Arama     Konular    
  Üye Ol antalya escort Ana Sayfa  ·  Konular  ·  Dosyalar  ·  Hesabınız  ·  Haber Gönder  ·  Top 10  ·  T.C Karayollari Haritasi  
Ana Menü
· Ana Sayfa
· 2. El Ilanlar
· Anketler
· Ansiklopedi
· Arkadaşına Tavsiye Et
· Arşiv
· Bize Ulaşın
· Dosyalar
· Faydalı İçerik
· Forumlar
· GizlilikPolitikasi
· Haber Gönder
· Hakkimizda
· Harita
· Konu Başlıkları
· Oyun Alanı
· Top 10
· Videolar
· Web Links
· Üye Günlüğü
· Üye Listesi
· İzlenimler
· Özel Mesajlar

Kimler Sitede
Şu an sitede, 99 ziyaretçi ve 0 üye bulunuyor.

Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.

Giris
Nickname

Şifre

Guvenlik Kodu: Guvenlik Kodu
Guvenlik Kodunu Yeniden Yaziniz

Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.

Dost Siteler
www.webevi.com www.lamaorda.com www.saglikbilgisi.com www.bilgisayarbulteni.com www.thelostdownload.com www.ucretbordrosu.com


Ikiteker Motosiklet Fan Klubu - Motosiklet ve motosikletli yasam kulturu: Forums

Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi :: Başlık Görüntüleniyor - Avrupa Avrupa duy sesimizi (9350 km avrupa turu)
 YardımYardım   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

Avrupa Avrupa duy sesimizi (9350 km avrupa turu)
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5  Sonraki
 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantilar
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
pokito
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Mar 04, 2006
Mesajlar: 294
Nerden: Edirne; Çanakkale

MesajTarih: Pts Ekm 22, 2007 4:13 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

sizleri, sayın Halil Karabulut & Figen Karabulut (Honda XRV750 Africa twin) ; Burak Kanra & Ayşegül Gezikol…(BMW 1150 GS Adventure) bu güzel etkiliği gerçekleştirdiğiniz, bu güzel sunumunuz ve bu güzel emeğiniz için teşekkür ediyor, her birinizi ayakta alkışlıyorum. her motorcunun gönlünden geçenlere tercüman olmuşsunuz ve de bunu başarılı bir şekilde gerçekleştirmişsiniz icon_cool.gif .
3 saattir incelemekteyim icon_arrow.gif harika valla icon_lol.gif
bu etkinliğiniz pdf haline getirip saklayacağım icon_wink.gif
saygılarımla
_________________
Dr Beytullah ÖZKAN
Edirne-Çanakkale/Çan
Transalp 2005
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi Yahoo Messenger MSN Messenger
taner
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Mar 31, 2004
Mesajlar: 741
Nerden: istanbul

MesajTarih: Sal Ekm 23, 2007 10:13 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Halil çok güzel bir rapor oluyor, eline sağlık...


Uzun süredir planlanılan bir gezinin içinde olmayı ve hep bir sonraki günün heyecanını yaşamayı özlediğimi farkettim raporu okurken...


Bir iki tane de sorum olacak;

1- Africa selesine koyduğunuz yastık (senin tabirinle) ilk günlerdeki fotoğraflarda görülmekle beraber sonrasında yok... İşlevsel olmadı mı? Ayrıca AT selesi böyle uzun süreli bir yolculukta rahatsızlık verdi mi?

2- Sizin ve daha önemlisi eşlerin en çok hoşuna giden yollar/ülkeler/rotalar hangileri oldu?
_________________
Taner Üstün
Honda XRV 750 Africa Twin'03
yol gidilmez yaşanır
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi
serif
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Oct 22, 2003
Mesajlar: 1039
Nerden: göztepe

MesajTarih: Sal Ekm 23, 2007 10:30 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

harikasınız..... ne diim, gıpta ediyorum.

soru:alplere tırmanmaya başladığınızda sizin viraj dönmenizle oradaki motorcuların dönüşleri arasında çok fark olduğunu yazmıştınız. nedir bu fark ve nerden kaynaklandığını düşünüyorsunuz...

tespit:amsterdama geldiğizde yüzünüzdeki ifadelerin değişmiş olduğunu görüyorum. daha dingin ve mutlu görünüyorsunuz. amstedamın gerçekten insanı mutlu eden bir şehir galiba.. (eşim, orada herkesin gülümsediğini söylemişti)
_________________
http://www.dentgroup.com.tr/kliniklerimiz/dg-goztepe/
ARh+
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi
kraft
Katilimci Uye
Katilimci Uye


Kayıt: Jul 26, 2005
Mesajlar: 61
Nerden: Samsun

MesajTarih: Sal Ekm 23, 2007 12:24 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Karadağın yolları ve Dalmaçyanın kıyıları büyülemişti. Seneye de inşallah Dolamitler yaparız. Geziniz bizlere rehber olacak, teşekkür ediyoruz.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
bulba
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 186
Nerden: istanbul

MesajTarih: Sal Ekm 23, 2007 2:54 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Ara değerlendirmeler(1-15.Gün)

Biraz sorulara cevap vermek birazda kişisel değerlendirmeler yapıp geziyi anlatmaya devam edeceğim.



Öncelikle emeklerimiz için teşekkür eden arkadaşlara ilgileri adına bir teşekkür de bizden.

Teşekkürler;

Zeytin1977 , V-Strom , Vap53, Felek, Lastvoyager, kunduz, iergen, Serif, Mr_Sırıtık, akanhoca, altuğsaygılı, Blau, Narada, batumarket, murtisi, Bersay, ısmetkacar, turist, pokito,Taner, kraft.


Sorulara ve marak edilenlere gelince;

Ahmet abi hayırlı olsun demişsin, 3 yıldır aynı AT’a biniyorum. Ama nezaketin için teşekkürler.

Serif; Haklısınız Prizren’den gitmek daha mantıklı olabilirdi.Nedense Priştina daha ilginç olabilir diye düşünmüştüm ama değildi.Mitrovica’ya girmeden Pec yönüne saptıktan sonrası ise gerçekten sakinliği , virajları ve doğası ile mükemmel bir motosiklet rotası oldu.

Lastvoyager;
kunduz;Masraflar ile ilgili gezi raporunun sonunda bilgi vereceğim ama zaten otel fiyatlarını ve isimlerini uyarıdan sonra yazmaya başladım.

Blau;O duyguyu iyi bilirim.En kısa sürede benzer bir gezi yapmanı dilerim.

Taner; Yastık işe yaradı mı? Yaramadı mı? Rivayet muhtelif. Bende pek olumlu etkisi olmadı ama eşim yaradığını söyledi.

Yağmurlu veya soğuk havalarda daha kalın giyindiğimiz için sele idare etti ama,
Orijinal Africa selesiyle böylesi bir yolculuk doğru değil,yollarda rastladığımız tüm africa’lar selelerini yaptırmıştı.

“nasır” desem yeter sanırım.(fotoğraf istemeyin)

En iyi rotalar;

Yolda olmak her zaman güzeldi ama şu ana kadar ki kısımda;

Karadağ’da Berane- Podgorica arası .

Zadar-Senj arası ,

Alp’lerdeki tüm yollar çok zevkliydi.

Otobanlar ise genelde keyifsiz ama hızlı.

En iyi Kentler;

Dubrovnik kesinlikle görülmeli ,1 hafta Hırvatistan çok iyi bir tatil olur.

Venedik romantik bir şehir.Fazla yoruma gerek yok dünya değerini biliyor.

Alplere mutlaka en az 1 hafta ayrılmalı.

Amsterdam çok çok güzel,

Aslında her yer çok enteresandı bizim için, ama bence Dolomitler 1.

Serif;Eşiniz çok haklı,Amsterdam gerçekten etkileyici ve bir şekilde kendinizi “insan ölçeğinde” ve mutlu hissediyorsunuz..

Hollanda’lıları (Amsterdam dışında da) biz çok sevdik, çünkü doğal ve içten gülümsemeleri size de yansıyor.

Serif ;Tecrübeli motorcuların virajlardaki giriş ve çıkış hızı ve motoru yatırmaları ile bizim yavaşlığımızı kastetmiştim.

Alp’lere tırmanmaya başladığımızda tornantelerin ardı sıra gelmesi biraz ürküttü bizi.

İkinci üçüncü pas’tan sonra çok daha rahat olmaya başladık.

Gezinin sonunda tekrar Alp’lere gitsek diğer motorculardan fazla farkımız kalmayacaktı.
Gerçekten iyi bir tecrübe oldu bize.

Alp’lere çıkışta ve rakım iyice artınca Burağın artçısında ciddi bir baş ağrısı, dönmesi vb. şikayetleri oldu.Bir süre dinlenmek zorunda kaldı.

Oksijen seviyesi ile ilgili bir durum imiş ve bazı paslara çıkarken kusan adam tabelaları var.

Bir süre sonra alışılıyormuş.

16-30.Günlerle devam edecek.
_________________
Halil Karabulut
Honda xrv 750 AT (xena)


En son bulba tarafından Pts Ksm 05, 2007 8:32 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Yahoo Messenger
serif
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Oct 22, 2003
Mesajlar: 1039
Nerden: göztepe

MesajTarih: Sal Ekm 23, 2007 4:17 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

teşekkürler..

bulba demiş ki:

Alp’lere çıkışta ve rakım iyice artınca Ayşegül’ün ciddi bir baş ağrısı, dönmesi vb. şikayetleri oldu.Bir süre dinlenmek zorunda kaldı.

Oksijen seviyesi ile ilgili bir durum imiş ve bazı paslara çıkarken kusan adam tabelaları var.
Bir süre sonra alışılıyormuş.


Akut Dağ Hastalığı.1000-1500 metrede irtifada bile görülebilir. başağrısı, bulantı-kusma, halsizlik, gülme, anlamsız konuşma, oksürük vs.
semptomlar artarsa alt irtifalara inmek yararlı olur.
_________________
http://www.dentgroup.com.tr/kliniklerimiz/dg-goztepe/
ARh+
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi
bulba
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 186
Nerden: istanbul

MesajTarih: Prş Ekm 25, 2007 7:33 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

16.GÜN

ROYE – PARİS 116 km


Paris’teyiz ve öncelikle otel bulmamız gerekiyor.

Paris’e gelişimiz tam rugby dünya kupasına denk gelmiş ve otel bulmakta zorlanıyoruz. Birinci gün tamam ama ikinci gün tüm oteller dolu.
Sonunda dört kişi kalabileceğimiz uygun bir otel buluyoruz.
İki odalı çok temiz ama basit döşenmiş bir otel(100Euro/oda)


Buraklar otel sorarken biz beklemedeyiz;



Bak burada otel var;



Ve otel bulundu

Otelden Çevre;


Nerden başlasak acaba?


Gare du nord civarında ne yapmalı diye düşünüyoruz.

Üstü açık tur otobüsleri ile hızlı bir şekilde gezebileceğimizi düşünüyoruz ,çünkü istediğin yerde iniyor istediğin yerde binebiliyorsun.


Türk lokantası;


Türk lokantası 2;


Elde harita turladık ,arada tur otobüsüne biniyoruz sonra iniyor yine dolaşıyoruz.





Tekrar otobüs;


Tekrar turlamaca;


Louvre müzesi;



Turlamaya devam;

Nehir kenarı;(seine)


Enteresan!
Bmw römorklu;


Notre damme ;Rugby için gelen ,etekli İskoçlar;


Tekrar tur otobüsüne ;


Paris manzaraları;


Arc de Triomphe;


Ve üzerinde insanlar;


Eyfel kulesi;



Eiffel pozları;





Bir inşaat cephesi;


Şanzelize’de pizza yemek gibi, bir hata yapıyoruz.
Hem kazık hem rezalet.

Paris gece Fotoğrafları;
Çeşme;


gece;


Sigara sarmaca ;


Gece turu yordu, tekrar Eyfel’e geldik.



ve parkta dinleniyoruz,



Paramız bitti bu gece buradayız;



17.GÜN

DİSNEYLAND

Bugün önce Paris’in modern yüzünü göreceğiz, ardından Disneyland’a gidiyoruz.

Ne yazık ki ,Ayşegül’ün işleri nedeniyle dönmesi gerekiyor.Yarından itibaren yola üçlü devam edeceğiz.

Uçak bileti almak için durduğumuz yerde, pazaryeri kurulmuş olduğunu fark ediyoruz ve biraz dolaşıyoruz.

Enteresan birkaç pazaryeri fotoğrafı;


Doğrusu tezgâhları gördükçe çok şaşırıyoruz.


Bizdeki Avrupa beklentilerinin çok dışında enstantaneler.



Pazaryerinden sonra Paris’in modern yüzünü göreceğimiz la defense bölgesine doğru yol alıyoruz.

La defens fotoğrafları;




Yola devam;
Köprülerde asılı çiçeklere bayıldık;


Ve günün anlam ve önemi;

Disneyland;

Ve girişe doğru yol alıyoruz;
Burak girişte;


Önce alışveriş bölgesini dolaşarak, vakit kaybediyoruz.(nasılsa geç saatlere kadar açıkmış, sonra da gezebilirmişiz)



Yemek molası;


Yemek molasından sonra asıl yerlerin neresi olduğunu öğreniyor ve kalan saatlerin hakkını vermek üzere biletlerimizi alıp girmek istiyoruz.

Walt Disney Stüdyolarına vakit yok.



Asıl bölüm Parc Disneyland;

Giriş kapısı;


Bilet görevlisi bizi kapanış saatinin 19.00h olduğunu hatırlatarak uyarıyor(saat 15.00h).

Bize dört saat yeter diyor ve giriyoruz.(Eğer çocuklu gelirseniz bir gün bile yetmeyebilir)
Gerçi bize de yetmedi ama…


Girer girmez 15.yıl kutlamaları için yapılan geçişe denk geldik;












Space mountain;


Hemen koşturuyoruz ve ilk aktivitemiz;

Başımıza gelecekten habersiz giriyoruz sıraya ve karanlık merdivenlerden tırmanıyoruz.
Çok basit bir şey olduğuna dair muhabbetlerimiz sonucunda biniyoruz.
Elde kamera fotoğraf makinesi rahatız özetle.

Rampaya doğru ilerliyor alet ve fırlatma için geri sayım başlıyor.
Müthiş bir ivmeyle kalkışa geçiyoruz.Çoğunlukla karanlıkta ve birkaç dakika süre ile ileri, geri, ters, spiral, takla vs. ne varsa gidiyor alet.

Ve iniyoruz;
Hepimiz perişan haldeyiz.


Ve biraz dinlenip sakinleştikten sonra turlamaya başlıyoruz.


















Ve dönüş vakti;



Otele dönüyoruz.

Yarın Lyon üzerinden Aix-Les Bains’e gideceğiz ve oradaki dostlarımıza uğrayacağız.

Devam edecek…
_________________
Halil Karabulut
Honda xrv 750 AT (xena)


En son bulba tarafından Pts Ksm 05, 2007 8:46 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Yahoo Messenger
bulba
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 186
Nerden: istanbul

MesajTarih: Prş Ekm 25, 2007 2:08 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

18.GÜN

PARİS-LYON-AİX-LES BAİNS 581 KM



Paris- Auxerre 167
Auxerre- Beaune 148
Beaune- Lyon 153
Lyon- Bourgoin-Jallieu 46
Bourgoin-Jallieu- Aix-Les-Bains 67



Bundan sonraki etaplarda ekibimiz üç kişi olarak yola devam edecek.

Paris’ten Lyon’a kadar sürekli otobanı kullandık.
Bu güzergâh orta ölçekli tepeliklerden oluşan ve zaman zaman şato/kale manzaraları olan ortalama diyebileceğim bir rota.

Son bir mola biraz sonra Lyon’dayız;



Lyon , eski dokusuyla oldukça ilginç bir şehir.


Ne yazık ki fazla zaman ayıramayacağız.
Biraz motorla şehri turlayıp yemek molası veriyor ve devam ediyoruz.

Lyon’a uğramamız iyi oldu çünkü Paris’te Fransız’dan fazla turist vardı.

Aşağıda Lyon fotoğraflarımız var;








Ve yola devam ediyoruz.

Lyon’dan sonra hedefimiz Aix-Les Bains (exleban);



Burada İstanbul’dan yeni taşınan dostlarımız Yeşim ve Fabien’e uğruyoruz.


Konukseverlikleri nedeniyle bir gece yerine iki gece geçireceğiz ve önerdikleri şekilde yakındaki Annecy(ansi)’e bir gün ayırağız.

Bu mola bize çok iyi geldi. Özellikle ,ev ortamını özlediğimizi fark ettik.
Zaten buraya gelişteki 581 km biraz fazla oldu ve çok yorulduk.



Aix-Les Bains (exleban); göl kenarına kurulmuş ve bolca turisti(üst yaş gurubu) ve emeklisi olan çiçeklerle bezeli çok hoş bir kasaba.
Termal bir bölgede yer alıyor ve Fransız Alp’lerinin başlangıç noktası.


Akşam güzelce dinleniyoruz.
Mercimek çorbasını özlemişiz.
Rakı mangal var, muhabbet güzel, daha ne olsun.
Yeşim ve Fabien’e buradan tekrar teşekkürlerimizi yolluyoruz.




19.GÜN

18 günün tozu toprağı ile giy-at yapamadığımız epeyce kirlimiz birikmiş.

Sabah çamaşırcıları Burak ve Figen görev başında;


Güzel bir kahvaltıdan sonra araba ile Annecy’e(ansi) doğru yol alıyoruz.
Giriş tabelası;


Göl kenarına kurulu bu şirin kent çok hoşumuza gitti.
Eski bir hapishane binasının bu kadar güzel bir manzara oluşturması enteresan.
İnsanın yatası geliyor;


Ekip artık üçlü.


Nehir göl ile birleşiyor.






Çok güzel bir parkı var.

O gün park içinde bir kılıç gösterisi vardı,biraz izledik ve çayır çimene yayıldık.


Dinlendikten sonra tekrar iç bölgeleri dolaşıp Şato’ya çıktık.






Annecy bir çok motosikletlinin de uğrak yeri.


İlginç bir ağaç.
Burak kaçırmamış;


Ve kuğu;


Akşam oldu ve Aix-Les Bains’a dönüyoruz;


Yarın Cannes’a doğru yolculuğumuz devam edecek.
Bu ara bize çok iyi geldi.


Devam edecek…
_________________
Halil Karabulut
Honda xrv 750 AT (xena)


En son bulba tarafından Pts Ksm 05, 2007 8:47 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Yahoo Messenger
bulba
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 186
Nerden: istanbul

MesajTarih: Pzr Ekm 28, 2007 5:47 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Devam ediyor;



20.GÜN

AİX-LES BAINS - CANNES 385 km

Aix-Les-Bains- Grenoble 74
Grenoble- Gap 104
Gap- La Garde 137
La Gadre- Cannes 70



Türk usulü uğurlanıyoruz;

Yeşim’lerle vedalaşıyoruz ve Cannes’e doğru yol almaya başlıyoruz.

Gezerken hiç sıkılmamıştım ama 30 günün raporunu yazmak ve fotoğraf eklemek daha zor.

Neyse görevimizi tamamlayalım;

Yolda mola;
Sisteron;


Ve yol manzaraları;
Cannes yolu özellikle Cannes’a yaklaştıkça daha keyifli hale geldi.
Sevdiğimiz rotaların arsına bu yolu da ekliyoruz.

Sisteron’dan Digne-Les-Bains-Grappe-Cannes rotası mükemmel.












Karşıda biraz sonra olacağımız yol.


Cannes tabelası göründü;


Cannes sahil;






Otel bulma vakti.Biraz Nice yönünde yol alıyor ve yol üzerinde gördüğümüz iki katlı şirin bir otel görüyoruz.
Giriş katı restoran ve barın arkasında uzun sakallarıyla entelektüel tipli bir adam şarabını yudumlamak üzere.
Oda soruyorum ama adam şarabı gösteriyor , içip bitirdikten sonra şimdi tekrar sor dercesine bakıyor.
Sonuçta bu şirin yerde gayet ucuza kalıyoruz.
50Euro/oda bu bölge için çok uygun üstelik motorlar için güvenlikli otoparkın olması da çok iyi.

Akşam Cannes’de dolaşıyor ve otele dönüyoruz.

Yarın İtalya’ya dönüyoruz.

21.GÜN

CANNES - ROCCE 261 km

Cannes- Nice 34
Nice- Monaco 19
Monaco- San Remo 45
San Remo- Genova 147
Genova- Recco 16

Sabah yola çıkıyoruz,Niyetimiz Pisa’ya gitmek ama Genova’da yoruluyoruz ve akşam saatlerine kalıyoruz çünkü sahil yolunda ardı ardına kasabalar var ve hız yapma şansınız yok.
Sonuçta Genova’dan sahil boyunca devam edip Recco adlı bir kasabada kalıyoruz.

Cannes’a dönelim ve yola çıkalım;

Evet yola çıkıldı ve Nice sahilindeyiz;







Monaco Montekarlo;






İtalya’ya doğru devam ediyoruz;


San Remo yönünde sahilden Genova’ya doğru devam ediyoruz;






Akşam saatlerinde tüm ışıklarda anormal sayıda motosiklet oluyor ve en ön sıraya geçiyorlar.Tüm otomobiller önce motorların gitmesini bekliyor sonra devam ediyorlar.

Çok hızlı scooter kullandıklarını da belirtelim.



Ve Recco’ya geliyoruz sahilde çok güzel bir otelde yer buluyor ve kalıyoruz.
Hotel Emma(***) 90Euro/oda kahvaltı.

Sabah otelde güzel bir kahvaltı yapıp Pisa-Lucca-Floransa yapacağız.




22.GÜN

RECCO-FLORANSA 263 km

Recco- Pisa 150
Pisa- Lucca 37
Lucca- Floransa 76


Güzel bir sabah.
Otelin otoparkı;


Dün yolun çok uzun sürmesi nedeniyle Recco’dan çıkıp hemen otobana bağlanıyor ve Pisa’ya kadar otoyoldan gidiyoruz.

Sahile paralel gittiğimiz bölümlerde Recco’nun yapısına benzer, birçok kasaba görüyoruz.

Otoyol dağlık ve çok güzel manzaralı bir yol ama rüzgar rahatsız edici.



Pisa’dayız;









Hiç öngörmediğimiz hatta bilmediğimiz ve Pisa’da hediyelik eşya satılan yerlerden görüp merak ettiğimiz Lucca’nın çok yakın olduğunu öğrenince, gitmeye karar veriyoruz;
Lucca yolunda;





Surlarla çevrili çok iyi korunmuş bir şehir Lucca ve kesinlikle görülmeye değer.



Türk öğrencilerle karşılaşıyoruz. Her yerdeyiz ya diyorlar. Evet her yerde bizden birilerine rastlıyoruz doğrusu.



Şehir içine girmeye çalışıyoruz ama yolların neredeyse hepsi araç trafiğine kapalı yönümüzü kaybedip araç girmeyen bir meydana giriyoruz.(yalan)

Gayet kibar bir polis, yanımıza gelip bizi uyarıyor ve motosikleti iterek biraz ilerideki yola geçebileceğimizi söylüyor.İnip motordan iterek 20-30 m ilerde tekrar motora biniyor ve Surlardan çıkıp Floransa’ya gitmek üzere otoyola giriyoruz.



Floransa’dayız;



Yine akşamüzeri saatleri ve yine iş çıkışı.Bu saatlerde şehre girince biraz stres yaşamamak mümkün değil.
Bolca trafiğin içinde oluyorsunuz ve siz gezi hızında gitmek isterken herkes eve dönüş çılgınlığında araç kullanıyor.
Büyük şehirlere, daha erken ulaşmak gerekiyor.



Şehri biraz turluyoruz otel bulmak gerek ama fiyatlar çok yüksek.Nedenini biraz sonra caddedeki mağaza adlarının hepsini biliyor olduğumuzu fark edinence anlıyor ve bu bölgenin dışına yol alıyoruz.
Yol üzerinde birkaç iyi otel bulsak da yer olmadığı cevabını alıyor ve Siena yönünde biraz gidip (11km) Toscana’nın güzel doğasının içinde villa Montegna adlı bir butik otelde yer buluyoruz.(90Euro/oda)
Sahibesi ressam olan bu şirin oteli çok sevdik.

Akşam yörenin bilinen restoranlarından birinde yöre şarabını ve lezzetini test edip otele dönüyoruz.


23.GÜN

FLORANSA


Sabah şömineli salonumuzdaki uzun masamızda güzel bir kahvaltının ardından biraz otel çevresinin manzarasını seyrediyoruz.Toskana’nın gerçekten çok güzel bir doğası var.



Floransa’ya gidiyor ve uffizi sanat galerisinin hemen yanında motorları bırakıyoruz.
Garaj bulup bıraksak mı? diyoruz ve sonucunda boş verip orada bırakıyoruz.
İtalyan ceza makbuzunu bu şekilde tanıyoruz.( 36 Euro park cezası).
Onbeş dakika erken gelsek ceza yemeyecektik.





Şehrin görülmesi gereken tüm önemli yerlerini yürüyerek tamamladık ,ancak hep dışardan.
Bu şehirlere ayırdığımız birer gün daha fazlasını yapmamıza yetmiyor.
Genel hatlarıyla dolaşıyor ve daha sonraki bir zamanda tekrar gelmeye karar veriyoruz.













Tüm gün,Toskana’nın tepeliklerinin arasından akan, Arno nehrinin ikiye böldüğü Floransa’yı turluyoruz.

Köprü;


Ve yeme molası için yer ararken birTürk lokantası buluyoruz.
Türkuaz adlı lokantada döner dürüm yiyoruz ve turlamaya devam ediyoruz;


Yorulduk;


İlginç bir tip;Pemboman.


Floransa’ya tepedenbir bakış;






24.GÜN

FLORANSA-SİENA-ROMA 309 km

Firenze- Siena 73
Siena- bolsena 114
Bolsena- viterbo 32
Viterbo- punta del lago 23
punta del lago- trevignano romano 22
trevignano romano- osteria nuova 19
osteria nuova- Roma 26


Odamızın penceresinden toskana;


Villa Montegna’dan ayrılma vakti.


Toskana’nın yemyeşil tepelikleri alabildiğine zeytinlikler ve üzüm bağlarıyla dolu.




Bu rota’daki yollardan, büyük bir zevkle ve yüzümüzde gülümsememiz, Siena’ya doğru gidiyoruz.



Yol üzerinde rastladığımız çok güzel bir tesis.







Siena’dayız;




Motorları park ediyor ve surlarla çevrili Siena’nın içlerini keşfe çıkıyoruz.
Sırtımızda tank çantamız ellerde kasklar oldukça yorucu bir şekilde turluyoruz.





Tarkan’ın kurdu;


Ve üç hilal doğrusu enteresan geldi bize;




Artık çok yorulduk ve biraz oturuyoruz.




Siena’nın ana meydanı aradan görünüyor ama çok merdiven inip ulaşmak ve o merdivenleri tekrar çıkmak zorunda olmak, gözümde büyüyor.

Motorlara dönelim ve o tarafa motorla gidelim diyorum.

Motorlara kadar yürüyüp alıyor ve meydana gidiyoruz(tam bir saat girilmez yollar,araç trafiğine kapalı bölgeler,yanlışlıklar ile vakit geçiriyoruz)

Ve acı gerçek!
Bir saat önce oturup dinlendiğimiz yer, meydanın hemen yanı imiş.
15-20 basamak inmek yerine bir saat deli danalar gibi dolaşmışız!

İşte geldik;




Güvercinin su içme anı;




Yemek vakti;



Siena’dan çıkıyor ve Roma yönüne devam ediyoruz.


Toskana’yı çıkıp Lazio bölgesine geçince doğal yapıda farklılaşıyor.Enteresan çiftlik evleri var.







Roma yolundayız;




Akşam üzeri Roma’ya ulaşıyoruz.

Davos otelde(oldukça basit) 75 Euro/oda kalıyoruz.

Roma’da gece turu yapıyoruz ve otelimize dönüyoruz.

Yarın tüm gün Roma’dayız.


25.GÜN

ROMA


Nerden başlasak nasıl yapsak diye düşünüyoruz.
Burak metro bileti almayı öneriyor.
4 €/kişi tüm gün geçerli biletlerimizi alıyoruz.Otelde verilen haritmız üzerinden kısa bir rota çalışması yapıp görülmesi gereken yerleri, mesafeye göre, bazen metroyla bazen yürüyerek dolaşıyoruz.











Oldukça yorucu bir gün oluyor ama muhteşem tarihle iç içe ve Sezar’ın yürüdüğü yollarda yürüyor olmak yorgunluğu azaltıyor.



[IMG]http://img510.imageshack.us/img510/8080/0007colesseum
oq0.jpg[/IMG]













Vatikan’a geç geliyoruz ve içine giremiyoruz.











Gece motorları da aldık ve turlamaya devam ediyoruz.
Haritada işaretlenmedik birkaç yer kaldı.






“Vietato fumare” olmayan, yani dışarıda oturup sigara içebileceğimiz güzel bir lokanta bulduk.
Yemekten sonra otele dönüş ve iyi bir uyku yorgunluğumuzu alıp götürecek

Yarın Napoli’ye gidiyoruz.
_________________
Halil Karabulut
Honda xrv 750 AT (xena)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Yahoo Messenger
V-Strom
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: May 05, 2004
Mesajlar: 2535
Nerden: İstanbul

MesajTarih: Pzr Ekm 28, 2007 7:01 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

ahh ahhhh icon_smile.gif
_________________
Ümit Yayla
İstanbul

BMW R 1200 GS 2005

A Rh (+)
0 212 334 57 00 (iş)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
Cloud
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Sep 16, 2006
Mesajlar: 558
Nerden: Yaşayan Ölüler Ülkesi

MesajTarih: Pzr Ekm 28, 2007 7:31 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Müthiş bir gezi ve harika bir rapor, saatlerdir okuyorum. Ve daha bitmemiş yani okumaya devam edebileceğim ne güzel.
Ben özellikle Alplerdeki tornantelere bayıldım. Bir de dikkatimi çeken o dağ yollarının o kadar düzgün asfaltıydı, tabii fotolardan anladığım kadar. Biz bir Ağva'ya gittik eşimle yolun rezaletinden bir daha hayatta motosikletle gitmem demiştim.
Tabii Venedik ve Amsterdam'ı da es geçmemek lazım, harika yerler.

Bravo çok güzel bir seyahat olmuş, bizimle sıkılmadan bunca uzun paylaşımınız için de ayrıca teşekkürler. Her motorcunun hayalini süsleyen bir yolculuk ve macera yaşamışsınız.
_________________
Göremiyor musun? At gözlüklerini çıkartmayı dene!
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder
Tayfun65
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jun 27, 2005
Mesajlar: 206
Nerden: Istanbul

MesajTarih: Pzr Ekm 28, 2007 8:43 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

3 saati geçti.. Keşan gezisinden dönünce evde bir kahve keyfi yapıp, tv tembelliği yapayım diyordum. Siteye bir bakayım deyip, sizin rapora göz atmaya başlayalı (bi göz atacaktık ya icon_lol.gif )

Diyecek fazla bir şey yok. Okuyan herkes gibi hem haset yapıyorum, hem çok teşekkür ediyorum bu rapor için. Raporu bize hazırlamak kesin zahmetli olmuştur sizler için ama bu lezzeti bizimle paylaşarak için o kadar mutlu ettiniz ki bizleri..

Belgesel tadında, saklanası bir doküman yaratmışsınız.

Çok ama çok teşekkürler bu geziyi bizimle paylaştığınız için. İlk fırsatta sohbet ederek de biraz dahasını sizlerden dinlemeyi çok isterim.

Sevgiler,
Tayfun
_________________
BeMeVe Re 1200 GeSe
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
bulba
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 25, 2003
Mesajlar: 186
Nerden: istanbul

MesajTarih: Pzr Ekm 28, 2007 10:51 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

26.GÜN

ROMA-NAPOLİ-MASSA LUBRENSE 285 km

Roma- Capua(pisyer) 200
Capua(pisyer)- Napoli 29
Napoli- sorrento 50
Sorrento- Massa lubrense 6

Önceden planladığım şekilde, bu gece Massa Lubrense’de olmak üzere yola çıktık.
Napoli’ye uğrayacak şehri şöyle bir turlayıp Amalfi körfezine geçeceğiz.

Napoli’ye otoyolu kullanarak giderken ,Napoli yakılarında bir sapakta Burak yavaşlayıp sağa yanaşıyor ve Garmin’e göre sağdan çıkmamız gerekiyor , ne yapalım diyor.
Ben zaten otoyol sevmiyorum,işime geliyor ve hemen tamam çıkalım diyorum.

Gezi süresince görmediğimiz leş gibi bir bölge’ye geliyoruz.(Capua)
Her yer çöp dolu. birden ülke değiştirmiş gibi olduk.


Yol boyunca tarla aralarında fahişelerin beklediği, çöp konteynerlerinden taşan çöpleri ve her tarafa uçuşan poşetleri ile rezil bir bölge.


Yolda seyyar satıcıların her çeşidi var;








Sonuçta tırsa tırsa ,ara sokaklardan, ana yollardan ,ama hep pislik içinde, Napoli’ye ilerliyoruz.

Kask takmak gibi bir özellikleri ,Napolinin içlerinde de yok;


Napoli’ye girişte modern binalar içimizi biraz rahatlatıyor ve mola vermek için bir kafe’de duruyoruz.
İtalya’nın kuzeyi ile ilgisi olmayan bir bölge burası.





Yollar rezalet, trafik iğrenç ve Napoli’den kaçarcasına uzaklaşıp Amalfi körfezine doğru gidiyoruz.(Belki düzgün bölgeleri vardı ama, bizim hevesimiz kaçmıştı)

Amalfi yönünde giderken sık sık bu manzara ile karşılaşıyoruz.Sanırım yarış için hazırlık yapıyorlar.
At arabası koştururken onlarca motosikletli tezahürat yaparak peşinden gidiyor.


Vezüv yanardağı karşı sahilde kaldı artık.;





Sorrento karşımızda ve yine güzellikler ülkesindeyiz;







Massa Lubrense, Sorrento’nun hemen dışında (6km).


Otel central park(***) 85 euro/oda kahvaltı dahil.
Motorlar açık parkta güvenli.Geniş teraslı güzel manzaralı bir otel.

Akşam otelde, balık şarap ve uyku.

27.GÜN

AMALFİ KÖRFEZİ



Sabah kahvaltısının ardından Pompei’ye gideceğiz ve dönüp Amalfi körfezini dolaşacağız.

Pompei;



At arabalarının yollara açtığı izler ve pompei’nin büyüklüğü bizi şaşırttı.















Pompei gezisini tamamlayıp otele döndük.
Biraz soluklandıktan sonra Amalfi körfezinin kıvrımlı yollarına gaz açıyoruz.

Amalfi körfez turu, mükemmel bir motosiklet rotası)

Aşağıda ateş var!


Figen’in başı ağrıyor, o nedenle biraz keyifsiz ve yavaşız , turu kısa tutmak zorunda kalıyoruz;




Amalfi;








Marketten aldıklarımızla, otel odamızın terasında keyifli bir piknik yapıyoruz

Gece hava biraz kapatıyor.
Yağmur damlası mı bu? Bir yerden bir su damladı derken ,damlalar artıyor ve yağmur başlıyor.

Piknik sona erdi, yatma vakti.


28.GÜN
MASSA LUBRENSE-BARİ 309 km

Massa Lubrense- salerno 61
Salerno- avellino 34
Avellino- Bari 214

Dün güneş ,bugün yağmur.

Haydi artık, dönüş vakti diyor yağmur;


Bari’ye kadar otoyoldan gidiyoruz.

Yağmur tüm gün devam ediyor.

Liman tabelalarını(Ferry) takip ediyoruz.


İgoumenitsa için biletimizi alıp feribot saatini bekliyoruz.(18.30h)
87 € kişi başı 4 kişilik kamarada 3 kişi kalıyoruz.
Motor ve liman vergisi için 20€/motor ödüyoruz.

Feribota giriyoruz.
İlgili bir çocuk var bize motorları bırakacağımız yeri gösteriyor.

İlkel bir şekilde basit iplerle motorları bağlıyoruz.







İtalya ardımızda kalıyor.







Dönüş yolundayız.

Sabah 05.30h Yunanistan’ın İgoumenitsa limanına yanaşacağız.


29.GÜN
İGOUMENİTSA-KAVALA 642 km

İgoumenitsa- ioannina 101
İoannina- meteora 130
Meteora - kozani 116
Kozani- Selanik 120
Selanik- Kavala 175

Sabah 05.30h Yunanistan’ın İgoumenitsa limanına vardık ve feribottan indik .
İonina yönüne devam ediyoruz.
Yol zaman zaman otoyola bağlanıyor zaman zaman çıkıyor.
İnşaatı devam eden çok güzel bir otoyol.

İonnina gölü arkada ve gün aydınlanıyor, birkaç fotoğraf çekiyoruz.



Çok keyifli dağ yollarından gidiyoruz.

Metsovo’ya yukardan bakış;



Meteora’ya(Kalambaka) gidişte Katara pass’ı geçiyoruz.




Keyifli dağ yollarından Kalambaka’ya ulaşıyoruz.


Meteora kelime olarak havada uçuşan anlamındaki „meterizo“ kelimesinden geliyor.
Sisli havalarda burada manastırlar sanki gökyüzünde uçuyormuş gibi görünüyormuş.
24 manastırın 6 tanesinde yaşam devam ediyor.

Meteora çevresinin etkileyici bir doğal yapısı var.

Meteora fotoğrafları;













Ve Kavala’ya gitmek üzere Selanik istikametine devam ediyoruz.


Kavala’ya akşam saatlerinde ulaşıyoruz;




Sahil yolu üzerinde bir otel buluyoruz. 60 Euro/oda kahvaltı

Uzo ve balık iyi gider diyoruz ve liman bölgesinde bir tavernaya gidiyoruz.
Sipariş verirken bizdeki meze tabaklarından geleceğini sanıp ne varsa aklımızda hepsini söylüyoruz.

Garsonumuz tabakları getirmeye başlayınca her söylediğimizin koca bir tabakta ana yemek olarak geldiğini görüyoruz.
Garsona mutfağı soruyorum gülüşüyoruz.
Sonuçta umduğumuzdan çok daha ucuza ve siparişlerin yarıdan fazlası masada kalkıyoruz.

Yarın Türkiye’ye dönüyoruz.



30.GÜN
KAVALA-İSTANBUL 472 km.

Kavala- ipsala 215
İpsala- tekirdağ 117
Tekirdağ- İstanbul 140

Kavala’dan yola çıkıp sınıra doğru gidiyoruz.

Benzin pompamın arızalandığını düşünüyor ve sağa çekiyorum.
Çalışmıyor.
Canım sıkılıyor.
Neredeyse Türkiye’e döndük, sırası mı şimdi arızanın.

Neyse ki sadece benzinim bitmiş.
Yanlış hesap yapmışım.Rezerveyi açıyorum ve tamamdır.

Otoyoldan çıkıp bir kasabadaki benzinciye giriyoruz.
İstasyonu işleten kızların Türk olduğunu anlıyoruz ve sohbet ediyoruz, dizilerden gördükleri kızkulesini vb. yerleri soruyorlar.


Kahve molası veriyor, birlikte fotoğraf çektiriyoruz ve devam…


Ve devam;



Türkiye 2km tabelası;




Sınırdayız;



Yunan tarafından çıkıyoruz;

Köprüdeyiz(Meriç);

Yunan askerlerin fotoğrafını çekiyorum ve bizim fotoğrafımızı çekmesini istiyorum.


Çekiyor.


Türk tarafına geçiyoruz bizim askerlerin fotoğrafını çekecem ,abi yasak komutan kızar diyor.
Çaktırarak tamam çekmem diyorum ve makineyi indirirken çekiyorum.
Gülümsüyoruz.



Ve İpsala sınır kapısındayız;












Türkiye’deyiz,
İçimizde güzel bir geziyi kazasız belasız tamamlamanın huzuru ve başarmanın gururu var.



Gelecek turun nereye olacağını düşüneceğimiz ve hazırlanacağımız yeni bir süreç başladı bile.
_________________
Halil Karabulut
Honda xrv 750 AT (xena)
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Yahoo Messenger
VAP53
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 28, 2003
Mesajlar: 12125
Nerden: İstanbul/Çanakkale

MesajTarih: Pts Ekm 29, 2007 6:47 am    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Halil gercekten cok tesekkurler, "iste rapor budur!" diyorum, cok tesekkurler.

Yanliz bundan sonra sen hergun ise gidis/gelisini bile 1-2 kare ile tespit edip yaz, cok guzel. Hatta bakkala/markete bile gelis gidisini yazarsan ilgiyle izleyecegiz galiba. Uslubun cok hos ve dogal. icon_smile.gif

Tekrar cok tesekkurler.
_________________
Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli

Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi
bmwrider
Yeni Kullanici
Yeni Kullanici


Kayıt: Aug 23, 2007
Mesajlar: 3
Nerden: istanbul

MesajTarih: Pts Ekm 29, 2007 8:02 am    Mesaj konusu: hadi halilciğim bu yazı dizisinin devamı nerde? Alıntıyla Cevap Ver

sevgili halil kardeşim hadi canım kardeşim bu yazı dizisinin devamı nerde sonuna kadar heycan vede tutkuyla beklemekteyiz çok büyük merak içindeyiz imrendik merak ettik gıpta ettik vede bekliyoruz...icon_smile.gif))

Sevgiler Öpüldünüz...

Burak
_________________
Sevgiyle Kalınicon_smile.gif
BMW Rider
BuRaK KaNrA
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder AIM Adresi Yahoo Messenger MSN Messenger
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantilar Tüm saatler GMT
Sayfa Önceki  1, 2, 3, 4, 5  Sonraki
3. sayfa (Toplam 5 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Forums ©

   
 

All logos and trademarks in this site are property of their respective owner. The comments are property of their posters, all the rest © 2002 by me
You can syndicate our news using the file backend.php or ultramode.txt