyorum.. Nasılsa kurulum cd si var elimde. Şu an hiçbir sorun yok, birkaç şey dışında genel olarak windowstan daha hızlı işliyor herşey..

aitho demiş ki:
işyerinde evde orda burda, kurulumdan korkan dostlarıma LiveCD'ler hediye ettim CD boot yapıp deneme amaçlı kullansınlar diye, açıkçası hep destekledim.


Kurulum Cd si için iki yol öneriyorlar; kendin yazabiliyorsun, veya onlar postayla bedava adrese yolluyorlar.. Yok böyle bir güzellik yahu.. Adrese istemedim, sırf adamları uğraştırmayayım diye kendim yazdım cd yi.

Bir yol da flash bellek üzerinden çalışmak deniyor ama henüz hiçbirşey okumadım bilmiyorum. Flash belleğin üzerine kuruyormuşsun, sonra belleği cebine atıyormuşsun, ve her nereye gidersen git ister bir kafeye, ister seyahate, veya işyerindeki bilgisayara.. belleği herhangi bir pc nin usb yuvasına sokup .. Senin işletim sistemin , kendi bilgisayarın kendi ayarlarınla ve dosyalarınla açılıyormuş önüne. Hatta amcamdan duyduğum bir enteresan şey var.. Bir tanıdığı üniversiteleri vs. dolaşarak bununla ilgili eğitimler veriyormuş, derse başlarken Linuxun bir işletim sistemi olarak ne kadar az alanda ne kadar çok iş başarabildiğini anlatmak ve öğrencilerin ilgisini toplamak amacıyla sorduğu ilk soru "Arkadaşlar, bir usb flash bellek üzerine en fazla kaç ayrı Linux işletim sistemi kurabilirsiniz? Ama tümü çalışmalı.. En fazla kaç olur sizce ?" .. Cevaplar gelmeye başlıyor diyor.. 2..3..5..
Yok mu arttıran? diyormuş .. En son sekize bağlıyormuş olayı .. icon_biggrin.gif Sonra da nasıl olduğunu anlatıyormuş vs..

Flash bellek üzerinde kurulmuş bilgisayar ve tüm kişisel dosyaları yanında taşıma kavramı çok ilginç geldi bana. Alışma sürecini atlattıktan sonra bunu mutlaka deneyeceğim.


aitho demiş ki:
Neyse, penguen denince benim çenem düştü yine, çok sevmeme verin icon_smile.gif


Estağfirullah. Hiç de değil, en azından benimle kıyaslayınca sen bir meleksin icon_lol.gif

Öteyandan, konu da boş bir konu değil. Yüzmilyonlarca bilgisayar var, çılgın bir sektör var ve artık hayatımızın temel araçlarından biri haline geldi. Hiç anlamayn babam 65 yaşından sonra mail yazmayı, sahibinden.com da ilan vermeyi , genel olarak internet ve bilgisayar kullanmayı öğrenmişse, ve birgün bilgisayar çöktükten sonra telefon edip ne olduğunu sorduğumda "format attım, baştan kurdum çalışıyor " diyorsa.. Yahu windows kurmayı, format atmayı ne vakit öğrendin icon_eek.gif

Bazen düşünüyorum da, bu konular kaşla göz arasında hayatımıza yerleşmiş bile..

***

Bu başlığın adı "Mac Bağılmlısı Olmak İçin 10 Neden" idi değil mi ??

İronik ama bu isim cuk oturdu ..icon_lol.gif

Sevgiler...CeM...
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
erdemre
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 27, 2005
Mesajlar: 360

MesajTarih: Cum Ksm 26, 2010 10:14 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver



En son erdemre tarafından Cum Şub 25, 2011 1:46 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
toshi
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 09, 2006
Mesajlar: 124
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Cmt Ksm 27, 2010 9:35 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Evet bende uzun süredir (red hat 7.0, suse, fedora en sonunda ubuntu) linux kullanmaktayım. windows'u en son xp çıkmadan önce bırakmıştım icon_smile.gif o günden bu güne her türlü isteğimi karşlayabildi.

İşim gereği (video editing) ise hep macintosh kullandım, gayet stabil güzel kullanıcı dostu bir işletim sistemine sahip (pahalılığına birşey diyemiyorum:) )

Windows 7 için güzel olmuş derim (şöyle bir bakınca macosx ve linux'tan esinlenip kullanılan çok şey var).

Bilgisayar dünyasında fanatikliğe karşı olduğum için hepsi de güzel hepside iş görür bence icon_smile.gif
_________________
2007 Yamaha XT 660 R [52000-...]
2006 Ducati Multistrada 620 Dark [18000-28000] (satıldı)
2008 Yamaha XT125R [3000-26000] (satıldı)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi MSN Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Pzr Ksm 28, 2010 4:14 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Fanatiklik elbette anlamsız ama windows sorunlarından öyle bir bıktım ki anlatamam yahu. Mikrosoftu sopayla dövmek istiyorum inan. Bu sabah metin belgelerimin yerlerinden emin olabilmek için açtım windowsu. Adresler, işle ilgili tuttuğum notlar vs. de var içlerinde. Bunları başka bir disk alanına daha yedekleyeyim, sonra linuxta kullanayım, ne olur ne olmaz dedim. Linuxta bu dosyaları açmakta sorun yok ama windows ortamında yazdığım dosyaların bazı harf karakterleri farklı çıkıyor, haydi bir de internete bağlanıp bakayım nedir niyedir dedim.

Abi intenete bağlandım, sebebi araştırdıktan sonra ordan oraya yarım saat sörf yaptım .. Ardından yine cortladı windows.. icon_eek.gif

Tarayıcı açılmamaya başladı.
Başka tarayıcı çalıştırdım , önce sorun yok, on dakka sonra o da sukoyverdi. Hangi tarayıcıyı açarsam bir süre çalışıp sonra nalları dikiyor..

Hay senin.. dedim .. Sardık yine belayı..

Sonra taktım kafayı. Niye sapıtıyor bu win. ?

Benim gibi pek anlamayan kullanıcıların çoğunun farkında dahi varamadığı bir durum oluyor; bir trojan yerleşir sisteme ve bilgisayar habire sana çaktırmadan oraya buraya bağlanır. İlk başıma geldiği vakit internet hızımın düşmesinden muzdariptim, ttnet faturalarının acaip arttığını görünce ancak uyanabilmiştim. Ortalama 3-4, bilemedin taş çatlasın 5-6 gb. kullanıyorum. Genelde 4 gb. altında kalıyorum. Abi, 8 leri, 18 leri falan aşmışız. Coşmuş faturalar icon_evil.gif Habire biryerlere bağlanıp birşeyler yapmış kafasına göre..

Modem lambasındaki aktifliği görünce yine böyle birşeyler mi oldu acaba ? diye geldi aklıma. Doğru tahmin etmişim. Windows kendi kendine bağlanıyor yine biryerlere. Virüs programım da var , ama free versiyon kullanıyorum, bu durumda sadece virüslere karşı. Truva ve spamlar için başka birşey araştırmak gerekiyor vs.

Neyse.. Önce modemi kapattım.
Ardından, temizlemek gerektiği, ve bunu nasıl yapacağımı öğrenmek için de internete ihtiyacım olduğu aklıma geldi.

Ve ardından da altın soru : Ben şimdi bu araştırmayı Linux çalıştırıp mı yapayım ? Yoksa Windows mu? Hangisiyle başlatayım pc yi ?

Muhtemelen bir temizleyici yazılım indirmem ve kurmam gerekecek.. Ve bunu windows ortamına yüklemem gerekecek.. O halde .. Açtım yeniden makinayı , windowsu tercih ettim, modemi taktım, üçüncü ve son tarayıcımı da çalıştırdım, bağlandım, başladım okumaya..

Ulen tam çözümü buldum, indirecem.. Geçmiş olsun.. Windows önce tam saçmalamaya başladı, birkaç kez açtık kapadık falan.. Kısa bir süre sonra da tamamen çöktü..

Hay lanet olsun deyip kurulum cd. sini aldım elime.. Bu sefer de kurulum yarım kaldı.. Bi daha dene.. Bi daha yarım kaldı.. Oysa bu cd kurulumda sorun çıkartan çizik bozuk bir kaynak da değil.. Anlamadım velhasıl..

Kuramadım .. Kaldı öyle.. Kapattım dışarı çıktım..

Geri dönünce açtım bilgisayarı, Linux olduğu yerde duruyor ve tıkır tıkır çalışıyor.
Linux üzerinden o yükleme yapamadığım disk bölümünü yeniden sıfırdan ntfs formatında biçimlendirmek gibi bir fikir oluştu kafamda. Onu yaptım.. Ve ancak bundan sonra windows kurulum cd sini takınca işlem yapmaya başladı.. Kurduk nihayet.. Bugüne kadar bilmemkaçıncı kez windows kurmuş oldum.. En olmadık zamanda uğraş dur.. Madalya takacaklar.. icon_evil.gif

Yani var ya .. Windowstan sadece dosyalarımı alıp çıkacaktım, yine sardım başıma belayı..icon_evil.gif


toshi demiş ki:
linux kullanmaktayım. windows'u en son xp çıkmadan önce bırakmıştım icon_smile.gif o günden bu güne her türlü isteğimi karşlayabildi.

icon_smile.gif


Abi işte bunu kimse bilmiyor. Sıradan kullanıcılara bilgisayar dendiğinde akıllarda canlanan tek şey Windows.. Hatta bir kavram olarak "bilgisayar" kavramının önünde gidiyor "windows kavramı" . Sakat olan bu. Yani bak, üç farklı işletim sisteminden bahsediyorsun, ve üçünün de artıları olduğunu söylüyorsun. Kaç kişi biliyor ? Ben daha düne kadar Linuxu vasatın altında birşey sanıyordum..

****

Bundan tamamen ayrı , ama yine de önemli bir sorun da şu ; işletim sisteminin paralı olması. Parayla satılan profesyonel programlara karşı değilim, olamam da. Örneğin Solidworks gibi karmaşık bir mühendislik yazılımını kim yapmışsa farketmez, kullanmak isterim. Ama işletim sisteminin parayla olması bence kesinlikle doğru değil.

Çünkü parası olmayanın da bilgisayar kullanabilmesi gerek icon_exclaim.gif

Microsoft ne yapıyor ?
Parası olan alsın, olmayan da "hırsız konumunda kullansın" diyor..

Gelişmemiş, az gelişmiş ülkeler için falan var mı Microsoftun bir çözümü ?
Bu insanların da internete girmesi, dünyayı görmesi bilmesi gerekmiyor mu ?
Bir bilgisayarın maliyeti üzerine bir de hükümetler ve satıcı bayiler zoruyla işletim sistemi faturası eklemek iş mi yani..

Ayrıca , habire yenilerini çıkartıyor. Mesela Vista diye birşey satıyor bütün dünyaya.. Her kullanan eskiye dönüyor.. Türkiyede yeni yeni düzeliyor işler ama , dünyanın çoğu yerinde adam pc satın alırken Vistaya verdiği parayı da geri alamıyor, hatta buna azımsanamayacak bir para verdiğini bile bilmiyor, verdiği parayla pc aldığını düşünüyor. Birsonra çıkan sürümü de lisanssız, kaçak kullanıyor. İnsanları hırsız konumuna düşürmek için bundan daha sıkı bir yol olamazdı..

Ayrıca .. Niye hırsız konumuna düşeyim ki ?

Çünkü "bilgisayar" kelimesi ben farkında bile olmadan zihnimde "windows" kelimesiyle eşleşmiş. Başka bir alternatif olmadığını sanıyorum, duyduklarım için de "bunlar ya makul değildir, ya da vasatın altında birşeydir" diye düşünüyorum.. icon_cry.gif

Açık söyleyeyim ben böyle düşünüyordum; Bu kadar çok insan birşeyi boşu boşuna tercih etmez, vardır bir bildikleri ..

Şimdi anlıyorum ki, biz birşey tercih etmemişiz. Keşke gerçekten bir tercih olsaydı. Zaten tercih olsa sorun da olmazdı.. Biz önümüze konanı oturup yemişiz.. Herşey yolunda giderken birdenbire ortaya çıkan sorunları ve bu sorunlarla uğraşıp durmayı da olağan kabul etmişiz.. icon_evil.gif
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
toshi
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 09, 2006
Mesajlar: 124
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Pzr Ksm 28, 2010 8:14 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

doğru söze ne denir ilyada icon_wink.gif
_________________
2007 Yamaha XT 660 R [52000-...]
2006 Ducati Multistrada 620 Dark [18000-28000] (satıldı)
2008 Yamaha XT125R [3000-26000] (satıldı)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi MSN Messenger
volkert
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jan 07, 2004
Mesajlar: 372

MesajTarih: Pzr Ksm 28, 2010 8:58 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

ilyada demiş ki:
Şimdi anlıyorum ki, biz birşey tercih etmemişiz. Keşke gerçekten bir tercih olsaydı. Zaten tercih olsa sorun da olmazdı.. Biz önümüze konanı oturup yemişiz..


Şöyle olur mu dersin?
http://www.youtube.com/watch?v=j9JceDyz3kk
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Pzr Ksm 28, 2010 9:44 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

icon_lol.gif icon_lol.gif Aynen videodaki olay abi.. Tekelden kıçım yanmış tapagaz kaçıyorum .. Tek bir farkla.. Bu defa kaçılan adres yine, yeniden bir şirket değil, dünya çapında gönüllülerin ve uzmanların gönüllü çabalarıyla ortaya çıkmış bir ürün. Ve en az kar amaçlı profesyonel şirketlerin piyasaları çatır çatır ele geçirip tekelleşen ürünleri kadar da başarılı kabul edilen , hatta birçok açıdan daha da başarılı olarak kabul gören bir ürün.

Böyle bir ürün manyak para eder yahu ??? icon_eek.gif

Bu kadar değerli ve para edebilecek bir ürünün hiçkimsenin , hiçbir ülke yada şirketin malı olmaması düşüncesi de gerçek oldu.

Tam olarak emin değilim yanılıyorsam düzeltin, bu muhtemelen dünya tarihinde de bir ilk..
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
kdalak
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Nov 30, 2007
Mesajlar: 599
Nerden: İzmir

MesajTarih: Pzr Ksm 28, 2010 10:58 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Bir noktayı düzelteyim.
linux versiyonları ücretsiz ama linux da çalışan her program ücretsiz değil. Ancak açık kaynak kodlu yani program size açık olarak gönderiliyor ve eğer yeterli donanımınız varsa (bilgi düzeyinde) istediğiniz değişikliği veya geliştirmeyi yapabilirsiniz.

Ayrıca ücretli olan bu programlar Microsoftun zamanında yaptığı gibi fahiş fiyatlara değil, bir nevi "senin de bir parça katkın olsun" fiyatında oluyor.

Genel olarak eğer MS Office ( Open Office), internet ve multi medya programlarından ibaret ise kesinlikle Linux kullanmanız gereken program. Ancak oyun sever seniz bir süre daha beklemeniz gerekecek sanırım.
_________________
NC700X
Oooohhh suyundan da koy.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi
aitho
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 03, 2006
Mesajlar: 354
Nerden: Şehremini/İSTANBUL

MesajTarih: Pzr Ksm 28, 2010 11:21 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

İkiteker.org'un aklı selim bir mekan olduğu zaten aşikar ama linux üzerine laf açtıkça bu kadar çok konuşulacak konu ve kişi olması ayrıca sevindirici.

Zenwalk 6.4 duyurulmuş bu arada onu indiriyorum bilgisayarıma, XFCE GUI(kullanıcı arayüzü) kullanan, sistem dostu Slackware tabanlı cici sade bir linux dağıtımıdır, donanımımda da iyi çalıştığı için ki maalesef Pardus benim için KDE ile mindoz'dan hızlı değil bunda karar kıldım uzunca bir zamandır.


@ilyada

Ekran kartı sürücüleri de farklı olduğu için, donanıma hükmeden yazılımın hikmetidir monitör arızanın son bulması. Demiştim ya atmayın eski bilgisayarları monitörleri diye, linux çalışır çalıştırır icon_smile.gif

Linux düşmanı kuruluşlar maalesef mevcut, en basitinden hatırladığım A4Tech firmasının fare klavye ürünlerinin sürücüleri yoktu, sanırım ilgili firmaların microsoft ile ciddi ortaklık veya anlaşmaları söz konusu. Ticari ve kapitalist bağlamda da kendilerince haklı görülebilirler paşa göünlleri bilir.

Winamp linux altında zaten çok gereksiz bir yazılım olurmuş, muadilleri çok ama dediğin gibi gerek de yok. Komut satırından çalışan media playerlar var ki windows altında çalışmayan hatalı görünen çok dosyayı iki kelam komutla çok rahat çalıştırdığım günler oldu. Amarok zaten linux standardı media player oldu baya zamandır.

PİSİ ve farklı dağıtımların Package Manager olarak anılan programları dağıtıma hususi olarak hazırlanmış program paketlerini sisteme kurar. Yeniden başlatmak falan da gerekmez zırt pırt. Çok kullanışlıdır, dediğin gibi crack şifre kıl yün aramayı gerektirmez. Tıklarsın, indirir ve çalışır babalar gibi. Üstelik bahsettiğim dağıtıma hususi paketler de programların kaynak kodlu halinden kullanıcılar tarafından derlenerek çevrilir ve repolara yüklenir. Yani microsoft ofislerinde çalışan bir kaç yüz hata ayıklayıcı programcılara karşı binlerce gönüllü kullanıcı ve yorumları icon_smile.gif

Linux mantığına göre mindoz kiralık bir işletim sistemidir, senin değildir, ne yaptığını nasıl çalıştığını anlayamaz ve müdahele edemezsin. Dediğn arka bahçedeki oyundan ibarettir. Ben kaynak kodlarla çalışma sistemiyle ilgileniyormuyum.? Hayır tabi ki ama ilgilensem erişebilecek durumda olmanın özgürlüğü başka bir keyif. Hani şu mindoz içindeki meşhur spy yazılımlar, kullanıcı bilgilerini başka kaynaklara veren, sistemdeki bilgileri MS veritabanına ispiyonlayan şeyler linuxta yok, çünkü zaten olsa arada kullanan binlerce insandan biri mutlaka olayı yakalar hocam bu yanlış olmaz bööle ayıp ayıp düzeltin der ayuuka çıkartırdı. Özgür yazılımla özgürsün vesselam.

Virüs yazılımı bu güne kadar linux altında hiç denemediğim bir şey, gerek de duymadım açıkçası. Sistemin işleyiş şeklinden dolayı virüs gelse de olsa da eli kolu bağlı. Sistemde "root" (super user, admin vs..)olmadığı sürece hiçbirşey yapamaz. Linuxun 10 yıl önceki yapısını aşağı yukarı bildiğim için o dönem içerinsinde üretilen mindoz sürümlerinin zamanla ne kadar araklama derecesinde esinlendiğini görüyorum. Sağ tıklayınca çıkan yönetici olarak çalıştır falan filan gibi icon_smile.gif Ama yine de komik, yine de mindoz sistemi yeterince güvenli değil, onca antivirüse rağmen.

KDE linux üzerindeki en yaygın kullanılan GUI (graphic user interface-grafik kullanıcı arayüzü) idir. Yani şöyle açayım o "şey" kavramını: Eskiden win95 kullanırken DOS komut ekranı çıkardı da oraya win yazınca mouse kullandığımız grafik arayüz çıkardı, işte KDE de o işi yapan bağımsız bir programlar silsilesi. Kernel olarak bahsi geçen işletim sistemi çekirdeğinin donanımla etkileşime geçmesini kullanıcı için kolaylaştıran grafiak arayüz. KDE, Gnome, XFCE, Enlightenment vs. vs. arayüzler. KDE en çok sistem kaynağı kullanan GUI'dır eğer KDE hızından memnun değilsen Pardus içinde xfce vesair arayüzler mevcut. Kurup dene sisteminde farklı kullanımları vardır. Yani mindozdaki gibi DOS sisteme komut vermek için senin oynamana ayrılmış tek bir arka bahçe değil, bir dünya bahçe var, ben şahsen hepsinde gider oynarım icon_smile.gif

Sistemi kapatırken yine de ofis gibi programlardaki çalışmalarını kaydetmende fayda var derim. Zira en güvenli bilgisayar elektrik fişi takılı olmayan bilgisayardır derler o misal icon_smile.gif Terminalden ya da komut satırından "sudo halt" yazıp sistemi kapatabilirsin. Bu arada KDE'de Alt+F2 tuşladığın zaman bir komut kipi çıkar, orayada direk program adını yazarak çalıştırabilirsin, mindoz gibi dosya bulunamadı demez. Eğer o program/komut sisteminde varsa ve sen kullanmaya yetkili isen /bin ya da /usr/bin dizininde o komut vardır ve çalışır.

Partisyon işine gelince; linux için donanım yoktur, onun için sisteme bağlı herşey bir dosyadır derler. Talep edilen alanlar genelde "/" root (kök) dizini ki sistemin çalışması için gerekli işletim sistemi dosyalarının kopyalandığı yer, "/home" dizini, onda da kullanıcı dosyaları bulunur ki sistem çökerse (ben hiç çökertemedim onca zamandır) /home/ilyada, /home/aitho gibi kullanıcıların dosyaları kaydedilir. /swap (takas alanı) sistem RAM'i yetmediği zamanlarda RAM niyetine kullanılan disk alanıdr. Dördüncü alanı şimdi kesitremedim ben de nedir diye.?

Normalde mevcut partisyonun çok da bir önemi yoktur, behsettiğin gibi mevcut tek bir partisyon içinde olması ya da olmaması diye bir şart da yoktur. Ben genelde linux için ayırdığım tek bir partisyonu kurulum sırasında silip, kurduğum dağıtımın alan gereksinimlerine göre tekrar çekillendiririm. Mesela sen pardus kurarken tek bir 8GB partisyonu komple silip, sonra o boş alanı da isteğine göre şekillendirip kurabilirsin. Linux mindoz alanlarını okuyup yazabildiği için yedek olarak kullandığın partisyondaki dosyalarını falan direk kullanabilirsin, resim, müzik vesair dosya türleri için yani.

USB flash üzerine live dağıtım hiç kurmadım. Ama bu aralar beklediğm Google Chrome OS için yapılmış bir iki farklı dağıtım var, yakınlarda denerim sanırım. CD'den hızlı çalışacağı kesin. Ve yanında bilgisayar taşımaktansa flash bellek taşımak çok daha işe yarar.

Mac bağımlısı olmayacağız, zaten bu arsız linux Mac üzerinde de çalışıyor ve ikisinin de sistem kararlılığı UNIX tabanlı olmalarından geliyor, kardeş sayılırlar aslında ama penguen çok çok daha özgür. Cidden de CUK diye oturdu icon_smile.gif

@erdemre

Gerçekten de dediğim gibi, gündelik ihtiyaçlar için çok başarılı ve çok güvenli. Tahmin ediyorum ki 2007 senesinden bu yana format falan gibisinden şeylere de ihtiyaç duymamıştır. Eski dizüstü bilgisayarımda 3 sene kadar Slackware 10 kullanmıştım oradann biliyorum.

@toshi

Kesinlikle fanatizme ve marka bağımlılığına ben de karşıyım, hepsi de iş görüyor. Ben/biz nasıl linux kullanmayanlara öcü gibi bakmıyorsam/sak onların da bizlere öyle bakmasından yanayım. Mesela bir CAD çizimi projelendirme için windows açıp proje çiziyorsam ya da akustik ölçümler için yine bir MS uygulaması kullanıyorsam, yapabileceğim işler içinde linux tercih ediyorum. Tercih ve keyif meselesi, senin Ducati, benim Katana, onun moto guzzi kullanması gibi. Oysa hepimiz aynı yolda gidiyoruz.

Bu arada ubuntu bana biraz yavaş geldi, tabi ki kararlı ama daha farklı dağıtımları da denemeni öneririm şahsen. Hem hazır ZenWalk 6.4 çıkmışken icon_wink.gif

@ilyada again icon_smile.gif

Tekrar mindoz kurunca o menem şey haliyle hard diskinin boot sektörüne sadece kendini yazacak olabildiğince emperyalist kapitalist kafayla icon_smile.gif Ama sadece boot derken göremeyeceksin pardusu yoksa hard diskine sistem kurulu olacak. O kurtarma işlemi için bilahare görüşürüz sanıyorum icon_smile.gif

Ellerim ve kafam yoruldu dostlar bu akşamlık, sevgiler icon_smile.gif
_________________
'03 BMW R1150R
'02 Suzuki GSX 750 F
'04 Kawasaki KLE 500
'06 Zealsun ZS200GS
0 Rh (+)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Pts Ksm 29, 2010 2:28 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

aitho demiş ki:

Tekrar mindoz kurunca o menem şey haliyle hard diskinin boot sektörüne sadece kendini yazacak olabildiğince emperyalist kapitalist kafayla icon_smile.gif Ama sadece boot derken göremeyeceksin pardusu yoksa hard diskine sistem kurulu olacak. O kurtarma işlemi için bilahare görüşürüz sanıyorum icon_smile.gif


Haklısın kurunca iki şey yaptı windows ,

1-Windows açıkken diskimi incelediğimde toplam 4 bölüm arasından Linux kurulu olan bölümü görememeye başladım, olsun çünkü zaten windows kullanarak Linuxa müdahale etmeyeceğim, hoş böyle bir müdahaleye de ihtiyacı yok.

2-Pardus yükledikten sonra bana açılışta kimle başlamak istediğimi sormaya başlamıştı, bu işi GRUB adını verdikleri bir programcık yapıyormuş ve Windows yeniden kurulduğunda bunu da yok edermiş. Sahiden de öyle oldu; sanki ben başka bir işletim sistemini hiç kurmamışım gibi direk windowsla açılmaya başladı makina. Hem o bölümü artık bana hiç göstermiyor, hem de kendisine ait olmayan şeyleri de siliyor.. Tümden kaldırıp atacam o olacak icon_evil.gif Pardusu kurduğum cd yi takıp, kurtarma menüsü seçenekleri içinden bu "açılış dosyasını yeniden yükleme" seçeneğini tıklayıp eski haline getirebileceğimi okumuştum, onu yaptım ve çözüldü.

Şu da şaşırdığım detay oldu : Win. kurulum cd sini kullanırken diski yapılandırmayla ilgili hiçbir seçenek sunmadı. Linux olmasa ?? Windows da sunmadı bu seçeneği.. Nasıl biçimlendirecektim diski istediğim gibi ? Veya daha önce sunduğu seçeneği şimdi neden sunmaz ? Ben mi yanılıyorum acaba ? icon_rolleyes.gif

****

Windows bölümünün işi hala da bitmiş değil icon_evil.gif

1-Win. kurunca benim anakartımın driver cd sini de bulup kurmak zorundayım, yoksa çalışmayan birsürü donanım var.. O cd yi çizsem ya da kaybetsem kimbilir ne kadar tırmalarım o da ayrı mesele tabi.. Linuxta bu driver gerekmiyor, başka tek birşey dahi gerekmiyor..

2- İnternete bağlanır bağlanmaz da, cd-dvd yazacak program gibi, Zipli sıkıştırılmış dosyaları açacak program gibi... Hatta flashplayer gibi, acrobat gibi, antivirüs programı gibi, video codec paketi gibi , en temel ve sıradan işlevleri yerine getirebilmek için şu an aklıma gelmeyen birsürü bişeyler daha yükleyip kurmak zorundayım. Usandım bıraktım sonunda..

Ulan insafsız, daha yeni yeni bilgisayar kullanmaya başlayacak bir insan, veya sınırlı vakti olan biri bütün bunları nasıl yapsın ?? Böyle birsürü insan tanıyorum, internet kafelerden eve "usta" çağırıyorlar mecburen. Yeni yeni de meslekler icad oluyor, çook gerekli meslekler valla..

Pardusta bunların da bir teki bile yok, mecbur olacağım herşeyi bir yolunu bulup, ama öyle ama böyle, bir şekilde baştan programın içine koymuş adam. İlk günlere mahsus olabilecek tek sıkıntı şu; ilk anda herşey çok garip geliyor. E bu da onun kabahati değil, ben diğerine alışmışım ve kafam şartlanmış bugüne kadar. Ve sanıyorum ki tüm bunlar çok normal, bu işler hep böyledir.. icon_redface.gif

*****

Şirketlerin Linux versiyonu da üretmeleri konusunda ..

Anladığım kadarıyla şu ana kadar mecbur kalan birsürü şirket var, yaygınlaştıkça daha da mecbur kalacaklar gibi görünüyor.

Paralı programların da olması bence hiç garip değil, isteyen istediğini alacaktır, fena olan bu platforma inatla ürün sunmayan bazı şirketler, ve bir de temel işletim sistemindeki tekelleşme.

Mesela şimdi merak ettim ; devlet resmi dairelerine , türlü kurumlarına ve ilkokullarına felan satın aldığı bilgisayarlarına ne kurdu bugüne kadar ? Hangi yıla kadar paralı işletim sistemlerini kullandı, veya hala kullanıyor mu ? Bunun toplam maliyeti ne ? Öteki türlü yapılsa aradaki fark toplamda kaç okulu daha bilgisayara kavuştururdu ? Kesin manyak manyak rakamlardır bunlar..

Daha da fenası, bu tekelleşmenin en büyük ayağının sıradan kullanıcılar üzerinden götürülmeye çalışılması ve katlanılmaz bazı sıkıntıları olan bir ürün kullanılarak yapılması. Yani diyeceğim şu ; harbiden mükemmel ve her yönüyle açık ara üstün bir ürün sunmuş olsa yine bu kadar içim yanmayacak ama o da yok. Ben hiç anlamam bilgisayar işlerinden ama şu ana kadar okuduğum şeylerden işin felsefesine dair bir yorum çıkartmam gerekirse anladığım şudur :

Bu microsoft başlangıç itibariyle önemli işlere imza atmış, bazı çok önemli şeyleri keşfetmiş yaratıcı bir şirket. Ama daha sonra bunu tekelleşme adına insafsızca kullanmış, VE DÜNYA DA BUNA TESLİM OLMUŞ. Bu muhalif ve yaratıcı insanların ulusları aşan gayret ve çabaları da olmasa öyle de giderdi herhalde..

Oysa bugün konunun geldiği nokta çoookkk acaip bir yerde ; bilgisayarlar ile başlayan ve internet ile taçlanan bu sürecin insanlık tarihinin gelmiş geçmiş en önemli zıplama tahtalarından birisi, hatta EN ÖNEMLİSİ olacağını düşünen çok ciddi düşünür ve bilimadamları var. İlk sıraya neyi koyarsınız? diye sorulduğunda, insanın ateşi kullanmaya başlaması, yazının icadı, üçgen olmayan yuvarlak tekerleğin icadı, veya bilmemkimin doğumu falan gibi sıradan yanıtlar vermeyen adamlar. Kanalizasyon ve temiz su sistemlerinin kullanılmaya başlaması diyor mesela icon_eek.gif .. Çünkü insan soyu salgınlarla tümüyle yok olabilirdi, hatta olmadıysa bu bir şans olarak bile düşünülebilir.. Diyor..
Şu an internetin icadını bunların arasında, o kadar önemli bir zıplama tahtası olarak değerlendiren ve tüm geleceğimizi değiştirecek temel nokta olarak gören çok sayıda görüş var. Ya, mesela en çarpıcı örneklerden biri bugün yaşandı ; daha önce Amerikan ordusunun Irakta yaptığı katliamlar ve emir verilerek yapılan infazlar da içinde olmak üzere, tümü gerçek 80-90.000 belgenin içinde olduğu koca bir gizli arşivi internete sızdıran Wikileaks adlı internet sitesi bugün de içerisinde Türkiyenin de türlü konularla bulunduğu ikinci büyük bombayı patlattı. Dünyanın neredeyse yarısını yönetenler yarından itibaren ne halt yiyeceğini düşünüyor şu an. Bilgisayarlar ve internet olmasaydı böyle şeyler asla mümkün olamazdı.

Neyse.. İletişim sahiden de bilginin ve haberin saklanamadığı bir köye çevirdi koca dünyayı.. İnternet ve onu kullanmayı sağlayan bilgisayarlar birer araç olarak bugün çok başka noktalara geldi ve eşsiz işlevler üstlendi. Dünya nufusu bilmemkaç milyara çıktı, iletişim adeta beslenme, barınma vs. gibi temel insan ihtiyaç ve HAKLARINDAN birine dönüştü. Ama mikroyumuşak amcalar hala temel işletim sistemini parayla satmak derdinde ve hala bu kafayla dünya piyasalarında tekel olacam diye uğraşıyor. Ve bu parayla sattıkları şey, benim gibi bilgisayarın sadece temel işlevlerini kullanan insanı bile, çıkarttığı sorunlarla ve haybeye uğraştırmasıyla deli edebiliyor. Dedim ya, bari gerçekten benim işime yarayan üstün yetenekleri olsa, kullanan ortalama insan olarak "oh beee" diyebilmiş olsam içim yanmayacak..

Koskoca Çin , kalkınma hızı ve kaydettiği gelişme ortada , Linux kullanıyor diye biliyorum? Salak adamlar da değiller.. Uzay çalışmalarına da başlamış mıydı Çin ?

Teknik konuları hiç anlamıyorum ama şu iki şeyi çok merak ediyorum ve bundan sonra da merakla takip edeceğim :

1-Paralı veya parasız ürün olsun, Linux platformuna yazılım üretmeyi reddeden, ama bunu yüksek maliyeti olan ürünler için MALİ SEBEP VE İMKANSIZLIKLAR, ARZ TALEP DENGELERİ vs. AÇISINDAN DEĞİL DE, Aitho nun verdiği "fare,klavye" örneğindeki gibi BAŞKA SEBEPLERLE yapan şirketlerin azalma eğiliminde olduğunu biliyoruz, acaba tam bir kırılma noktası ne zaman yaşanacak ?

2-Pazarın en büyük ve ballı dilimini benim gibi ortalama kullanıcıların oluşturduğu Türkiye ve benzeri gelişmekte&uyanmakta olan ülkelerde, bundan sonra , örneğin 5 sene sonra -ki 5 sene sonra bu kullanıcı dostu yerli Pardus projesini muhtemelen sağır sultan bile duymuş, deneyip bir izlenim edinmiş olacak- bu tür ülkelerde yarın bir temel işletim sistemini parayla nasıl, hangi mantıkla nasıl pazarlayabilecekler, ve nasıl para kazanacaklar çok merak ediyorum? Satabilmek için yukarıdaki reklam videosundaki gibi bedava süsü verilmiş kampanyalı bişeyler falan dağıtmaya başlarlarsa , veya bedava Serdar Ortaç-Mustafa Sandal konser bileti falan dağıtmaya başlarlarsa hiç şaşmam..

Bekleyek ve görek bakalım ne olacak. Bir noktadan sonrası tam makara olabilir icon_lol.gif
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
toshi
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 09, 2006
Mesajlar: 124
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Pts Ksm 29, 2010 10:11 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

@ aitho bana da başta biraz yavaş gelmişti ama xfce [xubuntu] arayüzüyle deneyince gayet hızlı olduğunu gördüm icon_smile.gif

@kdalak programların geneline bakarsak birçoğu opensource ve iş görüyor ama sizinde belirttiğiniz gibi bazıları ücretli daha doğrusu donate ederseniz seviniriz (gönlünden ne koparsa) modunda ki bence gayet mantıklı icon_wink.gif bu orada oyun konusunda şöyle bir düşüncem var;
eğer son çıkan her oyunu oynayan biriyseniz wine (beleş) veya cegeda(paralı) gibi iki güzel uygulama işinizi görür icon_lol.gif

Sonuçta merak edip araştırınca ve linuxla ilgili forumlara girip soru sorunca hemen cevap alabilmeniz gayet güzel bence icon_smile.gif
_________________
2007 Yamaha XT 660 R [52000-...]
2006 Ducati Multistrada 620 Dark [18000-28000] (satıldı)
2008 Yamaha XT125R [3000-26000] (satıldı)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi MSN Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Pzr Arl 12, 2010 10:09 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

http://video.ntvmsnbc.com/en-viruslusu-turkiye-1.html
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
emrerd
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 04, 2006
Mesajlar: 709
Nerden: izmir

MesajTarih: Pts Arl 13, 2010 5:47 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

İlyada;
Müthiş yol katetmişsin abi!

Özgürlüğün en büyük düşmanı, köleliğe razı olan kölelerdir.
Bağlantı kuramayanları anlıyorum ama bağlantı inanılmaz boyutta!
Bill Gates sizce tüm orta doğuda lisanssız win kullanıldığını bilmiyor mu? icon_idea.gif

Bal gibi biliyor ve göz yumuyor!Böylece bilgisayar okur yazarı olduğu iddiasında olup, aslında bilgisayar hakkında çok az şey bilen inanılmaz bir guruh yarattı...Bunlar sadece "win" biliyor.Denetim masası ve belgelerimi göremeyince afallıyor...
Lütfen okuyunuz;
http://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%96zg%C3%BCr_yaz%C4%B1l%C4%B1m

http://tr.wikipedia.org/wiki/Richard_Stallman

Sorgulamalıyız!
Bir PC yi neden mutlak bir yazılımla kullanmak zorundayız!
Neden eksik ve zayıflıklarla dolu bir yazılımı satın alıyoruz ama modifiye edemiyoruz.
Microsoftun yaptığı aynen şudur;
X marka bir motor alırsınız ancak çanta takamazsınız, elcik ısıtma takamazsınız, rahat sele, tur camı takamazsınız!
Eğer motoru almışsam arkadaş, istersem makinasını söküp çim biçme aleti bile yaparım, yapabilmeliyim!

Mavi ekranlar, sistem ölümcül bir tehlikeden kurtarıldı gibi saçma sapan laflara karnım tok!
Sadece yaygın diye hatalarla dolu, acemice hazırlanmış bir yazılımı(vista soytarılığı), üstelik motor kapağını açamadan(Kaynak kodlar kapalı) kullanmam.İşte tüm mesele bu...
_________________
http://www.batidispoliklinigi.com/
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et AIM Adresi Yahoo Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Arl 14, 2010 9:33 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

emrerd demiş ki:
İlyada;
Müthiş yol katetmişsin abi!


Abi estağfirullah. Bu Pardusun kurulumu sahiden çok basit. Yanlış anlamadıysam diğer sürümlerde kurulum sonrası bazı parçaları daha ilave etmek, birleştirmek gerekiyor, Pardusu ise tam da benim gibi ortalama kullanıcı için düşünmüş adamlar. Herşey içinde eksiksiz geliyor.

Bu linux işini sen aklıma sokmuştun. Zaten merak ediyordum ama beni aşar, biraz daha bilmek anlamak lazım falan diye düşünüyordum, bir de özgür olması dışında bir özelliği olmayan uyduruk bir işletim sistemi sanıyordum. Sonra senin yazdıklarını falan okuyunca, yahu dedim bu rasyonel deli bunu kullanıyorsa kesin iyi bişeydir bu. Senin laptopta falan da görünce hepten hoşuma gitti. Bir kez daha teşekkür edeyim. Öpüldünüz. icon_smile.gif

*****

Kurulum basitliğinden bahsettim , sonradan keşfettiğim bir iki detayı eklemek istiyorum, şu anlamda belki işe yarar : İlk kez denerken şunlar kafa karıştırabiliyor..

1- Pardus kurulumu sırasında sadece disk bölümlemeyi anlamamış ve istendiği gibi küçük bölümler oluşturup kurmak yerine , win. silinir, arşiv dosyalarım gider ve yeniden yüklemekle uğraşırım çekincesiyle takas alanı gibi bazı alanları ayırmadan , sadece diskimde önceden hazırladığım iki boş bölümden birine alan tahsisi mecburi olan ana linux kısmını , diğerine de alan ayırmanın mecburi olmadığı üç bölümden sadece birini kurmuştum. Çok basit bir detayı anlamadığım ve fazla kurcalamak istemediğim için..

Daha sonra birkaç arkadaşın pc ye daha Pardus kurduk, o sırada jeton düştü. Aşağıdaki resimde disk bölümlendirmesi ve biçimlendirmesi ile ilgili Pardus kurulum safhası görünüyor. Bu resimde yapmayı beceremediğim tek şey üstteki diski ve o anki bölümlenme durumunu gösteren uzun gri alanın bölümlerine mausla tıklamak ve aşağıdaki seçeneklerin değiştiğini görüp aşağıdan seçim yapmakmış. Evet, salakça icon_redface.gif Yukarıda "disk bölümlendirme pek anlaşılmıyor" gibi birşeyler yazmıştım, olsa olsa ancak bu kadar basit olabilir icon_redface.gif icon_redface.gif



Bu resimde kurulum yapan elamanın bilgisayarında win. yok. Olsa en baştaki bölümde bunu özellikle belirtiyor ve gereken uyarıları da yapıyor, yani diğer işletim sisteminin hatalı bir tercih sonucu istek dışı biçimde yok olmasına mani olmaya ve korumaya da azami özen gösterilmiş..

Bu arkadaş iki boş bölüm yaratıp sonra kuruluma başlamış, veya olan bölümleri yok edip birleştirip sonra iki bölüm yaratmış ve o anki safhanın görüntüsü bu. Siz cd yi taktığınızda en başta Win. bölümünü göreceksiniz, onu , ve korumak istediğiniz başka bölümler varsa bunları ellemeden kalan bölümlerin üzerinde ne istiyorsanız yapabiliyorsunuz. Kalanları birleştirip yeniden istediğiniz gibi bölebilirsiniz, veya olduğu gibi içine kurabilirsiniz..

Şu videoda 5. dakikada "hayır, diskimi kendim bölümlendireceğim" seçeneği hakkında "bu konuda tecrübeliyseniz kendiniz yapmayı seçebilirsiniz.." gibi birşey deyip o bölümü atlıyor, ama tecrübe falan gerektirmeyecek kadar basit birşey hazırlamışlar, hatta aşırı basit .. Kurulumda ve daha sonra kullanırken de tümüyle Türkçe. Ben fere ile bölümlerin üzerine gelince aşağıda değişen seçenekleri görmeden , sadece aşağıdakilerle kurmuşum oops: Tek yapılması gereken yukarıdaki resimdeki diski temsil eden bölümleri mausla bölüm seçip aşağıda değişen seçeneklerden o bölüme ne yapmak istiyorsnız onu seçmek. Win. gider falan diye korkmayın..
http://www.youtube.com/watch?v=xCdwsTfMdUo&feature=related

****
Bir diğer konu Pardusun tercihan 4 ayrı bölüm talep etmesi hakkında.

Bunlardan sadece biri mecburi. Kalan üçü içinden , "1-2" Gb. ayırsanız fena olmaz" dediği takas alanı.. Bu alan 1 Gb. ram sahibi bir makinada hiç kullanılmıyor, daha düşük ram var ise kullanılır mı, ya da ne zaman , hangi seviyenin altında bunu kullanmaya başlayacak bilmiyorum ama o bölümü birkaç farklı makinada arada gözlüyorum, şu ana kadar o bölüme hiçbirşey yazılmadı, öylece duruyor. Benim makinada zaten yok bu bölüm. Ram kapasitesi ortalama ve üzeri makinalarda bu bölüm hiç olmasa da olur... Diye sanıyorum..

****

Bir diğer konu kurulumdan sonra "hay zıçayım böyle programın içine , çalışmıyor, takılıp duruyor " hadisesi..

Ben tek bir sorun dahi yaşamadım, hatta virüs ve truva saçan siteleri araştırıp, bulup, bu sitelere kasten girip Linuxu çökertmeye çalışıyorum , o günden beri başaramadım. Çökse yeniden kurup bu defa disk alanlarını istediğim gibi yapacam , çökmeden ellemek de adetim değil. Neyse bigün çöker nasılsa .. Yazarım buraya ...

Fakat bendeki cd ile başka makinalara Pardus kurduğumda bazı sıkıntılarla karşılaştım. Bunlardan birinde az kaldı kafayı sıyıracaktım. Takılıp duruyor, çalışmıyor bir türlü. Onu açıyorsun açılmıyor, ötekini açıyorsun bir saniye sonra kapanıyor ve hata iletisi geliyor.. icon_eek.gif Tekrar kuruyorsun. Tekrar. Tekrar...

Sonunda anladık. Ödünç bir Cd okuyucu aldı geldi arkadaş ve olay tek seferde çözüldü.

Kurulum Cd. sini yükleyip yazarken Cd driver ın temiz olması ÖNEMLİ icon_exclaim.gif
Cd. yi takıp kurarken yine aynı şekilde ÖNEMLİ icon_exclaim.gif

Bu cd leri Tübitak bedava adrese gönderiyor, Birkaç gün içinde geliyor , sadece 3-5 lira posta ücreti var. Sözkonusu olan Pardus ise ve benim gibi niyetiniz olup da , evde boş cd yok diye aylarca olayı sallamışsanız , en kolay ve pratik yol bu.

Ve eğer buna rağmen sorun var ise , muhtemelen Cd okuyucunun optik zımbırtısı kirlidir. Şayet böyle birşey denk gelirse haybeye moralinizi bozmayın. Onu temizleyen zımbırtılar da satılıyor ve ucuz.

****
Şu an bi sıkıntı yok, dediğim gibi bi şekilde çökertemeye uğraşıyorum hala. Bildiğiniz çok sakat siteler varsa yardımcı olun da çöksün yeniden kurayım icon_smile.gif .. Şaka bir yana, internette bu haltların onda birini Win. ile yapsaydım şimdiye on kere mefta olmuştu. İnternette bugüne kadar bakamadığım ne varsa baktım anasını satayım icon_twisted.gif

Farkettiğim bir fark da şu : Harddisk daha az çalışıyor. Windows kullanırken o zımbırtının tıkır tıkır sesini aralıksız duyardım. Lan bi dur be.. Bi dinlen.. Hiç durmazdı namussuz. Üstelik kurulumdan sonra ilerleyen haftalarda dosyalar şiştikçe daha da çoşardı,.. Bişeyler bulşatıktan sonra ise kırmızı disk aktivite lambası hiç sönmezdi ve oradan anlardım en fazla birkaç hafta vaktim kaldığını...

Şu an ise disk eskisinin yarısı kadar , o da belki , aktif.. ve bir artış da yok.

****

Pardus gibi , masaüstü ve maus-pencere-program açma yönetme olaylarında KDEyi kullanan Kubuntuyu değil de, Gnome kullanan ubuntu sürümünü de merak etmeye başladım. Onu hiç uğraşmadan daha sonra bir boş vaktinde senden tam takım hazır vaziyette isteyeceğim Emre. Olabilir mi ?

****

Pardus 2009 da masaüstüne dair birçok genel görünüm seçeneklerinden sadece bir tanesi şöyle birşey :
http://www.youtube.com/watch?v=iLNngHQ_lj0
2011 sürümü de yoldaymış..

Bu gözlüklü delikanlı sabah sabah zorla oynatacak adamı icon_biggrin.gif
http://www.youtube.com/watch?v=_Z3tE-iW35M

Birçok yabancı da kullanıyor :
http://www.youtube.com/watch?v=B4juAE7yVfY
Gurur duyuyor insan..

Pardustan daha hızlı çalışan ve belli hızların altındaki makinaları roket yaptığı söylenen Gnome kullanan Ubuntu genel görünümü ise :

http://www.youtube.com/watch?v=h7S93Om-7O4&feature=related

Ubuntuda Türkçe desteği ne ölçüde ??


Sevgiler...CeM... :
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
emrerd
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 04, 2006
Mesajlar: 709
Nerden: izmir

MesajTarih: Sal Arl 14, 2010 10:45 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

İlyada;
Pardus tan daha iyi türkçe desteği hiç bir dağıtım da yok.
Pardus ülkemizde geliştirildiğinden olsa gerek...
Sonuçta bileşenler aynı.(çok büyük oranda)
Ubuntu'nun avantajı bence gnome masa üstü ortamı kullanması..
Linux için tek bir masaüstü ortamı yok...Onlarca var.En bilinen ve tercih edilenleri KDE, Gnome ve XFCE...
Görsellik düşkünlerine KDE4+compiz(3 boyutlu masaüstü eklentisi) iyi gider.Sistem kaynaklarını çok tüketiyor ancak yinede vista ve 7 ile kıyaslanmaz.Onlara göre bariz hızlı!
Eğer mütevazi bir sistem varsa ve fonksiyonellik düşünülüyorsa XFCE ışık hızıyla çalışacaktır.
Yok ben iyi bir uzlaşma isterim derseniz gnome isabetli bir karardır.Bir çok eklenti ve programla bu masa üstü yöneticileri, özelleştirilebilir.

Pardus, ortalama bir ev kullanıcısının tüm gereksinimini karşılayacak çoklu ortam ve yeterli ofis yazılımları ile gelir.Öyle ki CD den kurulum bittiğinde sürücüler dahil hemen hiç bir program yüklemeden kullanılabilir...
Bu anlamda son kullanıcı dostudur.Aynı oranda da kişiselleştirilebilme ve bilgisayarımıza özel kurulum yapma imkanımızı kısıtlar...
Gentoo, slackware, arch gibi dağılımlar ise tamamen elle derlenip kurulmaları sayesinde kişiye ve kullanılan bilgisayara özel işletim sistemi oluşturmak isteyen profesyonellerin gözdesidir...
Ubuntu bu anlamda pardus'un rakibidir.Red hot, Suse, Mandrake(ismi değişti), debian vesaire yüzlerce dağıtım vardır.Bana göre kafayı takmak istemeyenler Pardusa takılıp hayatını yaşasın...
Yok ben arızaya bağladım diyenler ubuntu ile gnome ve linux dosya hiyeralşisi ve komut satırını öğrenip hemen debian, arch, gentoo diye nirvanaya doğru yola çıksınlar. icon_biggrin.gif

Unutmayalım;
En iyi köle, özgür olduğunu düşünen bir insandan yaratılır.
Windows'u sorgulayalım...
_________________
http://www.batidispoliklinigi.com/
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et AIM Adresi Yahoo Messenger
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Konu Disi Tüm saatler GMT
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5, 6  Sonraki
2. sayfa (Toplam 6 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Forums ©

   
 

All logos and trademarks in this site are property of their respective owner. The comments are property of their posters, all the rest © 2002 by me
You can syndicate our news using the file backend.php or ultramode.txt