Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Kayıt: May 11, 2004 Mesajlar: 477 Nerden: İSTANBUL
Tarih: Sal Mar 29, 2005 8:04 pm Mesaj konusu: METAL FIRTINA
Arkadaslar merhaba ..
Metal Fırtına adlı yenı bır kıtap okudum.. amerıkanın Turkıye'ye saldırısı.. yıl 2007 yer kuzey ırak sınırı .. olay cok gercekcı Apdullah Gul'u rahın alıyorlar.. hedef Turkıyede'kı Bor maden kaynagı.. Tum dunya seyırcı kalıyor.. Okurken sınırımden bırkac kez agladım.. abartmıyorum AGLADIM. Tamamen vatan hayınlerının yazmıs oldugu amerıkanın ustnlugunu empoze etmeye calısanlşarın yazdıgı bır kıtap gbı geldı bana.. okumanızı gonulden tavsıye ederım.. uzerınde cok cok tartısılacak bır konu.. _________________ **************************************
SİLAH ÜRETEN EMEKLİ PROFESOR, INSANLIGI SEYREDERKEN EMEKLİ MAAŞINI RAHATCA YERMİ?
***************************************
Kayıt: Jul 16, 2004 Mesajlar: 1074 Nerden: İstanbul
Tarih: Sal Mar 29, 2005 9:06 pm Mesaj konusu: Re: METAL FIRTINA
ThEJaCkAL demiş ki:
Okurken sınırımden bırkac kez agladım.. abartmıyorum AGLADIM. Tamamen vatan hayınlerının yazmıs oldugu amerıkanın ustnlugunu empoze etmeye calısanlşarın yazdıgı bır kıtap gbı geldı bana..
Bunun üzerine şu anda sinemalarda oynayan Gelibolu belgeselini seyredersen hepten aklını kaybedersin herhalde... Bu belgeseli yapan kişinin şu anki deniz kuvvetleri komutanının oğlu olmasıda ayrı bir tezattır. _________________ Si Bi Ef değil, Ce Be Fe
300 sayfalik kitabin son 80 - 90 sayfasindayim..yazanlarin Amerikan politikasi ve gücüne methiye düzen bir tarzdan cok Türkiye üzerine olasi komplo teorilerini konu edinerek degisik ufuklar acacak bir kitap yazdiklari dusunmekteyim...kitabin muhtelif yerlerinde Türk insani ve silahli kuvvetlerine övgüler düzülürken, inceden okuyucuya hissettirilen genel hava Amerikanin üstünlügü maalesef..okumak ve kafayi yormak lazim...olmaz olmaz dememek lazim...SAS romani tarzinda yazilmis bir kitap, edebi degeri tartisilir, ancak konu son derece güncel ve bilinclenmek isteyen zihinlere "ahh ha bu da olabilir, bu da beklenebilir..nedir - ne olabilir" konularini hatirlatiyor..
bence pek cok kisi okumali ve farkli yorumlarda bulunmali ki beyin firtinasi genele yayilsin... _________________ ISIK ASLANDEDE
R1150 GS - 03
Kayıt: Jul 16, 2004 Mesajlar: 1074 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Mar 30, 2005 10:52 am Mesaj konusu:
fedaykin demiş ki:
Kahraman Türkler elikanlı gavurları nasıl kestiler diye anlatılmadığı için mi aklını kaybeder anlayamadım?
Fedaykin, bende seninle tamamen aynı doğrultuda düşünüyorum. Hatta şunu da söyleyeyim belgesel yapan kişi olaylara seyircinin beklentisinden daha farklı yönlerden bakabilir ve aynı olayla ilgili kimsenin bilmediği gerçekleri gösterebilir. Gelibolu filminde de aynen böyle olmuştur. O yüzden çok eleştiri almış ve film-belgesel beklenen ilgiyi görmemiştir. Yani senin bahsettiğin sebepten dolayı.
Eğer belgeseli dikkatli izlediysen; belgeselin kurgusu, savaşın genel gidişatını anlatmıyor ve Osmanlı devleti'nin savaşa girme sebebi, Nusrat gemisi, Atatürk'ün rolü, Conk Bayırı, Kilitbahir cephesi, Anzak koyu olayı vs.. gibi savaşın akışını değiştiren çok önemli kilit olaylar hiç yok. Genel yapı asker mektuplarına ve yaşadıkları sefalet üzerine kurulmuş. Bunlar saptamalarım. Eleştirdiğim ise yapıyı oluşturan unsurlar öyle itinalı ve spot olarak seçilmiş ki film, "İtilaf devletleri herşeye rağmen savaşı kazandılar" şeklinde bitseydi çok daha yakışıklı olurdu. Hatta hiç tarih bilmeyen birisi savaşı İngiliz-Fransız kuvvetleri kazandı zanneder
Halbuki bugün Türkiye ile Yeni Zellanda ve Avusturalya arasında belgeselde hiç bahsedilmeyen sebeplerden dolayı çok güzel bir dostluk var.
O yüzden Metal Fırtına kitabını okuyan kişi birde arkasından bu filmi seyrederse aklını kaybedebilir şeklinde abartılı bir espri yapmaya çalıştım _________________ Si Bi Ef değil, Ce Be Fe
Kayıt: May 26, 2004 Mesajlar: 177 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Mar 30, 2005 11:21 am Mesaj konusu:
Esas olarak burada belgeselden ne beklediğiniz devreye giriyor. Örneğin ikinci dünya savaşı ile ilgili bir belgesel TRT2'de bir zamanlar yayınlanırdı. Onda bilginin yanı sıra ağırlıklı olarak savaş görüntüleri mevcuttu ve insanlar onun için izlerdi. Discovery Channel'daki ikinci dünya savaşı belgeseli ise savaş görüntülerinden daha çok bilgileri için izlenebilecek bir eser. Gelibolu belgeseli ise apayrı bir kulvarda ve ne savaş görüntüsü ne de teknik bilgilere dokunan bir belgesel. Doğal olarak bunlardan da bir miktar var ancak ana teması savaşın cephedeki insanlar üzerine olan etkisi ve orada bulunan askerlerin ruh hali. Yarın başka birisi kalkar başka bir belgesel çeker onda da sıradan askerlerden hiç bahsetmez sadece taktikleri, önemli olayları, savaşın gidişatını anlatır. Başka birisi bir belgesel çeker onda da sadece deniz savaşları anlatılır. Örneğin Çanakkale'de batan düşman gemilerinin hepsini bizim batırmadığımızdan, bir kısmı da alman denizaltısının batırdığından bu belgesel bahsetmedi diye eksik mi oluyor, hayır ancak deniz savaşlarını anlatan belgesel bahsetmezse eksiklik olur. _________________ Bülent AYTEKİN
Metal Firtina'ya donecek olursak, her ay bir cogu basilan ve satilan siradan bir Best Seller bence. Bu kadar buyutmeye, aglamaya veya uzerinden askeri senaryolar gelistirmeye degmeyecek siradan, guzel okunan, bir ulusun yumusak karnini guzel bulmus ve bunun icin satan bir kitap.
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 355 Nerden: ÇANAKKALE
Tarih: Çrş Mar 30, 2005 12:51 pm Mesaj konusu:
Ekşi Sözlükten alıntı;
bullshit! dedirten kitap denemesi...
nedenlerini acalim biraz;
1) türk ordusunun amerikan yapimi silahlari kullanmasindan, hava ve deniz kuvvetlerinin hemen yok edilebilecek(!) olmasi fikrine kapilmak nasil bir mantikdir. ne yani mesela cok basit bir ornekle futbolda biz amerikan yapimi bir topla amerikalilari yenemez miyiz ? yani top, amerikalilardan yana mi olur?
2) canim kardesim burada türk ordusundan bahsediyoruz. yillardir ulke gelirlerinin %80 inin silahli kuvvetlerimize harcandigi ve jeopolitik onemi nedeniyle surekli savasa hazir ve de nazir olan bir ordudan. ayrica amerika'nin cok siki fiki bir müttefik olmak zorunda oldugu bir ülkenin ordusundan. ukenin bircok yerinde bizim silahli kuvvetlerimizin denetimi altinda muhimmatlari ve askerleri var ki savas oncesi onlarin tamamini cekmek zorunda kalacaklardir. bu bile orduyu en ust dereceden alarm durumuna gecirmez mi ?
3) o ucak gemileri varya o ucak gemileri... bir savas cikmasi durumunda türk pilotlari o ucak gemilerinin bacalarindan ucaklariyla birlikte girerler be! unutmayalim dünyanin en önemli hava kuvvetlerindendir thk.
4) göz bu aldaniyor iste... amerika, irak'la bile(!) 2 defa savas yapmis ancak ve ancak ikincisinde rejimi ele geçirebilmiştir ve tabi ona da ele geçirmek denilebilirse. bugun bile halen tam bir kontrol saglayamamistir orada. bunu basarabilmek icin onceden tum dunyayi arkasina almis, bircok muttefik ordudan da destek almak zorunda kalmis ve civar ulkelerden saha destegi de alarak bu noktaya ancak ulasabilmistir. zaten irak dedigimiz ulke de daha once yillarca komsulariyla uzun suren savaslar yaparak bitap dusmus, bircok ic catismanin ve bircok ayrik grubun oldugu bir ulke degil midir? irak devleti kendi ülkesini bile tam olarak kontrol edebiliyor muydu? irak ordusunun dogru duzgun bir savas stratejisi olmadigi bile asikar degil miydi? ordulari duzenli olarak tatbikatlar yapabiliyormuydu ki ? irak hava kuvvetlerinin, deniz kuvvetlerinin adi anilir miydi? irak ordusunun rütbeli subaylari baska ülke ordularina savas egitimleri mi verirlerdi? dünyanin bircok bölgesinde irak ordusunun üsleri mi vardi? türkiye sizce boyle mi? ben soyleyeyim kesinlikle degil!
5)amerika irak'a saldirdi ve eh yendi tabi peki n'oldu ekonomileri sarsilmadi mi amcalarin bu savasta bile. yeni vergiler getirip vergi sistemlerini yenilemek zorunda kaldilar daha gectigimiz gunlerde. ayrica sunu unutmamak da gerekir savaslar uzadikca sikintilar arttikca halklar savas naralari atan yonetimleri gorevden alirlar.
6)dünyanin dört bir yaninda türkler var. nato, bm gibi uluslarasi kanunlarla isleyen bir suru toplulukta amerika ile ortagiz. bize saldirirsa diger milletler n'aparlar ortalik karismaz mi? biz at ye aday bir ulkeyiz terorist de degiliz asla da olmadik. bizi bununla da suclayamazlar cunku irak'tan cok daha fazla medyatik bir ulkeyiz biz, bunu unutmamaliyiz bence.
7)bugun kim ne derse desin turkiye'ye savas ilan etmek hele hele ele gecirmeye kalkmak cok büyük bir cesaret ve cok büyük güc ister cok seyi göze almayi gerektirir. hatta cilginlik bile denilebilir buna. sizce amerika bu kadar cesur mu?
son olarak ,
bence bu arkadaslar yani kitabi yazan arkadaslar dusunmusler tasinmislar demisler ki:
- ulan tam zamani eger bu konuda bir kitap yazarsak cok tutar be!
- heyoo! cak! super fikir wallaa be!
- sey ama amerika türkiye'ye ye girsin olurmu? bak eger tersi olursa o kadar cok satamayiz ha!
- dogru evet heyoo hadi yazalim...
bende metal fırtınayı okudum...çok fazla saçmalık dolu...ama anlayamadığım bir kaç ayrıntı var..şimdi bu amerika bize saldırıyo hava saldırısı yapıyor bizim hava gücümüz bunlara fazla zarar veremiyor...bu iş nasıl oluyor anlamadım kitapta toplam 300-500 tane amerikan savaş uçağından bahsediliyor...şimdi biz o kadar uçağı boşuna mı aldık?benim bildiğim türkiyede 1000 civarı F-16 olması gerekiyor
sonra helikopterlerine karşı bizim hiç bi helikopterimizden bahsetmemiş bizim acaba hiç helekopterimiz yok mu diye düşünmedim değil...acaba düşünüyorum amerika ülkemize saldırsa o apache leri kitapta anlatıldığı gibi elini kolunu sallayarak gezinebilir mi?
sonra adamların tankları saldırıyor bizim tanklar yok? buharlaştımı bunlar...
saçmalıklarla dolu bir kitap okumaya değmez bence!!!
verdiğim paraya acıdım valla...adamlar yazarken resmen Türkiye'nin askeri gücünü silip atmış...ve sürekli yok amerikan gücü böyle...yok amerikan kuvvetleri şöyle iyi...yok silahları müklemmel...
ben böyle adama sedece "HADİ LAN YÜRÜDE ENSE TIRAŞINI GÖRELİM" derim...(kusura bakmayın!!!)
Kayıt: Aug 13, 2003 Mesajlar: 2531 Nerden: Bruksel
Tarih: Çrş Mar 30, 2005 1:00 pm Mesaj konusu:
Kitabi okumadim, para verip de okuyacagim bir kitaba da benzemiyor zaten ama yazilanlardan anladigim kadariyla bir nevi "Independence Day" tarzi hikaye olmus bu. Sadece dunyalilari Turklerle, kotu uzaylilari da ABDlilerle degistirmek gerekiyor.
Not: Ero, kitabin elektronik formatta linki filan varsa gondersene. Bi bakayim, belki sarar _________________ Entia non sunt multiplicanda praetar necessitatem¹...
Ilker Eryilmaz
2004 Suzuki SV650 S
Belcika/Bruksel
Kayıt: May 26, 2004 Mesajlar: 177 Nerden: İstanbul
Tarih: Çrş Mar 30, 2005 1:01 pm Mesaj konusu:
Yıldız Savaşlarını izlerken "bu ne biçim film, eciş büçüş yaratıklar var, hem ışık hızında uçulurmuymuş hiç" mi dediniz veya Angel'ı izlerken "oha yani adamlar hem vampir'e ruh vermişler hemde günümüzün teknolojisinde elde kılıç savaştırıyorlar" mı dediniz? Konu ülkemizde geçen bir hayali zımbırtı olunca nedir bu öfke seli anlamıyorumki. Adamların "Burada yazılanlar gerçeklere dayanır ve ileride gerçekleşecektir" diye bir ibaresi mi var kitapta. Canı çeker İran'a işgal ettirir ülkeyi, paşa keyif yazarın değil mi? Savunma da çok basittir bu tür şeylerde, yazdım oldu... _________________ Bülent AYTEKİN
Kayıt: Non 0, 0000 Mesajlar: 355 Nerden: ÇANAKKALE
Tarih: Prş Mar 31, 2005 11:20 am Mesaj konusu:
Kitabın konusunun çıkış noktası olan "Bor Madeni" boyutundan olaya farklı bir bakış açısı ile bakabilmek ve bilinçaltındaki asıl nedene dikkat çekmek amacı ile yine "ekşi sözlükten" bir alıntı daha;
[/quote] kitapta abd'nin türkiye'ye bor minerali için saldıracağı yazılıyordu. bakın (bkz: http://www.haber7.com) 'dan bir haber. zamanlama ilginç:
///
yakıt pilleri bordan yapılacak
türkiye enerji alanında dev bir atılıma hazırlanıyor. dünyanın en stratejik madenlerinden olan bordan yakıt pilleri üretimine başlanıyor. işte dev proje:
21 aralık 2004 00:12
enerjiyi depolayan ve kendini yenileyebilen yakıt pilleri teknolojisi, dünyanın son yıllarda üzerinde durduğu önemli çalışmalardan biri. türkiye bu çalışmaların ilk önemli adımını, açıklanacak proje ile atacak.
tanıtım toplantısı, enerji bakanı hilmi güler'in de katılımıyla yapılacak. tübitak mam ve ulusal bor araştırmaları enstitüsü'nün ortak projesi olarak ortaya çıktı.
abd'de otomobil şirketleri, yakıt pilleriyle işleyen otomobiller üzerinde uzun zamandır çalışmalarını yürütüyor. şu anda henüz bu pillerin ebatları günlük hayatta kullanılmaya elverişle değil.
çalışma pilot olarak başlatılıyor. ama kısa sürede ekonomik boyutta üretime geçilmesi hedefleniyor. kısa sürede sanayide kullanılır hale gelecek.
yakıt pillerinin dünyadaki piyasası şimdilik 20 milyar dolar düzeyinde. bunun seri üretimine başlandığında, üretimler ekonomik hale gelecek. türkiye de bu pazardan yüz milyonlarca, belki milyarlarca dolar kazanması mümkün hale gelecek.
doğalgazdan kömüre kadar bütün enerji piyasalarının yerini alabilecek yakıt pillerinin kullanımına geçilecek. bu da önümüzdeki yıllarda türkiye'nin dünya enerji piyasalarında önemli bir yere sahip olması sonucunu ortaya çıkaracak.
türkiye dünyada en zengin bor yataklarına sahip. tek başına dünyadaki rezervin yüzde 65'ine sahip.
hidrojen destekli yakıt pillerinin bir diğer özelliği ise çevreci olması. çevreye hiçbir zarara vermeden iş görmesi. gürültü ve diğer kirlilik gibi hiçbir olumsuz çevre etkisi bulunmuyor.
su ile temas halinde kendini yenileyen ve enerjiyi depolayan bir sistem.
bu da önümüzdeki yıllarda türkiye'nin dünya ekonomisi ve dünya enerji piyasalarında yerini gücünü, hatta belirleyiciliğini artıracak bir unsur olacak.
yakıt pilleri, bor hidrür destekli sürekli hidrojeni açığa çıkartan piller. bu piller sayesinde enerjiyi alıp bir yerde muhafaza edebiliyorsunuz. dilediğiniz zaman kullanmanız mümkün.
bu açıdan bakıldığında bir sonsuz enerji üretilmesi söz konusu olacak.
aslında bu eneji pilleri, borun kullanım alanlarından sadece bir tanesi. borun kullanılmadığı alan yok gibi. tekstilden, kağıt endüstrisine, beyaz eşyaya kadar.
yazar: tuncayyilmaz[quote]
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Yardım
Arama
Kullanıcı Grupları
Profil
Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın
Giriş
kitapta toplam 300-500 tane amerikan savaş uçağından bahsediliyor...şimdi biz o kadar uçağı boşuna mı aldık?benim bildiğim türkiyede 1000 civarı F-16 olması gerekiyor
buharlaştımı bunlar...
yurdum insanını uyarıyoruz ve gözünü açık tutmasını sağlıyoruz 
