Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.
Giris
Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.
Tarih: Pzr Ağu 19, 2007 8:29 am Mesaj konusu: Re: şakası yok
HANLAR_HANI_METEHAN demiş ki:
..
Kamyon tekerleğinden top mermisi gibi fırlayan kaplumbağa (M.k.paşa/Bursa 1997)
3 motor gece peşpeşe giderken öndeki motosiklete Baykuş kapaklanması (Izmit/Kerpe 1991)
Vizor açık yol alırken kulağa arı girmesi (Istanbul 2005)
Ağaç altına parkedilen motosikletin 10 saniye içinde kargalar tarafından b.ka bulanması (Pangaltı 2007)
Bu dururken olmuş, saylanmaz!
Baykuş nasıl kapaklanıyor? bir keresinde yoldayken benim ön grenaja serçenin biri kafa atıp vefat etmişti, ona benzer bir şey mi oldu? _________________ Harun Yalçındağ
1-1-1-4-1-?
Yamaha XT660R (Satıldı)
Dun Bandirma'dan gelirken yolda sol tarafimdan gelen bir serce onumden gecip sag omuzuma carpti. Allahtan birsey olmadi ve uctu gitti.
Kaskima carpanini biliyorum ama bu senelerdir ilk kez yasadigim bir seydi. _________________ Sevgiler.
V.Ahmet PINAR - IST. & Geyikli
Turkiye durmaksizin doguya giden bir gemidir, bazilari bu geminin guvertesinde batiya dogru kosarak batiya gittiklerini sanarlar (Filozof Sakallı Celal).
Kayıt: Oct 03, 2006 Mesajlar: 16 Nerden: İstanbul-Besiktas
Tarih: Pzr Ağu 26, 2007 9:44 pm Mesaj konusu:
Uzun yoldan dün döndüm. Umbra'nın CBF 150'si ve benim ER 6F'im ile birlikte İstanbul-Gelibolu-Bozcaada-Ayvalık-Kuşadası-Köyceğiz-Olympos-Kütahya-İstanbul konaklamalı bir parkur bitirdik. 2300 km civarında yol yaptık.
Genel olarak yol boyu karşılaştığımız sorunlar:
- Bölünmüş yol çalışmaları sebebiyle pek çok kere oturmamış çakılda sürüş yapmak zorunda kaldık: Birinde uyarıcı levha dahi bulunmadığı için çakılda seyrettiğimizi motorlar dansetmeye başlayınca anladık. Vitesi 1'e veya 2'ye düşürüp bazen 10 km/h ile, frene dokunmadan, çok kontrollü seyrettik. Hatta Taş Devri modeli, ayak yardımıyla badi badi gittiğim de oldu.. :-) Ayrıca bu yollarda en az çakıl kadar, diğer araçların sizi hiç dikkate almadan, üzerinize çakıl fırlata fırlata geçmesi de problem oluyor.
- Kamyonların ve tırların açtığı tekerlek izleri, Bilecik-Sakarya arasında, Pamukova'da tehlikeler yaşamamıza neden oldu. Bu tekerlek izlerinin arasını şeritler halinde kazıdıkları için emniyetli sürüş yapabileceğiniz satıh kalmıyor. Kaçacak yeriniz yok. Arkadan sürekli sıkıştıran kamyonlar, daracık gidiş-geliş yol, fırtına hızındaki rüzgar unsurları da eklendiği için kimi zaman emniyet şeridinde -ki çoğu yerde 50 cm ile 1 metre arasında- seyretmek zorunda kaldık.
- Özellikle Burdur'dan sonra başlayan ve Sakarya'ya kadar devam eden rüzgarlı-fırtınalı hava bizi çok yordu. Yaz dönümüne, rüzgarlı mevsime denk geldik sanırım. Yandan gelen rüzgarda kontrolü kaybetme tehlikesi görüp hızı çok düşürdük, çünkü motorlar yolda geziyor; bu yüzden birkaç kere de durduk. Rüzgar resmen bizi yıldırdı.
- Vizörümü hep kapalı tuttum, böylece vizörüme çarpan yüzlerce sinek-böcek-arı ve taşlar tehlike oluşturmadı. Her taş-böcek çarpmasında vizörümün kapalı olduğuna tekrar tekrar sevindim. Korunmak için vizör kapalı seyretmeli.
- Pek çok kere, sanki ben hiç yolda yokmuşum gibi, karşıdan gelen kamyonu sollayarak benim şeridime giren ve beni kendi emniyet şeridime girmeye zorlayan güzide araç kullanıcılarıyla karşılaştım. Gözümün içine baka baka üzerime sürdüler. Motorlara karşı hasetle karışık bir çekememezlik hissediyorlar. Bu çok belirgin.
- Ama en tehlikeli araç şoförlerinin, Avrupa'dan son model araçlarıyla tatile gelen "Almancılar" olduğunu müşahade ettik. Aşırı hız yapıyorlar, trafik kurallarına uymuyorlar, İkarus sendromuna tamamıyla kapılmışlar ve üzerine sürmeye motor arıyor bir halleri vardı...
- Hiç yağmura yakalanmadık. Ama yer yer çim sulaması, tarla sulaması gibi nedenlerle yolun ıslak olduğu yerlerden geçtik, dikkatli olmak gerekiyor.
- Kasaba ve şehir transit geçişlerinde kasislere dikkat etmeli. Zira her kasabanın, köyün, şehrin değişik bir kasis yapma-yaratma şekli oluyor:-) yola metal boru yatırmak -ki tekerleğin kayması için birebir-, yola kalın halat çekme, inişi ve çıkışı basamak olan 1 metre genişliğinde kasisler, beton kasisler, yüksek kasisler vb... Ayrıca yerleşim yerlerinin çoğunda yol oldukça bozuk, çukurdan, yamadan asfaltın dalgalanmasından geçilmiyor. Uzun süre şehirlerarası seyirden kaynaklanan bacak uyuşması, tekdüze ve hızlı sürüşten sonra hız düştüğünde denge duyusunun azalması gibi motorcunun dikkat ve kontrolünü azaltan unsurları da ekleyince yerleşim yerlerindeki bu her çeşit kasise, bozuk yola, sonra ışıklarda durabilmeye, yolda gezinen yayalara karşı daha dikkatli olmalı.
- Uzun yol başka bir şey ve başka bir deneyim. Sabır, sebat, sürekli olarak azami dikkat ve kontrol gerektiriyor. _________________ Fırat IŞILDAK-Besiktas
Kawasaki er6f
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız