Arama     Konular    
  Üye Ol antalya escort Ana Sayfa  ·  Konular  ·  Dosyalar  ·  Hesabınız  ·  Haber Gönder  ·  Top 10  ·  T.C Karayollari Haritasi  
Ana Menü
· Ana Sayfa
· 2. El Ilanlar
· Anketler
· Ansiklopedi
· Arkadaşına Tavsiye Et
· Arşiv
· Bize Ulaşın
· Dosyalar
· Faydalı İçerik
· Forumlar
· GizlilikPolitikasi
· Haber Gönder
· Hakkimizda
· Harita
· Konu Başlıkları
· Oyun Alanı
· Top 10
· Videolar
· Web Links
· Üye Günlüğü
· Üye Listesi
· İzlenimler
· Özel Mesajlar

Kimler Sitede
Şu an sitede, 814 ziyaretçi ve 0 üye bulunuyor.

Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.

Giris
Nickname

Şifre

Guvenlik Kodu: Guvenlik Kodu
Guvenlik Kodunu Yeniden Yaziniz

Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.

Dost Siteler
www.webevi.com www.lamaorda.com www.saglikbilgisi.com www.bilgisayarbulteni.com www.thelostdownload.com www.ucretbordrosu.com


Ikiteker Motosiklet Fan Klubu - Motosiklet ve motosikletli yasam kulturu: Forums

Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi :: Başlık Görüntüleniyor - Bmw R11xx satın alırken nelere dikkat edelim ?
 YardımYardım   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Bmw R11xx satın alırken nelere dikkat edelim ?
Sayfa Önceki  1, 2, 3  Sonraki
 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Bakim,Onarim,Servis
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
pekiabi
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Kayıt: Mar 07, 2008
Mesajlar: 95
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Prş Nis 03, 2008 6:45 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Elinize sağlık, Türkçe'de az sayıda bulunabilecek örnek bir inceleme olmuş...
_________________
Şuyum: http://ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&t=12125

http://f650.azbuz.com
http://www.bmwf650.com
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et AIM Adresi Yahoo Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Prş Nis 03, 2008 10:04 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

İlaveler :

Test için aldığınız motoru muhakkak ısıtın.

Önce normal hararet seviyesine, yani orta çizgiye kadar. (not, hararet ve yağ basınç müşirlerinin sağlam, ve sorunsuz çalıştığını, gerçek değerleri oransal hatalar yapmadan aktardıklarını varsayıyoruz)

Kış ayı ise, hava soğuksa düşük viteste giderek ısıtın motoru. Hararet normal seviyeye geldiğinde (ve gelirken) aşağıdakileri gözleyin :

** Yağ sızıntısı olan bir yer var mı ? Terleme başlangıcı vs ?

** Debriyaj kullanılırken değişen birşey var mı ?

(Kavrama noktasında kayma, eskisine göre hissedilir biçimde farklı bir noktada kavrama ?
Debriyaj sıkıldığında, veya bırakıldığında başlayan ve motor devrine senkron sesler ?)

** Kompresyonda ciddi bir değişim ? Gazlarken yada gaz kesip , motor kompresyonunu kullanırken ? Fark psikolojik mi yoksa farkedilmemesi mümkün olmayacak kadar büyük bir fark mı var ?

** Sıcak motoru stop edip yeniden marşa basın. Yağ lambasının sönme süresinde fark var mı ? Soğuk motorla kıyaslandığında süre çok uzuyor mu ?

** Sıcak motorun iki enjektör fişini de söküp (elle çıkar) bu şekilde marş basın. (motorun çalışamaması için) Marş basarken dahi, yani o düşük devirde bile yağ lambasının hemen sönmesi gerekiyor !

** Isınınca başlayan, motorun gücünü ve torkunu kullanırken, yani gazlarken, ivmelenirken ortaya çıkan kol yada yatak vuruntuları var mı ?

** Sol ve sağ kafalardan gelen birbirinden farklı ses var mı ? (Herşey simetrik. Çok küçük farklar olabilir ama rahatça hissedilen farklar varsa araştırılmalı)
......................

Bir adım daha ileriye gitmek isterseniz, harareti normalin bir çizgi üzerine yani ortanın bir çizgi üzerine çıkardıktan sonra da tüm bunlara tekrar bakın. İşi çok uzatıp, çok oyalanıp bunun da bir çizgi üzerine çıkmamaya özen gösterin.

Yukarıdaki kontroller sırasında değişen birşey olmamalı. (olsa bile senin benim hissedebileceğim miktarda bir değişim olmamalı.)

......................

Yağ lambası zamanından geç sönüyorsa şüphelenilmeli , sebebi ciddi biçimde araştırılmalı. Bu durum motor ısındıkça büyük değişkenlik arzediyorsa daha da ciddiye alınmalı. Müşir kaynaklı bir sorun mudur, sistem yağ basıncı mı yetersizdir emin olmak gerekir. Yağ basıncı ölçümü yapmadan da emin olmak mümkün olmaz.


Debriyajın kavrama noktası senin farkedebileceğin kadar değişiyorsa, halledilemeyecek dert değil ama alırken fiyatı buna göre biç.

Debriyajda başlayan ses için de aynısı geçerli. Çok sorun değil ama fiyata yansıtmak gerekir.

Kompresyon sana yada deneyen kişiye düşük gibi geliyorsa burada yanılma payı var, ölçmeden emin olunamaz. Ama ısınan motorun kompresyonu çok değişiyorsa, farkı farketmemek mümkün değilse, teşekkür et, uzaklaş !

Isınınca ortaya çıkan, ivmelenirken kendini belli eden kol ve yatak vuruntuları var ise, teşekkür bile etmeden uzaklaş.. icon_cool.gif

Tüm motorlar için geçerli bu ; ne olduklarını ısındıklarında gösterirler. Soğukken normal olan çoğu motor ısındığında, motoru oluşturan tüm parçaların ölçüleri değiştiğinde, yağın fiziksel özellikleri değiştiğinde belli eder kendini. Zaten bir motordaki en hassas ölçü detayları da hep bunlarla ilgilidir ; sıcak soğuk farkları ve yağın dolaştığı, sürtünme olan yerlerdeki boşlukların aslına ne kadar uygun olduğu.

Tekrar söylemekte fayda var : düşük kilometrelerde yeni bir motora bakmıyorsanız, test için, bakmak için aldığınız motoru normal ve normalin biraz üzeri seviyelere kadar ısıtmadığınız, yani iki tur atıp geri döndüğünüz sürece o testin pek anlamı olmayacak.


Sevgiler...CeM...
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
volkert
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jan 07, 2004
Mesajlar: 372

MesajTarih: Cum Nis 04, 2008 3:08 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Ama hurdalıkta ama yollarda, TR plakalı kaç 1100 GS var acaba?

Borusan'ın ithal ettiği 1100 GS sayısını yada trafiğe kayıtlı rakamı bilen, öğrenme şası olan var mı?
icon_question.gif
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
ODUNCU
Yeni Kullanici
Yeni Kullanici


Kayıt: Apr 16, 2005
Mesajlar: 4
Nerden: SAKARYA

MesajTarih: Pzr Nis 20, 2008 8:24 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Hocam nasıl teşekkür etsem, kışa bir 650gs yada 1100gs düşünüyordum ama konu hakkında hiç bilgim yoktu. bütçede kısıtlı, çok faideli oldu.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
ugurcan77
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Sep 23, 2004
Mesajlar: 140
Nerden: Ankara

MesajTarih: Pts Nis 27, 2009 8:37 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Çok faydalı bir yazı olmuş,emeği geçen arkadaş(lar) a teşekkürler.
_________________
Uğurcan
Bizim gibi kaşifler burjuvalara otel parası ödemektense ölmeyi tercih ederler.
E.C.Guevara
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 5:55 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Son bir ayda iki çok enteresan "kazıklama/iteleme" vakasına bizzat şahit oldum. Bundan başka ibretlik bir vaka bizzat şahidi tarafından bu forumda anlatıldı. Bir başka vahim durum ise Sahibinden.com. sayfalarından buraya taşındı ve tartışıldı.

Mevzu gelişerek ilerliyor. "Hurda, hoşaf motosiklet nasıl itelenir/çakılır ?" konusu evrim geçirerek ilerliyor. Bu işi yapanlar her geçengün daha da yetkinleşiyor ve yeni yöntemler geliştiriyorlar. Piyasadaki motorların kilometrelerinin genel olarak toplamda ilerliyor olması bu adamların işlerine daha çok geliyor.

Ve hoşaf bir motosiklet nasıl olur da alınır ? Bilerek mi ? Bilmeden mi ? Bilerek alınıyorsa hangi psikoloji bu hatayı yaptırır ? Hiç bir işe yaramaz mı ? Kimse almamalı mı ? Yada kim asla almamalı ? En çok kim dikkat etmek zorunda ? Kim için sorun olmaz , kimin hayatını kaydırır ? gibi soruları sorarak ..

"Alırken nelere dikkat etmeli ? " konusuna eklemelerde bulunalım..

...............
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 5:56 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

İlk alıntımız şu ilan :
http://www.sahibinden.com/sakin_kanmayin!!!!-56WQQaXQQ15986864WQQpXQQdisplayitem

Konunun geçtiği başlık :
http://www.ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&t=14402&start=15

İlan ileride kaldırılabilir. Burada kalıcı olması amacıyla ilanda yazanları da aşağıya kopyalıyorum :

İlan başlığı : sıfır gibi 1100 GS(yersen)Hatta km si - gösteriyor.!!

Açıklaması :

[quote=]Hesaplı bir motor aranır,Bütçe az GS sevgisi yüksektir.İlanlarda İzmirde 1994 GS hemde 34.000 km.d e Vay anam vay!!! Adam aranır,Bu alet hakkaten bu km`de mi diye sorulur.Vatandaş yemin billah eder askerdeydim 3-4 yıldır kullanmıyorum der.Kmsi doğru der.E tabi güvenemezsin,Ayıptır söylemesi bi şirkette üst düzey yöneticiyim,İzmirden anlayan hatta bi motor derneğinin bilmem ne başkanı olan bi vatandaşa sorulur.Abi al ben kefilim der.6500 tl İzmirli terbiyesizin hesabına yatırılır.Usta motoru almaya gönderilir.Motor Ankara`ya zar zor gelir.Km`si tahminen 100.000`i geçmiştir.heryeri dökülmekte,abs`si çalışmamaktadır.

Sonuç motor komple sokülür,yapılır,1000 TL`ye yakın masraf yapılır,Abs tamir edilemez.binecek hale gelir.ancak sezonun nerdeyse 3/2 si motor beklemekle geçmiştir,ve yenilen kazıktan dolayı da motordan feci soğunmuştur.

Bana motoru satan İzmirli ahlaksız,terbiyesiz arkadaşım(bunlar kibarca,ne düşündüğümü sen hesapla)sana verdiğim parayı helal etmiyorum ve allaha havale ediyorum.Umarım burnundan fitil fitil gelir.

İşin gerçeği ;Yürüyen bir 1100 GS,5500 TL den aşağı etmez,Ben verdiğim paraya değil de enayi,hatta aptal yerine konmama sinirleniyorum.

Görmeden,tanıdığınız usataya göstermeden(bizzat tanıdığınız)motor almayın,Ben de enayiliğime doymayayım.

Bu toparlanmış döküntüyü de 7000 TL verene satıyorum.

hayırlı olsun.



İlan yayınlandıktan sonra bir sürü insan mesajla ve arayarak duygularını dile getirdi,hepsine teşekkür ederim.Gerçekten motorcu ruhu diye birşey var ve ben buna inanmaya devam edeceğim.[/quote]

...............

Bir diğer örnek Tunch takma adlı arkadaşımızın yaşadığı bir örnek. Şu başlıkta geçiyor :

http://www.ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&t=14402&start=15




tunch demiş ki:
bir anımı anlatayım :

zamanında 1100 Gs imle arabayla çarpıştım, araba ve motor pert oldu ( motor kovan bloğundan kırıldı vs) sigorta şirketlerine göre.. sigorta mototrun hurda fiyatını çıkarttı ve bu fiyattan bir firmaya sattı (galerici arkadaşlar). sigorta ve satın alan adamlar parayı ödediler herşey kitabına uygundu. neyse birkaç ay sonra bir tlf geldi. abi slm ben senin eski motorunu almak üzereyim hangi bakımları yapıldı nerde kime yaptırdınkm 26 binde neden az kullandın gibi sorular soruyor.. yaw dedim o motor benim motor mu en son kırık halde kamyonete yükledim gönderdim dedim ayrıca o km 26 değil 126 bin haberin olsun diyerek arkadaşı uyardım ve şemsiyenin malum yerde açılmasını önlemiş oldum. O arkadaşa satamamışlar ama daha sonra motoru başka yerde görmüşler..

ne yazık ki, sözüm meclisten dışarı, satıcılarda haysiyet namus gibi insanoğlından beklediğin olgular pek kalmamış, millet geleni öpmek için uğraşıyor. icon_sad.gif

Sözün özü bildikten bilinen motor alacaksın, bildiğin ustaya bizzat götürüp soracaksın.



Tunç, bu bence çok çok önemli bir örnek, teşekkürler !

Keşke plakasından şu anki sahibine ulaşma imkanımız olsa ve hikayenin geri kalanını , hatta belki ondan sonraki sahiplerinde neler yaşattığını, sür git nasıl devam ettiğini , o motoru sırasıyla satın alan herkesin ne kadar ciddi paralar harcadığını ama bi motorun adam olmadığını gösterebilsek.

Olmasının pratikte çok kolay ama ekonomik açıdan mümkün olmadığını ve o motosiklet bir klasik olmadıkça yada ekonomik akılcılığı bi kenara bırakmış işin zararına aldırmayan, parası ve imkanı olan, vakti bol birinin eline geçmedikçe o motosikletin hiç bir zaman adam edilemeyeceğini, buna imkan olmadığını burada gösterebilsek.

( Plakadan takip etme ve şu anki sahibine ulaşma gibi bir imkan var mı ?)

...............
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 6:02 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Üçüncü örnek : 3-4 hafta önce uzun yolda, mola sırasında tesadüfen biriyle tanıştım. Elemanın gs çok temiz görünüyordu. Yeni satın almış ve daha önce çok temiz kullanan birinden aldığını, ne kadar karlı bir alışveriş yaptığını anlatıyordu. Kaç km. de diye sordum. 40.000 dedi. Motora dibim düştü. Öyle güzel görünüyordu ki her tarafı. Ordan burdan laflarken gözüm arka diske takıldı. Allah allah dedim kendi kendime. Ben de aynı motoru 20,000 de iken aldım ve yüzbine yanaştırdım km. sini. Gerek kendi motorumdan gerek sağını solunu merakla incelediğim onlarca başka motordan bilirim ki arka disk bu kilometrede bu kadar, ama bu kadar sıfır olamaz ? Bu adam hiç mi kullanmamış arka freni yahu ? Olmaz ki ; acemi olsa pasa arkayı kullanır. Usta sürücü olsa arkayı ihmal etmeden kullanır.. Her durumda sıfır ayarında kalamaz o disk.. Dedim içimden. İzin alıp motorun sağını solunu incelemeye başladım. Oy, oy, oy oy ! ! !

Arka disk ya sıfır takılmış, yada sıfır ayarında pert bir motordan gelme..

Ön diskler bulunamamış, uydurulamamış ve sökülüp taşlama tezgahının manyetik tablasına yatırılıp güzelce taşlanmış. İzler ve kanallar var ama kısmen. Bir daireyi tamamlamıyor. Çok incelip sıfır balatanın bile kavrama sahasının dışına çıkmasın diye yüzey sıfıra sıfır temizleninceye kadar değil de, biraz daha az taşlamışlar.

Depo boyalı. Boya işçiliği mükemmel, orjinalden farkı yok. Deponun eski rengi (belki de tüm motorun eski rengi başka) . İç yüzden flanş kenarlarında görünüyor ; sökmeden , bantlayarak boyanmış. Altta başka renk var. Ama yine de çok güzel boyanmış. (Kim kaça boyadı öğrenmek isterdim ..)

Ön sele kaplanmış, arka sele sıfır. (sahici sıfır ! muhtemelen ya o aynı pert motordan belki de çalıntı motordan. Eminim çünkü tüm bunların sıfırına para versen satarken ciddi zarar edersin..)

Elcik lastikleri yepyeni. Butonlar, plastikler aşınmış. Fren pedalının yarısı bitmiş (demir erimiş.. Tarihi binaların ayak basa basa eriyen merdiven basamakları gibi) ama vites çubuğunun üzerindeki lastik sıfır.

Gidon, orta sehpa, vites ve fren levyeleri çok güzel boyanmış.

Eksoz bir uçtan öte uca kadar polisaj yapılmış. Pırıl pırıl.. Öyle bir albeni katıyor ki.. İnanılmaz..

Jantlar .. Neden biri pırıl pırıl diğeri hafif kararmış anlayamadım. Güzel görüneni temizleyip parlatmışlar galiba.. Ötekine neden yapmamışlar ?

Hiç açılmamış sanıyor eleman. En az bir kez açılmış. (motor değil, şanzıman motor arası) Bir değil de, 3 kere açıldı deseler ona da şaşmam.

Gömleğin öne bakan kısımları ile sahiden uğraşmışlar. Vallahi helal olsun !
O en sıcak ve kararan, pisliği boyanın içlerine kadar emen bölgeyi çok başarılı biçimde temizlemişler. Çalışırken eğilmek gerektiren yerleri sallamışlar tek sorun o..

........

Elemandan izin alıp bi de tur attım istasyonun uzun ve boş sahasında. Üçüncü vitesten yukarı çıkamadım ama o da yetti. İkiye atıp tam gaz yaparsan vitesten atıyor.

Egzantrik gergileri çakır çakır bağırıyor..

Kelebek gövdeleri..

Kompresyon çok ama çok eksik.. 120-180 bindedir diye tümüyle sallama bir hissiyat yarattı bende ama 100 den aşağı olmasının imkanı mümkünü yok !

Şaşırtıcı ama egzantrik sistemini ve kelebek yataklarındaki boşlukları vs. saymazsak motor yine de fıstık gibi çalışıyor. Berbat olan şanzımanın durumu..

Paralever kısmı laçka .. Dert olacak şey değil, ucuza çözülür belki ama elle arka tekeri oynatıyorsun oynuyor lakır lukur..

.........

Eleman öyle mutluydu ki .. "Çok hesaplı aldım abi" den başka laf çıkmıyordu ağzından. Oysa o paraya sahiden 30-40 binde olan bir motor alınabilirdi. Yakın süreçte başına gelecekler canını yakacak icon_sad.gif

Hiç birşey demeden, güle güle kullan arkadaşım, kazasız belasız inşallah deyip, elini sıkıp ayrıldım yanından...

.........

Yakın süreçte başına ne mi gelecek ?

Önce şanzıman inecek. Çok canı yanacak çok.. Sırf rulmanlar ve bir iki ıvır zıvır deyip cimrilik yapılacak.. İlerilerde biryerlerde yine inecek..

Sonra motor ayar tutmayacak kelebek gövdeleri yüzünden. Ayarlayacaz diye kurcalandıkça boku çıkacak..

Arka amortisör selam verecek günün birinde.. Çıkmasını alırsa yada tamire yönelirse kısa sürede hata yaptığını anlayacak. Orjinali alacak adamlar da genellikle öhlinse yönlenir haklı olarak.. Yani o kadar vermişken bari adam gibi amortisör olsun der. Ama bu arkadaş patlak binecek çünkü sıfır amotirsör alacak parası olan adam zaten o motoru almıyor..

Egzantirk sistemi zaten el sallıyor..

Sondişli bakımı periyodik yapılması gereken bişey. Belli km. lerde rulman değişimi gerek. Muhtemelen yapılmadı, yapılmayacak. Elinde patlayacak ..

Vs. Vs..

........

Gs yüksek kilometrede olsa da bişey olmazmış .. Tabi, tabi ..
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 6:18 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Son vaka ise yağların değişimi, sübap ayarı , tps ayarı, senkron vs. için yardım isteyen biri. Yine fena çakmışlar. Yüksek km. bir motor. Km. orjinal bu defa.

Neden bu motorun şanzımanı açılıp bakılmamış ? ille bişey olması mı lazım ? diyemiyorsun.. Neden egzantrik zinciri zamanında değişmemiş diyemiyorsun . Parçalar pahalı ve ekonomik olarak safi zarar olur. Hakkını versen dünya parayı harcarsın o güne kadar ama bunun 1000 lirasını bile geri alamazsın satarken. Bu kadar basit.

Tek şey yazayım ; sübap ayarı için külbütör kapağını söktüm, söktüğüm anda elimde kaldığını da anladım. Dört cıvatadan en az üçünün tutması lazım orada. Üçünün de yuvası darmadağın. Sunfix sürüp tek seferlik (motoru "çakana" kadarlık) kapatmışlar. Oradaki cıvata yuvaları yalama olsa dert değil. Ama yuvalar dışarı doğru çıkıntı şeklinde ve bir tarafları destek alırken diğer tarafları ince ve boş. Tümüyle kapağın içine patlıyorlar. Helikol melikol de çözmüyor işi. Matkap çalışmıyor çünkü asimetrik ve yarısı yok olmuş asimetrik durumdaki "yarısı tamamen yok olmuş delik" matkabı öteliyor, kaçırıyor.

4 tane çelik burç yapıp taktık. Olmaya oldu, hatta orjinalinden çok daha sağlam oldu ama bir tam gün buna gitti. Ben şunu çok iyi biliyorum ki piyasadaki tamirci, rektifiyeci yada tornacıların ancak yüzde biri o işi yapabilir. Bilenlerin çoğu da yapamaz. Sabır yüzünden.. İğneyle kuyu kazmak gibi... Geri kalan 99 tanesi ya çakar Sunfix'i .. ya kapağı söker kaynakçıya yollar, bundan böyle çarpık ve hep sorunlu bir silindir kapağın olur.. Yada üretici firmanın aslında en doğru olan tavsiyesiyle komple yeni silindir kapağı al gel der..

Sıfır kapağın (sübap ve egzantrik sistemine yataklık eden, motosiklet üzerindeki belki en hassas ve karmaşık blok) kaç para olduğunu biliyor musunuz ?
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 6:20 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

"YÜKSEK KİLOMETREDEKİ MOTORLARIN ASLINDA HİÇ BİR FARKI YOKTUR. FİYATLARININ BU KADAR DÜŞMESİNİN SEBEBİ HATALI TÜKETİCİ ALGISIDIR, BİZİM MODEL MERAKIMIZ VE MAYMUN İŞTAHIMIZDIR, DÜZGÜN KULLANILMIŞSA ÖTEKİNDEN FARKI OLMAZ"

İddiası hakkında :

En baştan beri bu tezin KÜLLİYEN YALAN olduğunu iddia ediyorum.

Yazdıklarımı büyük hacimli motorlarla sınırlıyorum. Servis manuel ne diyorsa onun tamı tamına ve hakkıyla yapıldığı motorları da hariç tutuyorum. (Olmayan , varolmamış , hiç bir zaman da varolmayacak, binde bir ile, onbinde bir ile sınırlı kalacak bu "gerçek bakımlı motorları" ve böyle bir motor bulmanın neden İMKANSIZ OLDUĞUNU sonra anlatacağım)

Konuyu aklımdaki şekliyle aktarabilmem için temeli olmayan bir başka iddiayı da hatırlayalım :

"BMW DÜNYANIN EN SAĞLAM MOTORUDUR, KUŞAKLAR BOYU KULLANILABİLİYOR OLMASI DA BUNUN İSPATIDIR"

..........

Sağlamlık çok ucu açık bir kavram. Sağlamlıktan kasıt aşağıdakilerden hangisi ?

1) Kullanım ömrünü tamamlayana kadar en AZ SAYIDA sorun üretmek ?(bazı japon modelleri toplamda sayıca çok daha az sorun üretiyor olabilir.. Örneğin bir DL650..)

2) Her motor için geçerli olan ve sorunların hepbirden ortaya çıkmaya başladığı o "malum" km. lerin daha uzakta olması ? (İyi modellerin tümünde olay bence birbirine çok yakın. Hiç sorun çıkartmadan 100,000'i hatta efendi kullanımda 150,000'i devirmeyen motora zaten motor denmiyor artık..)

3) Sök/tak ömrünün çok olması ? Defalarca toplamaya, eskitip eskitip sıfırlamaya müsait olmak ? Tuttuğunun elinde kalmaması , en temel parçaların deforme olmaması vs. ?

Evet, sahiden iyidir bmw ama pratikte uygulamak o kadar kolay değilidir. Yüz motordan birininin sahibi bunu uygulayabilir, yada para harcayıp uygulatabilir.

Bir klasik sözkonusu değilse bunu yapmak bence ekonomik anlamda akılcı bir yaklaşım da değildir, sebebini sonra yazacağım.

(Bu kadar hurda motor boşa ortaya çıkmıyor. "bakım yapmıyolar, servise gitmiyolar" diye bik bik konuşanlarında hiç biri o bakımları yapmıyor. Yaptıkları yağ değiştirmek. Servis manuele hakkıyla uymak sıkar biraz.. )


4) Amacına aykırı kullanmaya yada acımasızca hor kullanmaya karşı daha toleranslı olmak ? ( Motor aslında turing kullanım için uygun.. Sıcak ateş gibi bloğu cozz diye derelere sokmak, yüksek performans bekleyip deli gibi gazlamak vs.. Bilmiyorum..Bence en zayıf olduğu nokta.)

Bu liste uzatılabilir. Bmw çoğunda mükemmel sayılmaz.

Gs alacam diyen kişi şişirilmiş abartılmış "sağlamlık" tırıvırılarına kulak asmasın derim. Yok öyle bişey. Nihayetinde hepsinin içinden çıkan rulmandır, keçedir. İlk sorunları bunlar yaratır. Koca motorun sökülüp ortadan ikiye bölünmesinin sebebi kıçıboklu bir rulmandır. Japon da alsan içinden FAG, SKF, Timken vs. gibi büyük üreticilerin ürünleri çıkar, Alman da alsan.. Hiçbirinin içinde başka bi galaksiden gelmiş malzemeler yok. (Bu imajların nasıl yaratıldığına yada şişirildiğine, yani "mühendisliğin propagandası"na sonra döneriz.)

Bütün iş bu malzemeleri kullanırken nasıl tercihler yaptığınla ilgili. Boxer motoru bir ekol haline getiren şey mühendislik anlamında hem çok gelenekçi , hem de çok yenilikçi bir mühendislik anlayışı ile üretilmesi. Makinalar sözkonusu olduğunda gelenek ile yeniliği bir arada tutabilmek, ikisinden de vazgeçmemek çok zor iştir. Bu anlamda çok ama çok başarılı buluyorum çünkü her ikisinin de ciddi avantajları var.

Çok dağıtmadan konuyu toparlayalım :
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 7:00 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Bmw'nin servislerine dağıttığı manuelleri , Haynes'in kitabını, Claymer'ın kitabını okudum. Lazım oldukça da sık sık yararlanıyorum bu kaynaklardan. Vakit olsa oturup net ve sıralamalı bir liste hazırlamak isterdim ama (liste halinde elinde bulunan varsa eklesin lütfen) bu şu an mümkün olmadığı için aklımda kalanlarla yetineceğim. Sıralamada hatalarım çok olacaktır, kaynak önümde değil akıldan gidiyorum. Hatalarım için kusura bakmayın.

ADAM GİBİ BAKIM YAPILMIŞ VE EKONOMİK DEĞERİNİ KORUMAYI HAKETMİŞ BİR OİLHEAD'ın (ben henüz görmedim öyle bir motor) TEMEL PERİYOTLARI hakkında :

Yüzbinden önce :

Debriyaj değişimi. Açılmışken krank keçesi ve şanzıman keçesi değişimi)
Marş motoru temizlik ve bakımı.
...........
..........

Yüzbinden hemen sonra :(kullanıma göre çoğu yüzbinden önceye dahil olabilir)

..........

Şanzıman bakımı :
(rulman saat ömrü bitince açılır, ana rulmanlar değişir. İlle laçka olması beklenmez ve aşınan bişeyler varsa onlar da yenileriyle değişir. Gruplar genelde dağıtılmaz. Çoğu kullanıcı grupların içindeki avare dişlilere yataklık yapan minik rulmanların varlığından bile haberdar değildir. Gruplardaki bardağı yarıya kadar anca dolduran ıvır zıvır 250-300 lira tutar. Ana rulmanlar ucuz sayılır ama içeride başka hiç bir ucuz parça yoktur. Açınca sen de olsan istemeye istemeye "idare etsin yaaa" diye ağlaya ağlaya geri takarsın o parçaların çoğunu. Bu pahalı yüksek cc. Japon makinaları için de bire bir aynıdır)

Gruplar açılmaz, krank keçesinde cimrilik yapılır ve sonra şanzıman ileriki bir tarihte bu defa çok daha erken ve boşu boşuna çok daha fazla yıpranmış olarak karşına çıkar.
.........

Son dişli bakımı :
Yine rulmanların ömrü ile ilgili. manuel "şu km. de değiştir der" ve işi garantiye almak için tarihi de biraz erken verir. Benimkinin tarihi geldi mesela. Ne mi yapacağım ? Binmeye karar verirsem açıp değiştireceğim. satmaya karar verirsem açmayacağım, satacağım.

Debriyajım 85 binde ve orjinal. Tahminim 100,000'i atlatırım orjinal debriyaj ile. Onu bekliyorum. Eğer binmeye karar verirsem debriyajı değiştirirken şanzımanı da açıp, son dişliyi de açıp herşeyi yenileyeceğim.

Sonra da sıra egzantrik sistemine gelecek.. Başlayacak lakırdamaya..

En çok masrafı bunlar açacak bana işte :

Debriyaj,
Şanzıman,
Sondişli,
Egzantrik sistemi... (allahtan elimde kendi kullandığım makina var..)

Tüm bunlar normal mi ? Elbette . Ama bir kullanıcı olarak benim de oturup hesap kitap yapmaya hakkım var sanırım ?

Tamirciyle hiç işim olmayacağı , tüm işi kendim yapacağım halde bile satmak daha ekonomik bir çözüm !

Satıp , üzerine üç beş koyup cillop gibi bir motor almak !

Neden ? Çünkü o parçaların fiyatlarını biliyorum. Çünkü bir işi hakkıyla yapmak da mümkün , kısa süre idare edecek kadar harcama yaparak şişirmek te .. Aradaki masraf farkının ne kadar büyük olduğunu da biliyorum. Çıkma parçalarla destekleyebileceğim halde ve işçilik vermeyeceğim halde zarar etmek olur. Ve bu emeği de harcayacak olsam gidip bir R69S bulup ona emeği ona harcamak bana hep daha mantıklı gelmiştir. Hiç olmazsa klasiktir...

Tüm büyük hacimli motorlarda durum üç aşağı beş yukarı böyledir.
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
ata007
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Feb 09, 2006
Mesajlar: 661
Nerden: Maltepe/istanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 7:10 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Eski bir f650 kullanıcısı olarak bu yararlı yazıları okuduktan sonra ne kadar şanslı bir adam olduğumu anladım,meğer benim motorum ne temizmiş.
teşekkürler bu bilgiler için gerçekten ansiklopedi gibi bir topik olmuş.Anadolu yakasındayım,umarım yakınlarda bir yerlerdesinizdir.

Yeniden bir bmw alırsam mutlaka size danışmadan almayacağım.
_________________
sevgiler

Tuncay Topkara
ata007@e-kolay.net
HERKES İSTEDİĞİ HAYATI MUTLU YAŞASIN...
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Sal Ağu 11, 2009 7:13 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

BU KADAR HURDA MOTOR NE OLACAK ?

Bilmem.. Herhalde önceki nesiller gibi olacak sonları. Bmw nin ilk motor bloğu klasik sınıfına girdi ve onlar yırttı. Sonraki blok olan R60/6 ların 7lerin zaten kimse yüzüne bakmadı. Üçüncü blok R80 bloğu, hala meraklıları var ama çoğu yürüse de yürür saymamak lazım onları. Dördüncü blok bizim yağ kafalar. Bir de 1200 serisinin bloğu var, beş etti.

R80 ler gibi olacak bence. Çoğu hurdaya. Bazısı pert. Bazısı yedek parça olacak başka motorlara. Ve bugün bile hoşafları hala alınıyor satılıyor. Yürür halde ya .. Ama bi yola çıksan alayı yolda kalır. 125cc. bir commuterin yarısı kadar bile yol almayacaklarına bahse girerim çünkü az önce anlattığım o hakkıyla yapılmış tamir ve bakımlar hiçbirinde yok. Birkaç istisna hariç, onlar da zaten satmıyorlar..

Bu serinin sonu da böyle olacak.
...........

Eski dökükleri kim yürütür , yürütebilir ?

İşin içindeki adamlar ? evet.. Avukat, memur, öğretmen ?

Yazık olur ..



Temizine para yetmiyorsa daha hesaplı bir motorun temizini alın.

Yüksek kilometrelerdeki hoşaf motorlarına paha biçemeyen , yepyeni olanıyla aynı parayı etsin isyeten , yenisi 10-11 iken elindeki 5 liraya düştü diye kafayı sıyıran adamları da sallamayın derim. Temiz motor alın.

Haybeye kazıklanmayın !

Sevgiler...CeM...
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
Kivanckaplan
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Apr 08, 2006
Mesajlar: 390

MesajTarih: Çrş Ağu 12, 2009 11:48 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

BMW almayalım hehe icon_smile.gif
_________________
A RH+
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi
ilyada
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 1614
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Çrş Eyl 09, 2009 1:14 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

ata007 demiş ki:
Eski bir f650 kullanıcısı olarak bu yararlı yazıları okuduktan sonra ne kadar şanslı bir adam olduğumu anladım,meğer benim motorum ne temizmiş.
teşekkürler bu bilgiler için gerçekten ansiklopedi gibi bir topik olmuş.Anadolu yakasındayım,umarım yakınlarda bir yerlerdesinizdir.

Yeniden bir bmw alırsam mutlaka size danışmadan almayacağım.


Son mesajları aynı anlarda yollamışız, şimdi görebildim kusuruma bakmayın. Ben Avrupa yakasındayım. Telefonumu yolluyorum, ilk fırsatta görüşmek dileğiyle.

Teşekkür ederim.

Sevgiler...CeM...
_________________
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Bakim,Onarim,Servis Tüm saatler GMT
Sayfa Önceki  1, 2, 3  Sonraki
2. sayfa (Toplam 3 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Forums ©

   
 

All logos and trademarks in this site are property of their respective owner. The comments are property of their posters, all the rest © 2002 by me
You can syndicate our news using the file backend.php or ultramode.txt