Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Merhaba.
Herkesin kuralları çiğnediği bir durumda, senin kurallara uyman hakkında.
Herkes uymuyorsa, sen uyuyorsan (!) enayi mi olursun?
Mesele şu:
____I
I Şöyle gösterdim, tam olmadı ama, basit birşey. Tekyönlü yolda ilerliyorsun, sola dönüş yasak, üstelik yol boyunca durmak yasak levhaları var. Sola dönüş yasak. Tekyönlü yol levhası var. Kapı gibi taşıt giremez levhası ile sola dönüş yasak levhaları sağlı sollu kazık gibi dikilmiş. Bu durumda paradoksu tekrar soruyorum: Vızır vızır sola dönen, taşıt giremez de nedir diyen vandallara mı katılacağız, yoksa her zaman kurallara uyacak mıyız?
Bakınız, başta taksiciler olmak üzere, sakalar (su taşıyıcıları), lahmacın scootercuları, kuryeler, ticari araçlar, son model lüks arabalara sahip kişiler... bütün bu vandallar levha mevha dinlemiyor. Burada ana sorun şu: Sen, emniyet içinde sola dönüp gidemiyorsun, çünkü her an karşıdan bir vandal geliyor. Tam grafiğe çizemedim ama bilenler bilir. Bir örnek: Tam da Emniyet Müdürlüğü ana binası arkasındaki caddelerde bu durum sözkonusu. Soru şu: Biz de mi vandalizme ayak uydurup ters yola gireceğiz, yoksa kurallara uyalım derken, kafadan araca bindirip hayata veda mı edeceğiz? (İyi ki bu vandalları AB'ye almıyorlar!)
Sonuçta Kurallar hayatta bir araç, daha ötesine gitmemeli yani amamç olamazlar.
"Kural bir araçtır" cümlesinin doğruluğunu tartışalım. Sonuçta kurallar daha iyi ve daha düzgün bir yolda ilerlemek için ortaya konulan ve herkesin uyması halinde anlam kazanan bir bütündür. Burada amaç daha iyiye ulaşmaktır. Ancak daha iyiye ulaşma konusunda kuralları çiğnemek bazen gerekebilir. Bunun sebebi ise çoklukla herkesin uyması gerekliliğinin bir an göz ardı edilmesidir. Örneğin yolda ilerlerken kırmızı ışığın yandığını görüp, yavaşlamaya başladığınız bir anda, arkanızdan çığlık çığlığa bir korna duyup aynanıza baktığınızda duramayacak kadar hızlı bir kamyonun yaklaşmakta olduğunu gördünüz. Bu sırada karşıya geçmek için yla henüz adımını atmış bir yaya var. Şıklarınız
1-Kornanıza ve gazınıza asılırsınız, sizi gören yaya irkilir ve geri adım atar, siz de yaya da kurtulur. Yaya hayatını kurtardığınızı bilmeden size el kol şiareti yapar.
2-Durursunuz, önce siz, sonra da yaya ezilirsiniz.
Gece yarısı, in cin top atan bir yolda ilerliyorsunuz, Kırmızı ışığın yandığını gördünüz. Yavaşlayarak ışığa kadar geldiniz
1- Yolu kolaçan ettikten sonra, kimselerin olmadığını görüp yola devam edersiniz
2-Yeşil yanana kadar beklersiniz.
Burada 1. şık her ne kadar kurallara aykırı gibi görünse de aslında kurallara aykırı olan şey, o ortamda ve o saatte, o trafik lambasının sürekli yanıp sönen sarı ışık olmamasıdır. Çünkü normalde ıssız yerlerde bu tip ışıkların devre dığı kalarak inisiyatifi sürücülere bırakması, "daha iyiye" doğru gitmek için olması gereken bir kuraldır. Bu örnek için "ama herkes kafasına göre kurallarauymazsa bu iş nereye varır" tadında bir yorum yapılabilir ki, ıssız olması bu kural ihlalinden kimsenin etkilenmeyeceği anlamını vermek için yazılmıştır. _________________ NC700X
Oooohhh suyundan da koy.
Kayıt: Aug 13, 2003 Mesajlar: 1833 Nerden: Nereye?
Tarih: Sal Hzr 24, 2008 11:52 am Mesaj konusu:
Çok az insan kendini yönetebilecek bir akla sahiptir. Bu insanların içinden de ancak çok daha az bir kısmı başkalarını yönetebilecek bir akla sahiptir. İşte anarşizm bu gözlemler sonucu doğmuştur. _________________ Nomad
Tarih: Cum Hzr 27, 2008 5:13 am Mesaj konusu: uyalım
kendi adıma hem araba hem motosiklet kullanırken kurallara uyuyorum. uzun yolu seçip donulmemesi gereken yolda donmuyorum. gece ışık yandığında bekliyorum. doğrudur o ışık o saatte o sekilde yanmamalı ama yanıyor işte ve trafik kuralları kırmızı ışıkta geçmeyeceksin diyor. hatta beklerken de ne kadar saçma bir iş olduğunu dusunuyorum ama bekliyorum.
Bu kitapta özellikle vurgulanan şey kurallara körü körüne bağlı kalmak için inat etmemek gerektiğidir.Kurallar herkesin uyması gerektiği ve uyacağı farz edilerek yazılmıştır.Ama birisi uymayabilir, kaçırabilir.Uymayan kişi sizin hayatınızı riske atıyorsa kendi hayatınızı kurtarmak için gerekli manevra ve manevraları yapmak gerekir.
Bulunulan ülkenin trafik ve yol koşulları, sürücü davranışları ve daha pek çok ayrıntı sürücünün öngörüsü içerisinde olmalı.Olayları meydana gelmeden önce tahmin etmeye çalışmak, neler olabileceği hakkındaki olasılıkları değerlendirmek güvenli sürüşün bir parçası.Bir arkadaşım bununla ilgili olarak "kafana meteor düşmedikçe herşeyden sen sorumlusun" demişti.Yani karşıdan gelen kamyon senin şeridine girip üzerinden geçip gidebilir.Bundan kurtulmaya çalışmak gerekir.Şeritde kalmak için ısrar edip ölmek, haklı ama ölü bir motosiklet sürücüsü olmak istemeyiz.
Yanlış anlaşılmasın, kimseyi yanlış birşey yapmakla itham etmiyorum.Aklıma geldi bir iki satır yazayım dedim.Esnek olmakta fayda var.Kimsenin durmadığı bir kırmızı ışıkta arkamdan gelen araçların da durmaya niyeti yok gibiyse bende durmam, geçerim.Hız sınırının 50 olduğu bir yolda herkes 100 ile gidiyorsa, 50 ile gitmek için inat etmem.Sonuçta kurallar can güvenliği içindir.Canımı tehlikeye atacak bir kural için ısrar etmem.Trafikteki en kırılgan araç olarak uyum sağlarım.Sağlamak zorundayım.Eğer kocaman bir kamyonla gidiyor olsaydım tüm kurallara seve seve uyardım.
Kayıt: Aug 13, 2003 Mesajlar: 1833 Nerden: Nereye?
Tarih: Cum Hzr 27, 2008 6:51 am Mesaj konusu:
Katılıyorum Volkert. Ülkemin kara yollarında herkes sizi öldürmeye çalışıyormuşcasına paronayak ve aktif defansif bir psikolojide motor kullanıyorken kurallara sıkı sıkıya bağlı kalmak ömrümüzü kısaltır, bizi daha da gerer. Bence istisnai ve tehlikeli durumlarda kuralları esnetmekte fayda var. Bazen de sadece kurallar hayatımızı riske atabilir. Hız sınırını aşmamak için kamyonlara sol eliyle geç geç yapan biçareler de tanıyorum... _________________ Nomad
hayatı tehdit edici durumlar kesinlikle apayrı durumlardır. ancak genel geçer kurallar anlamında bakınca kurallara uyma zorunluluğu var. motosiklet surucusu herkesten daha uyanık olmak zorunda. ama dönülmez işareti olan yerde ve bir sokak sonra dönebilme imkanı varsa herkes dönuyor diye biz donmeli miyiz? bence hayır. yoksa diğer kural tanımazlardan farkımız kalır mı? örneğin normal sartlarda bile biz kırmızı ışıkta beklerken aynadan arkamızı kotrol ederiz ama gece ama gunduz ama yol boş ama dolu, tehlikeyi sezinler sezinlemez ise gerekeni yaparız çünkü orada tek kural hayatımızı kurtarmaktır. aman diyim allah hepinimizi trafik katillerinden korusun .
Kayıt: Jul 23, 2003 Mesajlar: 308 Nerden: istanbul moda
Tarih: Cum Hzr 27, 2008 9:31 am Mesaj konusu:
kurallara uymak adına şerit ihlali yapmayacaksın, emniyet şeridini kullanmayacaksın, araçların arasından ilerlemeyeceksin, hız sınırını (max 77 km/s) geçmeyeceksin, gişelerde sıranı bekleyeceksin, kaldırıma park etmeyeceksin vs. vs. bunların hepsini yapıyorum, yapmayacak olsam motora değil bu anlamda arabaya binerim. Kuralları esnetebildiğim kadar esnetirim. zaten hayat memat meselesinde ise en doğal refleks olarak kendi hayatımı kurtarmak için çabalarım, kurallar umurumda olmaz. _________________ TUNÇ BARUÖNÜ
Kayıt: Sep 16, 2006 Mesajlar: 558 Nerden: Yaşayan Ölüler Ülkesi
Tarih: Pzr Hzr 29, 2008 9:48 pm Mesaj konusu:
goran demiş ki:
Çok az insan kendini yönetebilecek bir akla sahiptir. Bu insanların içinden de ancak çok daha az bir kısmı başkalarını yönetebilecek bir akla sahiptir. İşte anarşizm bu gözlemler sonucu doğmuştur.
Budur!
Buradan şunu da çıkarabiliriz, kendisini bile yeterince iyi yönetemeyenler, başkalarını yönetmeye kalkarsa orada kaos çıkar. Bakınız bizim güzel yurdumuz.
Trafikteki ve hayatımızın pek çok alanındaki kaosun sebebi çok açık değil mi?
Bizim yaptığımızsa motosiklete binerek düpedüz meydan okumadır bu kaosa. _________________ Göremiyor musun? At gözlüklerini çıkartmayı dene!
Kayıt: Mar 23, 2006 Mesajlar: 253 Nerden: İstanbul
Tarih: Pts Hzr 30, 2008 11:34 am Mesaj konusu:
kdalak demiş ki:
Burada 1. şık her ne kadar kurallara aykırı gibi görünse de aslında kurallara aykırı olan şey, o ortamda ve o saatte, o trafik lambasının sürekli yanıp sönen sarı ışık olmamasıdır. Çünkü normalde ıssız yerlerde bu tip ışıkların devre dığı kalarak inisiyatifi sürücülere bırakması, "daha iyiye" doğru gitmek için olması gereken bir kuraldır.
Aslında buradaki iki cümleyi tekrar okuyunca bir terslik olduğu ve dolayısıyla daha dikkatli olunması gerektiği de çıkmıyor mu? Issız bir yer, gecenin bir yarısı, normalde sarı yanıp sönmesi gerek ama kırmızı yanıyor. Ben bu durumda "bi sebebi vardır bunun kırmızı yanmasının" diyerek daha dikkatli olur ve dururum. Belki belediye vb. birileri bir çalışma vs. yapıyordur...
Kaldı ki yeşil yansa bile "gece yarısı, oooh, yollar bomboş, bakalım bu kamyon kaç yapıyomuş" deme ihtimali olan bir davar tarafından ezilme olasılığının yüksek olduğunu düşünür, gece ekstra dikkatli olurum. _________________ FireStarter
Kanuni Caracal 200
ARA Bronz
B Rh(+)
Burada 1. şık her ne kadar kurallara aykırı gibi görünse de aslında kurallara aykırı olan şey, o ortamda ve o saatte, o trafik lambasının sürekli yanıp sönen sarı ışık olmamasıdır. Çünkü normalde ıssız yerlerde bu tip ışıkların devre dığı kalarak inisiyatifi sürücülere bırakması, "daha iyiye" doğru gitmek için olması gereken bir kuraldır.
Aslında buradaki iki cümleyi tekrar okuyunca bir terslik olduğu ve dolayısıyla daha dikkatli olunması gerektiği de çıkmıyor mu? Issız bir yer, gecenin bir yarısı, normalde sarı yanıp sönmesi gerek ama kırmızı yanıyor. Ben bu durumda "bi sebebi vardır bunun kırmızı yanmasının" diyerek daha dikkatli olur ve dururum. Belki belediye vb. birileri bir çalışma vs. yapıyordur...
Kaldı ki yeşil yansa bile "gece yarısı, oooh, yollar bomboş, bakalım bu kamyon kaç yapıyomuş" deme ihtimali olan bir davar tarafından ezilme olasılığının yüksek olduğunu düşünür, gece ekstra dikkatli olurum.
kdalak demiş ki:
Gece yarısı, in cin top atan bir yolda ilerliyorsunuz, Kırmızı ışığın yandığını gördünüz. Yavaşlayarak ışığa kadar geldiniz
1- Yolu kolaçan ettikten sonra, kimselerin olmadığını görüp yola devam edersiniz
2-Yeşil yanana kadar beklersiniz.
Burada 1. şık her ne kadar kurallara aykırı gibi görünse de aslında kurallara aykırı olan şey, o ortamda ve o saatte, o trafik lambasının sürekli yanıp sönen sarı ışık olmamasıdır. Çünkü normalde ıssız yerlerde bu tip ışıkların devre dığı kalarak inisiyatifi sürücülere bırakması, "daha iyiye" doğru gitmek için olması gereken bir kuraldır. Bu örnek için "ama herkes kafasına göre kurallarauymazsa bu iş nereye varır" tadında bir yorum yapılabilir ki, ıssız olması bu kural ihlalinden kimsenin etkilenmeyeceği anlamını vermek için yazılmıştır.
Doğru. sadece yorumu alıntı yaparsanız dediğiniz anlam çıkar ama bahsi geçen şık da zaten yolun kontrol edilmesi gerektiği var. Tamamen tercih meselesi ama benim tercihim bu durumda iken geçmekten yana olurdu. _________________ NC700X
Oooohhh suyundan da koy.
Tarih: Pzr Tem 06, 2008 1:33 pm Mesaj konusu: Bas gaza bas gaza!
1. Biz, okuma yazma bilmiyoruz. Evet, medya okuryazarlığı veya ulusal bir dilin okuryazarlığından değil, trafik işaretleri okuryazarlığından söz ediyorum. Bu yüzden kimse kuralları takmıyor, trafik levhalarını okumuyor. Kaza olduktan sonra da, (motora çarpanların pek çoğu) :
-Görmedim abi! diyor.
Kör müsün kardeşim? Hayır, kör değil, okuryazarlığı yok!
2. Issız bir yer konusuna gelince: Küresel dünyada, vıcık vıcık insan kaynayan şehirde ıssızlık konusu doğru değil. Çağlayan, Beşiktaş, Vatan caddesi kavşaklarında geceyarısı 1, 2 civarındaki ıssızlık ıssızlık değildir. Kırmızıda geçmeyeceksin! Her an senin gibi, boşver ya in cin top oynarken kırmızıda durulur mu, hele ıpıssız şu sokağın başındaki taşıt giremez levhasını dinlersem herhalde salaklık etmiş olurum! diye düşünürken aniden senin benzerin biri karşıdan gelmiş olsa, çotank diye gittin işte.
3. Bütün bu trafik işaret ve levhaları, bir konsensus, bir uzlaşma, bir toplum halinde yaşamayı belirten levhalardır. Bunlara uymakla, ben toplum halinde düzenli ve güvenli bir yaşamı benimsiyorum diye imza atmış oluyorsun! Kuralları çiğnersen sen vandalsın, barbarsın.
4. Kuşlar ve karıncaların da bir trafiği var. Neden kaza yapmadıklarını, neden üç beş arabanın bir kavşakta kafa kafaya gelip yol vermeyip, hatta kapıları açıp el kol işaretleri ve küfürlerle birbirine girmediklerini hiç merak ettiniz mi? Havada iki uçak çarpışabilir, denizde iki jetsiki birbirine girebilir. Ama kuşlar çarpışmıyor, balıklar pelt olmuyor! Biz insanoğlu, dört kitabın diliyle konuşursak yaratıkların en mükemmeli olan insanoğlu, neden kuralları çiğneme yarışındayız?
5. Eğitim efendim eğitim! diyenlere de bakmayın. Bu ülkede entelektüel vandallık dahi var. Eşine dışkı atan gibi. Dolayısıyla bu sebep ve sonuçlar zinciri, akıl ve bilinç ile ilgili. Toplumsallıkla ilgili.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız