Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Allah rahmet eylesin... Mekanın cennet olsun tanju abi.. Allah sevenlerine sabırlar versin. _________________ Yaşadığım hiç bir şeyden pişman değilim Öfkem yaşayamadıklarıma...
Kayıt: Sep 25, 2007 Mesajlar: 295 Nerden: Çavuşbaşı, İstanbul
Tarih: Cmt Hzr 19, 2010 8:39 am Mesaj konusu:
Çok üzücü ve düşündürücü.
Mekanı cennet olsun. Allah, sevenlerine sabır versin.
Arkadaşlar, camiamızın üzerinde kara bulutlar dolaşıyor. Özellikle şehiriçi trafikte azami dikkat gösterelim. Zorunlu değilsek, şehiriçinde motorla trafiğe çıkmayalım lütfen. _________________ Başar ÇAKMAK
R1200GS
Bazı idealler öyle değerlidir ki, o yolda yenilmek bile zafer sayılır.
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Cmt Hzr 19, 2010 9:01 am Mesaj konusu:
Çok üzgünüm. Huzur içinde yatsın. Sevenlerine sabırlar dilerim.
---
İstanbul çevreyollarının ve orada akan trafiğin bizler için normalden iki üç kat daha , hatta belki daha da fazla tehlikeli olduğu konusunda hemen herkesle hemfikiriz. O kadar çok şey oldu ki o yollarda. Sürekli bu yollarda motor kullanıp, otomobili de olan arkadaşlar artık yavaş yavaş otomobile geçmeye başlasalar mantıklı olur. Hata veya sebep ne olursa olsun, bu riskleri almaya değmez. İstanbul çevreyollarında sadece trafiğe çıkmak bile haddinden büyük bir risk. Ama öteyandan motorsuz da olmuyor, yaşanmıyor. Bu öyle bir çelişki ki, yapmamam gerektiğini bile bile yapıyorum bazı şeyleri. Göz göre göre alıyorum bu riski ve içim de eskisi gibi rahat değil. Ne yaparız , nasıl yaparız hiç bilmiyorum. _________________
En son ilyada tarafından Cmt Hzr 19, 2010 9:05 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kayıt: Feb 09, 2006 Mesajlar: 661 Nerden: Maltepe/istanbul
Tarih: Cmt Hzr 19, 2010 11:11 am Mesaj konusu:
Son zamanda aktif ikitekercilerin vefat haberlerini daha çok sık duyar olduk.
Çok üzgünüm,Allah rahmet eylesin.Ailesine sabırlar diliyorum.
Artk ben de motoruma eskisi gibi gönül rahatlığı ile binemiyorum.
Kaskın içinde ki kıymetli beyinleri bilinçsiz sürücüler katlediyorlar ve adına sadece kaza deniyor,halbuki adamlar bilinçli olarak motosiklet sürücülerini kızdırıyor,sıkıştırıyor,düşürüyor,eziyor ve savunmasız motosiklet sürücüleri bu kazalar sonucu hayatını kaybetmiş olduğu için kendini bile savunamıyorlar.
Trafikte giderken İstanbulda bazı bölgeler çok dikkat edilmesi gereken yerler ama bu hassasiyet sadece motosiklet sürücülerinin dikkati ile önlenemiyor.
Diğer sürücüler motosiklet sürücülerine karşı çok saygısız ve onların can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde araba kullanıyorlar.
Bu arkadaş bu yaşa kadar herhalde eğitimsiz şekilde motor kullanmıyordu.
Eminim arkadan veya yandan sıkıştırılmıştır ve kaçmak zorunda kalmıştır,yoksa önündekine çarpmazdı.
Allah rahmet eylesin,motosiklete binmek artık büyük risk olmaya başladı.
Hazımsız sürücülere dikkat edelim arkadaşlar,sen giderken aynı şeritte seni sollamaya çalışan canilere dikkat edelim. _________________ sevgiler
Tuncay Topkara
ata007@e-kolay.net
HERKES İSTEDİĞİ HAYATI MUTLU YAŞASIN...
Kayıt: Oct 11, 2004 Mesajlar: 330 Nerden: istanbul
Tarih: Cmt Hzr 19, 2010 11:15 am Mesaj konusu:
2004 yılında motora binmeye başladığımda ne yaptığımı bildiğimi sanıyordum. Sanıyordum ki motor risklidir ve fakat motor maceradır, gezidir, yeni arkadaşlardır, yeni yerler keşfetmektir ve şudur ve budur. Motor ve motora binmekle bağlantılı o kadar çok ve zengin alan vardı ki “motor risklidir” önermesi bu devasa getirinin yanında minik harflerle yazılmış silik ve içi boş bir cümle haline gelmişti. Güya “bilinçliydim”. Bu yüzden eğitim aldım, kitaplar, makaleler okudum ve tam ekipmansız motora binmemeye başladım. Sürüş teknikleri ve güvenlikle ilgili bütün eğitimler, ekipman eleştirileri ve makaleler de o zengin alanın bir parçasıydı aslında. Katılmaktan hoşlandığım eğitimler, seçmekten hoşlandığım ekipmanlar ve o teknik makaleler motor kültürünün nefis birer bileşeniydiler. Ve o çok sevilen cümle “Kaza yaparsan sorun sendedir” Bu cümlede bir sorun sezdim hep. İç rahatlatan bir tarafı da vardı. Bu yüzden o kadar popülerdi belki de. Sorun sendeyse eh o zaman kontrol de sendedir. Hata yapmamak senin elindedir ve yapmazsan kaza da yapmazsın. Eğitimlerini aksatmaz, sistem dışına çıkmaz ve binlerce euroluk ekipmanlarını giyersen binlerce yıl motora kazasız binebilirsin! Bu cümlenin yarattığı illüzyon burada işte. Söylediği şey şu; Her şeye dikkat edersen kaza yapmazsın. Yani kazaya neden olacak her şeyden kaçınırsan kaza olmaz. Elbette olmaz. Buna mantıkta totoloji deniyor. Hiçbir şey söylemeyen a=a’dır önermesi. Kaza yapmazsan kaza yapmazsın. Sorun her şeye dikkat etmenin imkansız olmasında. Bu insan limitlerinin ötesinde olan bir şey. Her şeye dikkat edemezsiniz ve kazalar bu yüzden olur. Bütün o eğitimler ekipmanlar, bilgi ve tecrübe kaza riskini azaltıyor ama asla ve asla yok etmiyor. Peki nasıl bir risk bu? En kötü olasılıkla ölüme neden olan bir risk. Motora binmek nefis olduğu kadar son derece bencil bir zevk. Bu zevki tatmak için anne-babalarımızı eşlerimizi, sevgililerimizi, çocuklarımızı büyük bir acıya boğma, hayatlarını mahvetme riskini masaya sürüyoruz. O günün akşamı risk gerçekleşmemiş olarak motorumuzu parkedersek harika vakit geçirmiş oluyoruz. Gerçekleşmemiş risk biraz daha küçülüyor belki gözümüzde. Tümevarımsal bir güven de yerleşiyor belki(bu kadar bin km bindim ve bir şey olmadı, demek ki olmaz) Kaza haberleri geldiği zaman kurban tanıdığımız biri bile olsa biz olmadığımız için(ve asla olamayacağı için) acı ve kendimiz için korku duysak da kısa bir süre sonra unutuyoruz “motor risklidir” önermesinin ne anlama gelebileceğini. Ve istatistik kuramı der ki riske ne kadar çok ve uzun süre maruz kalırsan gerçekleşme olasılığı artar. Riske çok ve uzun süre maruz kalma elbette öğretici de olabilir. Tecrübenin kaza riskini azaltma etkisi ile kuramdan kaynaklanan artma etkisi yarışır. İnsan limitleri dahilinde olan risklerden kaçınma olasılığı artarken limit dışı riske maruz kalma olasılığı(yeterince çok motora binerseniz bir balinaya çarpma olasılığınız bire yakınsar sözgelimi) artar.
Ve motor İsveç’de riskliyken Türkiye’de çok risklidir. İstanbul da motora binmek aşırı risklidir. İstanbul’da tank dışında bir dört tekerli kapalı araca binmek bile risklidir.
Ben bu yüzden motoru ilk aldığım yıllarda olmayanlara tavsiye ederken önce yavaşça suskun kalmaya şimdiyse almamalarını önermeye başladım. İlk zamanlar otoyollarda tehlikeli araç kullananları telefonla polise şikayet edip durumun düzeltilmesine katkıda bulunacağıma inanırken, savaşılan şeyin çok büyük ve bizim çok küçük olduğumuzu anladım. O büyük olan şey(trafik ahlaksızlığı ve devletin yokluğu) delirmiş bir grizzley ayısı. Onunla aynı odada olmamak gerek. Ha tamamen bıraktım mı motora binmeyi? Hayır. Trafiğin az yoğun olduğu saatlerde şehir dışına çıkıp etrafta en az bir ton kütleli hareket eden eden nesnelerin olmadığı yerlerde gezmeye ya da sadece uzun yola indirgedim ama. İstanbul çevre yollarına mecburen çıktığım zamanlarda ilk günkü korkumu maksimumda yaşamayı da öğrendim. İstanbul motor için gerçekten uygun bir şehir değil. Özellikle günlük ulaşımda kullananların bırakmaları ne güzel olurdu!
Ölen arkadaşımıza rahmet, ailesine sonsuz sabırlar diliyorum. _________________ Selim ERDOĞAN
Kawasaki KLR650
Two roads diverged in a wood, and
I took the one less traveled by,
And that has made all the difference.
Kayıt: Nov 27, 2008 Mesajlar: 314 Nerden: Kadıköy / İstanbul
Tarih: Cmt Hzr 19, 2010 12:12 pm Mesaj konusu:
Elim gitmiyor yazmaya.. Allah gani gani rahmet eylesin, güç versin sevdiklerine. Kendisini tanımıyor olmama rağmen sadece aynı zevke sahip aynı klübe üye bir insan olarak elim gitmiyor yazmaya. Ne tarifi mümkünsüz bir acıdır evladı için eşi için sevdikleri için.. Ama Allah verecek sabrını yaralar kapanacak kabuk bağlayacak ara ara zaman zaman kanayacak sadece..
Yarınımız belli değil, evet bu hayatın kuralı böyle elbette ama yarın öbürgün Allah gecinden versin sevdiğimiz başka bir dostumuzun yada benim kötü haberimi alabilirsiniz hatta belki haberiniz bile olmaz .. O zaman ne olacak üzüleceğiz ağlayacağız hayat yine devam edecek tabi trafikteki bir çukur yada eğitimsiz düşüncesiz yaratıklar başka bir can alana kadar sonra yine sonra yine..
Evet bu bizim tercihimiz elbette risklerini biliyoruz riski ortadan tamamen kaldırmanın bir yolu olmadığını biliyoruz.. Biliyoruzki evde ampul değiştirken de düşüp ölebiliriz, yemek yerkende.. Lakin bu şekilde olması sanki daha bir vuruyor insanı ve Ufkun kardeşimin dediği gibi düşünüyor insan değermi diye ?
Julius demiş ki:
ailem ve hayatımdaki en değerli kişi başta olmak üzere tanıdığım herkese "yok aslında motor şöyledir, yok aslında motor böyledir," diyerek savaş veriyorum... ama gard-mard kalmadı artık, böyle durumlarda nefret etmeye ve "değer mi?" diye sormaya başladım..."
Kelimeler kifayetsiz kalıyor.. _________________ Ahmet PAÇCI - İstanbul
Kayıt: May 05, 2004 Mesajlar: 1614 Nerden: İstanbul
Tarih: Cmt Hzr 19, 2010 12:21 pm Mesaj konusu:
Anlatmak istediğim ama tarif edemediğim içsel çelişkiyi öyle başarılı anlatmışsın ki Selim. Yarım saattir şu paragrafa baka kaldım :
duel demiş ki:
Motora binmek nefis olduğu kadar son derece bencil bir zevk. Bu zevki tatmak için anne-babalarımızı eşlerimizi, sevgililerimizi, çocuklarımızı büyük bir acıya boğma, hayatlarını mahvetme riskini masaya sürüyoruz. O günün akşamı risk gerçekleşmemiş olarak motorumuzu parkedersek harika vakit geçirmiş oluyoruz.
Sürekli bu yollarda motor kullanıp, otomobili de olan arkadaşlar artık yavaş yavaş otomobile geçmeye başlasalar mantıklı olur...
ata007 demiş ki:
Trafikte giderken İstanbul'da bazı bölgeler çok dikkat edilmesi gereken yerler ama bu hassasiyet sadece motosiklet sürücülerinin dikkati ile önlenemiyor...
duel demiş ki:
Ve motor İsveç’de riskliyken Türkiye’de çok risklidir. İstanbul da motora binmek aşırı risklidir. İstanbul’da tank dışında bir dört tekerli kapalı araca binmek bile risklidir...
Ben bu yüzden motoru ilk aldığım yıllarda olmayanlara tavsiye ederken önce yavaşça suskun kalmaya şimdiyse almamalarını önermeye başladım...
Anlatmak istediğim ama tarif edemediğim içsel çelişkiyi öyle başarılı anlatmışsın ki Selim. Yarım saattir şu paragrafa baka kaldım :
duel demiş ki:
Motora binmek nefis olduğu kadar son derece bencil bir zevk. Bu zevki tatmak için anne-babalarımızı eşlerimizi, sevgililerimizi, çocuklarımızı büyük bir acıya boğma, hayatlarını mahvetme riskini masaya sürüyoruz. O günün akşamı risk gerçekleşmemiş olarak motorumuzu parkedersek harika vakit geçirmiş oluyoruz.
Aynı durum benim içinde geçerli.Ben GS1 eğitimimi geçen hafta aldım.2-3 yıldır eşimi bu alete ısındırmaya çalışıyorum.Umarım bir sorun olmaz ise seneye motorumuda alacağım.Ama bu haberler gelmiyormu çok duraksatıyor beni ama sonra hayat duraksamadığı aktığı için ben yine çok çok fazla bir istekle sahibi olabilmeyi istiyorum.
Bu arada bu haberlerin eşimin duymamasını diliyorum,bahsetmiyorum.Biliyorum ki bana güveniyor bu işi yapabileceğim konusunda ama klişe bir deyimle etrafa olan güven duygusunu azaltacak diye korkuyorum.Bu tutkunun sahibi insanlar 5 sene motora bineyim sonra öleyim diye binmiyorlar.Ama sanki bu alete olan tutku ölüm meleğiyle olan buluşma zamanımızı hızlandırıyor gibi.Olumsuz yazdım herkesten özür dilerim.ALLAH RAHMETLİNİN MEKANINI CENNET KILSIN AİLESİNEDE SABIR VERSİN.
Kayıt: Jan 09, 2008 Mesajlar: 678 Nerden: Şanlıurfa
Tarih: Pzr Hzr 20, 2010 12:17 am Mesaj konusu:
Leventin vefatından beri daha motosiklete binebilmiş değilim. Geçen gün eski motosikletimi alan arkadaş ne kadar ısrar ettiysede cesaret edip binemedim. Bu aralar tekrar cesaretimi toplayıp motosiklet ilanlarına bakarken bu iki haber bana bir darbe daha vurdu; emoak ve strong07. Bu insanlar yedi kat yabancı değil kimimizin yazıştığı, kimimizin birlikte teker çevirdiği, kiminin ise hayatı paylaştığı dostlarıydı. Allah'tan her ikisine de rahmet geride kalanlara sabır diliyorum... _________________ BEN KİMİM? http://www.ikiteker.org/modules.php?name=Forums&file=viewtopic&p=191368#191368
Haberi hastanede aldim ve gercek anlamda uzuntu duydum...
Allah rahmet eylesin, mekani cennet olsun, kalanlara ve yakinlarina sabirlar versin insallah.
_________________________
Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - Ist. & C.kale
www.kolinhotel.com
SAGLIK, HUZUR, MUTLULUK, BEREKET ve BERABERLIK. ®
R 1150 GS
GSM : 0-532/264 17 30
mail: vap1953@yahoo.com Is : 0-286/218 08 08 Kaplumbagaya dikkat et! Ancak kafasini cikartip risk aldiginda ilerleyebilir...(James B. Conant)
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız