Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Tarih: Sal Eyl 06, 2011 11:08 am Mesaj konusu: Far hakkinda yardim
Arkadaşlar merhaba
8-9 aydır er6n kullanıyorum. 6000km aldım suan 20000km, hiçbir sorun yaşamadım. Îliskimiz gayet iii durumda, tek sorunu farlarla ilgili yaşıyorum. Ônceki motorumda xenon far takılıydı. Aydinlatma ve farkedilirlik olarak gayet memnundum. Xenon far taktırmak istedim servis uygun olmadığını söyledi. Akü ile ilgili sorunlar yasayabileceğimi söylediler. Fakat bayram tatilinda gokceada donusunde yolda aydinlatma konusunda cok buyuk sikinti cektim. Sizin görüş ve önerilerinizi bekliyorum. belki yapılabilecek birseyler vardır. _________________
Kayıt: Jul 09, 2006 Mesajlar: 124 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Eyl 07, 2011 12:17 am Mesaj konusu:
iyi bir elektrik ustası bulup onunla konuşmanı tavsiye ederim çünkü her kafadan bir ses çıkıyor insanın kafası karman çorman oluyor. içine sinmezse VAP53 abimizin söylediği yöntem gayet uygun gözüküyor. _________________ 2007 Yamaha XT 660 R [52000-...]
2006 Ducati Multistrada 620 Dark [18000-28000] (satıldı)
2008 Yamaha XT125R [3000-26000] (satıldı)
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Eyl 07, 2011 5:33 am Mesaj konusu:
Bir motosiklete xenon uyguladıktan sonra (dönüşüm kitleriyle) yaşanabilecek bir sürü sorun tipi var. Optik ve aydınlatmaya yönelik sorunlar zaten garanti. Yani üretilen ışıktan hakkıyla performans alınamıyor bu geçişlerde genellikle. Önümüz iyi aydınlansa da, (aydınlanmasa da) karşıdan gelenin gözünü oyan bir sitem kurmuş oluyoruz, çok yüksek olasılıkla yaşanan sonuç bu oluyor. Bir diğeri de elektrik sistemiyle ilgili sorun çeşitleri..
Xenon taktıktan sonra akü sorununu ben de yaşadım. Önce benimkiyle benzerliği olmayan ve bu aralar küçük motorlarda çok sık yaşanan sorundan bahsedeyim. Halojen ampuller 50-55 watt civarında güç tüketir, xenonlar ise 35 watt civarıdır. Artık birçok otomobilde (ve yeni bmw motosikletlerde) 55 wattlık ampulü söküp yerine daha düşük akım çeken birşeyler takınca arıza ikaz lambaları yanıyor. Tıpkı yüksek akım çekme hallerinde olduğu gibi, olması gerekenden düşük akım çekilme durumlarını da arıza olarak kabul eder araç. Dandirik xenon kiti üreten çinli ve diğer menşeili üreticiler ise bu sıkıntıyı aşmak için bir cingözlük yapıp aletin içine fazladan akım çekecek bir direnç koyarlar. Bu kitlerde 35 watı xenon kiti işini yapmak için harcar, 15-20 wattlık enerji de ilave direnç üzerinde haybeye harcanır ve sorun "çözülür". Far ampulü olarak 35 watt uygun görülmüş küçük motosikletlerde vatandaş alıp takar bu kitleri. Kitin üzerinde 35 watt yazar, ama aslında 55 watt akım çeker. Eğer o motosikletin şarz düzeni fazladan güç üretmiyorsa (ki genellikle üretmez. herşey net hesaplanmıştır) şunlar olabilir :
Dolu aküyle yola çıkarsın, şarz sistemi fazladan çekilen 15 wattı karşılayamadığı için akü yavaş yavaş biter.
Motorun tasarımına göre, bazı motorların şarz sistemi yüksek devirlerde coşar ve ortalama ihtiyacın üzerinde akımları sorunsuz üretir. Bu akımlar sürekli çekildiğinde bazılarında sorun çıkmazi bazılarının bi tarafları yanar. Eğer alet ortalamanın üzerinde akımları sorunsuz üretiyorsa uygun kullanım şartlarında durum genel olarak dengelenebilir. Yani, hep efendi gidenin aküsü aynı şekilde eksile eksile yavaş yavaş biter. Gazlayan ise o modelde durumu kurtaracak bir denge kurabilir.
Bazı motorların şarz düzeninde ise herşey daha nettir ve daha istikrarlı işler. Şarzda devire bağlı dalgalanmalar yine olur , düşük devirlerde şarz akımı da düşmek zorundadır ama çok yüksek devirlere çıktın diye konjektörün kontrol ettiği şarz gerilimi tepe değerlere doğru coşmaz. Böyle bir motor far için 35 watt ayırdı ise ve oradan 55 watt çekilirse, en iyi ihtimalle akü yavaş yavaş biter.. (ayrıca ... fazladan ısınıp da soğuyamayan ve elemanlar da olabilir tabi.. olmayabilir de.. )
Peki farı kapatalım, sürekli yanmasın sadece lazım olunca açalım? Olabilir. Olmayabilir de. Küçük motorlardan ybr'de sorun olmuyor mesela. Ancak bu da şarz sisteminin tasarımına göre modelden modele değişebilir.
Şu ana kadar küçük motorları (veya şarz sisteminden mimlenmiş büyük motorları) ve üzerinde yazandan fazla güç çeken dandik xenon kitlerinde karşımıza çıkma ihtimali olanı konuştuk..
Peki, aldığımız xenon kit sahiden 35 watt çeksin. Hala sorun olabilir mi?
Ben de tam bunu yaşadım işte. (35 watt gücünde bir kit idi, yani içinde fazladan akım çekecek birşeyler olan araç sistemlerini kandırmaya yönelik kitlerden değildi , ancak yine de taka marka bişeydi) Bu kiti ybr ve bmw'de denedim. Çektiği akımda en küçük bir anormallik yoktu. Akımı ölçüyorum, o anki gerilimle çarpıp watt değerini buluyorum tam etiketinde yazan değer. Ve ben önceden de tam o değeri çekiyordum sistemden (ybr'de). Ama ne hikmetse benim ortalama 2 yıl giden akülerim 6 ayda bir bozulmaya başladı !!! Önce dandik aküye kabahat buldum ve incelemedim. Bir akü daha bozuldu bu defa konjektöre kabahat buldum. Emin olmak için çıkış gerilimlerini kontrol ettim, biraz fazlaydı, devirlenince hepten fazlalaşıyordu. Yeni akü karşısında bile olması gerekenden fazla yükseliyordu gerilim. Hımm dedim , demek ki konjektör saçmalıyor.. Neyse alırız yeni bi tane..
Sonra aklıma xenon kiti korumak geldi. Lan şimdi hepten coşar tesisat gerilimi, xenonu da bok yoluna kaybederiz. Yanar mı yanar.. Söktüm eski farı bağladım. Şak diye normale döndü konjektörün kontrol ettiği şarz gerilimi. Aküm aşırı şarzdan kaynaya kaynaya 6 ayda bir bozuluyordu, o sorun da ortadan kaktı. Bu kadar saçma birşey nasıl olabilirdi ki? 35 wattlık bir elemanı söküp yerine başka bir 35 watt güç çeken devre takıyordum ve konjektör saçmalıyordu.. Kafaya taktım ama hala da net adını koyabilmiş değilim. Sahip olduğum klasik avometre ile görebildiğim şeyler sadece çekilen akımlar ve gerilimler ve bunların çeşitli durumlardaki değişimleri. Bendeki bu sorunu yaratan xenon balastının devre üzerinde endüktif veya kapasitif bir devre etkisi yarattığı, bir parazit üretip konjektörün olması gerekenden farklı çalışmasına sebep olduğunu tahmin ediyorum. (bu arada, aynı devreyi bmw'ye bağlayıp aynı haltı orada da yapıp yapmadığını merak ettim. Bu defa çinlilerin yaptığı ilaveyi ben yapıp paraleline bir de 20 wattlık direnç ilave edip çektiği akımı bmw'den söktüğüm halojen ampule eşitledim ve kıyaslama amaçlı dışarıdan bağladım devreyi. Evet aynı şeyi orada da yaptı ama çok çok önemsiz bir miktar. bmw'nin öküz gibi akım üretebilen alternatörünü ve bu akımı regüle eden devreyi önemli bir miktar etkileyemedi. Ama ehemmiyetsiz bir miktar da olsa yine yükseltti şarz gerilimini. Son olarak o xenon kitle gümleyene kadar harici bir güç kaynağı üzerinde oyun oynayıp gümleyince de çöpe attım)
---
Ne anlatmış oldum ? Sorunun net bir yanıtı yok abi. Hangi motor? Hangi şarz devresi? Dandik xenon kitler mi? Az mı dandik, çok mu dandik? İyi ve pahalı olanlardan mı? ... Şunun için anlattım : dandik bir HID balastı konjektörü yoldan çıkartıp şarz akımını aküye zarar verecek kadar yükseltmek kadar abuk işi bile başarabiliyor.
Şunu yap bunu yap demem, kendi tercihimi anlatayım ben.
Bundan sonra dandik xenon kitleriyle işim olmaz !!!
İyisine de o paraları vermem. (doğama aykırı)
İyisinin çıkmalarıyla boş vakitlerde uğraşabilirim (kaliteli otomobillerden çıkma mercekli tip+BİXENON adı verilen, uzun kısa işlevini mercek arkasına bir kelebek açıp kapatarak yapan tipler.)
Optik olarak..
Bir daha kabartmalı cam kullanan bi fara xenon modifiye işine de ölsem bulaşmam. Performans fena değildi ama yolda yediğim küfürün haddi hesabı yok. Adama acıyıp kapatsan kapatamıyorsun da ; zifir karanlık oluyor. (parabolik marabolik farketmiyor, far xenon ışık için tasarlanmamışsa thy pilotları bile kalayı basıyor valla. Tek çözüm mercekli sistem. Bunu ya harici olarak kullanmak, ya da far tasına testere marifetiyle müdahale edip monte etmek gibi çözümler. www.geceucusu.com adresindeki elemanların yaptıkları işler gayet profesyonel işler ama ben uğraşamam o kadar.)
Sonuç olarak :
FF50 ilavesi düşünüyorum. (bir tanesi bile koç gibi) Ucuz ve basit..
(Ybr'deki "max. 35watt" sorununu çözmek için ise araya kademeli anahtar ekleyip ( uzun kısa anahtarı gibi) ışığa ihtiyacım olduğunda ff50'ye geçip ihtiyacım olmadığında orjinal fara dönmek gibi bir basit çözüm geliyor aklıma. )
---
Konunun "akü sorunların olur diyorlar" kısmı için öneri olarak,
Kaliteli devreler bu elektrik sorunlarını yaşatmaz.
Ucuz kitler için mesele karışık. Onlarca marka var.
Sizin modelin ana konu olduğu yabancı forumlarda diğer kullanıcıların neler yaptığına ve yapmadığına vs. bakın. Mümkün mertebe tyduruk kitlere para vermeyin. (ömürleri de kısa oluyor) Ampul kelvin derecesi olarak mümkün mertebe maviden mordan uzak düşük kelvin değerli ampulleri seçmek lazım, o mavi mavi uzaylı gibi ışıldayan yüksek kelvin değerli ampul kullanan arkadaşlar yağmur yağıp yerler ıslak olduğunda hiç birşey göremiyorlar.
Özetle, karışık mevzu bu xenon modifiye mevzuları. Beyin hücrelerini haybeye ziyan etmeye değmiyormuş. (Denedim ordan biliyorum )
Dönüşüm kitlerinin birçok ülkede satışı yasaklandı. Optik olarak göz almayan ve elektrik sorunu çıkartmayan dönüşüm çözümü var ise onu yapardım. Elektrik ve akü ile ilgili sıkıntıların kesin çözümü için kaliteli kit gerek, tabi pahalı.. Dönüşüm olayında diğer sorunun çözümünü ise duymadım. (olsa da çok para ise yapmazdım. Takardım ff50'yi devam..)
www.geceucusu.com (şu an açılmıyor) Bu forumdaki elemanlar asla yanına yaklaşılmaması gereken HID kitlerin markalarını iyi biliyorlar. En dandik kitlerden uzak durmak için danışılabilir.
Sevgiler, Cem. _________________
En son ilyada tarafından Çrş Eyl 07, 2011 11:35 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Ahmet abi tsk ederim kendisiyle irtibata gececegim.
Ilyada xenondan vazgecmek uzereydim, son birkez ikitekerdeki arkadaslara danismak istedim ve senden detayli ve anlasilabilir bir aciklama geldi. Cok tskler .
O zmn son sorum: ff50 alirsam nereye taktirabilirim tavsiye edeceginiz bir usta var mi??? Birde sis farlari icinde ff50 den baska tavsiye edebileceginiz bir urun var mi ??? _________________
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Eyl 07, 2011 1:34 pm Mesaj konusu:
Montaj konusunda tavsiye edilen adresler olmuştu ama neydi neredeydi hatırlayamıyorum.
Abi "sis farları" kelimesine aldanma. Bunlara genel olarak sis farı deniyor ama sana lazım olan sürüş aydınlatması (driving light mı diyorlardı??) .. Sis farı üç beş metreden ötesini aydınlatmıyor, zaten uzağı aydınlatmaması lazım ki siste iş yapsın. Sis halleri ve görünürlük dışında pek bir işe yaramıyorlar. Amaç görünür olmak ise Mesut'un yaptığı mercekli power led kullanan farlar hepsine beş basar. Led ışığı hepsinden daha dikkat çekicidir aslında. Uzağı aydınlatmaz, odaklamak meseledir etrafı aydınlatır, ama iş görünürlüğe geldiğinde en uzaktan görünecek olan odur. Sanıyorum ışığın dalga boyu ve yapısıyla ilgili birşey ; led ışığı inanılmaz mesafelerden dikkat çekiyor, üstelik rahatsız etmeden, hatta gün ışığında bile başarıyor bunu. Üstelik üç beş watt ile başarıyor.. Benim anlamadığım ise şu : bu kadar çok halojen sis farı nasıl satılıyor? Kimsenin amacı siste kullanmak değil ki.. 55+55: 110 watt enerjiyi sis farlarına harcayan ve bu farları gece gündüz kullanan bir sürü motor görüyorum yollarda. Ben yapmazdım. O 110 watt benzin parası olarak aynen geri dönüyor çünkü. Sistemden çektiğin akım kadar benzin yakarsın. Nettir bu. Şaşmaz. Motosiklet gibi bir alette ürettiğim 9-10 amper akımı sis olmayan yollarda sis farıyla harcamazdım.
Senin uzun yollardaki ihtiyacın "sürüş aydınlatması" amaçlı yapılmış uzun huzmeli far grubu içinde. Modelleri tanımıyorum ama bu harici farları üreten her markanın birkaç ürünü muhakkak vardır bu grupta. FF50 hakkında bildiğim şu : türkiyede de, yabancı forumlarda da en çok methedilen model. (Diğer markaların da vardır kaliteli rakip ürünleri muhakkak.) Bu farlar da kör eden cinsten aslında. Fakat bir imkan var : istediğin an kapatıp açabiliyorsun. Xenonun tersine istendiği kadar sık kapatılıp açılabilir, ve bu şekilde kullanılmalıdır da ! Bu farların çalışacağı yer boş yollar ve karşıdan araç gelmediği, veya karşıdan gelen aracın henüz etki mesafesine girmediği zamanlar. Özellikle aydınlatması olmayan zifiri karanlık yollarda hem çok iyi iş yapıyor hem de acaip göz alıyor..
E peki bu da göz alıyorsa ne işe yarayacak?
Şüphe duyulan anda metrelerce ilerisini fazla fazla aydınlatıp gösterecek. "Ula o şey köpek olabilir mi, şu acaba çukur mu yoksa sakın koca bir taş olmasın yolun üstünde.." gibi tereddütlü yusuf yusuf anlarında olayı net çözecek, ortam uygunsa hep açık kalacak. Bu FF50 tipi farları böyle düşünmek lazım. Uzun farın bir uzunu bunlar. Kapatmak gerekecek anlar olacak, ama açınca da olayı çözecek.
Pek sis ve sürüş farı denemem yok, FF50 leri bir arkadaşın motorunda denedim bir kez. Ondan daha başarılı aydınlatan sadece BiXenon mercekli sistem farı gördüm ben. Onun da başarısı aydınlatma mesafesinden veya gücündeki çok afaki bir farktan kaynaklanmıyor bence. Işığın düzgün dağılımı sayesinde başarılı. Bir de, far içindeki bir metal kelebek kapakçıkla aynı sistem uzun kısa yapabiliyor.. (Motorlar için bu sistemin hazır satılan bir uygulaması zaten yok. Bildiğim kadarıyla, henüz..)
Klasik HID dönüşüm kitlerinin sıkıntılı birkaç yanından daha bahsedeyim.
Otomobillerde gerek far tası gerek HID balastın konacağı alanlar motora nazaran suya yağmura karşı çok korunaklı alanlar. Xenon, ampul içinde yanan ve ışık saçan gazdan alıyor ismini. Bu gaz normalde elektrik akımını geçirmiyor, iletken hale geçebilmesi için önce ısıtılması gerekiyor. İlk çalıştırmada bilmemkaçbin volt yüksek gerilim uygulanıyor ampul içindeki gaza. Gaz tutuşup akım geçmeye başladığı anda ise yüksek gerilimi kesiyor balast. alçak gerilimle devam ediyor beslemeye. Yüksek gerilim devrelerinin zaten osuruktan nem kapan bir yapısı vardır, suya karşı çok hassastırlar, en ufak nem bile kısa devre etkisi yaratır. Adamlar fişleri falan hep su geçirmez contalarla donatmışlar bu yüzden. Başlangıçta herşey güzel oluyor ama o lastik, conta, fiş vs. yaşlanmaya başladıkça kalite farkları da ortaya çıkıyor yavaş yavaş. Hele bir de olaylar kuru mekanda dönmüyorsa...
Otomobillerde sorunsuz çalışan dandik xenon kitler için motosikletlerde türlü sıkıntılar olabiliyor yani.
Ömürleri çalışma saatleriyle ölçülüyor. Bir de aç kapa sayısı, yani o başlangıçta verilen start adedi ile.. İyisinin ömrü bitecek gibi değil. Fakat düşük kaliteli olan, hele bir de zor ortamda çalışıyorsa..
Muayene için sökmek gerekebiliyor.
Xenon dönüşüm kitlerindeki asıl sorun karşıdan geleni kör etmesi değil bence.
1-Aç kapa yapamamak.
2-Kapatırsan karanlıkta kalmak.
Bu sorunu bu işe özel , ışığın önüne mekanik perde çeken röleli ampuller üretip ampul üzerinde uzun kısa-yaparak çözmeyi denediler. (bixenon'un ampul ile mercek arasında, ampulden uzakta yaptığı mekanik işi sıcak ampulün üzerinde yapmak) Uzun-kısa gibi olmadı ama yine de yaptılar bir şeyler. Yorumlar ise pek olumlu değil. Standartlara pek uygun sonuçlar vermediği için kaliteli firmalar tarafından üretilmedi bunlar, çinlinin yaptığı abidik "çözümlerle" ampulün fiyatı artarken ömrü de kısaldı vs. vs. Sanıyorum bunların da satışı yasak başka ülkelerde. Bizde tümü satılıyor.
--
Harici bir farı bağlarken,
Elektriği direk aküden alırlarsa iyi olur, ama çoluk çocuk açıp bırakırsa akü biter. Kontaktan sonra akım alınsın ki kontak kapalıyken çalışamasın. Ancak, tüm akımı oralara yüklememek için de araya bir röle koysunlar. Yani ana besleme akımı aküden, röle kontrol akımı kontaktan..
---
Hem su geçirmeyen, hem de elcik üzerine bağlanıp sık ve kolay kontrol edilebilecek anonim bir anahtar,düğme hala yok. Bu işler için kullanılan şeyler ya kısa sürede sudan bozuluyor ya da bağlantı yeri elcik üzerinde değil gidon demiri üzerine, gidon tablası üzerine felan monte ediliyor. Böyle bir anahtar bilen varsa eklesin lütfen. Bence güçlü bir aydınlatma sağlamaktan daha büyük sorun onu istediğin rahatlıkta kumanda edememek..
Ilyada tekrar detayli aciklamalarin icin tskler. Konustuklarimizdan bir fikrim olustu. Led uygulamasi bircok yonden aklima yatti. Tek aklimda kalan kismi motorda nasil duracagi konusunda, motor tarz olarak bu tur eklentilerin nasil durdugu konusunda gorsel olarak bir fikrim yok. Yarin mesut beyle irtibat kuracagim. Motorum naked oldugu icin bir endurodan eklentiler icin gayet kit bir motor aklimdaki suanki sorular nereye takacagim ve motorda nasil duracagi olacak. Bakalim hayirlisi umarim iyi bir sonuc elde edebilirim.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Yardım
Arama
Kullanıcı Grupları
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın
Giriş
)
