Arama     Konular    
  Üye Ol antalya escort Ana Sayfa  ·  Konular  ·  Dosyalar  ·  Hesabınız  ·  Haber Gönder  ·  Top 10  ·  T.C Karayollari Haritasi  
Ana Menü
· Ana Sayfa
· 2. El Ilanlar
· Anketler
· Ansiklopedi
· Arkadaşına Tavsiye Et
· Arşiv
· Bize Ulaşın
· Dosyalar
· Faydalı İçerik
· Forumlar
· GizlilikPolitikasi
· Haber Gönder
· Hakkimizda
· Harita
· Konu Başlıkları
· Oyun Alanı
· Top 10
· Videolar
· Web Links
· Üye Günlüğü
· Üye Listesi
· İzlenimler
· Özel Mesajlar

Kimler Sitede
Şu an sitede, 101 ziyaretçi ve 0 üye bulunuyor.

Kayıtlı değilsiniz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.

Giris
Nickname

Şifre

Guvenlik Kodu: Guvenlik Kodu
Guvenlik Kodunu Yeniden Yaziniz

Hala hesabınız yok mu? Hemen açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yönetici, yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi avantajlara sahip olacaksınız.

Dost Siteler
www.webevi.com www.lamaorda.com www.saglikbilgisi.com www.bilgisayarbulteni.com www.thelostdownload.com www.ucretbordrosu.com


Ikiteker Motosiklet Fan Klubu - Motosiklet ve motosikletli yasam kulturu: Forums

Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi :: Başlık Görüntüleniyor - .........
 YardımYardım   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapınÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için giriş yapın   GirişGiriş 

.........
Sayfa 1, 2, 3  Sonraki
 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantilar
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:15 pm    Mesaj konusu: ......... Alıntıyla Cevap Ver

.........

En son altugsaygili tarafından Çrş Tem 05, 2017 1:36 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:16 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Gün 2: Erzurum-Tortum-Yusufeli-Şavşat

Ertesi gün sabah kahvaltımızı edip yola çıkıyoruz.
2.günün rotası:



2.günün GPS izi :



Hedefimiz Tortum gölü ve şelalesi
Yoldan manzaralar:





Kuzeye gittikçe coğrafya sarplaşmaya başlıyor.



Tortum çayının yanından yolumuza devam ediyoruz.



Kireçli köprüsü





Uzundereye 3km. kadar mesafede Üngüzek kalesi yola sarp bir kayanın tepesinden bakıyor.



Tortum gölüne doğru yaklaşıyoruz.
Heyelan sonucu Tortum çayının önünün kapanması ile oluşmuş olan bu göl Erzurum’a 120km mesafede.



Yakın vakitte şiddetli bir yağış olduğu için yolun bir kısmı granüler malzeme ile dolmuştu.





Yol Tortum gölünü çevreleyen dağları aşarak devam ediyor.





Çayın göle döküldüğü yerde balık tutanlar vardı.







Arka fonda geldiğimiz yol görünmekte.
Tırmanışa devam.







Gölün ortasına yakın bir bölgedeki yarımada üzerinde bir restoran mevcut. Öğle yemeğimizi burada yemeğe karar verdik. İşletme sahibi göl kenarına kalmak isteyen olabilir düşüncesi ile 2 çadır koymuş. Kamp için uygun bir yer. İşyeri sahibi yakında websitesi de açacaklarını söylemişti. Düzgün, keyifli bir yer. Bu gölün karşı yakasında bahçeler bulunmakta ve köylüler eşekleri de sandala yükleyip çalışmak için karşı yakaya geçiyorlar. Hayvanların hiç kıpırdamaması büyük önem arzediyor. Gölün kenarındaki Balıklı köyünün sakinlerinin büyük çoğunluğu büyük şehirlerde elektrik tesisat işleri ile uğraşıyor. Restoranda tatil için gelen yerli halk ile ettiğimiz sohbet sırasında buı bilgileri öğrendik. Buraları gezmeğe geldik deyince garip baktılar önceleri. Doğu Anadolu genelinde ilk tanışmada neden geldiniz, nereden geldiniz, ne iş yaparsınız vb. sorularla karşılaştık. Defineci ya da farklı amaçla gelen yabancılardan çok çekmişler belli ki.
Hep bir tedirginlik hakim bölgede. Biraz sohbet koyulaşınca ortam yumuşuyor tabi.



Gölde sandal kiralayıp gezinti de yapabilirsiniz.



Ardından gölün hemen bitimindeki Tortum Şelalesine gidiyoruz. Mevsim itibariyle çok su olmamasına rağmen etkileyici.Bahar aylarında su çok olduğu zamanlar seyir noktalarında ıslanılıyormuş. Su düşüş yüksekliği 48 metre (yaklaşık 16 katlı bir bina) Bu şelale Türkiyenin en yüksek , Dünyanın ise 12. büyük şelalesi.

Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:17 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Şelaleyi gördükten sonra Yusufeli’ne yaklaştıkça irtifa azalmaya, vadiler dikleşmeğe, sıcaklık artmaya başladı. Civardaki 2-3 görülmesi gereken kiliseyi sıcak nedeni ile atlamak zorunda kaldık.



Vadiler o kadar derinleşti ki gökyüzünü görebilmek için kafamızı neredeyse tamamen yukarı çevirmemiz gerekti.





Oltu ve Tortum çaylarının katılımı ile Çoruh nehri iyice azgınlaştı. (Ağustos ayında böyle ise Mayıs-Haziranda nasıl olur diye düşündük yol boyu)



Bazı yerlerde kayanın içi oyularak yapılmış mini tünelimsi yerlerden geçtik.
Bahar ayları çoktan geçtiği için kafamıza taş düşme olasılığı daha azdı. : )









Artvin-Ardanuç ayrımı



Berta köprüsü-1878 yapımı
Artvin’e sapmayıp Şavşat istikametine devam ediyoruz.







Biraz sonra ileride kara bulutlar beliriyor.
Yol üstünde yemek molası veriyoruz. Yağmur dinince yola devam ediyoruz.
Şavşat girişinde Şavşat kalesi karşılıyor bizleri. 9.yy.dan kalma bu kale gayet diri bir şekilde ayakta idi. Görünüşü etkileyici.



Yağmur Gürcistan tarafına kaydı bize de gökkuşağı kaldı.



Şavşatı geçer geçmez etrafı bir yeşildir kapladı. Hava serinlemeye başladı.





Kalacağımız motele yerleşip ertesi gün için bilgi alışverişinde bulunduk.
Ertesi gün bu civardaki yaylalardan bir kısmını gezeceğiz.



Yok isviçrede değiliz. : )
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:17 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Gün 3: Şavşat-Çamlıbel Geçidi-Ardahan-Bilbilan Yaylası-Yalnızçam Geçidi-Ardanuç-Şavşat

3.günün rotası: (lacivert hat)



3.güne ait GPS izimiz:



Sabah odamızın hemen arkasında Yalnızçam Dağlarının zirvesinden gelen derenin sesi ile uyanıyorum. 1 saat kadar vakti sabah yürüyüşüne ayırıyorum.





Sabah güneşinde Sahara Milli parkından manzaralar









Arılar iş başında....



Kahvaltımızı ettikten sonra Çamlıbel geçidine doğru yola çıkıyoruz.



Yol üstünde birçok yayla evinin yanından geçiyoruz.



Manzara gerçekten etkileyici.









Birçok viraj dönüp geçide yaklaşıyoruz.







Seyir noktalarından biri







Devam edip Geçitteki Kocabey Yaylasına ulaşıyoruz.



2600 mt irtifada otlayan koyunlar



Çamlıbel Geçidi (Tabelada 2640metre yazsa da gerçek irtifa 2450mt.)

Bu geçitten sonra aslında Doğu Anadolu platosuna çıkmış bulunuyorsunuz. Buradan Van’a kadar irtifa genelde 2000mt.lerde seyrediyor.





Ardahan’a doğru devam ediyoruz.





Ardahan’a girdiğinizde sizi kazlar karşılıyor.







Yol boyu yoldan geçen hayvanlara dikkat etmek gerek bu bölgede.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:18 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver





Ardahan’ı geçip Yalnızçam istikametine dönüyoruz. Hedef Bilbilan Yaylası (Yol 55km kadar toprak yayla yolu içeriyor.Yol Ardanuç’a bağlanıyor. Bu yol eski Rus yolu, kısmi taş kaplama. Yol çalışmaları hala devam ediyor bu yol yapımından emekli olan işçiler mevcut hala bitmemiş bir yol)







Yoldan manzaralar.



Kinzi kalesi











Ruslardan kalan taş kaplama kısım



Mola anı



Yalnızçam zirvelerinden akan minik derecikler.
Yalnızçam Dağlarında çok sayıda endemik kelebek yaşıyor.
Bu mola anında çok farklı renklerde kelebek görme şansımız oldu.





Yayla ufukta





Ve Bilbilan Yaylasındayız.





Yaylada ilerlerken yanımızdan geçen bir araç gelin çay içelim diye bizi çağırıyor. Bizde teklifi geri çevirmiyoruz.







Bilbilan Ardahan ile Artvin sınırında, yaylanın bir kısmında Ardahanlılar kalıyor, bir kısmında ise Hopa’lılar. Bizi Hopa’lı bir aile misafir etti. Birlikte çay içtik.
Ailenin genç üyelerinin bir kısmı büyükşehirlerde çalışıyor. Büyükler ise Hopa’da yerleşik.
Aile bireylerinin arasında 100 yaşını geçmiş bir amca da vardı.
Rakım 2650metre ,güneşe çok yakın olunduğu için çok çabuk yanılıyor. Şemsiye burada yazı geçirenler için bir zorunluluk olmuş.



Yaylada biraz gezinti



Doğal kaynak suyu (baloncukları görebilirsiniz)
Karpuz suyun soğukluğuna belirli bir süre dayanabiliyor.

Yayladaki tek oteli ve altındaki restoranı misafir olduğumuz aile işletiyormuş.



Birkaç saat burada vakit geçirdikten sonra yola koyuluyoruz.



Muhteşem Yalnızçam geçidinden Ardanuç’a ineceğiz.
Yol boyu güzel göletler, yaylalar göreceğiz.
41° 1'48.48"N 42°16'50.15"E



Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:19 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Yalnızçam geçidi inişi





Bu irtifada ağaç olmadığı için tüm dağlar,tepeler yemyeşil bir örtü ile serili.













Şehire uzak köylere beton daha gelmemiş.



Ardanuç’a doğru devam ediyoruz.







Ardanuç’a gelince irtifa azalıyor. Derin kanyonlar kendini gösteriyor.









Cehennem Deresi kanyonu.
Ürpertici.
Cehennem Deresi kanyonu Colorado’daki Büyük kanyondan sonra bilinen 2. en büyük kanyon imiş.
Kayaların arasında metrelerce yükseklikte ve uzunlukta incecik geçitler mevcut.


*Alıntı

Ardından Şavşat’a dönüp kaldığımız otele ulaşıyoruz.Ertesi gün Çıldır gölünde Sarı Balık yiyip Kars’a geçeceğiz.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:19 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Gün 4: Şavşat-Ardahan-Çıldır Gölü-Kars

4.günün rotası: (turuncu hat)



4.güne ait GPS izimiz:



Sabah otelden ayrılıp Çamlıbel geçidine doğru 2.kere tırmanmaya başlıyoruz.



Yalnızçam Dağları



Şavşat’ın yaylaları





Geçide yakın seyir noktalarından biri....
Aşağıda Karaköy ve Kirazlıköy









Geçide çıkan güzel virajlara sahip yol. (Ne yazık ki bu etapta yol çalışması vardı)



Seyir noktamızdan ana yola dönüp Ardahan’a doğru devam ediyoruz.



Ardahan – Çıldır yolu (Çamlıçatak ormanları)









Kura Vadisinde Şeytan Kalesi



Ve Çıldır Gölündeyiz.
Çıldır Gölü Doğu Anadolu Bölgesinin en büyük tatlı su gölü, yüzölçüm olarak ise Van Gölünden sonra gelen en büyük göl.
Göl rakımı 1965metre.


*Alıntı
Göl kışın şöyle bir manzara sergiliyor.





Göl kıyısından manzaralar







Kurutulan tezekler ve kazlar



Atlar ve yavruları



Selam eden köylüler...





Sessiz sakin bir yer Çıldır gölü



Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:20 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Çıldır Gölünde Sarı Balık çıkıyor. Göl kıyısında 2 lokanta vardı birisinde yemek molası verdik.







Restoranın etrafı kuşlarla çevrili.... : )
Van gölü martısı denen bir tür.
Malum restoran balık servis ediyor.



Meşhur Sarı Balık
Öğle molasından sonra Kars’a doğru yola koyuluyoruz.



Kars çayı kıvrıla kıvrıla akmaya devam ediyor.



Kars içerisindeki Rus yapılarından biri.



Kars Kalesi




*Alıntı
(Restorasyon öncesi bir fotoğraf)

Restorasyonda olan Havariler Kilisesi (Kümbet Camii)
M.S.930’lu yıllarda inşa edilmiş.
Pencere kemerleri arasında 12 havariye ait kabartma mevcut.



Sultan III.Murat tarafından 1579 yılında yaptırılan Taş köprü.





Kaleye arkadan dolaşan yoldan çıkıyoruz.



Kars Kalesinden şehir manzarası.



Kaleyi gezdikten sonra şehiriçinde biraz dolaşıyoruz.
Peynirler alışık olmadığımız ölçüde süt kokuyor.
Ardından şehiriçindeki lokantalardan birinde sebze yemekleri bulunca Aslı hemen girelim diyor. Hep et yemekten sebze yemeklerini özlemişiz. : )



Ertesi gün Ani harabelerini gezip, Doğubayazıt’a geçeceğiz.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:20 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Gün5: Kars-Ani Harabeleri-Kars-Kağızman-Iğdır-Doğubayazıt

5.günün rotası: (lacivert hat)



5.güne ait GPS izimiz:





Sabah erkenden kahvaltımızı edip yola koyuluyoruz. 45km.lik bir yoldan sonra Ermenistan sınırındaki Ani Harabelerindeyiz.





10-12.yüzyıla ait önemli eserleri barındıran Ani antik kenti Ermenistan sınırında bulunmakta.
Ermeni hükümdarlarının başkenti olmuş bir şehir Ani.
Daha detaylı bilgi için: http://tr.wikipedia.org/wiki/Ani



Motorumuzu park edip dolaşmaya başlıyoruz.





Alan gerçekten çok büyük 2-3 saat civarında vakit ayırmak gerekli dolaşmak için.
Tabi yaz aylarında gidiyorsanız yanınıza su almayı unutmayın.



Ani kentinin kuzeye bakan surları çift sıra sur ile çevrili. Arpaçay’a bakan kısımda sur yok.
Kuzey cephedeki surlar üzerinde birçok kule mevcut. Kuzeyde 3 adet giriş kapısı var, Aslanlı kapı, Kars kapı, Dvin Kapı.



Şehir planı



Surlar





Aşağıda Arpaçay Nehri ve etrafındaki mağaralar







Kayaya oyma bir kilise



Sadece tabanı kalmış bir kilise









Kilise duvarlarındaki yazıtlar





Arpaçay vadisi
(Vadinin öbür yakası Ermenistan)
Bu arada Ermenistan vadinin öbür yakasında taş ocakları işletiyor. Kullanılan patlayıcılar Ani’ye zarar veriyormuş duyduğumuz kadarı ile.







Yıkık bir köprü

Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:21 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Minuchir Camii, Türk fethinden sonra Türkiye topraklarında inşa edilen en eski cami olmasıyla dikkati çekiyor. Muhtemelen daha eski bir sivil yapıdan dönüştürülmüş ve 14. yüzyılda ikinci kez tadilata uğramış.



Camiinin penceresinden Arpaçay



Katedral (Meryemana Kilisesi)









Kilisenin kubbesi yıkılmış maalesef.



Bir detay..
Katedral adı verilen Meryemana Kilisesi, 989 yılında, İstanbul Ayasofya'nın kubbesini ikinci kez inşa eden mimar Trdat tarafından inşa edilmiş. Düşey hatları kuvvetli bir şekilde vurgulayan yapı, etkileyici bir yükseklik duygusu elde etmekte.



Hasar görmüş kiliselerden birtanesi



Dikkatli bakılmayınca gözlerden kaçan Tigran Honents Kilisesi

Vadi içinde bulunan Dikran Honentz Kilisesi 1215 yılında onarılmış ve Gürcü Ortodoks geleneğine yakınlık gösteren zengin fresklerle bezenmiş. Fresklerde Aziz Grigor Lusavoriç'in hayatından sahneler görülmekte.
Antik kentteki en korunmuş yapılardan biri (muhtemelen vadi yamacında saklı olduğu için)





Dikran Honents Kilisesindeki fresklerden seçmeler:





















Dikran Honents Kilisesi freskleri...

Turumuzu tamamladığımızda 2 saat kadar olmuştu.





Motorumuzun başına döndüğümüzde italyadan gelmiş bir motora rastladık.



Sahibini göremedik.
Bu yollarda şu ana kadar gördüğümüz tek motosiklet.





Ardından Kars’a döndük.
Sadece öğle vakti çıkan Kars’a özgü Piti (Bozbaş) yiyebilmek için. Akşamdan bilgisini almıştık. : )





Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:22 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Bu pitinin bir servis şekli var. Normalde mak içerisinde geliyor. Garson arkadaş sağolsun bize nasıl hazırlanıp yeneceğini gösterdi. Aşama aşama görebilirsiniz. Yemeğin içerisinde sarı kök denen bir çeşit baharat var rengi veren. Yemek sonrası Aktar’a gidip abi sarıkök var mı deyince, adam önce şaşırdı.: )
Nerelisin dedi? Annen ya da baban azeri mi diye sordu. Ben de restorandan tarifi aldığımı söyleyince gülümsedi. Pilavı da güzel oluyor tavsiye ederim.

Öğle yemeği molasından sonra Kağızman’a doğru yola koyuluyoruz.



Geçitleri aşıp













Virajları dönüp Aras Nehri kıyısından yolumuza devam ediyoruz. Hedef Iğdır
2300 metrelerden 800 metre irtifaya indiğimiz için hava ısınmaya başlıyor.







Tuzluca’ya yaklaşıyoruz.





Tuzlucadaki Tuz mağaraları gerçekten etkileyici.
Bölgedeki mağaralardan tuz çıkaran işletmeler mevcut.
Iğdır’a gelmeden Büyük Ağrı Dağı tüm haşmeti ile kendini gösterdi.
Görünce heyecanlandık.



Iğdır’ı geçince Doğubayazıt yönüne saptık. Ağrı Dağının eteğinden geçen bu yol gerçekten büyüleyici.





Canlıymış gibi duran soğumuş lav kütleleri.



Dağ eteğindeki köyler



Geçitler





Doğubayazıt tarafına indik.
Ufukta Doğubayazıt









Doğubayazıt’a vardık.
Direkt olarak İshakpaşa sarayına çıkıyoruz. Günbatımını kaçırmamalı.



İshakpaşa Sarayı Doğubayazıt’ın 5 kilometre uzağında sarp kayalar üzerine kurulmuş 116 odalı bir saray. Sarayın Harem dairesi iki katlı, diğer bölümleri tek katlı. Ancak günümüzde ikinci kat tamamen yıkılmış durumda.
Ruslar, Doğubayazıt'ı işgal ettiklerinde, burayı karargah olarak kullanmış ve saraya ait kıymetli eşyaları yanlarında götürmüşler. Bugün, sarayın 13 x 6,5 metre ebadındaki som altından yapılan kapısı St.Petersburg şehrinin Eremitage müzesinde bulunmakta.



Doğubayazıt Kalesi hemen Sarayın sırtındaki yamaçta.



1730 gibi kapı kapanığı için içeri giremiyoruz. Detaylı geziyi sabah gerçekleştireceğiz.

Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:24 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver







Gerçekten etkileyici bir yer.



Ve günü batırıyoruz. Bu gece Doğubayazıtta konaklıyoruz.

Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:25 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Gün6: Doğubayazıt- Gürbulak sınırkapısı-Doğubayazıt-Tendürek-Van

6.günün rotası: (lacivert hat)



6.güne ait GPS izimiz:





Otelden ayrılıp öncelikle İran sınırındaki meteor çukurunu ziyaret ediyoruz.




(Geniş açı objektif gerekiyor. Kareye hepsini sığdıramadım.)
Meteor çukuru İran sınırına 1km. mesafede 3-4 askeri kontrol noktasından geçerek ulaşılabiliyor.



Aynı noktadan Büyük ve Küçük Ağrı görülmekte.



Sınır kapısı



Gürbulak sınır kapısı hatırası.(Arkada Büyük Ağrı)





DoğuBayazıt-Gürbulak yolundan kareler.



Doğubayazıt’a dönüp İshakpaşa Sarayını geziyoruz.















Sarayın manzaralı pencerelerinden biri

































Aşağıda Doğubayazıt



Tuvaletler zamanında böyleymiş

Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:25 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Doğubayazıttan ayrılıp Van’a doğru yola koyuluyoruz.
Tendürek geçidine tırmanırken.



Doğubayazıt-Van arası Tendürek volkanının eteklerini dolaşarak giden bir yol.
İran sınırına 2,5 km kadar mesafede sınıra paralel olarak geçmekte.
Askeri kontrol noktaları mevcut.



Gerçek gibi duran donuk lav kütleleri..
Yol bu kütlelerin etrafını dolaşarak devam ediyor.









Manzara gerçekten etkileyici.



Muradiyeye yaklaşınca Muradiye Şelalesinde mola verdik.







Kışın şelale donmakta. Böyle bir görüntü sergilemekte.



Ardından Van’a ulaşıp kaleden günbatımını izliyoruz.







Van Kalesi



Eski Van (taş taş üzerinde kalmamış maalesef)



Günün yorgunluğunu kalede Van gölüne karşı atıyoruz.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
altugsaygili
Tecrubeli Uye
Tecrubeli Uye


Kayıt: Jul 31, 2003
Mesajlar: 1861
Nerden: Muğla

MesajTarih: Cum Eyl 21, 2007 1:26 pm    Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Gün7: Van-Gevaş- Ahtamar Adası-Tatvan-Nemrut Krater Gölü-Ahlat

7.günün rotası: (lacivert hat)



7.güne ait GPS izimiz:



Sabah meşhur Van kahvaltısını ettikten sonra yola çıkıyoruz.
(Van müzesi tadilatta olduğu için gezemedik)



Kalenin etrafını turluyoruz.



Eski Van’dan kala kala bu iki camii kalmış.



Göl kıyısında otlayan hayvanlar



Van gölü ucu bucağı görünmeyen bir deniz adeta.
Özellikle gölün güney sahillerini geçen yol çok keyifli.
Edremit(Van) sahillerinde bolca plaj mevcut. Gölde yelkenli dahi gördük.





Gölün rengi zaman zaman değişiyor.









Van gölünün suyu tuzlu ve sodalı. Gölün deniz seviyesinden yüksekliği 1650mt. civarında.
Van gölü aynı zamanda Dünyanın en büyük sodalı gölü. Gölde sadece tek tür balık yaşamakta (inci kefali)


Hakkari-İran sapağı



Hedefimiz Ahtamar(Akdamar) adası
Motorumuzu iskele karşısındaki restoranın otoparkına park edip doldukça kalkan motorlara biniyoruz.





15-20 dakikada adaya ulaşılabilmekte.
Ahtamar(Akdamar) adası Van gölü içerisindeki en büyük ada. Adada Ermenilerden kalma taş kabartmalara sahip bir kilise mevcut.





Mayolarımızı almadığımıza pişman olduk.



Ahtamar Kilisesini gezmeğe başlıyoruz.
M.S. 900’lü yıllarda inşa edilen bu kilise kızıl andezit taşından inşa edilmiş. Kilisedeki restorasyon çalışmaları 2007 yılında bitti.
Kilisenin dış duvarlarında İncil ve Tevrat’tan alınmış sahneler kabartma olarak sergilenmekte.
Kilise hakkında detaylı bilgi için: http://www.yyu.edu.tr/van/extra/k_akdamar.html





İçerideki fresklerden örnekler





Temalı kabartmalardan örnekler







Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder AIM Adresi Yahoo Messenger
Mesajları göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Ikiteker Motosiklet Grubu Web Sitesi Forum Ana Sayfası -> Geziler/Toplantilar Tüm saatler GMT
Sayfa 1, 2, 3  Sonraki
1. sayfa (Toplam 3 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Forums ©

   
 

All logos and trademarks in this site are property of their respective owner. The comments are property of their posters, all the rest © 2002 by me
You can syndicate our news using the file backend.php or ultramode.txt