Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Kayıt: Aug 14, 2003 Mesajlar: 773 Nerden: istanbul
Tarih: Cum Hzr 06, 2008 8:51 am Mesaj konusu: Tirilye
Tirilye, Marmara Denizi'nin güneyinde Mudanya'ya 10 km mesafede küçük bir sahil kasabası. Eski bir Bizans, Rum şehri. Üstelik İstanbul'a çok yakın... Eskihisar'dan gidilirse, 160 km. uzaklıkta.
Haritalarda Tirilye'yi aramayın. Şu an kullanılan adı "Zeytinbağı".
Tirilye adı, Bizans döneminden kalma "Trigleia" dan geliyor. O da Helence "barbunya balığı" demek.
Serpil'le (Delikedi) sabah 8 de uyanıp yola çıkıyoruz. Aslında Yenikapı'dan Mudanya'ya direk Feribot var. Ama biraz motor keyfi yapmak için yolu uzatıp Eskihisar'dan feribota biniyoruz.
Gemlik'e kadar otobandan gidiyoruz. Gemlik'ten sonra yol çok keyifli hale geliyor. Zeytin ağaçları, deniz ve tenha bir yol...
Tirilye'de tepede Çamlıkahve'de çay molası.
Burası Tirilye'nin en tepe noktasında, çam ağacı kokulu bir çay bahçesi ve hemen aşağısı deniz. Ege gibi...
Sonra motoru sahile bırakıp Tirilye'yi dolaşmaya çıkıyoruz.
Burası, bozulmamış mimarisi ve sıcak bakışlı insanlarıyla, Marmara'ya kıyısı olmasına karşın sanayiden uzak bir yerleşim yeri.
Taş mektep...
Çok da eski bir yapı değil. Ama kendi haline terkedilmiş harap durumda. Uludağ Üniversitesi, sözde restore ettirecekmiş. Ama paraları sadece çatıya yetmiş.
Taş Mektep, Kıbrıs Rum kesimi lideri Makarios'un da okuduğu yer. Eskiden Papaz yetiştiren bir mektep iken, 1924 yılında öksüz ve yetim çocukların eğitim gördüğü Darüleytam Mektebi (Yetimler okulu) olmuş.
Şu an ziyaretçiye de kapalı ve çok terkedilmiş duruyor.
Tirilye'nin dar sokaklarında sık sık, evlerinin önünde oturmuş, selamlaşmak için gözünüzün içine bakan güleryüzlü insanlarla karşılaşırsınız. Tanımadığınız bir yerde, insanların size selam vermesi, iki muhabbet etmesi oranın parçasıymış gibi hissetmenizi sağlıyor.
Tirilye'yle ve gezilecek yerleriyle ilgili fikir de alabilirsiniz. En iyi onlar bilir.
Tirilye'de yürürken başınızı biraz kaldırsanız, tarihi bir kilise çatısı ya da eski bir caminin minaresini görebilirsiniz.
Mesela 13. yy eseri Kemerli Kilise. Ama harap durumda. İç duvarlarında freskler var. Burası, tarihte duvarlarına ilk kez resim yapılan kilise olarak geçiyor. Ama yıkılmaya bırakılmış bir hali vardı ve kilitliydi. Yakından göremedik.
Bu kırmızı bir yapı Fatih Camii.
Çok güzel bir taş işçiliği...
Ve o taş işçiliğiyle ilgisi olmayan bir minare.
Bunun nedeni, bu yapının 720 yılında kilise (Hagios Stephanos) olarak yapılması ve fetihten sonra 1560 yılında ek bir minare ile camiye çevrilmesi...
Şehrin ara sokaklarından çıkıp, yamaç aşağı inip denize ulaşıyoruz.
Mudanya çevresinde denize girecek en yakın iki yerden biri Tirilye.
Acıktık... Sahilde sıra sıra dizilmiş balık restoranlarından birine oturuyoruz.
Dil balığı şiş...
Burdaki restoranlarda, siparişiniz gelene kadar önden zeytin ve ekmek geliyor. Tirilye'nin taş fırın ekmeği meşhur. Bir de "Zeytinbağı" isminden de anlaşılacağı üzere zeytini ve zeytinyağı...
Ana cadde ve sahilde sıra sıra dizilmiş zeytin ve zeytinyağı satanlara rastlarsınız.
Soldaki şey 200 yıllık zeytin sıkma makinesinden geri kalanlar.
Buraya kadar gelmişken zeytinyağı da almak lazım. Zeytinyağımızı alıp...
...Bu huzurlu kasabaya veda ediyor ve Eskihisar Feribotu'na doğru hareket ediyoruz...
Eğer şehirden sıkıldıysanız ve sıcak insanların olduğu huzurlu bir kasaba ararsanız size önerebileceğim bir yer var...
Kayıt: Mar 09, 2005 Mesajlar: 526 Nerden: Üsküdar/Kadıköy
Tarih: Cum Hzr 06, 2008 9:10 am Mesaj konusu:
Sen, Mayıs ayı başında leyleği havada gördün herhalde!! Devam, devam çok güzel oluyor, eline sağlık.
Yanlız şu "dil şiş"e takıldım. Dil, şişe gelecek kadar kalın olabiliyor mu, yahu? Bence o fener şiş. (Üüüüüüf, ağzım sulandı. Fener şiş harikadır. Oğuz, beğendin mi yaptığını? Durduk yerde çalışma şevkimiz gitti, yemek yeme şevki ile dolduk, taştık. Şunun şurasında yemeği az düşünüp, az yemeye çalışyoruz. ) _________________ Dostlukla
Ne iyi yapmışsınız.
Mardin raporu olmasa süper bile denebilirdi
Lastvoyager demiş ki:
.....Dil, şişe gelecek kadar kalın olabiliyor mu, yahu? Bence o fener şiş .....
Konu ile ilgilenenlerden biri olarak;
Evet fotodaki fener şiş. Lakin dil şiş de enfes olur.
Tarifini de vereyim:
Dil fletosundan şeritler halinde kesilerek hazırlanmış parçalar,
biber ve domatesler üzerine sarılarak şişe dizilir
sonra mangal veya fırın vs de pişirilir...
Öfff ki öff olur...
Dil şiş olur... Muhteşem olur
Kayıt: Aug 14, 2003 Mesajlar: 773 Nerden: istanbul
Tarih: Cum Hzr 06, 2008 10:01 am Mesaj konusu:
Lastvoyager demiş ki:
...Yanlız şu "dil şiş"e takıldım. Dil, şişe gelecek kadar kalın olabiliyor mu, yahu? Bence o fener şiş. (Üüüüüüf, ağzım sulandı. Fener şiş harikadır. Oğuz, beğendin mi yaptığını? Durduk yerde çalışma şevkimiz gitti, yemek yeme şevki ile dolduk, taştık. Şunun şurasında yemeği az düşünüp, az yemeye çalışyoruz. )
Valla dil şiş diye geldi . Tadı da dil gibiydi.
Ama bi gün toplu halde gidip fener şiş de yeriz denize karşı.
Zaten günübirlik gitmek için çok uygun bi yer.
HANLAR_HANI_METEHAN demiş ki:
Tebrik eder, başarılarının devamını dilerim.
Ben de seni tebrik ederim...
matemmatik demiş ki:
Güzel bir kaçış olmuş... Hocam anlatımın ve fotoğrafların daha önceki moradam sunumlarından biraz farklı geldi sanki ama yine de çok hoş...
Kayıt: Sep 25, 2007 Mesajlar: 295 Nerden: Çavuşbaşı, İstanbul
Tarih: Cum Hzr 06, 2008 10:04 am Mesaj konusu:
Zeytinin üzerindekiler kırmızı biber ve kekik mi ? (Soruma kızma ltf. Diyetteyim ve böyle tatmin oluyorum)
Sayende Tirilye'ye gittim, geldim. Güzel sunum için teşekkürler. _________________ Başar ÇAKMAK
R1200GS
Bazı idealler öyle değerlidir ki, o yolda yenilmek bile zafer sayılır.
...Yanlız şu "dil şiş"e takıldım. Dil, şişe gelecek kadar kalın olabiliyor mu, yahu? Bence o fener şiş. (Üüüüüüf, ağzım sulandı. Fener şiş harikadır. Oğuz, beğendin mi yaptığını? Durduk yerde çalışma şevkimiz gitti, yemek yeme şevki ile dolduk, taştık. Şunun şurasında yemeği az düşünüp, az yemeye çalışyoruz. )
Valla dil şiş diye geldi . Tadı da dil gibiydi.
Ama bi gün toplu halde gidip fener şiş de yeriz denize karşı.
Zaten günübirlik gitmek için çok uygun bi yer.
Kandırılmış mıyız?
Hemen hesap sormak için tekrar gitmeliyiz _________________ Serpil ERDEN
Motorsuz
Kayıt: Aug 14, 2003 Mesajlar: 773 Nerden: istanbul
Tarih: Cum Hzr 06, 2008 10:19 am Mesaj konusu:
MotorhaN demiş ki:
Konu ile ilgilenenlerden biri olarak;
Evet fotodaki fener şiş. Lakin dil şiş de enfes olur.
Tarifini de vereyim:
Dil fletosundan şeritler halinde kesilerek hazırlanmış parçalar,
biber ve domatesler üzerine sarılarak şişe dizilir
sonra mangal veya fırın vs de pişirilir...
Öfff ki öff olur...
Dil şiş olur... Muhteşem olur
Üf! Kesin topluca yine gitmemiz lazım ...
Başar; Evet kekik ve kırmızı biber ...
Izgara balıklar da nefis görünüyordu. (Diyettesin diye söylüyorum.)
En son moradam tarafından Cum Hzr 06, 2008 5:49 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Kayıt: Sep 25, 2007 Mesajlar: 295 Nerden: Çavuşbaşı, İstanbul
Tarih: Cum Hzr 06, 2008 10:40 am Mesaj konusu:
Teşekkürler Oğuz,
Evet 15 dakikadır yiyorum (bakıyorum) Özellikle fener (dil) şiş, iyi marine edilmiş gibi. _________________ Başar ÇAKMAK
R1200GS
Bazı idealler öyle değerlidir ki, o yolda yenilmek bile zafer sayılır.
Kayıt: Feb 08, 2008 Mesajlar: 21 Nerden: Altunuzade/İST.
Tarih: Cum Hzr 06, 2008 11:21 am Mesaj konusu:
çok güzel bir gezi , daha önce yorgun ile çınarcık-armutlu üzerinden gitmiştik, en kısa zamanda tekrar gidilmesi gereken yerlerden biri
paylaşım için teşekkürler fotograflar çok güzel _________________ CihanAKDOĞAN
R 1150 GS / A Rh +
Yaa Oguz ne yaptin sen simdi Allah askina, bak bu saatte bu fakirin aklina neler dusurdun vallahi. Ama sen yine de o dil falan farketmez, balık şişten birkac kare daha koy da iyice şişelim bari...
Çok güzel bir gezi olmuş, paylaşım için çok teşekkür ederim. Tirilye bize de çok uzak değil, erken çıkılırsa günübirlik gidilebilir. Özellikle o şişteki balıkları görünce gitmek şart oldu...
Sevgilerimle, _________________ Ahmet YILMAZ
Transalp'06
Çanakkale-Çan
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız